Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem 3. Sayfa Nobel Barış ödüllü kadınlardan Özgecan Aslan mesajı

        İstanbul Aydın Üniversitesi Tevekkül Karman Global Barış Merkezi’nin düzenlediği “Savaşın Kadın ve Çocuklardaki etkisi” konulu konferansta Nobel ödüllü kadınlar bir araya geldi.

        İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Mustafa Aydın ve Rektör Prof. Dr. Yadigar İzmirli’nin katıldığı konferansa Nobel Barış ödüllü Yemenli aktivist Tevekkül Karman, İranlı Şirin Abadi, ABD’li Jody Williams konuşmacı olarak yer aldılar.

        “Özgecan Aslan için hepimizin temennisi tekdir, adaletin yerini bulmasını istiyoruz,” diyerek taziyelerini sunan Yemenli aktivist Tevekkül Karman, “Savaşlar dünyamızda gittikçe artmakta ve herkes savaştan ötürü bir bedel ödemektedir. Savaşların ve çatışmaların genişlemesine karşın hükümet, uluslararası sektörler olarak, kişisel çabalarımızı birleştirerek insanlık adına bir araya gelmeliyiz. Kadınlar ve çocuklar savaşların en büyük mağdurlarıdır. Çocuklar bizim istikbalimizdir. Onların daha güzel bir şekilde yaşaması için mücadele etmeliyiz. Kadınlara, çocuklara karşı işlenen cinayetler adalet karşısına çıkmalıdır. Bu şekilde toplum daha güvenli olacaktır,” dedi.

        "VAHŞİ BİR ULUSLARASI HUKUK DÖNEMİ YAŞIYORUZ"

        İstanbul Valisi Vasip Şahin, konferansın açılış konuşmasında savaşın “mertliği”nin bile bozulduğunu vurgulayarak, “Artık ülkeler yiğitçe savaşmıyor. Birbirlerinin karşısına çıkıp kendi gücü orantısında medyan okumuyorlar. Yapılan şey o ülke içini karıştırmakla kalıyor. Kadın, çoluk, çocuk demeden, yaşlı demeden, hemen herkesin hedeflendiği vahşi bir uluslararası hukuk dönemi yaşıyoruz. Kimse buna müdahale etmiyor, edemiyor. Böyle baktığımız zaman insanlığın geleceğinden gün geçtikçe daha fazla endişe ediyoruz. Tekrar hukukun, insan haklarının, demokrasinin hakim olduğu, bir dünya düzenine geri dönmeliyiz. Ama maalesef durum içler acısı,” şeklinde konuştu.

        Savaşlarda ölen asker sayısının yüzde onlara kadar düştüğünü dile getiren Şahin, “Geri kalanı ise siviller. Bunların da yaklaşık yüzde sekseni kadın ve çocuklardır. İslam dininde kadın ve çocuk savaşlarda masum ve dokunulmazdır. Onlara dokunamazsınız; ne canına, ne ırzına, ne de malına. Bu bir savaş, insanlık suçudur, onun ötesinde bir uhrevi suçtur. Maalesef kurallar o kadar bertaraf edildi ve insanların gözü o kadar döndü ki hangi ahlaki ya da yasal norm olursa olsun, görmezden gelindi ve topyekun birbirimize yok etmeye yöneldik. Temennimiz insanlığın tekrar vicdana ve hukuka riayet eder hale gelmesidir,” ifadelerini kullandı.

        "DÜNYADA HER ÜÇ KADINDAN BİR TANESİ ŞİDDETE MARUZ KALIYOR"

        1997 yılında Nobel Ödülü alan ABD’li Jody Williams, “Kadınlar ve çocuklar denilince bir cümle içerisinde ikisi de aynı varlıkmış gibi algılanıyor. Biz kadınlar sanki çocukmuşuz ve onları korumak gerekiyormuş gibi bir algı ortaya çıkıyor. Kadınlar olarak erkeğin bir malıymışız gibi görülüyor sanki diğer erkeklerin saldırısından korunması gereken bir başka erkeğin malıymışız gibi gözüküyoruz. Halbuki kadınlar canlarını koruya bilecek varlıklar olarak görülmüyorlar. Biz Nobel Ödüllü kadınlar olarak sadece oturmak istemedik. Kadınlar nesiller boyunca korunması gereken varlıklar olarak algılanmaya devam edecektir. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri kadınlara yapılan şiddet konusunda bir rapor paylaştı ve buna göre dünya genelinde her 3 kadından bir tanesi kendi yaşamı boyunca bir defa bile olsa ya cinsel istismara ya da şiddete maruz kalıyor,” diyerek Batı ülkelerinde bile kadınların erkeklerle eşit algılanmadığının altını çizdi.

        Demokrasini bir kültür olduğunu belirten Şirin Abadi ise, Libya’da, Suriye’de olan olaylara değinerek, “Bir diktatörden kurtulmak her zaman yetmiyor. O toplumun demokrasiye yönelik çabaları devam etmelidir. Libya’da da böyle oldu. Bir diktatör gitti, ama ülke refaha kavuşmadı. Çünkü iç savaşlar oldu. Bunun da nedeni ülkede sivil toplumun güçlü olmamasından dolayıdır. Bir diktatör ülkeyi yönetmeye başladı mı sivil toplumun güçlenmesinin hemen önüne geçer. Demokrasi bir kültürdür. Önemli olan insanlara eğitim vermektir. Bu şekilde onlarda farkındalık yaratılmalı. Yazarlar bir ağ kurmalı, feministler işçilere destek olmalı. Sivil kuruluşları birbirlerine destek olmalı. Bu şekilde toplum her türlü yolsuzluğa karşı aşılanmış olur,” şeklinde konuştu.

        İstanbul Aydın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yadigar İzmirli, savaşlarda kadınların bedenleri üzerinden vurulduğunu dile getirerek, “Birinci Dünya Savaşında hayatını kaybedenlerin yüzde sekseni askerdi. Oysa bu rakam İkinci Dünya Savaşı’nda yüzde elliye, Vietnam Savaşı’nda ise yüzde yirmiye düşmüştür. 1990 yılından itibaren savaşlarda hayatını kaybeden sivillerin yüzde doksanını kadın ve çocuklar oluşturmaktadır. Artık tecavüz bir savaş silahı olarak kullanılmaktadır. Savaşlarda kadınlar bu yüzden yaşadıkları sarsıntıyı atlatamamaktadırlar,” dedi.

        İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Mustafa Aydın ise yaptığı konuşmada savaşlarda daha çok kadınların ve çocukların öldüğünü vurgulayarak şunları söyledi:

        “Özellikle bu coğrafyada yapılan savaşlarda askerler ölmüyor. Kadınlar ve çocuklar da ölüyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre dünyada saatte 35 insan savaşlardan hayatını kaybediyor. Ölenlerin yüzde doksanı sivil. Ve son on yılda savaşlarda 10 milyon çocuk hayatını kaybetti. Savaşlardan dolayı 37 milyon insan yerini, yurdunu terk etti. Bunların içersinde yüzde 65 kadın ve çocuk. 10-18 arasında da ciddi rakamda çocuk askerler mevcut.”

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ