Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem İstanbul Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Esenler'de kentsel dönüşüm çalışmalarını anlattı

        Esra BOĞAZLIYAN / HT GAZETE

        Kentsel dönüşüm deyince akla ilk neresi geliyor? Tabii ki Esenler... Malum, Türkiye’de ilk pilot uygulama Esenler’de başladı ve süratle de devam ediyor. İstanbul’un en kalabalık ilçelerinden biri... Yaklaşık 500 bin kişi yaşıyor... Ve bilimsel çalışmalara göre, zemin açısından olmasa da bina stoku açısından hayli riskli bir alan.

        Peki kilometrekareye 70 bin kişinin düştüğü, binlerce riskli binanın olduğu bir ilçede dönüşüm nasıl ilerliyor? Şimdiye kadar kaç bina yıkıldı, kaç bina yapıldı? Esenler dönüşümünü kaç yılda tamamlayacak? İşte bu soruları en yetkili ağıza, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu’ya sordum. Başkanla dönüşüm alanını gezdik, çalışmaların detaylarını konuştuk...

        Dönüşümde ne aşamadasınız?

        Özellikle Van depreminden sonra hükümetin başlattığı kentsel dönüşüm kampanyasının ilk yıkımı buradan gerçekleştirilmişti. İlk ve en büyüklerinden biriyiz. Biz dönüşüm çalışmalarına başladığımızda henüz Van depremi olmamıştı. Van depremi öncesinde dönüşümle uğraşmak çok daha zordu. Depremden sonra ise farkındalık arttı. Bugünün iletişim şartları farklı olduğundan Van depreminin sosyal etkileri daha büyük oldu. Bu da bizim işimizi kolaylaştırdı.

        Yani Esenler’deki dönüşüm, ilçeyi yenilemek ve estetik kaygılardan çok tamamen deprem odaklı. Bunu niye söylüyorum?

        Bazı eleştiriler var. Kentsel dönüşümün deprem odaklı değil, rant odaklı yürüdüğü iddiaları var... Rant odaklı dönüşüm ne demek? Ben mühendisim, master ve doktora yaptım; hâlâ rant odaklı dönüşümün ne demek olduğunu anlayamadım. Rant odaklı dönüşüm için birinin buradan zengin oluyor olması gerek. Oysa ki bizdeki dönüşümün temel ruhunda bir ekonomik kalkınma yok ki. Dünyada dönüşüm çalışmalarında en önemli mesafe katetmiş şehirler var. Paris, Barcelona, Bounes Aires. Buralarda niye dönüşüm yapılmış? Tarihi dokuyu korumak, turizm, estetik gibi kaygılarla. Bizde dönüşüm nedeninin ilk sırasında ise can güvenliği geliyor. İçinde bulunduğumuz konutların büyük kısmı tabut. Bizim yıktığımız binalardan çektiğimiz resimler var. İnanılır, akıl alır gibi değil. Bunlar konut değil tabut. Anadolu’dan kalkmış gelmiş buraya; önce dört duvarı çevirmiş, sonra o dört duvarın üstüne bir dört duvar daha gelmiş. Yaptığımız testlerde C-16 betonu geçen bir tane bina bulamadık. Depreme dayanıklı beton yok.

        Kaç bina yıktınız?

        6 yıl içinde 23 bin bağımsız bölüm yıkılıp yapıldı. Ve bu yıktığımız binlerce binadan bir tane bile depreme dayanıklı beton çıkmadı. Esenler zemin olarak çok problemli değil ama bina stoku açısından ciddi sorunları olan ve acil dönüşmesi gereken bir yer. Kolonu olmayan, demiri olmayan binlerce binayla karşılaştık. Esenler’de ‘Satı Abla’ diye bilinen yaşlı bir teyze varmış. Binaları bastonuyla çizermiş. Şurası salon, burası mutfak diye belirler, onun tarifiyle yapılırmış.

        Dönüşüm sistemi nasıl işliyor?

        Bire bir daire veriyor musunuz? Yüzde % 80’i bedava veriyoruz. 100 metrekareyse 80 metrekare veriyoruz. 100 metrekareye tamamlamak istiyorsa, geri kalanı 10 yılda maliyetini ödüyor. Bunun rantı nerede? Zaten kamu eliyle yapıyoruz. Biz bunu yaparken bir insanın o gün bize verdiği dairenin fiyatı 60 bin liraydı, bizim verdiğimiz dairenin bedeli 600 bin lira. Bizim vatandaştan almış olduğumuz gayrimenkullerin değeri 63 trilyon. Bizim vatandaşa verdiğimiz gayrimenkul bedeli 569 trilyon. Rant kime gidiyor? 100 bin konutun tamamının yenilenmesi gerekiyor. Proje ölçekli yenilemek istiyoruz. 5 alanda ilerliyoruz. Ama bu bizim kamu eliyle yürüttüğümüz dönüşüm. Bir de özel sektörün yaptığı var. Ona biz karışmıyoruz. Herhangi bir müteahhitle anlaşabilirsiniz ama sözleşmeyi imzalamadan önce biz görelim, hukuk birimimiz “İmzala” derse imzalayın diyoruz.

        Vatandaşın katılımı, rızası ne boyutta?

        Yüzde 85 hem memnun hem katılıyor. Bu kentsel dönüşüm meselesini bir seferberliğe dönüştürmek gerekiyor. İstanbul depremi bir ulusal güvenlik sorunudur. Bilim adamlarının ifadesine göre ciddi bir risk alanının üstündeyiz. Vatandaştan fark alma, dairesine daire ver, imar artışı yapma; peki değirmenin suyu nereden geliyor? Gökten zembille mi inecek, nasıl olacak bu iş?

        23 bin konutun yenilenmesi, 60-70 bin kişinin hayatını kurtarmış oluyor...

        Esenler’de daire başına düşen nüfus 5.2. Bu hesapla 100 bin kişinin hayatını kurtardık. Kâr amacı gütmüyoruz. Her bir kurtardığımız vatandaş kârdır. Bütün Esenler’i teker teker kodladık.

        100 bin konut kaç yıl içinde dönüşür?

        En hızlı Paris dönüşmüş; 17 yıl sürmüş. Paris dönüştüğünde Esenler kadar yoktur. 10 yıl içinde dönüşümün hissedildiği bir hale gelecek. Çok sabır isteyen bir süreç.

        Sorunlu bölgelerin başkanlarıyla konuşurken anlıyorum ki, kentsel dönüşüm dediğimiz şey sadece bina yapmak değil, bunun beraberinde sosyalkültürel dönüşümün de olması gerekiyor. Siz bu kültürel dönüşüm için ne yapıyorsunuz?

        2009’da göreve geldiğimde bütün mahallelerde sosyolojik bir çalışma yaptım. Öncelikli problem sosyal problemlerdi. Esenler’e sanat evi açtığımda birçok insan “Ne gerek vardı?” dedi. Ve biz sanat evinde on binlerce çocuğu mezun ettik. 11 gençlik merkezini bitirdik. Sanat evine giden, enstrüman çalan bir çocuk şiddete başvurur mu? Esenler suç oranında ilklerdeydi. Şu anda son sıralarda.

        ‘Otogarın bizi mle ilgi si yok ’

        Şu otogar mevzusuna açıklık getirelim. Sorunlar yumağı olan Büyük İstanbul Otogarı’nı herkes Esenler’de diye biliyor ama sizin sorumluluğunuzda değil mi? Otogar, işletme olarak İBB’ye bağlı. Halk arasında Esenler Otogarı olarak bilinir ama Bayrampaşa’ya bağlıdır. Bizimle ilgisi yok.

        30 BİN BİNADAN SADECE 5 BİNİ RUHSATLI

        Esenler’de 30 bin bina, 159 bin bağımsız bölüm var. 125 bin tanesi hane. Bunların yüzde 85’i risk altında. Yani 100 bin konut riskli. 30 bin bina içinde ruhsatlı olanların sayısı 5 bin. İskanlı bina sayısı da sadece bin 421. Halen 5 alanda yürütülen çalışmalarla 100 bin konutun yıkılıp yeniden yapılması planlanıyor.

        İbret müzesi

        “Kentsel dönüşüm yıkıntılarını ibret-i alem için müze yapacağız. Yıktığımız 23 bin konutta öyle manzaralarla karşılaştık ki bunlar konut değil tabut. Binalar kumdan yapılmış. Kolonlardan deniz kabukları çıkıyor. Demir desen demir yok. Bir apartmanın bir katında kolon var, üst katında yok. Dayanıklı bir bina olsa, yıkımı normalde bir gün sürer. 15-20 dakikada koca koca binalar yerle bir oluyor. Kepçe dokunduğu anda tuzla buz oluyor. 100 bin bina bu halde. Bunları yıkıp yeniden yapacağız. Bu kalıntıları müze yapacağız ki herkes ibret alsın. İbret-i alem müzesi olsun.”

        Yaşlıların evine hayat butonu

        “Çocukları tarafından terk edilmiş 66 yaşlımız var. Kimse kapısını çalmıyor. Evlerini haftada bir baştan sona temizliyoruz, çamaşırı yıkanıyor, ütüsü, yeme-içme bizden. Evlerine birer hayat butonu koyduk. Acil bir durumda tuşa bastığın da hemen yanında yız. Bu da bir ilk.”

        Her gün bir çocuğun hayali gerçek oluyor

        “DünyanınN ilk çocuk sokağını yaptık. Sokağı kapattık trafiğe, çocuklar oynuyor. Etrafında sinema var, sokak oyunları oynuyorlar. Ayrıca her gün bir çocuğun hayalini gerçekleştiriyoruz.”

        Spor köyü gele cek yıl bitecek

        “İddia ediyorum istanbul’da en fazla kültürel faaliyet yapılan ilçeyiz. 2009’da 500 bin nüfuslu ilçede toplam koltuk sayımız 500’dü. Şu anda 3 bin 500. Spor köyü inşa ediyoruz. İBB tarafından stadyum yapılıyor. 1 yıl sonra bitecek. Bir dağı komple spor köyü haline getiriyoruz. Her branşta golfünden tutun tenisine kadar. 140 bin metrekarelik bir alan.”

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ