Soma'da ölen işçi sayısı 298'e yükseldi

Enerji Bakanı Taner Yıldız'ın açıklamalarından önemli satır başları şöyle;

284 işçimiz hayatını kaybetmişti ve onlar birinin haricinde de ailelerine teslim edilmişti. Arkadaşlarımızın yaptığı son tespitlerde 14 işçimiz daha tespit edildi. 6 işçimizi dışarı çıkarttılar ve Akhisar devlet Hastanesi’nin morguna gönderildiler. En az 2 veya 3 işçimize de ulaşmayı bekliyoruz. Sabaha kadar bu çalışmaların önemli bir bölümünü tamamlamayı planlıyoruz.

Tespit etmiş olduklarımızla birlikte 298 işçimize ulaştık ancak en az 2-3 işçimizin daha içeride olduğunu tahmin ediyoruz. Ailelerin bize ulaştırdıkları sayı bulun gösteriyor. Şu anda 284+6, 290 işçimiz maden dışına çıkarılmış ve ailelerine teslim edilmek üzere işlemleri tamamlanmış durumda.

Son çıkarılan işçiler 1600-1700 metrede bulundu çıkış mesafesine göre. Birinci blok tamamen bitirilmiş oldu. İkinci blokta aramalar devam ediyor. Dediğim gibi 2 veya 3 tespitten sonra tahminlerimize ulaşmış olacağız. Bütün bu işlemleri bitirdikten sonra maden ocağımız tekrar tamamen aranacak ve aile başvurularıyla karşılaştırılacak.

Soru: Son çıkarılan işçiler karbonmonoksit zehirlenmesi nedeniyle mi yoksa yanarak mı öldüler?

Bulunduğumuz bölge yangının çıktığı yere çok yakın, yanıklar olabilir, ben de net olarak bilmiyorum. Otopsiden sonra belli olacaktır.

ÖLEN İŞÇİLERİN İSİMLERİ AFAD'IN İNTERNET SİTESİNDE

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız ve Çalışma Bakanı Faruk Çelik, akşam saatlerinde Soma'daki maden faciasıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Bakan Yıldız, "787 işçi kardeşimizle başlayan bu kazada, 485 işçi kardeşimiz sağ olarak çıktılar. 284 işçi kardeşimiz hayatını kaybetti, 1 işçimiz ailelerine teslim edilmedi. İçeride 17 ya da 18 işçi kaldı" dedi.Bakan Yıldız, ocakta yüzlece işçi bulunduğu iddialarını yalanladı.AFAD'ın internet sitesinde maden faciasında hayatını kaybeden tüm madencilerin isminin yayınlandığını açıkladı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik, Soma'daki maden faciasına ilişkin, "Teftiş ve ilgili incelemeler başlatıldı ama İş Teftiş Kurulu başkanımız başkanlığında, son denetimlerde görev almayan heyetimiz gelip burada görev alacak" ifadelerini kullandı. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çelik, "İlk yardım odası mevzuatta var ama yaşam odası yok" dedi.

Bakan Yıldız, "Yangının önemli ölçüde söndürüldüğünü ve karbonmonoksit oranının belli bir orana düştüğünü, arama kurtarma ekibinin daha rahat çalıştığını söyleyebilirim" diye konuştu.Bakan Yıldız, hastanede tedavi süren 3 işçi olduğunu söyledi.

Yıldız, "Madendeki işçi kardeşlerimize bugün ulaşacağımız kanaatindeyim. Tehlikeli ve risk teşkil etmeyen bölümlere, arama ve kurtarma faaliyetlerinin bulunmadığı yerlere savcılık ve bilirkişi girmiştir. 3 iş müfettişi, 4 bilirkişi, 2 de savcı bulunmaktadır" dedi.

Bakan Yıldız, şunları söyledi: "Bir çok ziyaretçimiz geliyor. Bir talep var. Kesin isimleri vermek için bugünü bekledik. AFAD'ın internet sitesinde vefat edenlerin isimleri yer alıyor.Şu an ocağımıza risk teşkil etmeyen bölümlerine savcılığımız ve bilir kişi girmiştir.Kontrollü olmak kaydıyla böyle bir işlem yapılıyor.Kurtarma ekibi altında gelenlerin, bir şişe su verecektim deyip gelenlerle ilgiliBugün farklı yazılar da yazıldı. Suskunluğumuzun yanlış anlaşılmaması gerekmektedir.Biz burada tek bir şeye odaklandık. Ümitlerimiz çok azaldı. İşçi kardeşlerimize ulaşmaya çalışıyoruz."

Çalışma Bakanı Faruk Çelik'in açıklamalarından satır başları:

Maden ocakları denetleniyor. Bu ve benzeri konular idari ve adli soruşturmalar başladığı için geçmişe dönük bir şey söylemek istemiyorum. Ocak, şuanda çalışmanın yapıldığı alan, müsait hale gelir gelmez son denetimlerde görev almayan teftiş heyetimiz incelemelerde bulunacak. İş Teftiş Kurulu Başkanını görevlendirmiş bulunuyoruz.

"EZBER BOZAN BİR KAZAYLA KARŞI KARŞIYAYIZ"

Ezber bozan bir kazayla karşı karşıyayız. Çok hassas olacağız.Bir diğer konu, önümüzdeki süreçte bu iş kazasını aydınlatacak olan yol levhalarımız önem arz ediyor. Birisi işletmenin risk değerlendirme raporu, acil durum planlaması raporları, otopsi raporları, çalışanlar ve sendika temsilcilerinin görüşleri önem arz edecek karanlık noktanın kalmaması açısından. Bir de iş yeri rapor defterleri var. Savcılık bunların hepsine inanıyorum ki el koymuş durumdadır.Ailelere teslim edilen kardeşlerimizle ilgili bir kayıtdışılık söz konusu değil. Burası örgütlü bir işyeri, taşeron yok. Bir eksiklik varsa sonuna kadar gidilecek.

"SGK BAŞKANI VE EKİBİ İLGİLİ AİLELERE KISA SÜRECEK ULAŞACAK"

Hiç kimsenin kuşkusu olmasın. SGK Başkanı ve ekibi burada çok kısa sürede ailelere ulaşacaklar. Manisa'da kriz merkezi kuruldu. Kısa bir süre içinde ilgili ailelere ulaşılacak. Gerekli bir düzenleme varsa ben hemen Meclis'e ileteceğim.

"KURTARMA ODASI MEVZUATTA VAR AMA YAŞAM ODASI YOK"

Yaşam odaları neden yok? Yaşam odalarının olmaması bir ihmal midir?

Bizim mevzuatımızda ilk yardım kurtarma odaları var ve bunlar denetleniyor. Meydana gelebilecek olan çalışma esnasındaki tüm kazalara karşı bu ilk yardım ve kurtarma odaları önemli işlevler görüyor. Sizin ifade ettiğiniz yaşam odası ise, bizim mevzuatımızda yer almadığını sizler de ifade ettiniz. Biz İLO'nun 155, 161, 187 sayılı iş sağlığı güvenliği ile ilgili sözleşmelerini onaylamış bir ülkeyiz. 176 sayılı sözleşmeyle ilgili şu anda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Belli bir süreye ihtiyaç var. İlgili kurumlardan bilgi aldıktan görüşler aldıktan sonra yüce Meclis'e onu da sevk edeceğiz. Ama şunu da ifade edelim, yani 176 nolu sözleşmeyi imzalayan henüz 28 ülke var. Yani dünya ülkeleri imzalamış da Türkiye imzalamamış diye bir anlayış da doğru değil.

Diğer bu kurtarma odalarıyla ilgili tabiiki bizim... Taner Bey'in daha çok şey söyleyeceği inancındayım. Teknoloji ve bizim madenlerimizin şu andaki durumuyla da orantılı şekilde değerlendirilebilir.

"BURADAN ÇIKAR ÇIKMAZ HERKESİN SÖYLEYECEKLERİ VE HEPİMİZİN YAPACAKLARI VAR"

Bundan sonra yaşam odaları zorunlu olacak mı?

Dediğimiz gibi bugün bizi kaplayan atmosfer, 300'e yakın vatandaşımızın durumu.Dolayısıyla buradan çıkar çıkmaz herkesin söyleyecekleri var. Ve hepimizin yapacakları var. Bu ve benzeri konular 3'lü danışma merkezlerinde tartışılmadı değil. Ben bir basın toplantımda söyledim; 5 yılda büyük mücadeleler sonunda ancak taraflarla uzlaşarak getirebiliyorsunuz. Diyalog mekanizması önemli tabiiki. Ama bugün de herkese ibret olmuştur inanıyorum. Bu acı tablo karşısında yapılan o değerlendirmelerin ne kadar anlamsız olduğu da bir kez daha ortaya çıkmıştır.