Alanya'daki çifte infazla ilgili 3 kişi gözaltında

Mehmet AL/HABERTÜRK

Antalya'nın Alanya ilçesinde 31 yaşındaki Murat Tabuk ile 22 yaşındaki Murat Yavuz'un otomobilde başlarından vurularak öldürülmesi olayıyla ilgili, N.K., İ.Ç. ve M.L. adlı 3 kişi gözaltına alındı. Alanya otogarında yazıhane sahibi olan N.K. ile yanında çalışan İ.Ç. ve M.L.'nin öldürülen iki kişiyle bir hafta önce park yüzünden tartıştıkları ve karakolluk oldukları öğrenildi.

SORGULARI SÜRÜYOR

'Silahla adam yaralama' ve çeşitli suçlardan sabıkası olduğu belirtilen N.K.'nin ve çalışanlarının sorgularının Alanya Merkez İlçe Jandarma Komutanlığında sürdüğü kaydedildi. 2011 yılında uğradığı silahlı saldırı sonucu belden aşağısı felç olan N.K.'nın, Jandarma Komutanlığı'na tekerlekli sandalyeyle getirildiği kaydedildi. N.K.'nın 2013 yılında bir kişinin silahla yaralanması olayında azmettirici olarak tutuklandığı ve bir süre cezaevinde kaldığı öğrenildi.

OLAYIN GEÇMİŞİ

Geçtiğimiz Cuma akşamı, Gedevet Yaylası yolu üzerinde çalışır durumdaki 33 L 4852 plakalı otomobilin içinde iki kişinin cansız yattığını gören vatandaşlar jandarmaya haber vermiş, olay yerine gelen jandarma ekipleri, Murat Tabuk (31 ile Murat Yavuz'u (22) başlarından vurulmuş halde bulmuştu. Otomobilde yapılan incelemede 2 boş kovan bulunurken, otomobilin dışında da bir tabanca mermisi bulunmuştu. Jandarma ekipleri, olayın olduğu yerde görülen bir aracın bulunması için çalışma başlatmıştı. Olayla ilgili soruşturmayı ise, Alanya'da ağustos işlenen Alman çift cinayetini

çözen 12 kişilik özel ekibin yürüttüğü bildirilmişti.

RAHİBE SUİKAST İDDİASIYLA GÖZALTINA ALINMIŞTI

Öte yandan otomobil içinde başından vurularak öldürülen Murat Tabuk'un 2007 yılında Antalya Kaleiçi'ndeki Aziz Pavlus Kilisesi Rahibi Ramazan Arkan'a suikast hazırlığı yaptığı sırada gözaltına alındığı ortaya çıkmıştı. 2010 yılında Rahip Arkan'a suikast iddialarıyla ilgili basına açıklama yapan Tabuk, "Ben milliyetçi bir insanım. O günlerde misyonerlik faaliyetlerini işitiyordum. Bir gün Kaleiçi'nde gezerken İncil Kilisesi'ni gördüm. İnternetten numarasını bulup, Ramazan Arkan'ı aradım, faaliyetlerini sordum. Ayin yaptıklarını ve benim de ayine gelebileceğimi söyledi. Benim düşüncem, aralarına sızıp, onları yok etmekti. Ancak daha sonra araştırdım ve Arkan'ın misyonerlik faaliyetlerinin olmadığını öğrenip, suikast düşüncemden vazgeçtim. Suikasttan vazgeçmiş olmama rağmen daha önce bu düşüncemi paylaştığım bir arkadaşım polisi arayarak beni ihbar etti. Bu yüzden yakalandım" demişti.