Döviz piyasasının fıtratında bu hep vardır
Dövizde cuma gününden itibaren başlayan sert çözülme dün de devam ederek 1 haftasını doldurdu. 5 iş gününü bulan bu çözülme döneminde dolar 2.7140’tan 2.5860’a inerek yüzde 4.7 düştü. Euro da 3.0893’ten 2.9485’e geriledi ve yüzde 4.6 değer yitirdi. TL’nin döviz sepeti karşısındaki değeri ise bu tablonun tam tersi. TL, döviz sepetine karşı 0.3446’dan 0.3613’e çıktı ve yüzde 4.8 arttı. 1 haftada yüzde 4.8’lik değerlenme Mart 2009 sonrasının en yüksek değer artışına işaret ediyor. Bundan önce TL’nin haftalık en yüksek değerlenmesi Ekim 2011’de yüzde 4.5 düzeyinde kalmıştı.
■ TL’nin bu değerlenmesi aslında gecikmiş bir hareket de oldu. Çünkü küresel bazda doların daha çok gelişmekte olan ülke paralarına karşı değerlenmesi 13 Nisan’a kadar sürdü. Bu tarihte gelişmiş ülke paralarına karşı değerini ölçen Dolar Endeksi 99.990 değerini bulduktan sonra gerilemeye başladı. Dün 93.133’e inen Dolar Endeksi’nin aylık kaybı yüzde 6.8’e vardı.
■Gelişmekte olan para birimlerinin dolara karşı değerini ölçen JP Morgan Kur Endeksi ise geçen yılın mayıs ayından beri gerileyerek bu yılın 13 Mart’ında 72.464 puana indi. Düşüş oranı yüzde 18.7’yi buldu. O tarihten bu yana ise doların gerilemesi ve gelişmekte olan ülke paralarının değer kazanmasıyla endeks 75.957’ye kadar çıktı. Dolara karşı bu paraların 2 aylık değerlenmesi yüzde 4.8’i buldu. Endeksin içinde yer alan en likit 10 gelişen ülke parası arasında TL de var.
■Bütün bu dönemi TL değer kaybederek ve diğer gelişen ülke paralarından negatif ayrışarak geçirdi. Ta ki 7 Mayıs’a kadar. Bu tarihte dolar 2.7140, Euro 3.0893 düzeyinde, döviz sepeti de 2.9016 idi. 13 Nisan tarihine göre doların karşısındaki değer kaybı yüzde 6.2’yi buldu. Halbuki aynı dönemde gelişen ülke paraları dolara karşı yüzde 1.3, gelişmiş ülke paraları yüzde 5.4 değerlenmişti.
■Dolara karşı değer kazanmada TL en sona kalan paraydı. Seçmen nabzını iyi yansıttığı düşünülen ve seçime 2-3 hafta kala yapılan anketlerin açıklanmasıyla genelde seçimi kimin kazanacağı belli olurdu. Ancak bu kez bahsettiğimiz anketlerin yayımlanmasına kadar beklenmedi. Bunda mevcut anketlerin ve anket ortalamasının yansıttığı tablonun yeterli görülmesi yanında, fiyatların olgunlaşmasını kaçırmak istemeyenlerin erken harekete geçmesi de etkili olabilir.
■Daha önceden döviz alanlar satmak için tetikte beklerken, uygun ortam ve fiyatı kollarken; tam bu sırada yerlilerin döviz hesaplarının kabardığını gördük. 1 Mayıs’la biten haftada kurumlar ve bireylerden oluşan yerleşiklerin döviz hesapları bir anda 4.2 milyar dolar arttı. Döviz kurunun yükselişe geçtiği ocak ayı sonundan itibaren geçen 3 ayda ise yerlilerin döviz hesaplarındaki artış 8.2 milyar dolara ulaştı.
■Dün 8 Mayıs’la biten haftanın verileri açıklandı. Yerlilerin, 4.2 milyar doların üstüne 1.6 milyar dolarlık daha döviz aldıklarını gördük. Böylece son iki haftada yerliler 5.8 milyar dolarlık alım yaptı ve döviz tevdiat hesaplarını 148.5 milyar dolara çıkardılar.
■Birileri dövizini tepe noktasından satma fırsatını yakalarken birileri de tepe noktasından alma şanssızlığına uğradı. Spekülasyon yapanların bir bölümü kazandı, diğer bir bölümü kaybetti. Piyasaların fıtratında bu tür hareketler hep vardır.
SONUÇ: “Kâr zararın ortağıdır.” Türk atasözü
