Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Kültür-Sanat Resim Yerel halkın canlılığı tablolarında!

        Bozcaada’da doğup büyümüş sonrasında Fransa’nın La Réunion Adası’na yerleşmiş... Bu iki ada kişiliğini ve sanatını öyle etkilemiş ki tarzı pek kimselere benzemiyor. Türkiye’nin ilk çini mürekkebi ressamı olan Pınar Tınç, resimlerinde kullandığı çarpıcı motifler ve geniş renk skalasıyla görsel bir şölen yaratıyor. La Réunion Adası’nın canlı renklerini ve kadınlarını, Pınar Tınç’ın “Mia Maou Maman/ Seni Seviyorum Anne” sergisinde görebilirsiniz. Arnavutköy Art Gallery’deki sergisi 12 Mayıs’a kadar ziyaret edilebilir. Sanatçıyı, renkli atölyesinde ziyaret ettik, yeni sergisini konuştuk. HT Cumartesi'nden Özlem Özçelik'in haberi...

        REKLAM

        Çini mürekkebiyle resim yapmaya nasıl başladınız?

        Üniversitede çini mürekkebi çok sevdiğim bir teknikti. Türkiye’de siyah, mavi ve kırmızıdan başka farklı renkleri yoktu. La Réunion’a taşındığımız zaman minik bir atölye kurdum. Atölyemde yağlıboya ve akrilik boyayla yaptığım resim denemelerim oldu. Ama bir türlü istediğim ışığı, gölgeleri ve atmosferi yakalayamıyordum. La Réunion’da yaşayan Çinliler, kendi kültürünü de adaya taşımış. Havai fişek kültürü gibi. Kaligrafi yaptıkları için bütün çini mürekkebi paletini getirmişler. Gördüğümde inanamadım çünkü bütün renk paleti kırtasiyelerde vardı. Renkleri denediğimde, Réunion’daki doğanın canlılığını, ışığını yakaladığımı fark ettim. 2012’den bu yana çini mürekkebiyle resim yapıyorum.

        Bozcaada’da doğup sonrasında Fransa’da La Réunion Adası’na yerleşmişsiniz. Bu iki adanın ortak noktası olarak çok kültürlülük sizi nasıl etkiledi?

        REKLAM

        Bozcaada’da çok güzel bir kültür var. Farklı kültürlerin bir arada yaşaması çok sevdiğim bir şey. Bu kültür zenginliğini çocuklarım da yaşasın isterdim. Réunion da böyle bir yer. Yerli halk dediğimiz Kreoller, Hintliler, Çinliler... Sokağı döndüğünüz an karşınıza büyük bir Hint tapınağı çıkabiliyor. Hintlilerin tüm bayramları Réunion’da kutlanıyordu. Öyle bir kültürel çeşitlilik var ki; art arda her milletten halk kendi yeni yılını kutluyor. Hintlilerin sarıları, Çinlilerin kırmızıları... Onların her tonunu görüp çok etkilendim.

        ABORJİNLERİN MOTİFLERİNDEN ÇOK ETKİLENMİŞTİM’

        Yaşadığınız yer ve onun kültürü sanatınızı bambaşka bir yöne çevirdi diyebiliriz sanırım...

        Böyle bir yol bulamazdım. Böyle bir renk, ışık, doku yok maalesef. Paris’te Medeniyetler Müzesi’nde gezerken Aborjinlerin yaptığı motifleri görüp inanılmaz etkilenmiştim. Minimalist, büyük desenler... Kendi içinde belirli bir yalınlığı var. Sonrasında La Réunion’a gittiğimizde o kadınların üzerindeki desenleri gördüğümde “İşte bu” dedim. Réunion bir ada ve bütün Okyanusya’dan gelen bir kültür var. Adada gördüğüm desenler ve renkler, müzede gördüklerime çok yakındı. Sonra onları yavaş yavaş resimlerime sokmaya başladım.

        Serginin adı da dikkat çekici, çıkış noktanız ne oldu?

        REKLAM

        ‘’Mia Maou Maman’’ Kreolce’de ‘’Seni seviyorum anne’’ demek. Eserlerimde anne-çocuk ilişkilerinin sembolik anlatımları da var, doğa sevgisi de var. Bu ismin çok güzel anlatabileceğini düşündüm. Çok da akılda kalıcı bir isim olduğunu fark ettim. La Réunion çok dişi bir ada, muhteşem doğası var. Ve doğa da dişi, kendini doğuruyor, büyütüyor. Çocukluğumdan beri idollerimden birisi annem. La Réunion’da kadınların anaçlığı, tabiat ana, doğa ve bunun yanında bu kadınların elleriyle yaptıkları desenler... Hepsi birleştiğinde bu sergi oluştu.

        ‘BiRAZ EGE’NİN MAVİSİ, RÉUNION’UN SARILARI’

        Réunion’ın renkleriyle canlanan eserlerinizin bundan sonraki yolculuğu ne olacak?

        Bu seneki Cannes Film Festivali’nin yanında eşzamanlı gerçekleşecek Uluslararası Contemporary Art Fair’da, ACT (Çağdaş Türk Sanatçıları Paris Derneği) çatısı altında işlerim sergilenecek. Réunion’da başladığım yoldan yürüyerek resimler yapacağım, motifler kullanacağım. Biraz Ege’nin mavisi, Réunion’un sarıları olacak. Festival ile aynı zamanda olacağı için büyük bir izleyici kitlesi de bu resimleri görecek. Çok heyecanlıyım. Festival izleyicisi çok önemli. Kongre merkezi çok büyük bir alan. Cannes, ışığı çok güzel bir yer. Aslında bu resimler onlara çok tanıdık gelen resimler. La Réunion Fransızların cennetidir. Gitmeyi hayal ettikleri yerlerden birisidir. O nedenle çok güzel geçeceğini düşünüyorum.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ