Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'ndan bütün liderlere çağrı: Şehit ve gazilerimiz için...

        HABERTURK.COM

        CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bütün siyasi parti liderlerine çağrıda bulunarak, "Hayatını bu güzel ülke için feda eden şehitlerimiz var, gazilerimiz var. Onlar da hak istiyorlar. Bugüne kadar onların istediği hakların hiçbiri verilmedi. Bütün liderlere sesleniyorum. Biz şehit ailelerini, gazileri korumak istiyoruz. Gaziler hak isteyince 'sektör oldular' diyorlar. Ne sektöründen bahsediyorsun sen? Şehit yakınları ve gazilere sonuna kadar sahip çıkacağız. Gazi ve şehit yakınları için tüm sağlık giderleri devlet tarafından karşılansın. Size CHP iktidarında ev de vereceğiz. Gazilerimizin, şehitlerimizin tamamına sınavsız iş vereceğiz. Gazilerimizin tamamına özel plaka verelim. Şehit eşine, milletvekili emeklisi maaşı vermeliyiz. Şehitlerimize ve gazilerimize ayrıcalıklı davranacağız. Açık çek veriyorum gelin bu kanunu Meclis'ten geçirelim. Gazilerimiz ve şehitlerimiz bizim için onur kaynağıdır" dedi.

        Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.CHP liderinin konuşmasından satırbaşları şöyle:

        "İşsiz gazetecilerin sayısı 7 bini buldu. Yazık değil mi? Bütün gazeteci arkadaşlara sözüm var. İstek destek verin, ister vermeyin. CHP iktidarında özgürce eleştireceksiniz; sizden tek isteğim var kaleminizi kiralamayın, satmayın.

        Emek en yüce değerdir. Emekle üretir, çalışır, saygınlık kazanırsınız. Emek birilerine muhtaç olmama demektir. Emek düşünmek demektir. Emek insana saygı demektir. Onun için en yüce değerdir. Emeğe hakkı olan karşılığı veriyor muyuz; hayır. Milyonlarca çocuğumuz, gencimi işsiz. Bu çocukların çalışması, üretmesi, evine helal ekmeği götürmesi lazım.

        İşsizlik bütün kötülüklerin anasıdır. 2001, krizin en yoğun olduğu dönemde işsizlik yüzde 8,4. 2016 işsizlik yüzde 18. Yüzde 11 diye açıklandı, ancak iş bulmaktan umudu kaybedenler dahil değil. Üniversite mezunlarının yüzde 27,3'ü işsiz. Daha turizm sektörü açılmadı. Turizmciler 'açılmazsa 500 bin işsizimiz daha olacak' diyor. Bu çocuklara kim sahip çıkacak, kim iş bulacak? Sosyal devlet nerede?'Ülkeyi çok iyi yönetiyoruz' diyorlar. Bu işsizlik ne?

        'Bombalar nedeniyle turistler gelmiyor' diyorlar. Peki niye patlıyor, yakalasana. Antalya'dan ve değişik illerden yurtdışına turizmciler gidiyor. Turizmcilere 'Türkiye'nin imajı bozuldu, uygar devlet olmaktan çıktı, Ortadoğu ülkesi haline geldi' diyorlar. Bu yüzden gelmiyorlar.

        1 Kasım seçimlerinden önce 325 bin kişiyi geçici işe başlattılar. O ailelerden bir çocuğu aldılar 'oy verirseniz işe başlatacağız' dediler. Seçim bitti şimdi işlerine son veriyorlar. Geçici olarak işe başlatılan bu ailelere sesleniyorum. Biz hiçbir şeyi istismar konusu yapmadık. Herkesin iş sahibi olmasını istedik. Bu çocukların tamamını işe alacağız. Bir gencimizin işsiz kalması, o ailenin huzursuzluk kaynağıdır.

        İstanbul'da 'geri dönüşüm işçileri'yle bir araya geldik. Hiçbirisinin sigortası, sosyal güvenliği yok. Öğretmen olmayı hayal ederken, çöpten kağıt toplayan çocuklarımız. Çankaya Belediyemiz bir proje başlattı ve bunların tamamını sigortalı yapıyoruz. İktidar mı yapıyor? CHP'li belediyeler yapıyor. O çocuk kağıt toplamayıp dağa mı çıksın, hırsızlık mı yapsın? Biz halk partisiyiz, halkın çocuklarına sahip çıkacağız.

        Doğu, güneydoğuda terör var. Orada et kobinaları, fabrikalar vardı. Bitlis sigara fabrikası vardı kapattılar, 25 bin aile etkilendi. 10 bin ot tütün üretilirdi, 100 tona kadar düştü. 600 işçi çalışıyordu, 600 eve ekmek gidiyordu, 600 işçiyi kapının önüne koydular. Et kobinası vardı, kapattılar, araziyi de sattılar. Bin aile ürettiği hayvanları satıyorlardı. Yem fabrikası, Sümerbank'ın mağazalarını kapattılar. Bin 500 işçinin çalıştığı Tekel tütün fabrikasını kapattılar. O bölgedeki çocuklarımız nereye gitti? Yüzde 99'u dağa çıktı. İşte bunun için işsizliğin üzerinde duruyorum. İşsizliğin olduğu ülkede huzuru, barışı, dayanışmayı bulamazsanız.

        17 milyon yoksulumuz var. 3 milyon 750 bin hanede oturuyorlar. Günlük gelirleri 4 liranın altında. Çocuklar yatağa aç giriyorlar. Doğu, güneydoğuda bütün fabrikları, tesisleri kapattılar.

        Tarih,12 Ağustos 2005. Dönemin başbakanı Diyarbakır'da miting yapıyor. Bir Diyarbakırlı genç 'fabrika istiyoruz' diyor. 'AK Parti iktidarı buralara fabrika yapmayacaktır' diyor. Şimdi sözü var; 'Modern bir hapishane yapacağım' diyor. Ben Diyarbakırlılara sitem etmeyeceğim de kime vereceğim.

        Doğu, güneydoğuda özel sektöre teşvikler getireceğiz. O çocuklar dağa değil, fabrikaya gidip çalışsınlar. OSB'lerde yatılı meslek liseleri kuracağız. İş garantili eğitim vereceğiz. Ahlaki yozlaşmaya yol açar işsizlik. Ahlak bütün inançların ortak temelidir.Bütün bilginler, peygamberler ahlak üzerine söz söylemişlerdir. Ahlakı kim temsil edecek, ülkeyi yönetenler temsil edecekler.

        Bugünlerde TBMM'yi büyük bir ahlaksızlığa ortak etmek istiyorlar. Elektrik faturalarında kayıp ve kaçak bedeli vardı. Bunun adı ahlaksızlık değil mi? Başkası kaçırıyorsa git yakala, cezasını ver. Kayıp-kaçak bedeli geldiği zaman tüketici dernekleri mahkemeye başvurdu. Mahkeme 'vatandaş haklı' dedi. Tam 33 milyar lira. Şimdi o paranın vatandaşa iade edilmesi gerekir. Ama yapmıyorlar.

        Petrol fiyatlarına zam yapıyorlar. Petrol fiyatı düştüğü zaman Türkiye'de petrol fiyatı niye düşmüyor? Haziran 2014 petrolün varili 115 dolar. Bugün 36-37 dolar. 3 kat ucuzlamış. Benzin, mazot fiyatı 3 kat ucuzladı mı? Hiç ucuzlamadı. Zam gelince zam yapıyorsun, düşünce niye indirim yapmıyorsun? Bunun Türkçe adı ahlaksızlık değil mi?Evlerinizde doğalgaz kullanıyorsunuz. Doğalgaz da düştü. Faturalarınız düştü mü? 5 ayda küçük bir hesabı yapamayan bir hükümet devleti yönetemez.

        Önümüzdeki salı günü bir çalışmayı paylaşacağım. George Washington Üniversitesi'nde yapılan bir çalışmayı paylaşacağım.

        Şehit haberlerinden hepimiz ortak acı ve üzüntü duyuyoruz. Keşke bu ülkede barış olsa. Çocuğunu askere gönderen anne, güneydoğudaysa, o annenin yüreği her televizyon programında pır pır eder. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Terör konusunda siz ne kadar dertliyseniz, biz de o kadar dertliyiz. 2002 kasımında rahmetli Ecevit'ten hükümeti aldıklarında Türkiye'de terör yoktu. 14 yıl geçti. Doğu, güneydoğuda şehirlerimiz silah deposuna döndü. Sadece Türkiye'de değil; Kilis Suriye'den atılan füzelerden yaşanamaz hale geldi. Gidin Kilisli annelere sorun bakalım, o evlerde nasıl oturuyorlar? Peki, Türkiye'yi bu hale kim getirdi? Türkiye'yi bu hale 14 yıldır yönetenler getirdi. 'Size ne' dedik, sana ne Suriye'den. CHP'yi suçluyorlar, sanki 14 yıldır biz iktidardayız. Beceriksizliğinizi itiraf edin artık.

        Valilere 'dokunmayın' diye talimat verdiler. 200 ton bomba şehirlere yerleştirilirken siz neredeydiniz, bu hükümetin adı neydi? Şehrin ortasında kamyonlarla kaleşnikof dağıtıyorlar. Bunu yapanlar terör örgütlerine yardım ve yataklık yapandır. Savcılara şikayette bulunduk. Şehitlerin hesabını soracak, ülkesini seven, şehit annelerinin gözyaşını dinsin diyen bir savcı arıyorum.

        Gaziantep'e bakın. Terörün olmadığı yerdi. Bütün Ortadoğu'nun üretimde bir numarasıydı. Şimdi kalbinde bomba patlatıyorlar. Orayı da terör örgütü yuvası haline getirecekler. Kendi emeğiyle üretim yapan, fabrikalar kuran, istihdam yaratan o güzelim kenti yakında Kilis gibi yapacaklar. Konuşmala bu iş çözülmez, akılla çözülür.

        Niye bir savcı Efkan Ala ile ilgili fezlekeyi göndermiyor? Sen cumhuriyetle korumakla görevlisin. Çık ve 'Ben fezlekeyi gönderiyorum' de.Dokunulmazlık görüşmeleri kavgalarla gidiyor. Bu iktidar partisi samimi bir parti değil. Sizin inançlarını sömüren bir partidir. Ben dokunulmazlığımı kaldırıyorum, etkisiz elemana sesleniyorum. Davutoğlu senin dokunulmazlığın kalkıyor mu? Bakanların dokunulmazlığı da kalkmıyor. Peki eski bakanlar? Bunların da dokunulmazlığı kalmıyor. Şimdi Davutoğlu'na sesleniyorum, yolsuzluklardan şikayet ediyorsan gel bunların dokunulmazlığını kaldıralım.

        Hayatını bu güzel ülke için feda eden şehitlerimiz var, gazilerimiz var. Onlar da hak istiyorlar. Bugüne kadar onların istediği hakların hiçbiri verilmedi. Bütün liderlere sesleniyorum. Biz şehit ailelerini, gazileri korumak istiyoruz. Gaziler hak isteyince 'sektör oldular' diyorlar. Ne sektöründen bahsediyorsun sen? Şehit yakınları ve gazilere sonuna kadar sahip çıkacağız. Gazi ve şehit yakınları için tüm sağlık giderleri devlet tarafından karşılansın. Size CHP iktidarında ev de vereceğiz. Gazilerimizin, şehitlerimizin tamamına sınavsız iş vereceğiz. Gazilerimizin tamamına özel plaka verelim. Şehit eşine, milletvekili emeklisi maaşı vermeliyiz. Şehitlerimize ve gazilerimize ayrıcalıklı davranacağız. Açık çek veriyorum gelin bu kanunu Meclis'ten geçirelim. Gazilerimiz ve şehitlerimiz bizim için onur kaynağıdır."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ