Bodrum, Mikonos'u geçer!
BODRUM, hayırlısıyla bir bayramı daha atlattı. Bayramda yaklaşık 298 bin araç Bodrum’a giriş yaptı. Bütün emniyet ve jandarma birimleri nerdeyse gece gündüz çalıştı. Kontrollerde çeşitli suçlardan aranan 18 kişi yakalandı. Bodrum’a uyuşturucu madde sokmaya çalışan 8 kişi gözaltına alındı. Polis ve jandarma ortak çalışma yaptı. Bodrum girişinde daha çok jandarma etkiliydi. Merkezdeyse hâkimiyet polisteydi. Aralıksız kontrol yapıldı. Kontroller eğlence yerlerinde devam etti. Bodrumlular ve yerli turistler buna çok sevindi ama yabancı turistler ne olduğunu anlayamadı. Olsun, her şeyin başında güvenlik geliyor.
Bodrum inanılmaz bir yer artık, bayram tatillerinde büyük şehirleri geçiyor. Bu dönemlerde nüfus 1 milyon 500 bini geçiyor. Bu arada normal nüfusu 150 bin... Özellikle bayram tatillerinde nüfus 10 katına çıkıyor. Bu durumda tabii ki Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’a büyük iş düşüyor. Hemen belirteyim, Mehmet Bey gerçekten işini hakkıyla yapan bir belediye başkanı. Zaman zaman eleştirilere maruz kalıyor ama bence kulak asmaması lazım. 150 bin nüfuslu bir ilçe bir anda 1.5 milyona çıkıyor, kolaysa gel sen yönet! Yapılan işler de sorunlar da 10 katına çıkıyor, kolay değil... Ona rağmen büyük emek ve gayret göstererek tatilcilere en iyi hizmeti vermeye çalışıyor.
************
Bodrum’u yönetmek kolay değil
KULAĞIMA gelenlere göre Mehmet Kocadon’un adı, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olarak geçiyormuş. Daha önceki yerel seçimlerde de adı geçmiş ama kendisi istememişti. Bakalım bu sefer Bodrum’u bırakıp Muğla’yı yönetmeye talip olacak mı? Muğla’yı yönetmek, Bodrum’u yönetmekten daha kolay bence. Bodrum’da birçok nüfuz sahibi insan var, bu insanlar “Sen benim kim olduğumu biliyor musun” diyerek lafa başlıyor. Ayrıca böyle gözde yerlerdeki en ufak sorun, sanki başka yerlerde olmuyormuş gibi büyütülüp göze sokuluyor.
Mehmet Kocadon halktan biri, onlar gibi, onlarla birlikte yaşıyor. Bir bakıyorsunuz, şortunu, tişörtünü giymiş, Bodrum Çarşı’da yürüyor. Görenler inanamıyor, benzeri diye düşünüyor. Hatta “Koskoca belediye başkanı böyle gezer mi?” diyorlar. Ben de ilk gördüğümde “Ne kadar çok Mehmet Bey’e benziyor” diye düşünmüştüm, meğer oymuş.
Konumuza dönersek, Bodrum’un imajını bozacak işlerden sakınmak gerekiyor. Türkbükü’ndeki silah olayı bütün Bodrum’u etkiledi. Türkbükü zaten can çekişiyordu, bu olaydan sonra iyice geriye gitti. Olan kime oldu? Esnafa, çalışana ve devlete... Esnaf iş yapacak, mal alacak, para kazanacak, adam çalıştıracak, sigorta yatıracak, vergi ödeyecek. Birinin densizliği Bodrum ekonomisini en az 100 milyon TL etkiledi. Bu para, yüzlerce esnafın, çoluğunun çocuğunun rızkıydı. Ama binlerce insanın umudu, açılan bir ateş yüzünden suya düştü. En acısı da gencecik bir çocuk hayatını kaybetti. Bunu yapan insanlara en ağır ceza verilmeli ki bir daha böyle bir şeye cesaret edemesin.
************
İstersek başarırız
ARTIK Mikonos adını duyunca sinir krizi geçiriyorum. Silah olayıyla ilgili olarak da “Mikonos’ta böyle şeyler olmaz” diyorlar, haklılar. “Mikonos’ta mafya diye kendini bilmez insanlar yok” diyorlar, doğru söylüyorlar. “Mikonos’ta her köşede polis kontrolü yok” diyorlar, doğru söylüyorlar. “Mikonos’ta özgürce eğleniyorsun, kimsenin kimseye baktığı yok” diyorlar, bu da doğru. Mikonos’ta sabaha kadar eğlence var”, “Küçücük bir ada milyar dolar ciro yapıyor”, “Mikonos’ta ev kiraladık çok rahat ettik” diyorlar. Hepsi doğru, bunların hepsinin altına imzamı atarım.
Sayın büyüklerim bunların bizde olmaması için bir engel var mı? Varsa gelin hep birlikte bu engelleri kaldıralım. Ekonomiye can vermek istiyorsak, turistin gelmesini istiyorsak, oturup Bodrum’da her şeyi yeniden gözden geçirelim. Sorunları belirleyelim, uzun vadeli bir plan hazırlayıp elbirliğiyle uygulayalım. Böyle yaparsak Bodrum, Mikonos’u sollar, üçe beşe katlar. “Bodrum’da yaşananlar yüzünden deprem oluyor” diyenlere de gülüp geçelim...
