Bedelli için alınacak para 'anlaşılabilir' sınırlar içinde!
AÇIKLAMA bitti, bazıları ortaya döküldü: Ücret çok yüksek! İşini hiç bırakmadan, 1 gün dahi düzenini bozmadan, askerliğini yapmış sayılmak yolunda "15 bin peşin, 15 bin 6 ay vadeli toplam 30.000 TL mi" yüksek?
Sevgili dostlar, hatırlarsanız daha önce bu köşede "ücret sorgulamasını" yapmış ve 24-36 bin TL arasında bir ödemenin yapılması gerektiğini, 24 bin TL'nin altının kabul edilemez olduğunu vurgulamıştım... Sonuç "24+36/2" olarak karşımıza çıktı. Evet, ekonomik olarak rasyonel olan rakam 30 bin lira civarındaydı ve düzenleme tabiri caizse "tam oturdu"!
Bu noktada size ekonomik mantığını da çok kısa olarak arz edeyim: 6-18 ay arasında HİÇ ASKERE GİTMEDEN "kazanılan sürenin" ortalamasını 12 ay olarak kabul eder, milli gelirin 10 bin dolar yani aylık 1.500 TL olduğunu da varsayarsak, karşımıza şöyle bir tablo çıkar: Askere gitmeyen ortalama bir aday 12 ayını "getiri sağlamaya devam ederek geçirecek". Bu adaylar arasında 1.500 TL kazananlar olduğu gibi 11.500 TL kazananlar da olacak. Bu aralığı da "ortalamaya" insaflı bir algılamayla indirince karşımıza 2.500 TL gibi bir değer çıkacak. 12 ay askere gitmeyen, aylık 2.500 TL kazanmaya devam edecekse, bu askerliğin ona basit faizden arındırılmış net getirisi 30 bin TL olacak. Arada manevi olarak "düzen bozma, uzak kalma ve diğer detaylardan" dolayı yaşayacakları da düşünülmeli...
Sonuç: Aylık fırsat getirisi 2.500 TL olan 12 aylık bir dönemin net toplam değerinin 30 bin TL olarak hesaplanması gayet doğal. Bu noktada size ilginç bir çıkarım yapabilirim: Bu düzenleme aylık 2.500 TL üstünde kazanıp da askere gitmeden yoluna devam edenler için ekonomik olarak kârlı. Nasıl mı? Ayda 7.500 TL kazanan biri, 2.500 TL'sini askere gitmeme bedeli olarak ödeyecek, 5.000 TL'yi kazanmaya devam edecek. Bu düzenleme ile net kârı; 5.000 TL çarpı 12... Diğer seçenekleri siz ücretlere göre hesaplayın...
Son söz: Ücret olarak bakıldığında "seçilen seviye" kamuoyu açısından makul ve vicdani olarak da kabul edilebilecek bir durum ortaya çıkarıyor... Şimdi bu işin manevi dinamiği çok iyi yönetilmeli ve elde edilecek getiri Başbakan Erdoğan'ın da dediği gibi özellikle bu ülkeye "canlarını verenler" için çok dikkatli bir şekilde, onların geleceklerine katkı sağlayacak, çocuklarının hayatlarını garantiye alacak şekilde kullanılmalı...
Çok önemli not: Para verip askere gitmeyecek olanlar şunu çok iyi bilsinler ve asla şunu düşünmesinler: Ne olacak verdik ya parasını! O verdikleri para, ortaya konan manevi değerlerin, kaybedilen hayatların yanında adı bile geçmeyecek kadar "önemsiz"! Bu ülke o "paralı askerlere" bir şans verdi, bunu kullansınlar ve yatıp kalkıp bu devlete, bu halka binlerce kere teşekkür etsinler..
Şehit çocukları 'üniversite ve Anadolu liseleri' başta olmak üzere kamu sınavlarından muaf tutulmalı!
PARALI askerlik düzenlemesinin yapıldığı şu günlerde, bu ülkeye "canlarını" verenler için de bir şeyler yapmayı konuşmanın bence en iyi zamanı...
Ne mi yapılabilir? Çok zor değil, çok basit bir örnek: Şehit çocukları "Anadolu liseleri ve
üniversite" sınavları başta olmak üzere, Kamu Personeli Seçme Sınavı gibi "SEÇİM"lerden muaf olmalı! En değerli varlığını bu ülkeye vermiş bir çocuğa kalkıp da şöyle mi diyeceğiz: Sen de hazırlan bakalım yaşıtlarınla birlikte gir sınava! Soralım kendimize; o kardeşimize yaşıtlarıyla birlikte rekabet tavsiye ederken, onlar gibi bir hayat verebildik mi? VEREMEDİK! Babası olsa her zaman çok farklı olacak bir hayatın yolunu açtık onlara...
Sevgili dostlar, çok açık ve net olarak bunu Türk kamuoyuna teklif ediyorum: Şehit çocukları sınavsız olarak istediği okula girebilmeli... Bu ülke için "canını" vermiş bir kardeşim, bir de sınav-okul-gelecek derdine mi düşecek! DÜŞMEYECEK! Bu devlet ve bu halk onlara sonuna kadar sahip çıkacak ve elindeki bütün imkânları bu kardeşlerimiz için seferber edecek...
Sonuç: Bu ülke "büyüklüğünü" göstermeli ve küçük yaşta bu ülke için en büyük fedakârlığı yapanlara elindeki bütün imkânları sonuna kadar açarak sunmalı, sahip çıkmalı... Bize, büyük Türkiye'ye yakışan budur...
