Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi Caroline N. Koç ve Nil Banu Yentür tarafından 2007’de kurulan Haremlique İstanbul, 10 yılda 20 kat büyüdü.

        2008 yılında 120 dolara ihraç edilen ürünlerin adet başına ortalama ihraç tutarı da 200 dolara çıktı.

        Ev tekstilinde 12 dolar olan ihracat kilogram fiyatı ile bu tutar karşılaştırıldığında, tasarımın ve inovasyonun katma değere etkisi ortaya çıkıyor.

        İstanbul, Bodrum ve Alaçatı’nın yanı sıra; “Made in Turkey” imzası ile Riyad, Kuveyt ve Miami’de mağaza açtı.

        New York’ün ünlü alışveriş merkezi 5. Cadde’de yer alan 118 yıllık mağaza Bergdorf Good’da ve yine Amerika’nın 156 yıllık lüks mağaza zinciri Bloomingdales’ın da Dubai’deki mağazasında satılıyor.

        ABD’de farklı lokasyonlarda da mağazalaşma planları yapan ortaklar; markalarını Japonya, İsveç, Fransa’da farklı satış noktalarına ulaştırdılar.

        MİNYATÜR SANATÇISI ÇİZDİ, YENTÜR TASARLADI

        Haremlique İstanbul’un Zorlu Center mağazasında verdiği yılbaşı davetindeydik.

        Turuncunun ana renk olduğu yeni koleksiyonları, “Büyülü Oda” baş roldeydi…

        Babadan tekstilci Caroline Koç koleksiyonunu anlatırken, uluslararası lüks bir Türkiye markası olmak istediklerini söylüyor.

        Haremlique’in objelerinde de kullandığı kavuktan esinlenen logosu; Osmanlı’nın tarihsel ve kültürel kodlarından marka gücü oluşturma stratejisinin ilk habercisiydi.

        Yeni koleksiyonları; Mimar Sinan Üniversitesi öğretim üyelerinden minyatür sanatçısı Taner Alakuş’un çizgileriye oluşmuş.

        Sultan 3. Ahmed tarafından Topkapı Sarayı’na yaptırılan “Yemiş Odası” nın duvarlarını kaplayan çiçekler, meyveler yeniden yorumlanarak, 300 yıllık tarih güncelleniyor.

        Alakuş’un 10 aylık bir çalışmayla ortaya çıkardığı desenler; Denizli’de, Bursa’da, İstanbul’daki dokuma tezgâhlarında kumaşa; İznik’teki çini atölyelerinde yemek takımlarına giriyor.

        Mağazanın vitrininde, antik Yunan’dan Osmanlı’ya uzanan “bolluk ve bereket” simgesi nahıl ağacını görenler, Noel Ağacı ile benzerlikler kurabilirler.

        Haremlique’in tasarımdan sorumlu ortağı Banu Yentür, nahıl ağacı simgesinin, tarihçi Doç. Dr. A.Tarkan Okçuoğlu ile yaptıkları çalışmalarla vitrine çıktığını belirtiyor.

        Demirden yapılan nahıl ağacı, Osmanlı sultanlarının düğünlerinde, şehzadelerin sünnet düğünlerinde hediyelerle, yemişlerle, mücevherlerle donatılırdı.

        ‘MÜZELERDEKİ ESERLERİ EVLERE SOKUYORUZ’

        Caroline Koç’un babası Hervy Giraud’un kurduğu ancak 2006 yılında kapanan İzmir Mensucat, İzmir Pamuk fabrikalarında, 12 yıl tasarımcı olarak çalışan Yentür; Koç ile başlattıkları marka serüvenini şöyle ifade ediyor:

        “Yalnızca konfeksiyon üretimini biz yapıyoruz. Koleksiyon parçalarımızın çinilerini İznik’te, Beykoz camlarını dekor ustalarına yaptırıyoruz. Hem unutulmaya yüz tutmuş mesleklerin sürdürülmesine, dokuma üretim kalitesinin iyileşmesine katkı veriyoruz; hem de müzelerdeki eserleri modernize ederek ileride antika olabilecek parçaların evlere girmesini sağlıyoruz. Kültürümüz yaygınlaşıyor.”

        Yentür, özellikle yabancıların mağazalarını gördükten sonra Topkapı Sarayı’nı ziyaret etmek istediklerini de vurguluyor.

        *************

        NEVBAHAR KOÇ, BOĞAZ YALILARINI KİTAP YAPTI

        Koç Holding Başkanvekili Ali Koç’un eşi Nevbahar Koç sohbetimizde, prestijli yayın evi Assouline’den çıkacak “Bosphorus Private” kitabından söz ediyor.

        Geçtiğimiz hafta Londra Maison Assouline’de verilen bir davetle, Boğaz’daki 20 yalının hikâyesini anlatan İngilizce kitabın tanıtımını yapmıştı.

        Emre Güven’in fotoğrafladığı kitabın yazarı Andrew Finkel, İstanbul’da yaşayan yabancı gözüyle Boğaz’ı anlatıyor. Fiyatları bin dolara kadar çıkan lüks fotoğraflı koleksiyon kitapların yayıncısı Assouline; Osmanlı Yaşam Tarihçisi Serdar Gülgün imzalı “Ottoman Chic” (2014) ve “The Grand Bazaar” (2011) kitaplarını da yayımlamıştı.

        Caroline Koç ve Yentür’ün 2009 yılında, piyasaya yeni çıkardıkları Türk kahve markası Selamlique’nın Papermoon’daki tanıtımında, Gülgün’ün kahve kültürü söyleşisine katılmıştım. Bu kesişmeler rastlantısal olmuyor.

        Osmanlı’dan Boğaz’a uzanan “elit” yaşamlarda; sanatsal, tarihsel ve kültürel akımların izleri korunuyor.

        Los Angeles’ta grafik sanatları eğitimi alan Nevbahar Hanım; 2008 yılında vefat eden dedesi Süleyman Nejat Tuğbay gibi ressam olan anneannesi Saadet Tuğbay ve teyzesi Ahu Tuğbay’dan da etkilenmiş olacak ki; görsel sanatlarla bağını koruyor.

        Fotoğrafçılığa yakınlık duyduğunu söyleyerek, bundan sonraki çalışması hakkında da ipucu veriyor.

        Diğer Yazılar