Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Maç çılgındı. Beşiktaş’ın kadro derinliği iyi de derinliğin kadrosu o kadar iyi değil:

        6 eksikle yine ciddi 11. Önceki şampiyon kadrondan 2 oyuncu da rakibine veriyorsun!

        Bizde çok takım 2-3 eksikle sarsılır.

        Manchester City sarsılmıyor mesela!

        Maçın ana fikri: Lens, Quaresma; Negredo, Cenk; Medel, Atiba; top kaybeden Tolgay, Oğuzhan değil henüz!

        ***

        Bu sezon Talisca’nın kafası iyi! Zeka dolu kafa golleri var, frikik yok. Trabzonspor Beşiktaş’ı “çözen” her takım gibi ileride basarak başladı; bu Beşiktaş’ı kontratak takımı yapan, iki takımı yoran “çözüm.”

        13’te darmadağın eden Talisca kıvrılması, Babel’in defansa pabucu ters giydiren asisti ve müthiş vuruş. Manchester seviyesi, bir an işte öyle bir şey!

        Talisca’nın ters aşırtma çalımı, haftanın Vagner Love golüyle yarışacak hareketi.

        Olcay sevinmedi, adeta özür diledi; tribünler Beşiktaş için gol atmış gibi alkışladı! En müthiş futbolcu olmasa bile futbolun en iyi insanlarından çünkü.

        Negredo, Lens yok derken, ilki direkle tanıştı. Asıl eksik Quaresma ortalarıydı; derken Atiba-Oğuzhan fark edildi.

        Abdülkadir sahada çok yol yapıyor, hakikaten çok yol alacak. Belki takım olgunlaşmadan o olgunlaşır!

        Fabri’yi stoper gördüğümüzde Trabzon özgüvenliydi. Beşiktaş orta sahasız, bitkin Talisca’sız, uzun hızlı toplara kalmıştı. Pas ve ceza sahası takımı orada yoktu.

        Negredo golsüz çıkarken, Lens birden golcü oldu! Onur ne kadar da öndeydi.

        Müthiş Abdülkadir şutunun şanssızlığı, Beşiktaş’ın erkenden ellerine sarıldığı Fabri’ydi.

        Müthiş hızlı girdiği pozisyonu Lens’in acayip auta atışı döndü, Rodallega kafasıyla 3-1 yerine 2-2 oldu. Rodallega 3-2’yi de kaçırdı!

        Pektemek’e bile sıra geldi. Yine kafası gelip giden deli dolu bir maçtı!

        ***

        Trabzonlular beklenmeyen bir galibiyetle bir “Büyük” devirmişti. Duş yaptılar, havlu yoktu; çamurla sırılsıklam olup acele yıkadıkları, yine sırılsıklam formalarla kurulandılar.

        Uçak yıldırım yüzünden Samsun’a döndü. Taksilerle Armenik dağında kar fırtınasına tutuldular. Bir hafta moral izni, bir şirketten birer dolmakalem ödül geldi.

        Şubat 1965, daha Trabzonspor yok; Türkiye Amatör Şampiyonu İdmanocağı, 0-0 rövanşı Beşiktaş’ı Mithatpaşa’da 1-0 yenip kupadan eledi.

        Golü atan Yaşar Kömürcü, “Rüyamda Baba Hakkı’yı bana karpuz verirken görmüştüm. Golü haber vermiş” dedi.

        Bir başka Baba, Beşiktaş Yardımcı Antrenörü Recep Adanır ise oyunculara “Kaybedecek bir şeyiniz kalmadı, bol bol gezin, twist yapın!” diye sitem edecekti. O sitemle, Spajiç’in o takımı 2 yıl üst üste şampiyon oldu.

        İdmanocağı’ndan 6, 7 oyuncu 2 yıl sonra kurulan Trabzonspor 2.Lig kadrosundaydı. Biri, Ahmet Suat, Trabzonspor’u önce 2. Lig, sonra 4 kez (Süper) Lig şampiyonu yapacaktı. Şenol Güneş’in de hocası! O Güneş de futbolu bir Beşiktaş maçıyla bırakacaktı.

        Yani...

        Bazı şeyler yokken var olmuyor, varken de yok olmuyor.

        Diğer Yazılar