Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Vitor Pereira tam bir kibir abidesi idi. Ama kibrini karşılayacak bir kariyere sahip değildi. Bir süre sonra onunla futbolcular, onunla yönetim arasında vazo kırıldı. Tamir edilemeyecek bir duruma gelindi. O da işi saldı ve nihayet gönderildi. Ama Vitor'u 3'lü savunma oynattığı için; geberik Mesut'a yüz vermediği için eleştirenler de oldu. Rıdvan Dilmen büyüğüm risk alarak F.Bahçe'nin hep 4-2-3-1 oynaması gerektiğini söyledi. "Kadro iyi, hoca kötü" önermesi genel kabul gördü.

        Zeki Murat Göle'nin bir şey yapabileceği yoktu. O dönemi geçelim. Nihayet İsmail Kartal bir TEKNİK ADAM olarak takımın başına geçti. Takımla sadece 2 idmana çıkan hocaya "neden öyleydi neden şöyleydi" diyecek halimiz yok. Ama İsmail Hoca, Türkiye Ligi'nin resmi ideolojisi olan 4-2-3-1 ile sahaya çıkardı takımını. Nedense kariyerini 8 numara pozisyonunda yapmış İrfan Can F.Bahçe'de hep ön alan oyuncusu olarak düşünülüyor. Onun süper bir 10 numara falan olduğu sanılıyor. İrfan, 4-2-3-1'deki savunma önü ikilisinden biri; ya da 4-3-3'ün orta üçlüsünün sol içi dışında verimli olabilecek bir oyuncu değil. Kartal, İrfan'ı 10 numaraya Mesut'u sol kenara koyarak başladı maça. 63 dakika boyunca Fenerbahçe, Antalya ceza alanına giremedi bile. Bu ibretlik tabloya müdahale eden Kartal, Mesut ve Rossi'yi alıp Ferdi ve Osayi'yi ileri attı. Yine pozisyon bulamadılar ama bir duran topta Allah İsmail Kartal'ın temiz kalbine göre verdi ve şans golü ile F.Bahçe öne geçti. Sonra tıpkı geçen hafta gibi kalecisinin hatası sonrası yenen golle eşitliğe düşüldü.

        Bu maç bir kez daha gösterdi ki F.Bahçe'nin sorunu 3'lü oynamak değildi. 4-2-3-1'den de bir şey olmayacak. Çünkü önermenin aksine Fenerbahçe'nin iyi bir kadrosu yok. Bir kere kalecisi yok. İki beki bence ideal oyuncular değil. 4'lü savunmada Attila vasata dönüşüyor. Ön orta sahada Crespo dışında top kapabilen oyuncusu yok. Kanatta çalım atabilecek tek bir yetenekli ismi yok. Enner dışında kanat forveti ve en mühimi santraforu yok. Dolayısıyla Löw ya da hangi "KALİBRELİ HOCA" gelecekse en az 6 transfer isteyecektir. Emin olun bir isteği de kaleci olacaktır. Bu sene İsmail Hoca'dan beklenti belli. Türkiye Kupası.. G.Saray ve Başakşehir'in olmadığı; Trabzon'un konsantresinin ligde olduğu bir ortamda makul hedef budur. O nedenle İsmail Hoca maç öncesi yaptığı "3 kulvarda da devam ediyoruz" gibisinden bir 'gereksiz' açıklama daha yapmasın. F.Bahçe'nin ligle işi yok. Avrupa'da da muhtemelen ilk turda elenilecek. O nedenle Kartal, boş vaatler ve gereksiz önermeler yerine kupaya odaklanmalı. İlla 4-2-3-1 oynayacaksa Kim ve Serdar tandemi, Novak ve Osayi (Ferdi) sağ bekini tam oturtmalı. Ön orta alanda Crespo ve İrfan tamamdır. Dün oyundan alırken şaşıran Mesut'u son bir kez 10 numarada serbest oynatsın. Yine olmazsa sorun artık Mesut'un kendisinde demektir. Santraforda Enner de ideal. Kanatlarda sağ bekte oynamayan kimse (Osayi ya da Ferdi) o diğerinde de idareten Pelkas ya da Rossi olabilir. Bu 11'den fazla eksilme olursa kupa da hayal olur. O nedenle hocaya tavsiyem kupaya odaklanması; asli oyuncularını kupa maçlarına saklaması, en geç çeyrek finalden evvel de Altay'ın dönmesi için sağlık ekibini zorlamasıdır.

        Diğer Yazılar