Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        KUZEY Kore Devlet Başkanı Kim Jong-un ile ABD Başkanı Donald Trump’ın mayıs ayında buluşacakları haberi, gündeme bomba gibi düştü.

        Habere en çok sevinenler ise neredeyse tüm kariyerlerini Trump’a hakaret ve onunla dalga üzerine kurmuş komedyenler oldu.

        Bunların başında, her gece saat 23.30’da şovu olan Stephen Colbert geliyor.

        Comedy Central’daki başarılı programından sonra CBS’den ayrılan David Letterman’ın yerine gelen Colbert’in şovu, Trump başkan olduktan sonra reyting patlaması yaşadı.

        Colbert, en hafif tanımıyla Trump’tan derin bir şekilde nefret ediyor; bunu gizlemiyor da.

        Amerikan Anayasası’nın fikir ve ifade özgürlüğüyle ilgili maddeleri, komedyenlere bu tür konularda neredeyse sınırsız özgürlük veriyor. (Bazen “ABD’de doğup mizah yazarı olsaydım, acaba neler yazardım?” diye de düşünüyorum.)

        Komediniz hakaret sınırlarında da dolaşsa bir başkanın buna karşı bir şey yapması imkânsız.

        Colbert de bu ülkede yaşamanın kendisine sağladığı olağanüstü komedyen özgürlüğünü her gece sınırsız bir şekilde kullanıyor. Ayrıca Trump’ın konuşması ve mimiklerini muhteşem taklit ediyor.

        Komedi şovlarını siyasetin dışında saçma konularla sınırlı tutan rakipleri ise reytinglerde onun hayli gerisinde kaldı.

        Trump’a hakaret ve onunla acımasız bir şekilde dalga geçmek, izleyiciler tarafından müthiş talep ediliyor. (Bu Teksas’ta böyle olmasa da Los Angeles ve New York’ta kesinlikle böyle.)

        Colbert, sadece kendi şovuyla sınırlı kalmadı. İçi Trump nefretiyle çok dolu olmalı ki, hakaretlerini ve alaylarını “Çizgi Film Başkanımız: Trump” (Our Cartoon President) dizisiyle de sürdürdü.

        O programın yapımcısı da Colbert.

        Colbert, hem Trump’ın hem de Kim’in deli ve hayli tuhaf insanlar olduklarını düşünüyor. (Bu konuda bir konsensüs de olduğunu söyleyebiliriz.)

        Onların karşılıklı delilikleri üzerine çok sayıda espri yaptı geçen aylarda.

        Nükleer füzeleri ateşleyen düğmeler konusu Trump’ın “Benim nükleer düğmem seninkinden büyük” sözüyle farklı anlamlar kazanmaya başlayınca Colbert, programının geç saatlerde yayınlanmasının ve çocukları düşünmek zorunda olmamasının da avantajını kullanarak gayet bel altı espriler yapmaya başladı.

        Son açıklanan zirve de ona göre sadece “Kiminki daha büyük?” zirvesinden ibaret.

        Şakası yapılsın tamam da bunun gerçekten böyle olması ihtimali de büyük.

        Kısa süre öncesine kadar birbirlerini imha etme tehdidinde bulunan ve karşılıklı hakaret eden iki liderin mayıs ayında yapılacağı söylenen zirveleri yaklaştıkça, komedi şovlarının tek gündem maddesinin bu olacağı da kesin gibi.

        Diğer Yazılar