Türkiye, Afrika'nın damarlarına ilerliyor
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’nin, “Türkiye’nin Afrika açılımının kümesi olan Afrika kıta nüfusunun yüzde 30’unu ve milli gelirinin yüzde 25’ini temsil eden ECOWAS topluluğu ile kurumsal ilişki kuruyoruz” diye seslendiği gala yemeği, yeni bir ekonomik entegrasyona başlama vuruşu niteliğindeydi.
22-23 Şubat’ta İstanbul’da gerçekleşen DEİK Türkiye- Afrika İş Konseyleri, Türkiye ile Batı Afrika Ülkeleri Ekonomi Topluluğu’nun buluştuğu Türkiye-ECOWAS Ekonomi ve İş Forumu’nun 3 çıktısı oldu.
Zeybekci bunları şöyle özetliyor:
1- Türkiye, ECOWAS ile kapsamlı bir STA için fikir birliğine vardı, etki değerlendirme raporu hazırlanacak. 2018 yılı sonuna kadar ortak komisyon kurulacak.
2- ECOWAS-Türkiye Zirvesi her yıl tekrarlanarak kurumsallaşacak.
3- 2020 hedefleri doğrultusunda ECOWAS ülkelerine, hammaddelerin işlenmesi için Türk bankacılık sistemi destek verecek.
Benin, Burkina Faso, Fildişi Sahili, Gambiya, Gana, Gine, Gine Bissau, Liberya, Mali, Nijer, Nijerya, Senegal, Sierra Leone, Togo, Yeşil Burun Adaları (Cabo Verde) olmak üzere 15 üye ülkenin 1975 yılında kurduğu ECOWAS, serbest dolaşım, gümrük-ticaret ve topluluk dışından yapılan ithalatta ortak gümrük tarifeleri anlaşmalarını içeriyor.
Yakın zamanda parasal birliği de hedefleyen ECOWAS, AB ile imzalamak üzere olduğu Serbest Ticaret Anlaşması’yla (STA) Türkiye için daha da önem taşıyor.
Aksa’nın ana sponsorluğundaki zirvede, 816 yaka kartı dağıtıldı. Bunlardan 816’sı ECOWAS katılımcılarıydı.
DEİK, bu zirve vesilesiyle ilk kez Sierra Leone ve Togo ile iş konseyi oluşturma kararı aldı.
DEİK’in 143 iş koseyi başkanı arasında 14 kadın yer alıyor. Bu sayıyı 15’e çıkaracak bir adım olarak, Türkiye-Togo İş Konseyi Başkanlığı’na Berna Topaloğlu Akyıldız önerildi.
Türkiye son 15 yılda ECOWAS ülkeleriyle, dış ticaret hacmini 10 kat artırarak 1.5 milyar dolar seviyesine çıkardı.
Türkiye’nin Kıta Afrika’sında toplam dış ticaret hacmi ise toplam 25 milyar dolara ulaştı.
*******
DEİK -Ankara hattı işlemeye başladı
Dış Ekonomik İlişkiler Konseyi (DEİK) Başkanı Nail Olpak, 2017’nin Eylül ayında yapılan genel kurullarını “DEİK iş konseyleri seçimleri büyük bir yarış içinde geçti. Bundan sonra hizmet yarışımız başlayacak” sözleriyle değerlendiriyor.
Temsiliyeti de kurumlarla paylaşan DEİK yönetimi, MÜSİAD, TİM, TOBB, TMB ve DEİK’ten oluşan “başkanlık divanı” kurdu.
ECOWAS-Türkiye toplantısının açılış konuşmasını Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi’nin yapması, bu uygulamanın ilk örneğiydi.
“BİZ BİR PLATFORMUZ”
Aralarında Ali Koç, Ali Kibar, Ahmet Zorlu, Tuncay Özlhan, Güler Sabancı, Zeynep Bodur Okyay, Mehmet Ali Yalçındağ, Mithat Yenigün ve Ümit Leblebeci’nin de yer aldığı 35 kişilik DEİK Yönetim Kurulu, Başbakan Binali Yıldırım ile 21 Şubat 2018 günü Çankaya Köşkü’nde 3 saat süren bir toplantı yaptı.
Ekonomi Bakanı Zeybekci’nin yanı sıra, Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın da katıldığı toplantıyı Olpak şöyle yorumluyor:
“Bu bir ziyaret değildi, danışma toplantısıydı. Başbakan ile yılda en az 3, Cumhurbaşkanı ile de 1 kez bir araya gelip ülke vizyonuna katkı yapacak konuları masaya yatırmayı hedefliyoruz.”
DEİK’in yeni yapısını, Amerikan başkanlarına dış ekonomi alanında danışmanlık hizmeti vermek üzere, özel sektör temsilcilerinden kurulan “President’s Export Commision”una benzeten Olpak, kendilerini de “platform” olarak tarif ediyor.
“15 BAŞLIKLI DOSYA HAZIRLADIK”
Başbakan Yıldırım ile yapılan DEİK Yönetim Kurulu Toplantısı’na yatırım ortamının iyileştirilmesi, dış ticaret, finansman ve bankacılık, yurtdışı müteahhitlik hizmetleri, lojistik, turizm, enerji, bilişim ve bilgi güvenliği, imalat sanayii, Ar-Ge, gıda ve tarım, otomotiv, perakende, Avrupa Birliği ve Brexit ile işgücü piyasasına ilişkin konuları içeren 15 başlıkla gittiler.
Burada ele alınan konular Bakanlar Kurulu’na da sunulacak.
İş dünyasının can alıcı tartışmalarından “kredi faiz yükü” meselesine Olpak nasıl bakıyor?
Aldığım yanıt şöyle: “Bankaların kârı üretim sektörlerinin önünde; bunun dengelenmesi lazım. Enflasyon yüzde 11’ken, en iyi firma yüzde 16-18 faizle kredi kullanabiliyor. Kredi faiz bandı yüzde 22’ye kadar çıkıyor. Kamu maliyesi ve bankacılık sistemimizin güvenilirliğini bozmadan yeni düzenlemelere ihtiyaç var.”
İngiltere’nin AB üyeliğinden çıkması yani Brexit sürecinin etkilerini sorduğumda ise, “İngitere ile dış ticaretimiz 4 milyar dolar fazla veriyor. Brexit’ten yararlanıp bu kapasiteyi geliştirebiliriz” yorumunu yapıyor.
