Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        EKRANLARDA Afrin’in konuşulmadık bir boyutu kaldı mı sizce? Sizi bilmem ama Habertürk TV’de Senem Toluay Ilgaz’ın sunduğu Enine Boyuna programını izleyene kadar ben kalmadığı fikrindeydim.

        Nagehan Alçı, Oral Çalışlar, Uluç Özülker, Mehmet Şahin, Çetiner Çetin ve Sinan Oğan’ın konuk olduğu programda Afrin boyutundan hareketle Türkiye’nin kamu diplomasisini işletip kendisini dünyaya anlatmadaki başarı düzeyi tartışıldı. Bir iletişimci olarak önemli bulduğum bu konunun konuşulduğunu görünce ben de zappingi bırakıp izlemeye koyuldum. Program boyunca yalnızca Özülker, emekli bir mensubu olduğu Türkiye Dışişleri’ne haksızlık edilmemesi gerektiğini belirterek Afrin operasyonunun diplomatik boyutuyla dünyaya başarıyla anlatılabildiğini savundu. Programdaki konukların tamamı, Türkiye’nin dünyadaki imajını etkileyen konularda kamu diplomasisi yapmakla yükümlü kurumlarının sınıfta kaldığı fikrinde tam bir uzlaşıya vardı.

        Başbakanlık ve diğer bakanlıklara bağlı yurtdışında faaliyet gösteren Yunus Emre, Maarif Vakfı, TİKA ve artık neredeyse sadece burs dağıtma işleviyle bilinir hale gelen Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı gibi sayısız kurumun olduğunu hatırlatan Çetiner Çetin, bunlar arasında bir koordinasyonsuzluk olduğunu iddia etti. Kamu diplomasisindeki vasatlığın sebebini de bu koordinasyon eksikliğiyle ve işlev sapmasıyla açıkladı.

        Haklı bir tespit gibi geldi bana Çetin’in bu sözleri. Bildiğim kadarıyla, ortada finansal bir sıkıntı yoksa -ki pek yok gibi görünüyor- ve buna rağmen bir başarısızlıktan söz ediliyorsa o vakit yapılan işte bir inanç/ruh eksikliği aramak ya da koordinasyonla ilgili teknik arızaların olup olmadığına odaklanmak gerekiyor.

        Sebep net olmasa da sonuç ortada aslında: Sadece AB ülkelerinde 10 milyonu aşkın vatandaşı olan Türkiye’nin bugün yurtdışında yeri geldiğinde yaşadığı devletin siyasi kararları üzerinde etkili olabilecek bir diasporası da lobisi de bulunmuyor. Bu üzerinde düşünülmesi gereken bir durum değil mi sizce de?

        Özülker bunun sebebine değinirken Paris’te büyükelçi olduğu dönemden güzel bir anısını anlattı. Dönemin İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy, kendisiyle görüşmeye gelen Özülker’le -muhtemelen Ermeni lobisinin etkinliğini- konuşurken “Fransa’da tüm sorunlar sokakta çözülür. Bizler de siyasiler olarak sokağa kulak veririz. Paris’teki Türkler de sokağa inseler keşke!” diyor. Özülker de “Hangi Türkleri indireyim?” diye sorup işi espriye vurmak zorunda kalıyor anladığım kadarıyla. Zira anlattığına göre Fransa’daki Türkler o vakit 17 fraksiyona bölünmüş durumda, “bunları herhangi bir konuda birleştirmek de imkânsız” haliyle.

        Özülker haklı belki de... Yurtdışındaki vatandaşların önemli bölümü anavatandaki sorunlar üzerinden ayrışmış vaziyetteler. Türkiye’deki siyaset de farklılıkları azaltacak formüller üretmektense ayrışmayı derinleştiren yollar izlemiş yıllarca. Geldiğimiz nokta bu. Yurtdışındaki Kürt ve Alevi vatandaşlarımızın Türkiye’nin oralardaki kurumlarıyla bağlantısı minimuma yakın. Geri kalanların durumu farklı sayılmaz aslında. Zira bazı emekli büyükelçilerimizin bulundukları ülkelerdeki vatandaşlarımızın dertleriyle ilgilenmeyi angarya olarak gördüklerini kendi yazdıklarından biliyorum.

        Meselenin bu yönünü deşmenin lüks olduğu günlerden geçtiğimizin farkındayım. Ancak kurumların çokluğunun tek başına bir sonuç üretemediğini görüp biraz da koordinasyon sorununa eğilmek zorundayız. Büyükelçiliklerin koordinasyon merkezi gibi görünmeleri, bahsettiğim angarya şikâyetinden öte bir sonuç üretmiyor. Ayrıca iş pratikte de pek öyle işlemiyor. Gelişmiş ülkelerin bu işi nasıl yaptığına bakmak gerekiyor belki de. Konuyu danıştığım bir arkadaşım gelişmiş ülkelerde bu tür yurtdışı kurumların tek bir merkezde toplandığını söyledi. Belli ki böylesinin daha ekonomik, etkin ve iyi yönetilebilir olduğu düşünülüyor. Türkiye’nin de büyüklüğüne yakışır çözüm modellerini incelemesi faydalı olacak gibi görünüyor.

        Diğer Yazılar