Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Dün idrak ettiğimiz Dünya Çevre Günü nedeniyle bir açıklamada bulunan İzmir Veteriner Hekimleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı H. Gökhan Özdemir, "5 Haziran Dünya Çevre Günü hiç bu kadar anlamlı olmadı" dedi.

        Neden böyle dedi?

        Çünkü, Covid 19 salgını başladığından bu yana pek çok bilim insanı, kurum ve kuruluş dünyayı gerçekten ne kadar hoyrat kullandığımıza dair sürekli vurgular yaptı.

        Özdemir de bu hoyratlığı hatırlatarak, salgın öncesi davranışlarımızdan ders almamız gerektiğini anlatmaya çalıştı o ifadesinde..

        Anlatmaya çalıştı çalışmasına da, bu hassasiyeti anlayan oldu mu acaba?

        Bana sorarsanız, çevre anlayışımızda en ufak bir gelişme bile olmadı.

        *

        - Olmadı çünkü, halen ülkenin ve dünyanın her yerinden; çevre kirliliğine neden olan uygulamalara dair haberler geliyor.

        - Halen, zehirli atıkların sebep olduğu balık ölümleri olayları yaşanıyor.

        - Halen, hava kirliliği nedeni ile yok olan tarım ürünleri görüyoruz.

        - Halen, daha fazla para kazanmak amacıyla, doğaya zarar vermenin ötesinde insan sağlığını hiçe sayarak yapılan kıyı düzenlemeleri yapılıyor.

        - Halen, ekolojik ve doğal yaşam zenginliklerini değerlendirmeksizin hayata geçirilen inşaat, imar, yol çalışmaları bulunuyor.

        Yani, Covid 19 ve bundan önceki tüm felaketler hiç olmamış gibi yaşamaya devam ediyoruz.

        *

        İzmir Veteriner Hekimleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı H. Gökhan Özdemir, dünyanın doğal dengesini bozacak eylemlerin, bazen iklim değişikliği gibi yıllar içinde zarar verebileceğinin yanı sıra, bir anda da insanlığı tehdit edebileceğini belirtiyordu.

        Bundan böyle çevreye zarar veren, doğal dengeyi bozan eylemlerden kaçınmamız gerektiğini ifade ediyordu. O yüzden de dünkü Dünya Çevre Günü'nün her zamankinden daha anlamlı olduğunu anlatıyordu.

        Kendisinin görüşüne ve çevre için daha fazla hassasiyet çağrısına tüm kalbimle katılıyorum, ancak kimse kusura bakmasın, ülke olarak, millet olarak yerleşik anlayışımızdan kurtulacağımıza ve düzeleceğimize zerre kadar inanmıyorum.

        Emin olun ki, her şey eskisi gibi aynı hızla devam edecek, ne salgından ne de başka felaketlerden ders çıkarmayacağız.

        Ormanları, nehirleri, denizleri, havayı, toprağı yine daha fazla para derdiyle kirletip solduracağız, onları yok etmeyi sürdüreceğiz.

        Umarım yanılırım, fakat bir şeylerin değişeceğine, düzeleceğine hiç mi hiç inancım yok.

        Diğer Yazılar