Akdağ: "Kılıçdaroğlu 12 Haziran sendromuna girdi"

Orkun ÇİZMELİ / ERZURUM (AHT)

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun katıldığı bir televizyon programında yolsuzlukları örtbas ettiğini öne sürdüğü Sağlık Bakanı Recep Akdağ, iddialara memleketinden cevap verdi. Bakan Akdağ, "Yolsuzluk dosyası soruşturmasını engellemek için Valiliğe yazı yazmadım aksine Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki ihale yolsuzluğuyla ilgili 18 Mart 2011'de Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulundum. Bu sorumsuz tavrı her ne kadar kendi alışkanlıklarıyla örtüşse ve kendine yakışsa da şimdi bana bir özür borçludur. Kamuoyu önünde de bir özür bekliyorum" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 29 Nisan'da katıldığı bir televizyon programında sorulan bir soru üzerine, kendisine yönelik suçlamalarda bulunduğunu Sağlık Bakanı Recep Akdağ, AK Parti Erzurum İl Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenledi. Kılıçdaroğlu'na yöneltilen sorunun da cevabın da enteresan olduğunu savunan Bakan Akdağ, TV programında Kılıçdaroğlu'nu "Siz hep yolsuzluk dosyaları getirirdiniz. Herhalde son zamanlarda elinizde böyle bir şeyler yok" sorusu yöneltildiğine dikkat çekti, Kılıçdaroğlu'nun da kendisini hep böyle iddialarda bulunmak zorunda hissettiği için bu soruya, "Bu kez de Sağlık Bakanı ile ilgili bir yolsuzluk dosyası var" diye karşılık verdiğini anlatan Sağlık Bakanı Akdağ, iddiaların gerçek olmadığını savundu.

Van'daki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde bazı ihalelerde usulsüzlükler yapıldığına ilişkin bir ihbar mektubunun geçtiğimiz yıl 18 Mart'ta Başbakanlık İletişim Merkezi ve Cumhuriyet Savcılığı'na ulaşmasıyla sürecin başladığını anımsatan Bakan Akdağ, "Sahte bir isimle yapılmış bir mektup ama bu kuruluşlar bunu önemsiyor. Savcılık, Bakanlığımı'zdan soruşturma yapmak için izin istiyor. Görevlendirdiğim iki müfettiş soruşturma sonucunda bir rapor tanzim ediyor. Bu rapora onay vererek, gerekli soruşturmanın yapılması için Van'a gönderiyorum. Sonrasında bazı tereddütler hasıl olduğu için olayın bir kere daha soruşturulmasına ihtiyaç duyuyoruz. İkinci defa bu olayı soruştururken teredütler bulunduğu için bu soruşturma sonuçlana kadar herhangi bir işlem tesis etmeyin diyoruz. İkinci incelemeyi yapan arkadaşların ilk müfettişlerin raporunun doğru olduğunu ve bu doğrultuda işlem yapılması gerektiğini söylemesi üzerine Bakanlık iç kurumlarına, Van Savcılığı'na ve Van Valiliği'ne yazı yazdım" diye konuştu.

"KILIÇDAROĞLU, ÇAMURA BULAŞAN ELLERİNİ YIKASIN"

Kendisine yönelik suçlamalarda davalık bir durum olup olmadığını hukukçulara inceletmesi gerektiğini söyleyen Bakan Akdağ, "Davalık bir durumdan öte, bir etik, ahlaki problem var. Bir Ana Muhalefet Partisi'nin böyle küçük siyasetle uğraşmaması, çamur at izi kalır düşüncesinde olmaması lazım. Aslında attığı çamuların bizde iz kalmayacağı açık ama kendi elinde iz kalıyor. Hem özür dilemesini hem de ellerini iyi bir yıkamasını öneriyorum. Çok fazla çamurla uğraşıyor. Bunu da tabi karşılıyorum. Çünkü seçimler yaklaştıkça sayın Kılıçdaroğlu'nda 12 Haziran sendromu başladı. Bunu bir hekim olarak görebiliyorum" diye konuştu.

DOKTOR ÖLÜMLERİ ARAŞTIRILIYOR

Öte yandan Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde son bir yıl içerisinde üç doktorun hayatını kaybetmesiyle ilgili incelemenin devam ettiğini belirten Bakan Akdağ, "Bu kardeşlerimizin hatırası bizim için çok önemli. Adli tabiplik ve Savcılıkta yapılan incelemeler sonuçlanmadıkça bir şey söylemek doğru değil. Biz de uzman bilirkişilerle meseleyi soruşturuyoruz. Bunlar sonuçlanmadan bir şey söylersek, çok değerli meslektaşlarımızın hatırasına saygısızlık etmiş oluruz" dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, geçtiğimiz gün Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun Sağlık Bakanı Recep Akdağ hakkında ortaya attığı iddialara ilişkin bazı belgeler ortaya koydu. Basına, soruşturmayı durduran yazıyı gösteren Tekin, ''Akdağ soruşturmayı neden durdurduğunu açıklasın'' dedi.

Geçtiğimiz günlerde özel bir televizyon kanalında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kemal Kılıçdaroğlu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın Van'da yürütülen bir yolsuzluk soruşturmasını valiliğe yazı yazarak durdurduğunu iddia etmişti. Kılıçdaoğlu'nun bu açıklamasının ardından Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin de iddialara ilişkin bazı belgeler ortaya koydu. Gazi Mahallesi'nde seçim irtibat bürosu açılışına katılan Tekin, daha sonra basın mensuplarına yolsuzluk iddiası ile ilgili açıklama yaptı.

Tekin, "Sayın genel başkanımız katıldığı bir televizyon programında Sağlık Bakanlığı'nda yapılan bir ihale ile ilgili bir yolsuzluğu açıklamıştı. İhale yolsuzluğu ile ilgili iki müfettiş görevlendirilmiş ve giden iki tane müfettiş raporlarını getirmiş ve bu rapor doğrultusunda Teftiş Kurulu başkanı savcılığa yazı yazmış. Savcılığa yazı yazıldıktan bir gün sonra Sağlık Bakanı diyor ki 'derhal o soruşturmayı durdurun, ben yeni müfettiş tayin edeceğim.' Yani yandaş medya, yandaş iş adamı, yandaş yargı, şimdi yandaş müfettiş göndereceğim. Yani bakan bu soruşturmanın durdurulması için yazı yazmış, belgeleri de burada. Bakanın kendi imzası var. Yine burada teftiş kurulu başkanının savcılığa yazdığı yazı var. Benim asıl merak ettiğim acaba savcılık burada nasıl bir işlem yaptı. Umarım bir açıklama gelir. Sağlık Bakanı da cevap verecektir diye düşünüyorum" dedi.

Gürsel Tekin açıklamasına devam ederken gürültünün yükselmesi üzerine 'ilçe başkanı nerde?' diyerek gürültünün susturulmasını istedi. Gürültünün bitmesi ile açıklamasına devam eden Tekin, "Firma hangi firma bilmiyorum. Sonuç itibari ile hastanede yapılan bir ihale var. Bedeli ne olursa olsun bunun bir önemi yok. Ama somut müfettiş belgeleri var. Bu ihalede yolsuzlukların yapıldığını, bu yolsuzluktan dolayı da savcılığa yazı yazıldığı, tam savcılığa yazı yazıldığı gün Sağlık Bakanı'nın da bu soruşturmayı durdurması için yazdığı yazı var. Bizi burada ilgilendiren bir soruşturma yapılırken Sağlık Bakanı hangi gerekçelerle bu soruşturmanın durdurulmasını istedi. Bunu açıklasın" diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın milletvekili adayı Sinan Aygün'le ilgili açıkladığı belgeye de değinen Tekin, "O bir belge değildir. Asıl belge budur" diyerek elindeki belgeleri gösterdi.