Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Suriye’nin kuzeyinde uygulanmaya çalışılan Kamışlı Modeli ve bu modelin oluşturuluş sürecini ne zaman yazsam hep aynı şüpheyle yaklaşan eleştiriler alıyorum.

        O yazılarımda Washington’da yapılmış çok gizli bir operasyon olduğundan ve üstelik bu operasyon bilgisi bir tek Habertürk gazetesinde çıktığından, Amerikan basını bile bu haberi atlamış olduğundan, birçok insan bu anlattıklarıma şüpheyle yaklaşmayı sürdürüyor.

        Bu insanların ortak dediği şu: "Yabancı bir ülke başkentinde çalışan bir Türk gazetecisinin yerel tüm basını atlatıp ulusal güvenlik konusunda bir haberi yazabilmesi mümkün değildir."

        Açıkçası bu itiraz makuldür de. Çünkü kendimizden düşünelim Ankara’da ulusal güvenlik konularında yıllardır çalışan ve kaynakları uzun süredir oluşmuş olan Türk gazetecileri yerine bir yabancı gazetecinin tüm bu yerel basını atlatıp Türkiye’nin ulusal güvenliğini, devlet sırlarını ilgilendiren bir haber yakalayabilmesini beklemek ne kadar gerçekçiyse bir Türk gazetecinin bunu Washington’da başarabilmesini beklemek de o kadar gerçekçidir.

        Washington’da yıllardır ulusal güvenlik camiası içinde kaynakları oluşmuş ve güveni sağlamış çok tecrübeli gazeteciler var. Bu nedenle o günlerde CIA Başkanı olan Mike Pompeo’nun düzenlettiği bir gizli operasyon ile ülkeye girme yasağı bulunan Rusya’nın üç gizli servis teşkilatının başını Washington’a getirtip onlarla CIA merkezinde gizli toplantı yapması haberini bu gazetecilerin atlamış olması ve bunun bir tek Habertürk gazetesinde çıkmış olması gerçekten de ilk bakışta tuhaftı.

        REKLAM

        Bu nedenle bu gelişmeyi haklı olarak kuşkuyla karşılayan insanlara o günlerde nelerin yaşanmış olduğunu açıkça anlatmam gerekiyor. Çünkü o gelişmelerin sonucunda oluşan Kamışlı Modeli uzlaşması bugünlerde Kuzey Suriye’de uygulanmaya çalışılıyor ve haberin yakalanışına kuşkuyla yaklaşılırsa o Kamışlı Modeli uygulamasına da kuşkuyla yaklaşılması ihtimali bulunuyor. Bu riski ortadan kaldırmak için o haberi yakalayışım konusunda tamamen şeffaf olup o günlerde nelerin olduğunu bugün anlatmak istiyorum.

        O GÜN NELER OLMUŞTU

        2018 yılının Şubat ayında Washington’da sakin, rutin bir gündü. Ben aslında fazla bir şey çıkacağını düşünmeden Senato’da yapılan konuşmaları kapalı devre yayından izliyordum.

        Aniden işler beklenmedik biçimde heyecanlandı. Senato’da Demokrat Parti’nin lideri konumunda olan New York senatörü Chuck Schumer, CIA Başkanı'nın cevaplaması için Amerika’ya giriş yasağı olan üç Rus gizli servisi başındaki insanların neden Washington’da bulunduğunu ve bunların ülkeye nasıl girdiğini ve Trump’ın bundan haberi olup olmadığını sordu.

        CIA Başkanı Mike Pompeo bu soruya cevap vermek zorundaydı, nitekim verdi de ve üç gizli servis yetkilisinin adlarını vererek bunları kendisinin ülkeye davet ettiğini anlattı ve CIA'de görüştüklerini de söyledi.

        Ulusal güvenlik haberleri konusunda uzmanlığı olan bir Amerikan gazeteci arkadaşım bana bir hafta sonra da Kuzey Suriye için oluşturulan Rus planının mimarı olan, Putin’in Ortadoğu danışmanı Vitaly Naumkin’in de görüşme ve konuşma yapmak için Washington’a geleceğini anlatmıştı.

        ASLINDA HER ŞEY ORTADA VE AÇIKTAYDI

        Yani her şey aslında ortada ve açıktaydı. Mesele sadece bağlantıları görmek ve anlamaktan ibaretti. Yani anlayacağınız onca tecrübeli arkadaş belki de o gün Senato’da olan rutin bir olayı görmediklerinden çok çok önemli bir olayı atlamışlardı.

        Vitaly Naumkin’in bir hafta sonra davetliler dışındakilere kapalı olan yemekli Georgetown toplantısında yapacağı konuşma çok önemliydi ve Türkiye’yi de ilgilendiren çok önemli Kuzey Suriye açıklamaları olacaktı. O yemeğe davetli olan yıllardır arkadaşım olan bir Amerikan gazeteci dostum da vardı ve böylece o yemekte konuşulanları da öğrendim. Sonra bunları başka kaynaklardan teyit de ettim. Böylece Kamışlı Modeli'nin oluşumu hikayesi net biçimde ortaya çıktı.

        Bitirirken şunu da söylemeliyim; hiçbir Türk gazetecisinin, ne kadar yetenekli olursa olsun, çalışmak için gittiği yabancı başkentte yerel basındaki gazetecilerin özellikle ulusal güvenlik, devlet sırrı içeren konularda önüne geçmelerini beklemek gerçekçi değildir. Benim o gün avantajım ise sadece uzun yılların getirdiği tecrübe ve yerel gelişmeler konusundaki dikkatimdi. Ve tabii ki bana yıllardır yardımcı olan yerel bağlantıları çok iyi Amerikan gazeteci arkadaşlarımın bulunmasıydı.

        Diğer Yazılar