Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Ekonomi Otomobil Test Sürüşü Infiniti M test - Otomobil Haberleri

        GAZETE HABERTURK- HT EKONOMİ

        İlk kez Paris Salon d’Automobile’de gördüm Infiniti’nin M serisini. Ne yalan söyleyeyim, allanıp pullanmış, görsel olarak farklılaştırılmış ve bol oyuncakla donatılmış tipik bir Japon olarak düşünmüştüm. Test için geldiğinde de önyargım aynıydı. Çok hoş bir dizaynı vardı. Şişik yüksek çamurluklarla kaslı, güçlü bir havası olmasına rağmen Amerikan pazarı için üretilmiş bir otomobil olarak görüyordum onu. Dışında kusur bulmak neredeyse olanaksızdı. Kaba ve güçlü bir ön ızgara. Xenon farlar. Çok şık far yuvaları. Yandan akıp giden ama sert görüntüsünü yitirmemeyi başaran çizgiler, güçlü bir arka taraf. Şık egzoz çıkışları. Sadece stoplar biraz basit duruyordu o kadar. O da malzemeden değil belki Japon zevkine göre tercih edilmiş parlak renginden.

        ESKİ BİR KONAĞIN KAPISI GİBİ KAPANDI, TOK VE AĞIR

        Sanki bir Alman otomobili gibi duruyordu ama içine binince her şeyin değişeceğinden emindim. Tanrım ne büyük yanılgı! Daha kapıyı açarken, daha doğrusu kaparken yanıldığımı anladım. Kapı sanki eski bir konağın kapısı gibi açıldı ve ağır, tok bir sesle kapandı. Belli ki, mal biraz farklıydı. İçine binince kalite hissi biraz daha güçlendi. Kesinlikle Alman’dı. En azından Japon anne, Alman babadan olmaydı. Kaliteli deri, iç mekânı çepeçevre sarmıştı. Koltuklar rahat, geniş ve benim sevdiğim üzere sertti. Ve haliyle elektrikliydi. Ön koltukların kafalıklarının iki yanında Bose hoparlörler vardı. Orta konsol bütün üst sınıf otomobillerdekine benziyordu. Tam ortada dev bir ekrandan kumanda fonksiyonlarını görebiliyordunuz. Navigasyon da bu ekrandaydı. Göstergeler şık, temiz, kaliteliydi. Ahşap kaplamalar da hiç sırıtmıyordu. Kusursuza yakın bir iç mekân oluşturulmuştu. Tam bir üst sınıf.

        Gözü rahatsız edecek hiç bir kalite eksiği görünmüyordu. Tek sıkıntı arka koltuklardaki diz mesafesinin bana göre biraz dar olmasıydı ama yine de yeterliydi. Müzik sistemi tüm Japonlarda olduğu gibi her türlü yeni multimedya oyuncaklarına uyumluydu. Telefonunuzu bluetooth’la otomobile bağladığınız anda tüm adres defterinizi hafızasına alıyordu. Müzik sisteminin ses kalitesi üst düzeydeydi. Benim için tek sorun, bu sistemi çözmek oldu. Rahşan yanımda olsa iki dakikada her şeye hâkim olurdu ama yalnız başıma epey uğraşmak zorunda kaldım.

        Ne ses ne sarsıntı, benzinli mi dizel mi anlamak imkânsız

        Otomobildeki kalite hissi motoru çalıştırınca artıyordu. Çünkü 3 litrelik dizel motor en küçük bir ses veya sarsıntı yapmıyordu. Benzinli mi, dizel mi, hatta neredeyse elektrikli mi anlamak güçtü. Gaza bastığınız anda 238 beygirlik güç kadar 550 nm’lik tork da insanı etkiliyordu. Açıkçası bu denli bir gücü, bu kadar sessiz sakin bir şekilde elde etmek şaşırtıcıydı. İnfiniti M30 dizel olmasına rağmen 7 saniye gibi kısa bir sürede 100 kms hıza çıkıyor ve akselerasyon 150 kms’ye kadar neredeyse kesintisiz devam ediyordu. Bunu yaparken de sessizliğini korudu.

        Ne motor, ne rüzgâr sesi aldı içeriye. Yüksek süratlere hızla çıkabilen M30’un yol tutuşu ise mükemmeldi. Viraj kabiliyeti yüksek ve yol kusurlarını asla sürücüye hissettirmiyor, üst sınıf bir otomobilden beklenen her şeyi fazlasıyla karşılıyordu. Tek kusuru, sert frenlerde kafayı biraz fazla öne eğmesiydi. Doğrusu isterseniz İnfiniti M serisi gerçekten kendini aşmış bir otomobil. Özellikle sürüş konforu, iç mekân kalitesi ve motor gücüyle çok çok öne çıkıyor. Üç Alman’a karşı iyi bir alternatif oluşturuyor.

        Multimedya sistemi kullanım için zor

        ARTILAR

        * Motor gücü

        * İç mekân kalitesi

        * Müzik sistemi

        * Sessizlik

        * Konfor

        * Hızlanma performansı

        * Tasarım

        EKSİLER

        * Multimedya sistemini kullanmanın zorluğu

        * Stop lambaları

        * Fiyatı

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ