Akciğer kanseri nedir? Nasıl ortaya çıkar? Tarık Ünlüoğlu'nun hastalığı neydi?

Akciğer Kanseri Nasıl Ortaya Çıkar?

Akciğer kanserinin en önemli tetikleyicilerinden biri sigaradır. Sigara bu hastalığın oluşumuna büyük oranda sebep olur. Sadece sigara içmek değil, pasif içicilik de hastalığın ortaya çıkmasına sebebiyet verebilir. Sigara kullanımının hastalık riskini sigaraya başlama yaşı ve içilen süreye göre arttırdığı söylenebilir.

Akciğer kanseri riski ailede hastalığa rastlandığında daha da artar. Ayrıca asbest ve diğer kimyasal maddeler ile çalışan kişilerde akciğer kanseri riski oldukça fazladır. Soluma yoluyla alınan bu maddeler, akciğerlerin kısa sürede enfekte olmasına sebebiyet verir.

Büyükşehirlerde hava kirliliği oranlarının artması da akciğer kanserini tetikler. Beton binalar arasında hayatını geçiren kişiler, doğada yaşayanlara oranla daha çok risk altındadır. Ayrıca büyükşehirlerin sanayileşme durumlarına göre hastalık bu ortamlardaki bireylerde daha çabuk ortaya çıkabilir.

Büyükşehirlerde araba, toplu taşıma gibi araçların kullanımı da şehirde yaşayan insanların akciğer riskini arttırır. Yakıt salınımı şehirlerde yüksek oranda olduğundan hastalık riski de aynı paralelde ilerler.

Tarık Ünlüoğlu'nun hastalığı neydi?

Tarık Ünlüoğlu'nun hastalığıakciğer kanseriydi. Usta oyuncu 1 Ekim 2019 tarihinde aramızdan ayrıldı.

Akciğer Kanseri Hastalığın Belirtileri

Akciğer kanseri sinsi bir hastalıktır. İleri seviyelere kadar ciddi şikayetlere sebep olmadığından kolay fark edilmez. Ama aynı oranda hızlı ilerleyen hastalığın seyri bir anda ölümcül hale gelir. Akciğer kanserinin belirtilerini fark edemeyen başta hastalar doktora gittiklerinde çok geç kaldıklarını öğrenirler.

Mevsim değişim dönemlerinde artan alerjik öksürüklerin bir süre sonra devamlılık kazanması bu hastalığın belirtilerinden biridir. Öksürüğün şiddetinin de artmasıyla kanlı balgam ortaya çıkar. Kanlı balgamın artması durumunda doktora başvurmak gereklidir. Detaylı tetkiklerle sürekli takip halinde olmak önlem açısından önemlidir.

Akciğer kanseri belirtileri arasında göğüs kafesinde ağrı, nefes darlığının belirli bir süre sonra sürekli hale gelmesi bu hastalığın seyrini ortaya koyar. Göğüs kafesindeki ağrıların bir süre sonra sırta ve göğüsün tamamına yayılır.

Fakat bunlardan önce başka belirtiler de hastalığın erken zamanda tespit edilmesini sağlayabilir. Akciğer kanseri riski taşıyan kişide iştahsızlık başlar. Yediği yemekten zevk almaz hale gelir. Buna bağlı olarak ciddi oranda kilo kaybı ortaya çıkar. Bu kişilerde birden büyük oranda kilo kaybı yaşanır. Ayrıca şiddetli terleme de kanserin belirtilerinden biridir. Yine aynı şekilde halsizlik, hayattan zevk almama ve depresyona dönen isteksizlik de akciğer kanseri riski taşıyabilir. Akciğer kanserine yakalanan kişilerde belirtilerden en önemlisi kilo kaybıdır. Kilo kaybı çok kısa sürede meydana gelir.

Akciğer Kanseri Hastalığın Evreleri

Kanser teşhisinin konulmasının ardından doktorlar önce hastalığın hangi evrede olduğunu, vücuda yayılma durumunu, müdahale edebilmek için bütün bu durumları inceleyerek hastanın son durumunu belirler.

Doktor hastanın önce akciğer röntgenini çeker. Röntgende ortaya çıkan tümörün daha detaylı hali renkli tomografide görüneceğinden doktorun talebi bu yönde olur. Günümüzde teknolojinin gelişmesi özellikle tıp alanında çok faydalı olmuştur. Tıbbi cihazlarla hastalığın seyri takip edilerek daha hızlı tedavi yöntemleri geliştirilebilir.

Bir sonraki aşamada akciğerden parça alınarak tümörün iyi huylu mu yoksa kötü huylu mu olduğunu belirlenir. Kötü huylu tümörün yayılma hızı ve öldürme ihtimali daha yüksektir. Akciğerden alınan parça biyopsiye gönderilerek akciğer hakkında detaylı bilgi toplanır. Böylece akciğer kanserinin teşhisi konur ve bundan sonrası için izlenecek yol belirlenir. Tedavi için gereken bu aşamada doktor sonuçları detaylı inceleyerek hasta ile ilgili nasıl ilerleyeceğine karar verir.

Akciğer Kanseri Tedavi Aşaması

Akciğer kanseri teşhisi konulmasının ardından tedavi için gereken işlemlere başlanır. Akciğer kanserinin tedavisinde üç yöntem kullanılmaktadır. Bu üç yöntemden biri neredeyse bütün akciğer kanseri hastalarına uygulanarak, hastalık tedavi edilmektedir. Üç tedavi yöntemlerinden kısaca bahsedelim.

Tümör Ameliyatı: Akciğer kanseri teşhisi konulduktan sonra oluşan tümör ameliyatla bulunduğu yerden alınır. Böylece hastalıklı hücreler de temizlenerek, hastalığın ilerlemesi engellenir. Cerrahi operasyon sonrası bölgenin tamamen temizlendiğinden emin olunur.

Radyo Terapi: Tümör ameliyatı yerine tercih edilen tedavi yöntemlerinden biri de radyo terapidir. Vücudu radyasyon ışınlarına maruz bırakarak kanserli hücrelerin yok olması hedeflenir. Radyasyon ışınlarına dayanamayan hücreler yok olunca kanser ortadan kalkar. Tabii bu tedavi yönteminde sağlıklı hücreler de radyasyona maruz kaldığından onlar da yok olur. Böylece vücut tamamen sıfırlanarak yeni hücrelerin oluşması için sağlıklı ortam yaratılır. Fakat radyasyonun yaydığı ışınlar vücudun bağışıklık sistemini zayıflatır. Kanser hastası bu dönemde az insanla görüşür ki başka hastalıkların virüslerine maruz kalmasın.

Kemoterapi: Kimyasal ilaçların hastanın vücuduna zerk edilmesiyle kanser hücrelerinin ölmesini sağlayan yöntemdir. Hastanın vücuduna yüklenen kimyasal ilaçlar akciğerde bulunan kanserli hücreleri ortadan kaldırır. Çok ağır geçen bir süreçtir. Kimyasal ilaçlar hastanın bağışıklık sistemini de etkileyerek zayıf düşmesine sebep olur. Bu dönemde kanserli hastaların mikrop almaması için başka insanlarla biraraya gelmesi engellenir. Çünkü bu dönemde hastanın en basit virüslerden bile ölmesi mümkündür.

Akciğer Kanseri Bitkisel Tedavi Yöntemleri Var mıdır?

Akciğer kanserinde alternatif tıp tedavileri de kullanılmaktadır. Alternatif tıp tedavilerinin önerdiği bitkisel kürler yoluyla hem hastalığın tedavisinde hem de hastalık sonrası kullanımda çözüm olabilmektedir.

Asya kökenli geven otunun akciğer kanseri tedavisinde etkili olduğu söylenmektedir. Aynı şekilde ısırgan otunun da tedaide kullanıldığı görülür. Fakat yine de doktorların bitkisel tedavilerde önerileri alanında uzman fitoterapi uzmanlarından destek alınması ve bitkisel tedavinin destekleyici tedavi olarak kullanılması gerektiğidir.

Akciğer Kanserinde Beslenme

Akciğer kanseri tedavisi görenlerin beslenme yönünden bağışıklık sistemini güçlendirecek besinleri tercih etmelidir. Kırmızı et yerine beyaz et tercih edilmeli, ağırlıklı olarak sebze ve meyve tüketilmelidir. Akciğer kanseri tedavisinde kullanılan ilaçların yan etkisini azaltmak için tuzdan uzak durulmalı, bağışıklığı zayıflatan gıdalar tercih edilmemelidir.

Akciğer kanserinde iştah azalması, kilo kaybı gibi durumlarda ek vitamin desteği verilebileceği söylense de çok sağlıklı ve önerilen bir yöntem değildir. Özellikle alternatif tıp alanında bitkileri tedavi yöntemi olarak pazarlayan firmalar hastaları bu tür tedavilere yönlendirmektedir. Fakat bitkisel tedavi yöntemlerinin uzmanlık gerektirdiği ve bitkilerin kanser tedavisinde tek başına etkili olamayacağı, sadece destek olarak kullanılabileceği doktorlar tarafından söylenmektedir.

Akciğer Kanserinden Nasıl Korunuruz?

Akciğer kanserinden korunmak için kendi kendimize alabileceğimiz önlemler mevcut. Hastalıktan korunmak, sağlıklı bir yaşam sürmek öncelikle kişinin kendi elindedir.

Sigara kullanan kişilerin bir an önce sigarayı bırakması gerekir. Sigara ve tütün ürünleri içinde barındırdığı maddeler nedeniyle akciğer hücrelerine zarar vererek, tümörleşmeye ve kansere sebep olur. Sigara kullanmayanların ise sigara dumanına maruz kalmaması gerekir. Pasif içicilerin büyük bir kısmında da akciğer kanseri riski bulunmaktadır. Yani sigara kullananların en kısa sürede bırakması, kullanmayanların ise dumandan kesinlikle uzak durması gerekir.

Akciğer kanseri riskini azaltmak için dikkat edilmesi gereken bir başka tüketim de alkol tüketimidir. Alkolün yüksek oranda ve çok fazla tüketilmesi de akciğer kanserini tetikler. Alkolün akciğer kadar karaciğere verdiği bilinmektedir. Alkolün vücuda verdiği zarar çok yüksek olduğundan kanser riskini de en üst seviyeye çıkarır. Bu yüzden kanserden korunmak için alkolden uzak durmak gerekir.

Tüketilen besinlerde yağ oranlarına dikkat etmek de kanser riskini azaltır. Doymuş yağlardan daha ziyade doymamış yağları tüketmek akciğer kanseri riskini azaltır. Yağ ile birlikte hamur işlerini beslenme programından çıkarmak da aynı şekilde kanserin ortaya çıkmasını engeller.

Bütün bu noktalar içinde en önemlisi aktif bir hayat yaşamak ve spor yapmaktır. Spor vücudun hormonal dengesini düzenler. Spor yaparak bağışıklık sistemi güçlendirilir ve kanda daha sağlıklı hücrelerin oluşmasıyla hastalık riski azaltılır.

Hayatınıza dikkat ederek daha uzun süre yaşamanın yolunu bulabilirsiniz. Sağlıklı günler dileriz.