Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Euro 2020 İtalya'nın şampiyonluğu ile sonuçlandı.

        Bir kaç tane çok üst düzey kaliteli futbolcuya sahip olmasına rağmen tek bir süper yıldızı olmayan (Belki Bonucci hariç) İtalya, Hazard ve De Bruyne ve dahi Lukaku'lu Belçika'yı eleyerek; pas futbolunun zirvesi, ayaklarından topu almanın imkansız olduğu, kendisi gibi çok başarılı bir teknik adam takımı olan İspanya'yı geçerek; nihayet elinde cidden bir çok farklı alternatif oyunu oynamaya imkan sağlayacak yetenekli oyunculardan kurulan ve Harry Kane gibi süper yıldızı olan İngiltere'yi saf dışı bırakarak şampiyon oldu.

        Ön alandaki hiç bir oyuncusu bıraktım Real Madrid - Barcelona'yı, City - Chelsea transferi bile zor yapacak bir grupla gelen şampiyonluk tamamen Roberto Mancini'ye yazar. Kendisini City döneminde beğenmezdim. Yıldızları iyi idare eden ama oyun anlamında dominasyon yaratamayan, çok para harcatıp neredeyse mucizevi bir şampiyonluk alabilen bir hocaydı.

        Lakin İtalya'nın başında müthiş bir teknik adamlık gösterdi. Mancini, onun şampiyon İtalyası; Hjulmand ve onun 'gönüllerin şampiyonu' Danimarkası ve dahi Luis Enrique'nin İspanyası gösterdi ki olağanüstü bir yetenek havuzunuz yoksa bile düzen - oyun ve en önemlisi taktik bilgisi ile fark yaratabiliyorsunuz. Teknik adam farkı ortaya koyamadığınızda ise Belçika gibi, Fransa gibi ve İngiltere gibi bir yerde takılıyorsunuz.

        Bu turnuvada bize düşen 3 ana öğreti var:

        REKLAM

        1- Teknik adam katkısı çok ama çok arttı.

        2- Beklerin hücuma katkısı skor ve asist olarak fazlaca öne çıktı.

        3- Eğer İspanya değilseniz atletik ve fizik kalitesi olmazsa olmazınız. Takım mühendisliğinde atletizmin önemi iyice arttı.

        Bakalım bizim ligimizde kaç tane teknik adam bu öğretilerin en azından bir kısmını bize yansıtabilecek?

        Diğer Yazılar