Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Para Çin'e sadece ucuz işçilik için gitmiyoruz - Makro Ekonomi Haberleri

        Sabancı, Kordsa Global'in Tayland'ın Bangkok ve Endonezya'nın Jakarta şehirlerinde yer alan üretim tesislerinin tanıtıldığı basın gezisinde, Kordsa Global'in faaliyetleri, hedefleri ve global şirket olmanın koşulları hakkında değerlendirmelerde bulundu.

        Global ve güçlü bir şirket olabilmek için global bir marka ya da global bir teknolojiye sahip olunması gerektiğini vurgulayan Sabancı, endüstriyel bir ürün olan kord bezi üreten Kordsa Global'in böyle bir teknolojiye sahip olduğunu kaydetti.

        Sabancı, diğer bir ön koşulun da global bir organizasyona ve global bir yönetim anlayışına sahip olmaktan geçtiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

        "Global bir organizasyonun sürdürülebilmesi için de insan çok önemli. Hepimiz bir konuyu iyi bilebiliriz ama o konuyu iyi anlatmak, öğretmek başkadır. Teknoloji transferi yapabilmek için sadece bilmek, yaratmak, üretmek yetmez. Onu iyi anlatıp, iyi transfer edebilmek ve hayata geçirebilmek lazım. Teknoloji transferi diye çok kolay söyleyip geçtiğimiz olay, aslında global bir şirketin kritik başarı faktörüdür ve bu da insansız olmaz. Kordsa'ya global takısını çok başlarda koyabilirdik. Belki o zaman da bunu hak ederdi. Çünkü 1992-93'te ilk teknoloji transferini Mısır'a yaptı. Ama biz dünyanın hemen hemen her bölgesinde müşterilerimize 'Siz neredeyseniz biz oradayız' diyebildiğimiz gün, Kordsa'nın adını Kordsa Global olarak değiştirdik."

        Global şirket yönetiminde önemli ikinci unsurun insan faktörü olduğunu belirten Sabancı, gidilen yeri iyi anlayabilmenin, çalışılan bölgeyi iyi değerlendirmenin önemine işaret ederek, şirketin yurt dışında görevli çalışanlarının "bir nevi ikinci askerliklerini yaptıklarını" söyledi.

        Sabancı, Endonezya'da çoğunluk hissesini satın alarak bünyelerine dahil ettikleri Branta Mulia'ya ait fabrikanın, 1985-87 yılında Kordsa'dan ayrılan 5 kişinin çalışmalarıyla kurulduğunu belirterek, "Biz o gün anladık neye sahip olduğumuzu. Gelişmişlik böyle bir şey. Sahip olduğunun kıymetini bilmek ve koruyabilmek. Kordsa'da o günden sonra bilgi birikimimizin, know how'ımızın, teknolojimizin kıymetini bilmeye çalıştık" dedi.

        Asya'ya gelişlerinin sadece üretim için olmadığını vurgulayan Sabancı, "Büyüyen yer Asya ve rakipler de Asya'da. Eğer doğuya kaymaya sadece ucuz işçilik olarak bakarsak yanılırız. Doğuya kaymanın asıl sebebi, Çin ve Doğu Asya'daki bireysel gelirin ve tüketimin artacak olması. Artık müşteri doğu oluyor. Biz Çin'e sadece ucuz işçilik için değil, önce Çin için gidiyoruz. Çin ucuz işçilik açısından orta ve uzun vadede çok fazla dayanacağımız bir yer değil" şeklinde konuştu.

        ''İYİ BİR 2009 YILI BEKLİYORUZ''

        Güler Sabancı, global ekonomideki sıkıntılara karşın iyi bir 2009 yılı beklediklerini belirterek, müşterilerinde yavaşlama yaşansa da, yapacakları alımlardaki azalmayı Kordsa Global'e yansıtmayacakları bir senaryoyu oluşturmak ve müşterinin tercihi olabilmek için vazgeçemeyecekleri, fark yaratan ürünler sunabilmek ve çözüm ortağı olabilmek gerektiğini kaydetti.

        Sektördeki konsolidasyona ilişkin bir soru üzerine Sabancı, 1990'larda Kordsa'nın, teknolojisine güvenmeye başladıklarında ve bir dünya şirketi haline getirmek üzere yola çıktıklarında sektörün bir konsolidasyon yaşadığını belirterek, "Mutlu olan şu ki, Kordsa bu süreçte konsolide eden oldu. Bu sektör o sürecini tamamladı diye görüyorum ama hala Asya'da bazı potansiyeller çıkar mı bilmiyorum" dedi.

        Sabancı, yabancıların da yer aldığı yetkin bir yönetim kuruluna sahip olduklarını ifade ederek, yönetim kurulunun, çalışanların yönetimi daha yakından hissetmesi için şirketin üretim yaptığı farklı yerlerde toplandığını bildirdi.

        "BÖLGEDE CİROMUZU 250 MİLYON DOLARA ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ"

        Kordsa Global Üst Yöneticisi (CEO) Mehmet Pekarun, Kordsa Global'in faaliyetleri hakkında bilgi vererek, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika, Asya Pasifik, Kuzey Amerika ve Güney Amerika'dan oluşan 4 bölgedeki 9 ülkede ve 11 tesiste, endüstriyel iplik, kord bezi ve tek kord ürettiklerini, araç lastiği ve mekanik kauçuk sektörlerine takviye malzemesi sunduklarını anlattı.

        Pekarun, 5 bine yakın çalışanları bulunduğunu belirterek, "2007 yılında 925 milyon dolar net satış gerçekleştirdik. Bu sene yaklaşık yüzde 6 büyüme ile 1 milyar doları geçmeyi hedefliyoruz. Asıl ürünümüz olan Naylon 66'da yüzde 40'a yakın pazar payımız var" dedi.

        Cirolarının yüzde 80'ini araç lastiğinden elde ettiklerini ve toplam cironun yüzde 50'sinin, lastik üretiminde büyük 5 dedikleri Goodyear, Michelin, Bridgestone, Continental ve Pirelli firmalarından geldiğini, bunun dışında taşıyıcı bantlar, büyük petrol platformlarını çeken halatlar, dev balık ağları gibi çok sayıda farklı uygulama alanları bulunduğunu aktardı.

        Pekarun, teknolojiye verdikleri önemin altını çizerek, bu sene İzmit'te 5 milyon dolar yatırımla global teknoloji merkezi açtıklarını, bu operasyon için yıllık 6 milyon dolar harcama yapılacağını, Ar-Ge ekiplerinin sene sonunda 50 kişiye ulaşacağını, yurt dışında üniversite ve teknoloji şirketleriyle 10'un üzerinde ortak proje yürüttüklerini, 7 adet patentleri bulunduğunu ve artık müşterilerinin Kordsa'yı bir teknoloji şirketi olarak görmeye başladıklarını anlattı.

        Asya Pasifik operasyonlarına ilişkin de bilgi veren Pekarun, Tayland'ın, otomotiv üretim merkezi ve pazarı olarak Türkiye ile pek çok benzerliği bulunduğunu ifade ederek, Güneydoğu Asya'nın Detroit'i olarak görülen bu ülkede çok fazla otomotiv ve lastik yatırımı bulunduğunu söyledi.

        Pekarun, pazar olarak bakıldığında, bin kişiye Kuzey Amerika'da 783, Çin'de 16, Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliğinde (ASEAN) 26, Türkiye'de yaklaşık 300, araç düştüğünü belirterek, bölgedeki potansiyele işaret etti.

        Kord bezinin, emtia bir ürün olmadığını, müşteri ihtiyaçlarına göre özelliklerinin değiştiğini vurgulayan Pekarun, genelde entegre bir üretime sahip olduklarını, Çin'de halihazırda operasyonları bulunmakla birlikte burada büyümeyi hedeflediklerini, bunun yanı sıra farklı pazar dinamikleri bulunan Hindistan'a yenilikçi hibrid ürünler sunma çalışmaları bulunduğunu ve bu çerçevede Yeni Delhi'de bir ofis açma planları olduğunu kaydetti.

        Pekarun, "Bu bölgede ciromuzu yakın gelecekte 250 milyon dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Yatırım olarak da, çoğunluğu Çin'e olmak üzere 100 milyon dolar yatırım söz konusu" dedi.

        Mehmet Pekarun, bazı lüks araçlarda koltuklarda konforu artırma amacıyla hava yastıkları kullanıldığını, bazı araç üreticilerinin daha ileri vadeye yönelik olarak araçların fren anında öne kaymasını bu hava yastıklarıyla engelleme yönünde çalışmalar bulunduğunu belirterek, büyük beş lastik üreticisinden biriyle bu tür bir ürün üretmek için işbirliği içinde bulunduklarını kaydetti.

        "DÜNYANIN ETRAFINDA 13 TUR ATIYORUZ"

        Çevreci ürünler geliştirilmesine ilişkin bir soru üzerine Pekarun, kord bezinin lastiğe yapışır hale getirilmesi için bir kimyasal maddeye batırıldığını, müşterilerinin bir süre içinde yeşil ürünlere geçmeye çalıştıklarını belirterek kendilerinden bu yönde çalışmalar istediklerini ifade etti.

        Global ekonomideki sıkıntıların etkisine ilişkin olarak Pekarun, "2009'da bizim müşterilerimizdeki yavaşlamayı kendimizde beklemiyoruz. Bu bizim kendi pazarımızda aldığımız konumla ilgili bir şey. Bütün üretim hiçbir zaman doğuya kaymayacak. Her zaman Kuzey Amerika'da, Batı Avrupa'da lastik üretimi olacak. Dolayısıyla orada bizim pozisyonumuzun gücü çok önemli, büyüyen yerde pozisyon almak da çok önemli" diye konuştu.

        Pekarun, karlılık açısından da 2008'in 2007'ye göre çok daha iyi bir yıl olacağını ve karlılığın ciddi oranda artmasını beklediklerini ifade ederek, üretim tesisleri arasındaki verimlilik sıralamasına bakıldığında İzmit'in amiral gemileri olduğunu dile getirdi.

        Bir soru üzerine Pekarun, bir yılda sadece Endonezya'daki fabrikanın 100 bin kilometre kord bezi üretimi gerçekleştirdiğini ifade ederek, "Kordsa'nın tamamında bir yılda 600 bin kilometrelik bez üretiliyor. Böylece dünyanın etrafında 13 tur atıyoruz" dedi.

        -"BÜYÜK MÜŞTERİLER, KABİLİYETLİ TEDARİKÇİLER ARIYOR"-

        Sabancı Holding Lastik, Takviye Malzemeleri ve Otomotiv Grup Başkanı Turgut Uzer ise, Kordsa Global'in rakiplerinden farklı olarak polyester, naylon, çelik gibi farklı takviye malzemesi yapanlarla işbirliği içinde olduğu için hibrid çözümlerde de kendisini ilerletebildiğini dile getirdi.

        Eskiden müşterilerin istedikleri ürünü belirleyerek, tedarikçiden istediklerini, şimdi ise büyük müşterilerin işbirliği aradıklarını söyleyen Uzer, şunları söyledi:

        "'Ben ürünümde bunları bunları istiyorum, senin kabiliyetlerin nedir' diye geliyor. Siz de kabiliyetlerinizi ortaya koyuyorsunuz ve işbirliği yapıyorsunuz. Yeni ürünlerin çıkması işbirlikleri ile oluyor. Bunun için büyük müşteriler, büyük tedarikçiler arıyor. Burada büyük derken sadece cirodan bahsetmiyorum. Kabiliyetli, yeni ürünler sunabilen tedarikçiler arıyorlar. Kordsa Global'de bu kabiliyetimizi müşterilerimizle kullanıyoruz."

        Uzer, Kordsa Global'de işleri Türkiye merkezli değerlendirmediklerini bildirerek, dünyada bazı bölgeler küçülürken, bazılarının büyüdüğünü, her yerde bulundukları için dünyadaki gelişmelere göre pozisyon alabildiklerini anlattı.

        Hiç bir fabrikaları için yumuşatıcı bir hedefleri bulunmadığını vurgulayan Uzer, şu anda İzmit'in en öndeki fabrikaları olduğunu ve diğerlerinin de onu yakalamaya çalıştıklarını, farklı hedefleme diye bir uygulamaları bulunmadığını kaydetti.

        Uzer, kord bezinin araç lastiği dışında pek çok uygulama alanı bulunduğunu, bir yandan fırsatlar doğsa da ana noktayı kaybetmemek gerektiğini ifade ederek, "Biz araç lastiği odaklıyız, çıkan fırsatları da dikkate alırız. Başka bir şey gelişirse ona ayrı bir yön çizeriz ama Kordsa'nın gideceği yön daha çok araç lastiği olacaktır" dedi.

        Kordsa Global Başkan Yardımcısı Dinçer Çelik de Endonezya ve Tayland'daki üretim tesislerinin sahibi olan Branta Mulia şirketinden yüzde 60,21 oranındaki çoğunluk hisselerinin 2006 yılı sonunda yaklaşık 60 milyon dolara satın alındığını hatırlattı.

        Endonezya'da yaklaşık 5 milyon otomobile karşılık, bunun 10 katı kadar motosiklet bulunduğunu belirten Çelik, yıllık 575 bin otomobil satışının gerçekleştiğini, Endonezya'nın otomotiv pazarı olarak çok cazip olmadığını, ancak ihracata yönelik olarak çok sayıda lastik ve otomotiv fabrikası bulunduğunu dile getirdi.

        Çelik, bir soru üzerine, 0,7-0,8 milimetre çapındaki bir ipliğin en az 15 kilo ağırlık taşıma kapasitesine sahip olduğunu, bu rakamın 100 kiloya çıkabildiğini söyledi.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ