Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Süleyman Demirel, 12 Eylül darbesi öncesi yaşanan çatışma ortamında askerlerle yaptığı toplantıda 4 istekte bulunur

        Muharrem SARIKAYA / YAZI DİZİSİ 3 / HT GAZETE

        Başbakan olana kadar Süleyman Demirel’in yaşadığı en büyük sıkıntı eşiyle ilgilidir. Adana’dan Ankara’ya gidip ekonomik yokluk nedeniyle birkaç kez ev değiştirmek zorunda kaldıkları dönemde Nazmiye Demirel, ateşli hastalığa yakalanır. Yanlış tedavinin sonucu çok ağır olur; bir daha çocuk sahibi olamayacaktır. Sonraları bir kız çocuklarının doğduktan sonra öldüğü iddialarıysa ‘yalandır’.

        İlk hükümetini kurduktan sonra yoğun icraat programı başlatır. Söz verdiği Keban Barajı’nın temelini atar, böylece ‘Barajlar Kralı’ sözü milletin söylemidir artık. “Fırat bir Süleyman’ı boğdu, bir Süleyman geldi Fırat’ı boğdu” sloganı üretilir. CHP’yse bu dönemde makas değiştirip sola yönelir, “Ortanın solu” sloganıyla yeni politikasını üretir. Demirel ise 1. Boğaz Köprüsü için didinir.

        ‘YOLLAR YÜRÜMEKLE AŞINMAZ’

        “Sokaklarda bir fikrin müdafaası için gösteri yapılıyor diye asabınız bozulmasın. Samsun’dan Ankara’ya vatandaşlar yürüyor diye asabınız bozulmasın, sokaklar eskimez. Takati olan yürür.” Demirel, genel başkan seçilir.

        72’LER MUHTIRASI

        Göreve gelmesinde etkin olduğu Genelkurmay Başkanı Orgeneral Cemal Tural ile arasında sorunlar başlar. Tural’dan TBMM Başkanı Turhan Feyzioğlu da yakınır, şikâyet mektubu yazar. Demirel mektubu Cumhurbaşkanı Sunay’a yollar ve Tural’ı emekli eder. Demirel, Genelkurmay Başkanlığı’na Org. Memduh Tağmaç’ı atar. DP’liler için çıkardığı af yasası nedeniyle askerle arası düzelmez.

        12 Ekim 1969 seçiminden de birinci çıkar. Kabinesinde parti içi muhaliflere görev vermeyince, 7 Kasım 1969’da yapılan AP Meclis ve Senato Ortak Grup Toplantısı’na 146 üye katılmaz. AP Genel Kurulu 5 ay toplanamaz. Askerden 17 Ocak 1970’te “72’ler Muhtırası” diye bilinen mektubu partililerinden alır.

        Demirel, 3 milletvekili ve 1 senatörü ihraç eder. GİK üyeleri Sadettin Bilgiç, Mehmet Turgut, Faruk Sükan, Cihat Bilgehan, Talat Aksel, Yüksel Menderes, Ali Naili Erdem ve Ömer Lütfi Hocaoğlu da tepki olarak partideki görevlerinden ayrılır. Bütçe oylamasında 41 milletvekili ile daha önce ihraç edilen 5 vekil ret kullanır. Demirel 14 Şubat’ta istifa eder. Sunay hükümeti kurma görevini tekrar verince güvenoyu alamamış 2. hükümetindeki aynı isimlerle 3. hükümetini kurar. Kongreyi toplar; oyların neredeyse tamamını alıp parti içi muhalefeti de tasfiye eder.

        U2 VE ÜSLERE DÜZEN

        Demirel, hükümetinde dış politikanın ana unsurlarında da yön değiştirir, SSCB ve Arap ülkelerine açılır. Casus uçaklar U2’lerin Türk semalarına girmesini yasaklar, ABD üslerini kurallara bağlar. Olaylar durmaz, MGK’da Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur, rahatsızlığını aktarır ve yazdığı metni isteği üzerine Demirel’e uzatır.

        ‘BULSUNLAR 226’YI...’

        Asıl muhtıra gecikmez, komutanların 9-10 Mart’ta yaptığı toplantılar sonucu 12 Mart’ta hükümete muhtıra verilir. Cumhurbaşkanı Sunay, muhalefet liderleriyle toplantının ardından Demirel’le görüşür, “Ferahlık yaratacak” diyerek çekilmesini önerir. Demirel’in yanıtı siyasi tarihe miras kalır: “Bulsunlar 226’yı düşürsünler...” Devamında 15-16 Haziran işçi eylemleri gelir.

        12 Mart 1971’de MİT Müsteşarı Fuat Doğu, Demirel’i arar ve Cumhurbaşkanı tarafından istifaya davet edildiğini söyler. Demirel, istifasını sunar.

        Yeni hükümeti CHP’den istifa eden Kocaeli Milletvekili Nihat Erim, AP’den de katılan bakanlarla kurar. Ancak 11 bakanın istifasıyla 8 ayda hükümet biter. 68 kuşağının üç ismi Meclis’te yapılan oylamanın ardından idam edilir. Demirel Ekim 1972’de 6. büyük kongreyi toplar, partiye dinamizm katar.

        CUMHURBAŞKANI SORUNU

        Sunay’ın görev süresinin bitimine yakın Genelkurmay Başkanı Faruk Gürler’in aday yapılmasına karar verilir. Liderlerden destek almadan kontenjan senatörü olarak seçilir. Ancak Demirel sıcak bakmaz, “Parlamento hür iradesiyle seçim yapacaktır. Türkiye devletinin başına ‘cülus biri’ (padişahın yerine) gelecek değildir” tepkisini koyar. CHP’de lider değişir, Ecevit liderliği İnönü’nün elinden alır. Ecevit ile Demirel, Oramiral Fahri Korutürk’ün Cumhurbaşkanı olmasında anlaşır. Başbakan Ferit Melen istifa eder, Korutürk hükmeti kurma görevini Naim Talu’ya verir.

        I. MC HÜKÜMETİ

        Ardından da seçime gidilir, Ecevit liderliğindeki CHP birinci olur, ama hükümeti kuracak sayıyı kıl payı kaçırır; Erbakan ile koalisyon kurar. Demirel 1974’te 7. büyük kongreye gider, hükümeti yıkmak için kolları sıvar. Ecevit 7.5 ay sonra koalisyonu bozar; Korutürk hükümeti kurma görevini Sadi Irmak’a verir. O da başaramayınca görevi alan Demirel, AP, MSP, CGP, MHP’nin katılımıyla I. Milliyetçi Cephe (MC) hükümetini kurar. AP’den ayrılıp DP’yi kuran Sadettin Bilgiç, Mutlu Menderes de destek verir. 1 yıl sonraki seçimde Ecevit liderliğindeki CHP yine birinci çıkar ama hükümeti kuramaz.

        EVREN GELİYOR

        Demirel, II. MC hükümetini kurarken, Kara Kuvvetleri Komutanı’nın kim olacağı tartışması başlar. Demirel, 3. Ordu Komutanı Ali Fethi Esener’i önerir, Korutürk karşı çıkar. Emekliliğini bekleyen Ege Ordu Komutanı Kenan Evren üzerinde uzlaşı sağlanır.

        1977 mahalli seçiminde CHP’nin birinci çıkması, Demirel’in 12 milletvekilinin de istifasını getirir. Hükümet düşer, Ecevit de AP’den ayrılan 12 vekille anlaşıp hükümeti kurar. 12 milletvekiliyle hükümet pazarlığının yapıldığı mekândan dolayı olay tarihe “Güneş Motel” pazarlığı diye geçer.

        TELEFONLA GELEN İHTİLAL HABERİ

        İhtilale giden yolu 22 Mart 1980’de yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimi açar. Demirel 2 Temmuz’da güvenoyu tazelerken, Erbakan hükümete desteğinin gerekçesini şöyle açıklar: “Şimdilik hükümeti kerhen destekliyoruz...” Ancak Cumhurbaşkanlığı seçiminin nafile turları bitmez. Evren’in anılarına göre ihtilale 26 Ağustos’ta karar verilir. İhtilalin olacağı Demirel’in Güniz Sokak’taki evinin telefonunu arayan bir kadın tarafından bir gün önce duyurulur.

        Demirel Ailesi’nin yardımcısı, Güniz Sokak ile bütünleşen Hayrettin Gökdemir, bilgiyi Özel Kalem Müdürü Kemal Güçyener’e aktarır. Güçyener ertesi gün evinde ölü bulunur.

        Cumhurbaşkanı Vekili Çağlayangil, Demirel’in duyumu aktarması üzerine Evren ile haftalık olağan görüşmesini yeni bitirdiğini, böyle bir şey hissetmediğini söyler. Ancak gece yarısı AP Genel Sekreteri Nahit Menteşe, Demirel’e haberi verir: “Beyefendi Genelkurmay’dayım. Silahlı Kuvvetler topyekûn bir harekâta girişmiş bulunuyor. Zat-ı âlinizi bir süreliğine koruma altına alacaklarını söylediler.” Demirel, eşi Nazmiye Demirel ile birlikte Etimesgut Havaalanı’na götürülür.

        Alanda Erbakan, Ecevit ve eşleri de vardır, birlikte Hamzakoy’a giderler. Gözaltı süresince arayanlardan biri de Turgut Özal’dır: “Ağabey, yönetim beni göreve getirmek istiyor...” Demirel, kabul etmesini ister.

        Hamzakoy’da geçen 29 gün sonra 11 Ekim 1980 Cumartesi günü Demirel ve Ecevit siyasi faaliyetleri yasaklanmış olarak Ankara’ya döner. Erbakan ve Türkeş ise tutuklanır. Demirel ise bildiği doğru yoldan devam eder: “Binaenaleyh nerede kalmıştık...”

        "BANA 'MİLLETÇİLER CİNAYET İŞLİYOR' DEDİRTEMEZSİNİZ"

        AP, 9. kongresini Ekim 1978’de toplar. Karşısına muhalif olarak Kamran İnan gelir. Ancak İnan da Demirel karşısında hezimete uğrar. Kısa süre sonra da 115 kişinin katledildiği Kahramanmaraş olayı patlar. Demirel, olay hakkında Korutürk ile yaptığı görüşmeden çıkarken o ünlü sözünü söyler:

        “Bana milliyetçilerin cinayet işlediklerini söyletemezsiniz...”

        Güneydoğu illerinde olaylar yükselir. Urfa’nın Siverek İlçesi’nde AP Urfa Milletvekili Celal Bucak’ın aşireti Bucaklar ile PKK arasında çatışma çıkar.

        Demirel’in mektubunu Korutürk, Ecevit’e gönderir. Ekim 1979’daki ara seçimler AP’nin zaferiyle sonuçlanır, Ecevit istifasını verir.

        Demirel de MSP, MHP, CGP ve DP’nin dış desteğiyle azınlık hükümeti kurar. Çaresizliğini, “Anarşiyi, ekonomik zorluklardan daha kolay aşacağımızı hesaplamıştım” diye dile getirir. Askerle yaptığı toplantıdaki şu sözleri de önemlidir:

        “Ne isterseniz vereyim, ama benden 4 şey istemeyin: Yeni bir Dersim Kanunu istemeyin. Tehcir Kanunu istemeyin, yani ülkenin bir kısmındaki insanları bir kısmına göç ettirmeyi istemeyin. Üç istiklal mahkemeleri istemeyin. Dört Takrir-i Sükûn Kanunu istemeyin. Bunun dışında gelin, buyrun, ne isterseniz vereyim. Para isteyin vereyim, asker isteyin vereyim, silah isteyin vereyim ama durdurun.” Olaylar durmaz, Demirel hükümetinin 32. günü hükümete muhtıra mektubu teslim edilir.

        24 OCAK KARARLARI

        Hükümetlerinde DPT Müsteşarlığı yapan, sonrasında İzmir’den MSP adayı olarak ayrılan Özal, bu sırada ABD’den döner. Fındıklı’daki bürosunda “Ağabey” dediği Demirel’i ziyaret eder, İTÜ’den arkadaşı Şevket Demirel ile görüşür. Demirel, Özal’a Merkez Bankası Başkanlığı teklif eder. Ancak o DPT’nin de hâkimiyetinde olacağı Başbakanlık Müsteşarlığı’nı ister. Şevket Demirel, Özal’ın isteğini ağabeyine kabul ettirir. Özal başladıktan kısa süre sonra “İstikrar Tedbirleri” adı altında “24 Ocak Kararları” alınır.

        YARIN: 679’UN SIRRINDAKİ UZLAŞMACI DEMİREL

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ