Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        KPSS yazılı sınavlarında başarılı not elde ederek mülakata girmeye hak kazanan ancak hepi topu 3 dakika süren bu mülakatlarda düşük not alarak elenen yüzlerce öğretmen adayının isyanına tercüman olmaya çalıştığım önceki günkü yazım epeyce ses getirdi.

        İsmini veremeyeceğim ama bilgilendirilmek amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı’ndan iki üst düzey yetkili tarafından arandım.

        Ve açık söyleyeyim… Duyduklarım karşısında da şoka girdim.

        Meğer aralarında branşında Türkiye derecesi bile yapan adaylara mülakat sınavlarında düşük puan verilmesinin nedeni tamamının güvenlik soruşturmasına takılmasıymış.

        Yani bu bir yöntemmiş.

        Yani bakanlık yazılı sınavda yeterli puan almış olsa da, derece yapmış olsa da güvenlik soruşturmasında sorunlu görülen bir adayı devre dışı bırakmak, elemek için böyle bir yola başvuruyormuş.

        Şimdi biliyorum ki çoğunuz da benim ilk anda verdiğim tepkiyi veriyorsunuz.

        Büyük bir ihtimalle kendi kendinize; “Nasıl yani?” falan diyorsunuz.

        Ve ardı ardına benim sorduğum soruları soruyor, güvenlik soruşturmasına takılan adayların neden böyle bir yöntem kullanılarak elendiğini anlamaya çalışıyorsunuz.

        Merak etmeyin ben, arayan bakanlık yetkililerine sizlerin de kafanızı meşgul edecek tüm soruları sordum ve yanıtlarını da aldım.

        İşte o cevaplar değerli okurlarım…

        “Aralarında yazınızda belirttiğiniz gibi yazılı sınavda Türkiye derecesi bulunan adaylar dahil, yeter puan alanların mülakatta düşük not verilerek elenmelerinin tek nedeni yapılan güvenlik soruşturmasını geçememiş olmalarıdır.

        KPSS yazılı sınavında yeter puan alıp da mülakatta düşük puan verilenlerin tamamı bu kapsamdaki adaylardır.

        Bu yöntemin ‘torpilli adayların önünü açmak için yapıldığı’ iddiaları kesinlikle doğru değil. Bakanlığımız asla bu tür haksızlıklara izin vermez ve bu yöntemi de böyle bir haksızlığı hayata geçirmek için kullanmaz.

        2018 KPSS’de mülakata hak kazanan toplam 60 bin aday vardı. Yaklaşık 1000 aday güvenlik soruşturmasına takıldığı için bu yöntem kullanılarak elenmiştir.

        Güvenlik soruşturması maalesef ancak yazılı sınavı geçtikten sonra başlıyor ve sonucu aday mülakata girmeden önce bildiriliyor. Hal böyle olunca da o adayı elemek için maalesef bakanlığımız böyle bir yöntem kullanılıyor.

        Güvenlik soruşturması adayların sadece kendileri ile ilgili yapılmaktadır. Bağlayıcı olan adayların şahsi durumlarıdır. Anne, baba, kardeş ve yakın akrabalar dahil herhangi birinin suça karışmış olması adayın güvenlik soruşturmasına olumsuz etki yapmaz.”

        Şimdi gelelim bakanlığın tarafıma yapmış olduğu açıklamaya dair benim tam olarak ne düşündüğüm hususuna.

        Bir kere şunu diyeyim peşin peşin…

        Bu ülke FETÖ denilen o alçak yapı nedeniyle öyle debdebeli, öyle kaotik olaylar yaşadı ki, dolayısıyla Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğretmen olarak istihdam edeceği kişiler ile ilgili güvenlik soruşturmasına başvurması çok isabetli, doğru bir yöntem.

        Ve bence güvenlik soruşturması sadece öğretmenlikte değil, kamuya ait tüm çalışma alanlarında yapılmalı.

        Toplam rakamın 1000 civarında olduğunu söylüyor Bakanlık. Bana çok geldi bu sayı ama buna da itiraz edemiyorum çünkü “60 bin kişi içerisinden sadece 1000 kişinin güvenlikle ilgili sorunlu olması çok değil” diyor Bakanlık.

        Benim itirazım büyük bir ihtimalle hepinizin itiraz ettiği husus…

        Mutlaka siz de şöyle diyorsunuz: Madem aday güvenlik soruşturmasına takılıyor o halde neden mülakata alınıyor?

        Neden oldukça kafa karıştırıcı ve kamuoyunda gereksiz polemiklere yol açan bu yöntem kullanılıyor?

        Tabii bunun da cevabını almaya çalıştım görüştüğüm Bakanlık yetkililerinden.

        Ama doğruyu söyleyeyim, alamadım!

        Çünkü onlar da tam olarak bunun neden böyle olduğunu bilmiyorlar.

        Şahsi görüşüm, bir dahaki sefere bu yöntem kesinlikle kullanılmamalı.

        Benim kanaatim adaylar KPSS’ye müracaat ettikten hemen sonra güvenlik soruşturması yapılmalı ve eğer sorun varsa o adaya bu durum bildirilerek yazılı sınava da alınmamasıdır.

        Güvenlik soruşturmasına takılanlar ne yapmışlar, nasıl bir yanlışa düşmüşler de öğretmen yapılmayacak kadar güvensizliğe neden olmuş devlet nezdinde bilmiyorum. Ama bence kim olursa, ne olursa olsun insanların umutlarıyla oynamamak lazım.

        Öğretmen olma hevesindeki genç bir adayın KPSS için müracaat parasını alıp, boşu boşuna sınava sokup, en sonunda “Pardon! Bize güven vermiyorsun öğretmen olmak için” demek yerine…

        Peşin peşin, “Kusura bakma senin devlette istihdamını sağlamak çok zor!” demek en doğrusu, dahası en vicdanlısı olur…

        Değil mi?

        Diğer Yazılar