Cine 5 Grubu 2008'de satılacak

TMSF Başkanı Ertürk, Sabah ve atv gruplarının satış sürecinin 4-6 ayı alacağını, bu yüzden satışın daha kârlı olması için seçimler sonrasına bırakılabileceğinin sinyalini verdi

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Ahmet Ertürk, Merkez ve Bilgin Grubu medya şirketlerinin satışıyla ilgili olarak, “Seçimin sıcak ortamında satışı gerçekleştirmek doğru olmayabilir. Seçim sonrasına bırakarak daha yüksek gelir elde etmek gibi bir düşüncemiz olursa bunu da kullanırız’’ dedi. NTV ve CNBC-e’nin ortak yayınında soruları yanıtlayan Ertürk, yönetimi ve denetimine el konulan şirketlerin satışının 4-6 ay içinde tamamlanabileceğini kaydetti. Seçimin sıcak ortamında satışı gerçekleştirmenin doğru olmayabileceğini ifade eden Ertürk, “Seçim sonrasına bırakarak daha yüksek gelir elde etmek gibi bir düşüncemiz olursa, bunu da kullanırız’’ dedi. Ertürk, Fon’a borçlu kişi ve kurumların ihalelere giremediğini, dolayısıyla Bilgin Grubu’nun ihaleye katılamayacağını, ancak Ciner Grubu’nun girip girmeyeceğinin henüz belli olmadığını söyledi.

2008’DE CİNE 5 VE KRAL TV ÖZELLEŞECEK

Erol Aksoy ile yapılan protokol kapsamında Cine-5 Grubu’na ait şirketlerin de 2008 yılında satılması gerektiği ortaya çıktı. Protokole göre, Cine-5’in yüzde 51’i 2008’de satılacak.

Aksoy Grubu ile yapılan protokol kapsamında, Erol Aksoy’un yönetimini devraldığı medya grubu şirketlerinin yüzde 51’inin, 2008 yılı sonuna kadar satılması gerekiyor. TMSF de seçimlerin ardından ATV, Kanal 1, Kral TV ve Cine-5 olmak üzere dört ayrı televizyonun satışını gerçekleştirecek.

BORÇ 800 MİLYON DOLAR

Ertürk, Sabah’ın borçlarında henüz işlenmemiş faizler bulunduğunu, bu nedenle bugün itibarıyla güncel borç rakamını henüz ortaya çıkarmadıklarını söyledi. Ertürk, “Kabaca 800 milyon dolar civarında bir rakam çıkacağını tahmin ediyorum’’ şeklinde konuştu.

Erken tahsilatla ilgili başlattıkları çalışmaya da değinen Ertürk, bu konuda bazı gelişmeler olduğunu kaydederek, “Yurtdışı yabancı yatırımcılar, 3-4 banka hakim ortağıyla görüşüyor. Biz Yaşar Grubu’nda uyguladığımız modele benzer bir modeli birkaç banka sahibi için daha uygulayabiliriz’’ diye konuştu.

Ertürk, “O anlamda Erol Aksoy ile yürüyen bir iş var. Yabancı bir yatırımcı varlıklarına ilgi duyuyor. Önemli bir handikap oluştu. Kablo şirketleri önemli bir değerdi. Maalesef değer yitirdiler, teorik olarak sıfır oldular. Onlarla ilgili girişimler var’’ değerlendirmesinde bulundu.

CİNER DAVA AÇTI

Öte yandan Turgay Ciner’in avukatı Kenan Tekdağ yazılı bir açıklama yaparak TMSF’nin Sabah ve atv’nin temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetimi devralması işleminin iptali ve yürütmenin durdurulması için Danıştay’da dava açtıklarını belirtti.

2.5 MİLYAR DOLAR SİGORTA

TMSF’nin asli fonksiyonunun mevduat sigortacılığı olduğunu belirten Ahmet Ertürk, “Şu anda bizim o anlamda 2.5 milyar dolara yakın bir rezervimiz var. Bu sigortaya tabi mevduatın yüzde 2 - 2.35’i gibi bir orandır ki biz burada yüzde 3.5 oranına yakın durumdayız’’ şeklinde konuştu. Bugün tuttukları paranın bir bölümünü Hazine ödemeleri için de kullanılabileceğini kaydeden Ertürk, ancak şu anda 2,5 milyar dolarlık rezervi sigorta rezervi olarak tuttuklarına işaret etti.

TOPRAK HEP SÜRE İSTİYOR

ERTÜRK, grupların nakit akışlarıyla ödenemeyecek borçları olduğunda varlık satışının zorunluluk taşıdığına dikkat çekerek, borçluların bir kısmına (bu kadar borçla, bu kadar varlığın üstünde oturamazsınız) dediklerini ve bunu protokollere hukuksal yaptırım taşıyan maddeler olarak eklediklerini kaydetti. Ertürk, “Halis Toprak bugün yakınıyor, ‘3-5 ay daha verin’ diye... Bu kadar varlığın üstünde kendi itibarınızı bu kadar riske eden iş anlayışını ben anlayamıyorum. Biz kendisine itibarını yeniden kazanması için de yardımcı olmak istiyoruz’’ dedi.

SATIŞ TAKVİMİ

TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, Akşam Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, Sabah Grubu başta olmak üzere medya grubu şirketlerinin satışı konusundaki tartışmaları değerlendirdi. Ertürk, satış takvimini piyasa şartlarının belirleyeceğini belirterek, “Amacımız, şirketleri en yüksek değerinden satmak. Bunun için şartların en uygun olduğu zamanı beklememiz gerekiyor.

Dolayısıyla, satış takvimini piyasadaki talep belirleyecek” dedi.

Medya şirketlerinin değerleriyle ilgili açıklamaların doğru olmadığını belirten Ertürk, “Bu aşamada, ‘şirketler bu kadara satılır’ demek doğru değildir. ‘Kasamızda teklif var ya da şu kadara teklif vereceğiz’ demek doğru değildir. Bu konuda sözü olan ihaleye katılır, sözünü ihalede söyler” diye konuştu.

Akşam / Hüseyin ÖZAY