Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Kanser hastası Yaşar Olgun'un kızları Balle ve Leyla'dan 4 aydır haber alınamıyor

        1979'dan beri Danimarka'da yaşayan seyahat acentası işletmecisi Yaşar Olgun 4 aydır İstanbul'da kızlarının izin sürüyor. Kanser hastası olan Olgun'un kızları Balle Olgun (19) ve Leyla Olgun (24), 26 Mayıs'ta gizemli bir şekilde ortadan kaybolurken, acılı baba kızlarının terör örgütü DAEŞ üyesi Filistlinli bir kadın öğretmen tarafından kandırıldığını iddia etti. Danimarka polisi ile yaptığı işbirliğinin ardından kızlarının Türkiye'de olduğunu öğrenen kanser hastası baba İsanbul'un yolunu tuttu. Fatih ve Bağcılar'da bulunan dükkanların kamera kayıtları sayesinde Balle ve Leyla'nıngörüntülerine ulaşan Yaşar Olgun, kızlarının Suriye'ye kaçma ihtimaline karşılık Türkiye-Suriye sınırını boydan boya katetti. 28 Mayıs'tan bu yana İstanbul'da otel odalarını mesken tutan Yaşar Olgun kızlarının ortadan kaybolduğu günden bugüne yaşadıklarışu şekildeanlattı;

        '26 Mayıs günü sabah evden çıkarken iki kızım da evdeydi. Akşam eve geldiğimde kızların evde olmadığını gördüm. Eşime sorduğumda o da nerede olduklarını bilmediğini söyledi. Telefon ettiğimde telefonlarının kullanıma kapatıldığını öğrendim. Geceye kadar bekledik. Sabah olduğunda okullarına gittim, arkadaşlarına sordum. Son olarak benim büyük kızıma Arapça öğreten Filistinli bir kadın vardı. Ona gittim, o da yoktu. Annesine sorduğumda kadının Aurus'a gittiğini öğrendim. Eve geldiğimde kızlarımın kimlik ve pasaportlarını aradım fakat bulamadım. Polis aracılığıyla pasaport giriş-çıkış işlemlerini kontrol ettiğimde kızlarımın İstanbul'a gittiğini öğrendim. Ben de vakit kaybetmeden Türkiye'nin yolunu tutum'.

        TEKRAR GELMEMİ İSTEMİYORLAR

        İstanbul'a geldiğinde ilk olarak polise gittiğini belirten Olgun, yapılan teknik tekip sonrası kızlarının Fatih'te bir otele giriş-çıkış yaptıklarını öğrendiğini söyledi. Kızlarının o otelde bir gece kaldıklarını söyleyen kanser hastası baba'Daha sonra kızlarımın Bağcılar Kirazlı'ya geçtikleri anlaşıldı. 22 Haziran'a kadar güvenlik kameraları aracılığıyla bazı görüntüleri var. O tarihten sonra gittikleri yerlerde güvenlik kameraları bulunmaması sebebiyle izlerini kaybettik. Kızlarımın son görüldüğü yerlere ben hergün gidiyorum, esnafa tek tek soruyorum, fotoğraflarını gösteriyorum, durumu anlatıyorum, baskı yapıyorum. Bazıları bana kendilerinin DAEŞ ya da herhangi bir örgüt olmadıklarını, kızlarını görmediklerini ve buraya tekrar gelmemi istemediklerini söylüyorlar. Büyük kızım en son Bayrampaşa'da bir alışveriş merkezinin içindekibankamatikten para çekerken görülüyor. Emniyete bildirdim. Gerekli takibi yaptılar fakat yine güvenlik kameralarının yetersiz kalmasıyla izini kaybettik' diye konuştu.

        SURİYE'DE DAEŞ İÇİN SAVAŞIYORMUŞ

        Büyük kızına Arapça dersi veren Filistin asıllı kadının da aynı tarihlerde ortadan kaybolduğunun altını çizen Yaşar Olgun 'Kadının Türkiye'ye giriş yaptığını, Sabiha Gökçen Havaalanı'nda kadının polis tarafından göz altına alınarak Danimarka'ya sınır dışı edildiğini öğrendim. Bizlere kocasının öldüğünü söylemişti fakat yeni yapılan araştırmaların ardından kadının kocasının ve erkek kardeşinin Suriye'de DAEŞ adına savaştığı ortaya çıktı. Ardından anlaşıldı ki bu kadın özellikle Avrupa'da müslüman, dindar kesimden ailelerin çocuklarının beyinlerini yıkayarak DAEŞ'e katılmalarını sağlıyor, iki taraf arasında arabulucuk yapıyor'dedi.

        SINIRDAKİ KAÇAKÇILARLA BİLE GÖRÜŞTÜM

        Kızlarının Suriye'ye kaçma ihtimali sorulduğunda Suriye'ye komşu olan bütün sınır kapılarını gezdiğini söyleyen Olgun sınırdaki kaçakçılarla bile iletişime geçtiğini söyledi. Kaçakçıların kendisine ' Bundan iki ay önce olsa ellerini kollarını sallaya sallaya Suriye'ye geçebileceklerini ancak şu an denetimlerin çok sıkı olduğunu, o yüzden de kaçak yollarla Suriye'ye geçebilmelerinin çok zor olduğunu, bireysel olarak kendilerine geldikleri takdirde onları geri göndereceklerini belirttiklerini söyledi. Kanserli baba'Şu an kapıların çoğu Suriye tarafında Özgür Suriye Ordusu'nun elinde bulunuyor, bir kısmı da YPG'nin. Biliyorsunuz Türk Askeri'de Suriye'nin iç kesimlerine kadar girdi. Ben bu saatten sonra Balle ve Leyla'nınSuriye'ye geçebileceklerine inanmıyorum' diyerek kızlarınınSuriye'ye kaçma ihtimallerinin düşük olduğunu söyledi.

        DAEŞ DANİMARKA'YI ÜS OLARAK KULLANIYOR

        Sadece kendi kızlarının DAEŞ kurbanı olmadığının altını çizen Olgun 'Danimarka polisi ile yaptığım görüşmeler sonucunda Danimarka'dan DAEŞ'e katılmak için en az 15-20 kız çocuğu daha bulunmakta.En az bu sayının iki katı kadar da erkek hazırda bekliyor. Benim bildiğim en az 4-5 aile daha Danimarka'da çocuklarının geri dönmelerini bekliyorlar. Tehditlere rağmen bu şekilde açık konuşan tek kişi ben olduğumu düşünüyorum. Avrupa'da DAEŞ özellikle Almanya, Fransa, Belçika ve Hollanda'yı yapılandırma merkezi olarak kullanıyor' diyerek durumun ciddiyetini ortaya koydu.

        SADECE GERİ DÖNSÜNLER, CEZAİ BİR İŞLEM KESİNLİKLE OLMAYACAK

        Kızlarının bir hata yaptığını fakat bunun kendileri için bir önem taşımadığını söyleyen Olgun 'Ne bizim tarafımızdan ne de devlet tarafından onlara hiçbir cezai işlem uygulanmayacaktır çünkü kendileri herhangi bir eylemde bulunmadılar. Bir an önce dönüp eski yaşantılarına devam etsinler. Tahminimce onlara 'Eğer eve döner teslim olursanız hapse girersiniz ya da bu bir namus davasıdır. Eve dönerseniz sizi namus uğruna öldürürler' gibi tehditler edip kandırıyorlardır. Böyle birşey kesinlikle yok. Garanti veriyorum ne Türkiye'de ne de Danimarka'da böyle bir ceza yok. Eğer böyle olsaydı zaten ben 4 aydır onların peşine düşmezdim. Sadece evlerine geri dönmelerini istiyorum' dedi.

        4 aydır kendi başına bu mücadeleye verdiğini belirten kanser hastası baba'Artık son çare olarak devletimizden yardım istiyorum. Perişan vaziyetteyim. Sadece kızlarımı geri istiyorum. Derdimi ve hissettiklerimi anlatmak için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ya da Başbakan Binali Yıldırım'a ulaşmak istiyorum' diyerek sözlerini noktaladı.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ