"Gerekeni yaparız"

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye konusunda, Türkiye'nin sınırını korumak ve katliamlardan kaçan insanlara yardım etmek için her türlü hazırlığı yapma hakkı olduğunu söyledi.

BBC Türkiye muhabiri Jonathan Head'in sorularını yanıtlayan Davutoğlu, BM ve Arap Birliği Özel Temsilcisi Kofi Annan 23 Şubat'ta görevine başladığında Türkiye'de yaklaşık 9 bin Suriyeli mültecinin olduğunu, şimdi ise bu sayının 25 bine ulaştığını belirtti.

Suriye rejiminin, Annan planıyla ilgili bağlılığını 26 Mart'ta ifade ettikten sonra yaklaşık 8 bin yeni mültecinin Türkiye'ye geldiğini söyleyen Davutoğlu, Annan'ın planının uygulanması konusundaki son tarihin kötüye kullanıldığının görüldüğünü, dolayısıyla "yeni bir son tarihin olmaması gerektiğini" söyledi.

Türkiye-Suriye sınırında yaşanan olayın, "Türkiye topraklarının ihlali anlamına geldiğini" kaydeden Davutoğlu, "Bu, insanlık dramının, Türkiye için ulusal güvenlik riskine dönüşebileceğini göstermektedir" dedi. Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eğer, Annan planı başarılı olursa çok mutlu olacağız. Ama eğer tüm bunlar başarısız olursa, bölgesel inisiyatifler ya da uluslararası toplum karşılık vermekte başarısız olursa ve bizim için ulusal güvenlik riski olursa, Türkiye'nin sınırı korumak ve katliamlardan kaçan insanlara yardım etmek için her türlü hazırlığı yapma hakkı var."

"Türkiye, silahlı kuvvetlerini Suriye içindeki sivilleri korumak için hazırlıyor mu" yönündeki soruyu Davutoğlu, bunun sadece Türkiye'nin değil, uluslararası toplumun da sorumluluğu olduğunu ifade ederek yanıt verdi.

Suriye'deki olaylara BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) karşılık vermesinin gerekliliğini vurgulayan Davutoğlu, "Eğer ulusal güvenliğimizi korumak ya da Suriye halkına yardım etmek söz konusu olursa, Türkiye olarak biz gerekeni yaparız" dedi.

Türk ordusunun her türlü zorluğa, her zaman ve her yerde hazır olduğunun altını çizen Dışişleri Bakanı Davutoğlu, "Ama, örneğin sınırlardan uzakta Humus gibi şehirlerde yaşayan insanların korunması için uluslararası toplumun sorumluluğu ne olacak? Dolayısıyla BMGK'da tek ses olmanın, tek politikaya sahip olmanın ve Suriye rejimine güçlü ve doğru mesajı vermenin zamanıdır" diye konuştu.

AA