Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Türkiye'de Haziran başından bu yana aşılama oranında ciddi artış yaşanıyor. Uzmanlar bu işin çözümünde daha yüksek aşılama olması gerektiğini söylüyor.

        Beni daha çok ilgilendiren yönü, yaklaşan eğitim-öğretim sezonunda öğrenciler ve öğretim elemanları açısından önümüzü nasıl daha iyi görebileceğimiz ve güvende hissedebileceğimizdir.

        Zira yeni bir dalgayla birlikte bu yıl da yüz yüze eğitimi ıskalamak ciddi kayıplara sebep olacaktır.

        Bakın dün itibariyle toplam 67.279.897 kişiye aşı uygulanmış gözüküyor.

        Bunun 39.686.839’u 1.doz, 23.585.919’ü ise 2.doz da uygulanmış kişiler. Genel olarak 18 yaş üstü nüfusun %64'üne en az bir doz aşı uygulanmış.

        Sağlık Bakanı Fahrettin Koca geçen 1 haftalık sürecin etkisiyle artan vaka sayısındaki tehlikeye dikkat çekti. Vaka sayılarındaki artışın hastaneye yatışlara da yansıyabileceğini vurgularken, bundan korunmanın yolunun tedbirlere uymak ve aşı olduğunu belirtti.

        Mücadelede aşının etkisini daha güçlü hissetmek bakımından 2 doz birden yaptırmanın önemi vurgulanıyor ki bazı aşılar için 3.doz bile yapılıyor. Bir ara kokteyl aşıdan bahsediliyordu.

        Aslında aşılanmayı ciddi şekilde artıracağını düşündüğüm bir veri şuanda elimizde olabilir. O da aşı olmuş (en azından iki aşı yaptırılmış) kişilerde yeniden vaka görülme ve/veya hastaneye yatış oranıdır. Eğer bu oran aşı uygulanmasından beklenen etki nispetinde gerilemiş ise kararsız kalan ya da "biraz daha bekleyim" diyen pek çok insanın aşılanmasına katkı sağlayacaktır.

        Peki dünyada genel eğilim nasıl?

        Yeni varyantların ortaya çıkışı ile mevcut aşıların ne kadar etkili olduğu? sorusu dünyada da irdelenen bir durum. Çok detaylı ve yaygın olmasa da bazı verilerin açıklandığı görülüyor.

        Örneğin İngiltere Halk Sağlığı Merkezi’nin 12 Nisan- 4 Haziran arasında 14.019 Delta varyantı vakasını içeren analizinde Pfizer-BioNTech aşısının 2.dozdan sonra hastaneye yatmaya karşı %96 etkili olduğu belirtildi. Bu oran tek dozda %17 daha geri. Yani iki doz aşı hastaneye yatma konusunda daha güvenli gözüküyor. İngiltere’de bu konudaki çalışmalarıyla öne çıkan Patrick Vallance, aşılanmış kişilerde hastaneye başvuru artışının ürkütmemesi gerektiğini, bunun sebebinin nüfusun büyük bölümün aşılanmasıyla doğal bir artış olduğunu ifade ediyor.

        Salgında en hızlı aşı uygulamasına ulaşan İsrail’de de son ay artan vaka sayılarına rağmen Haziran’da iki doz aşının hastaneye yatışları ve ciddi hastalıkları önlemede % 93 etkili olduğu ortaya konuldu. Ancak vaka sayılarındaki artışa dayalı olarak semptomatik hastalıkları önlemede etkinliğinin %64'e düştüğü bildirildi.

        Bir başka örnek ABD’nin Los Angeles eyaletinde Perşembe günü açıklanan rakamlara göre, Haziran ayında iki doz aşı yaptıranlarda her 100.000 eyalet sakini için yaklaşık 27 vaka görülmüş. Aşılanmamış olanlar arasında, her 100.000 kişide 125 vaka sayısına ulaşılmış.

        Bu kısıtlı bilgilere rağmen aşının (özellikle iki doz) hala hastalanma ve hastaneye yatışları önlemede en etkili araç olduğu söylenebilir.

        İşte Sağlık Bakanlığı da en azından hastaneye yatış ve ciddi hastalanma başlığına yönelik detaylı verileri açıklasa vatandaşlar için ciddi bir katkı rahatlatıcı bilgi olacaktır. Ve vaka sayılarının artmakta olduğu bir dönemde aşı karşıtlarınca yapılan dozların işe yaramadığı yönündeki iddialar da karşılıksız kalacaktır.

        Hele ki üniversiteler dahil Eğitim-öğretime başlama tarihi Eylül başı olarak planlanırken bu geniş kitlenin aşı olma motivasyonu oldukça artacaktır.

        Ancak böylesine önemli bir koz varken neden bekleniyor olabilir?

        Mayıs ayında Toplum Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. M. Necmi İlhan'ın 65 yaş üzerindekiler için böyle bir açıklaması olmuştu. 65 yaş ve üzerindekilerin aşı sonrası vaka oranının 1 Ocak itibarıyla yüzde 17,7 iken, son rakamlara göre bu oranın yüzde 8,2'ye düştüğünü söylemişti. Bu veriler kayıtlı ve bakanlığın elinde mevcut.

        Aşı uygulamasını destekleyen biri olarak Sağlık Bakanlığı'nın bu kapsamdaki verilerden bir paylaşım yapmasının mücadele için kritik bir destek olabileceğini düşünüyorum.

        Diğer Yazılar