Gülben Ergen: Beni neden öldürmek istediler, ben onlara ne yaptım?
2.Sayfa programına şarkıcı Gülben Ergen, konuk oldu. Ergen, merak edilenlerini ve bilinmeyenlerini anlatı. Ergen, "Beni neden öldürmek istediler, ben onlara ne yaptım?" dedi
* Sizin beni görmediğiniz 5 aylık bir süreç vardı. Masum değiliz diye bir şarkı var. Hiçbirimiz masum değiliz. Bedeli bu değil. Hiç kimse kimseyi yaşarken öldüremez.
* Noldu Gülben’e. Soruyorum şimdi ne oldu? Ben yıllar önce üzerimde pembe bir montlar saçlarım iki kukuleta ‘bana bir şey olmaz’ demişim. Ne çok söylediler, ne çok... Neden bana bir şey olmasın. Demir Lady miyim ben? Benim de başım ağrıyor, evde menemen yiyoruz. Benim normal bir hayatım var.
* ‘Ölmeden önce ölürüz’ diye bir hadis-i şerif var. Nefesimin kesildiği zamanlar oldu. Bir ring düşünün kaça kaç dövüşürsünüz? Benim 11. Kendimi mi koruyayım, kariyerimle ilgili endişe mi yaşayayım?
* Siz görmeden o ringde devrildi Gülben Ergen. Yaşam felsefesi düşe kalka büyümek olanlar düşe kalka büyür.
* Ben daha önce de çok olay yaşadım. Bu en uzunuydu. Sakin olmak en büyük artı. Ben yıllar önce böyle miydim? Sabır… Kendine ait olan bir yer var, ait olmayan bir yer var.
* Benden yeni bir ben çıkardılar. Bu olaylar beni çok daha güçlü çok daha müdanasız yaptı. Eskiden annem ne der, komşu ne der durumu vardı. Artık yok.
* Kendimi çok iyi ve yeni hissettiğim için bugün canlı yayına geldim.
* Ben kin sevmiyorum. Kapıya geleni almak adettendir. Pişman değilim. Ama bundan sonra yok.
* Ben şükretmenin bir büyü olduğunu düşünüyorum. Benim şükürümle de alay ettiler. Hayattan aldığım en büyük ders ‘bana benden fayda var’.
* Ben İnfilak’tan beri ağlamıyorum. Şule’nin programında Osman Yağmurdereli’den bahsederken çok burnum sızladı. Çok üzüldüm. Yaş aktı gözümden.
* Kendimi hem yalnız hissediyorum, hem hissetmiyorum. Benim 3 evladım var. Şahane bir çizgi film içinde yaşıyorum. Oyunlar, kahramanlar… Bu kalabalığın içinde yalnızım dersem ayıp olur. Ama yalnızlıkla tek başınalık arasında fark var. Ben bu durumdan şikayetçi olmayacağım...
* Çok dikkat ederim, kimsenin canını yakmadım. Ben gönül almak için çok çaba sarf edebilirim. Yanlış söz söylemiş olabilirim. Çok kırmış olabilirim. Çok sinirleneceğim insanlarla görüşmüyorum, eledim hayatımdan. Çünkü beni günaha sokacak…
* Kırgın olduğum, kızgın olduğum insanlara da o kadar iyi temennilerim var ki. Anne olsunlar, iyi şarkılar söylesinler, iyi evlilikler yapsınlar, iyi filmler çeksinler… O kadar iyi olsunlar ki, benden uzak olsunlar. Biraz da başarı dileyişim bundandır.
* Beni sevmeyen elbette ki var. Sevmez sevmez. Beni sevenler bana ciddi yetiyor. Çoğaltmak için uğraşmaya gerek yok. Hiç beğenme, hiç sevme, ne söylese yalan.. Okey! Ama saygı…
* Şiddet maddelerinin hepsini biliyorum. Koruma, uzaklaştırma… 6184 çok kapsamlı bir yasa.
* Sıla’ya ilk destek olan olmayı büyük bir jest olarak görmüyorum. Açıklaması ve kararlılığını gördüm. Türk kadınının üzerinde büyük bir etki olacaktır.
* Ben 26 kere falan gittim adliyeye. Kapüşonu takıp, otoparktan girip gizli saklı adliyeye gittim.
* Annem küçükken terlik atardı ama onun dışında hiç fiziksel şiddet görmedim.
* Başım sıkıştığında kendi evim dışında anne evime giderim.
* Annemi de nasıl üzdüler, kaç yaşında kadın! Sımsıkı sarıldı bana dua ettik. El ele atlattık bu durumu.
* Abim ve babam benim büyümüş halimi çok görmediler. Çok erken yaşlarda kaybettiğim için ‘Gülben Ergen’i çok bilmiyorlar. İstediğim kadar ben amazon kadınıyım diye hava basayım, çınarsız orman olur mu?
* Şahane bir babaları, amcaları, dedelerı, anneanneleri var. Bence çok şanslılar.
* Büyük konuşmak istemiyorum. Samimiyete ve gözbebeklerine bakarım. Neyin samimiyet, neyin yaranmak olduğunu anlarım.
* Ananemin lafı vardı ‘yeter ki alnımın damarı çatlamasın’. Ben hiç ileri gitmedim. Sadece savcılığa suç duyurusunda bulundum. Savcı demiş ki ‘ben bu konuda uyarmıştım’ Kağıt sana gelmiş, ‘bu konuda konuşma’ demiş. Sen bakıyorsun ‘ben konuşurum’ diyorsun… Bunun benimle bir alakası yok.
* Daha çok ceza duyacaksınız. Benim düşmanlarım daha çok kadınlar. Erkekler araya 3-5 tane serpiştirilmiş. Onlar ellerine verilen kâğıtları oynayanlar.
* WhatsApp grupları varmış. Teröristler gibi. Sen şu saatte vur, ben bu saatte… Avukatımı aradım hemen. Bunu WhatsApp üstünden ispatlayabilir miyiz diye? Beni neden öldürmek istediler, ben onlara ne yaptım yani?
* Benim mesleğimde bir dönemdir ‘Dadı’ dizisi. Beni alır starlığa taşır. O dönemi o başarılarımı keşke görselerdi. Ne başarırsam başarayım o dönem çok başkadır. Bir de evlatlarımın doğumu… Sedyeyle doğuma giderken onları orada görmek istedim.
* Kenan Işık artık evde. Hastanede değil. Eşi çok haklı olarak paylaşmak ve göstermek istemiyorum.
* Sinem nasıl güzel büyüdü, nasıl güzel bir yıldız oldu. Sinem çocuk doğur ben çocuğuna dadı olayım.
* Çok tahammülü yüksek bir anneyim ama sınırları olan bir anneyim. Bizim evde kurallarımız var. Mesela ‘can yakmak’ yasak. ‘Kalp kırmak yok’…
* Hepsi birbirinden farklı karakterler. Üç oğlum da birbirinden farklı. Onları keşfederken yeniden doğuyorum. Çok komikler bir de... Komiklik hayatı çok kolaylaştırıyor. Futbol hayranılar, Arda’yı çok seviyorlar. Arda sayesinde dünyanın en önemli futbolcularıyla tanıştılar. Barselona’ya gittik. Çok güzel ağırladı bizi.
* O kavga döneminde Arda’yı değil, eşini aradım. Bana eşi lazımdı, çünkü hamileydi. Çok tatlı, çok özel bir kız. Arda çok şanslı…
* Diziler, şarkılar, çocuklar, anaokulları… En başarısız olduğum konu aşk. Kaç kez aşık oldum bilmiyorum. Aşık olarak evlendim. Çocuklarımın yüzünün parlaması da bundandır. Çünkü hepsi aşk çocuğu…
Ergen, "‘Boşandık çünkü Mustafa beni benim onu sevdiğim kadar sevmedi’ demiştiniz. Neden?" soruna ise şu cevabı verdi:
* Mustafa ile o kadar anne babayız ki, kadın-erkek duygusunu hatırlamıyorum. Bence müthiş evlendik, müthiş de boşandık. Karşındaki adam adamsa, efendiyse. Tık gidersin boşanırsın, biter. Ayrılık hayata dair bir şey. Tabii ki ayrılabiliriz. Mustafa Erdoğan ile ayrılığım da, evliliğim de… O dönem söylediğim sözleri kadınsı hislerimle söylemişim. Güzel söylemişim, çok havalı.
