Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Öncelikle Ahmet Nur Çebi'ye geçmiş olsun dileklerimi ileteyim. Erzurumspor - Sancaktepe - Giresunspor - Ümraniyespor - Ankaragücü ve Fenerbahçe ile elbette Kasımpaşa'ya da büyük geçmiş olsun diyelim.

        Dün bu köşede bir yazı yazdım ve 3 soru sordum:

        1- Oynatma kararında sorumluluk kimin, hangi kurumun?

        2- Covid-19'a yakalanan bir oyuncu dava açarsa yükümlülük kimde?

        3- TFF Sağlık Kurulunun tüm üyeleri aynı fikirde mi?

        Bugün 1 soru daha ekliyorum:

        4- TFF Yönetim Kurulu'nda "Oynansın" diyen ile "Oynanmasın" diyenler arasında oylama yapılsa sonuç ne çıkar?

        ☆☆

        Spor hukukçusu dostlarım, 2. sorunun yanıtını şöyle verdiler: Oyuncu hastalandığı gerekçesiyle dava açarsa sorumlu TFF olur. Futbolcuları zorla sahaya çıkaramazlar. Futbolcular bu salgın bitmeden sahaya çıkmayabilirler. Bu yasal hakkıdır. İş kanununda bununla ilgili madde mevcut. Tek şehirde oynanmama ve takımları bu ortamda deplasman seyahatine mecbur bırakma nedeni ise hastalık bulaşma konusunun yükümlülüğünden sıyrılma çabasıdır.

        Hukukçuların söyledikleri de bunlar.

        Gelelim başlık konusuna; TFF, yayınlandığı rapor ile sorumluluğu kulüplere bırakmaya çalıştı. "Ben ne yapmanız gerektiğini anlattım, yapmadınız" önlemini aldı. Lakin sağlık ekibi; dahası sağlık ekipmanı konusunda Kasımpaşa'dan daha çok özen gösteren bir kulüp daha yok. Kulüp olarak tamamen izole tesiste çok disiplinli önlemler alan bir kulüpten söz ediyoruz. Ayrıca daha TFF'nin raporları gelmeden kendiliğinden önlem alan Kasımpaşa'da yapılan testler sonucunda hiçbir semptom göstermeyen 2 futbolcuda pozitif vakaya rastlandı.

        Şimdi bu kadar ayrı-geniş ve izole tesisleri olmayan; idari önlemlerini almayan-alamayan - TFF'nin raporunda yazan talimatları gerek fiziki gerekse maddi olarak sağlayamayacak olan kulüplerde kim bilir kaç oyuncuda virüs görülecek?

        O nedenle bu işin "sahibinin" kesin olarak belli olmadan liglerin başlaması mümkün değil. Bilim Kurulu'nun en etkin isimlerinden Dr. Mehmet Ceylan'ın "Ligler oynanmamalı" çıkışı oradayken; hükümet topu kesinlikle üzerine almamışken; TFF 'Raporda yazanları yapın'dan ötesini söyleyememişken; yani işin gerçek sorumlu ve sahibi belli olmadan 12 Haziran'da ligin başlayabilmesi zor. Üstelik TFF yönetiminde de tam bir birlik yokken. TFF Sağlık Kurulu üyesi hekimler neredeyse yüzde 90 oranda 'oynanmamalı' derken bu kararı yeniden oturup değerlendirmek gerekecek gibi gözüküyor.

        Diğer Yazılar