Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Cumhurbaşkanı Erdoğan: Biz de kapıları açarız

        GAZETE HABERTÜRK

        Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dün Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu’nun (TÜGİK) genel kurul toplantısına katıldı. Konuşmasında “Yaşadığımız süreç aynı zamanda, milletin ve devletin yanında olanlar ile karşısında yer alanların da kendilerini gösterdikleri bir filtre işlevi görmektedir” ifadesine yer veren Erdoğan, özetle şöyle dedi:

        EY BİRLEŞMİŞ MİLLETLER: Suriye, kirli ittifakların kurulduğu, insanların canı ve kanı üzerinden pazarlıkların yapıldığı bir ülke haline geldi. Bu göç akınının en büyük sebebi Rusya’nın ve Esad rejiminin başlattığı, sivil halkı hedef alan saldırılardır. Buna rağmen, BM’nin saldırıyı yapanlara karşı tedbir almak yerine ülkemize çağrıda bulunması, samimiyetsizliktir. Neymiş: “Kapınızı açın, onları alın.” Peki ey BM, sen ne işe yarıyorsun, senin görevin ne? Şu ana kadar bu mülteciler için 10 milyar dolara yakın para harcamış olan Türkiye’ye sen ne kadar destek verdin? 455 milyon dolar. Ayıptır, ayıp.

        ALNIMIZDA ENAYİ YAZMIYOR: Bu BM teşkilatı bu iş için kurulmadı. Dünyadaki diğer ülkelerin kabul ettiği mülteci sayısı ne kadar? Bazıları 100 tane, bazıları 300, 500, 1000 tane almış. Bizim alnımızda enayi yazmıyor, kusura bakmayın. İşin aslı neyse bunu yapın. Sabır, sabır, sabır; ondan sonra gereği neyse bunu yaparız.

        OTOBÜSLER, UÇAKLAR: Herhalde otobüsler, uçaklar boşuna durmuyor; gereği neyse bundan sonra o yapılır. Bu nasihati verenler, BM üyesi diğer ülkelere de nasihat versinler de buradan çıkan bu mültecileri o ülkelere de gönderelim. Bunu söylediğimiz zaman da rahatsız oluyorlar.

        AB TUTANAKLARI: (Erdoğan’ın kasım ayında Antalya’daki G20 Zirvesi sırasında AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker’le yaptığı görüşmenin tutanakları) Şimdi birileri bu görüşmenin tutanaklarını servis ederek bize saldırmaya çalışıyor. Tutanakları okuyanlarınız olmuştur, orada ne yapmışız biz? Ülkemizin ve Suriyeli mültecilerin haklarını ısrarla ve kararlı bir şekilde savunmuşuz. Avrupa Birliği’nden sözlerini yerine getirmesini, Türkiye’ye karşı samimi davranmasını istemişiz. Yayınlanan tutanaklar bizim için utanç değil, bir ibra belgesidir aslında. Sevgili gençler, şunu unutmayın: Allah hainlerin hilesini başarıya ulaştırmaz.

        KAPILARI AÇARIZ: Ne demişim, onu da söyleyeyim: “Bize bir kereliğine vereceğiniz 3 milyar Euro bütçemize değildir. Nereyedir? Mültecileredir. Bunun bu olaylar devam ettiği sürece devamı gerekir. Aksi takdirde biz şu ana kadar sizden para gelecek diye 9 milyar doları harcamadık, o bizim misafirperverliğimizin bir gereğiydi. Biz bunu yaptık ve bunlarla da yıkılmadık, bundan sonra da yıkılmayız. Bundan sonra da bunu yapmaya devam ederiz, bizim özelliğimiz bu. Edirne’den insanları otobüslere bindirdik tekrar geri çevirdik, ama bu bir olur, iki olur; ondan sonra da kusura bakmayın, biz de kapıları açarız, ‘Hadi hayırlı yolculuklar’ deriz.” Bunu söyledim. Beyefendiler bundan rahatsız olmuşlar.

        GEL KAMPLARI GÖR: Suriyeli mülteciler için AB tarafından söz verilen 3 milyar Euro’nun plan ve projelerin getirilmesine bağlı olarak verilmesi şartı konuldu. Gel, kampları gör; yapılan harcamalar zaten ortada. Biz senden kalkıp da Türkiye’nin milli bütçesine para istemiyoruz. Burada yaptığımız ve yapacağımız yatırımlar için istiyoruz.

        İKİYÜZLÜLÜK: Bütün bu gerçekler ortada iken Türkiye’ye uluslararası yükümlülüklerini hatırlatmak ikiyüzlülüktür. Burada şayet uluslararası yükümlülüklerini hatırlaması gereken bir yer varsa, bu öncelikle BM’nin ta kendisidir ve BMGK’dır. BMGK bir-iki ülkenin kaprislerine, çıkarlarına mahkûm edilmiştir.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ