Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Güvenlik Osman Pamukoğlu, Teke Tek programına katıldı

        Eski Tümgeneral ve siyasetçi Osman Pamukoğlu, Fatih Altaylı'nın Teke Tek programında 15 Temmuz darbe girişimi ve terör operasyonları hakkında açıklamalarda bulundu.

        15 Temmuz'da darbe girişiminde bulunan FETÖ'cü askerler ve darbe planı hakkında konuşan Pamukoğlu, PKK ile mücadelede yapılması gerekenleri anlattı.

        İşte Pamukoğlu'nun açıklamalarından satır başları;

        "Bu orduyu bu hale getirip, sıfır istihbarat, dünyadan habersiz olan tüm kouta kademesi bunlardan önce yargılanmalı. Türk ordusunun belini kırdılar. 147, general-amiral, 10 bin subay. Bu ordu fizik olarak güçten düştü. Fiziki güç azaldı. Birinci ve İkinci Dünya Savaşı'nda Almanya, ABD, Rusya dahil bu kadar general kaybetmedi. Kaç cephede çarpıştılar. Buradaki mesele şu, bu adamlar saplantılı adamlar, beyinleri işe yaramaz, biat etmişler. Doğru ama bu kadar rütbeli kaybedilemez. Şu anda bugün bulunduğumuz coğrafya Birinci Dünya Savaşı'nın aynısını yaşıyor. Fark şu, Ortadoğu o dönemde bu işlerin başında hem politik, hem asker olarak İngiltere vardı. Bugün ABD var."

        "DARBE PLANI ORTAYA ÇIKMADAN ÇÖZÜLEMEZ"

        "Bunlar zihinleri esaret altında kalmış insanlar. 13 yaşında anlamadın, 17 yaşında anlamadın, 20 yaşında anlamadın. Anlamaması mümkün değil. Bilimsel olarak düşünemiyorlar. Basit bir ruha sahipler. Bana göre orduda bir şey kaldığını sanmıyorum. İkinci bir kalkışma mümkün değil. Darbe planına bakıldığında bunu havacılar planlamış belli. Dikkat edin bütün hareket havada dönüyor. Jetler vuruyor, kobralar vuruyor. Meclisi gidip niye vuruyorsunuz? Cumhurbaşkanlığı ve MİT binalarını vurmuyor. Onların kapılarına ateş ediyor. Meclisin ortasına ateş ediyor. Bu ne anlama geliyor? Bunun darbe sonrası siyasi yönetim, devletin yönetim kadroları dahil, bir planı olması lazım. Bir darbe planı yapılmaz ki bu ünvanları kim taşıyacak? Bu yetki ve sorumluluklara kim getirilecek? Bu çıkmadan çözülemez."

        "ASKERİ DİSİPLİNE SAHİP DEĞİLLER"

        "PKK'nın yenmek istediği Türk ordusudur. Onların çağrıları emperyalist Türk ordusu diye başlar. Türk ordusu en son 15 Temmuz'la beraber darbe yedi. Bunlar bu işi kazansaydı diğer tüm subaylar tasfiye edilecekti. Tersi olacaktı. Çılgın gibiler. Tavırlarına hareketlerine baktığınızda insan inanamıyor. Askeri bir disipline de sahip değiller."

        "BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİNDE SURİYE'NİN KUZEYİ DE VAR"

        "PKK'nın bütün eylemleriyle ortaya çıkışı 1993, 1994, 1995 yıllarıydı. En dorukta oldukları dönem. Bu güç 1996-1997'de 5-6 binlere düştü. İkinci Irak savaşında 36. paralel meselesi var. Bölgenin PKK ile beraber Barzani gücü inşa edildi. Büyük Ortadoğlu Projesinde Suriye'nin kuzeyi de var."

        "4-5 yıldır bu ülkede kimse terör demiyor, savaş deniyor. Herkes rahat bir şekilde söylüyor. Çukurca'daki çarpışmalarda 'Çukurca'da kazanmak, kaybetmek, ölüm kalım savaşı veriyoruz' diyor. Kim diyor bunu? En üstteki general. 6-7 ilçede yapılanlar meskün mahal savaşıydı. Bu tip mücadelede onun sayısı benden azdır diye düşünmek diye yanlış bir şey olamaz. Bu işi bilmemek demektir."

        "ŞEYH ŞAMİL 25 YIL RUSLARA KÖK SÖKTÜRDÜ"

        "Şeyh Şamil'in 5 bin savaşçısı vardı. Rus ordusuna kök söktürdü. 25 yıl sürdü. Bu düzenle bu işin gitmeyeceğini anlayan teğmen çıkana kadar sürdü savaş. Hem istihbaratı hem savaş örgütünü değiştirdiler. Terörle mücadele ayrı teröristle mücadele ayrı demek yanlış. Kandil'deki kadro 30 yıldır aynı. Aşiret reyislerinin oğlu bile PKK'ya üyeydi.

        PKK İLE MÜCADELE NASIL OLMALI?

        "Türkiye Cumhuriyeti'nin bir şeyi eksik. Kendisine haber alma ve istihabarat toplama yetkisi almış makamlar var. İç istihbarat, dış istihbarat diye bir şey olmaz. Dağlarda savaş için ayrı bir örgütlenme yapacaksınız. 5 bin, 5 bin dağ komandaları ve seçilmiş generaller olacak. Dağların kuşatılması, vadilerde muharebe, kanyonlarda muharebe başlı başına aykırı adam ister. Kitle halinde kullanacaksınız. Stratejik yerlerde bulunacaklar. Asla dağlarda birlik dağıtmayacaksınız. Toplu, tek harekat miğferi olacak. Hangi dağı kuşatacaksınız o dağı tamamen birbiri içinde çembere alacaksınız."

        "ZAP KAMPINDA BARINAK FALAN YOK"

        Şemdinli bölgesindeki saldırılar arttı. Bu ne demek? İran'dan geliyorlar demek. Zap'ı hava kuvvetleri vurdu diyorlar. Barınak, sığınak ve mevziler vuruldu deniyor. PKK'lılar ona Zap diyor. Bu nedir, Çukurca'nın 6-7 km aşağısında. Zap kampında 4 tane derin mağara var. 2 tane daha var. Onlar daha kısa. Zap kampında başka barınak falan yok. İnsan yapısı, öyle bir şey yok. Hangi barınak? Halka moral mi vermek istiyorsunuz? Hakkari-Çukurca yolu vadi bir türlü kontrol edilemiyor. Ya kardeşim bitir şunu. 15-20 kişilik asker gruplarıyla olmaz. Çok teknik anlatmak istemiyorum"

        "STRATEJİ VE TAKTİK OLMADAN MÜMKÜN DEĞİL"

        "Farklı bir örgütlenme yapacaksın. Oradaki çocuklar bireysel kahramanlık olarak en güzel örneklerini veriyorlar ama bunun stratejisi ve taktiği olmadan mümkün değil. Bunu yapamazsınız. Teknoloji daha fazla kayıp vermemizi önlemiştir. Eskiden PKK'lıların içinde Suriyeliler vardı çok azdı. Meskün mahallerde eylem yapmayı öğrendiler. PKK eskiden böyle bireysel intihar yapmıyordu. Bak şimdi yapıyor. Bu araçla götürüp tahribat yapmayı biliyor muydu? Hepsini öğrendiler. PKK'nın gücü azaldı diye yorumluyorlar bunu. İstanbul'da da yapıyor, Ankara'da da yapıyor. Çukurca'da da mı öyle yapıyor? Pusu kuruyor. Bir terör örgütü bütün teknikler için insan yetiştirir. Sayı azalmanın tersine bugün kaynağı daha çok. 600 km Suriye'de kimde, PYD'de. Nusaybin'de içeri gelen mühimmat nereden geliyordu, Suriye'den."

        "ÇOKLUK AZLIK MESELESİ İNSANLARI YANILTIYOR"

        "Canlı bombanın bombayla kendini patlaması, 100-200 tane PKK'lını karşınıza çıkmasından daha tehlikeli. Savaş sanatını ve harp içindeki teknikleri de bilmek lazım. Şamil örneğini verdik. Bu her yerde yapıldı. İttihat ve Terakki kadrosu içinde Balkanlarda eşkiya olmayan paşa yoktu. Bu sayı işi çokluk azlık meselesi insanları yanıltıyor."

        "PKK'NIN İNSAN KAYNAĞINDA SORUN YOK"

        "PKK'nın bitirilmesi lazım. Bitmek diye bir şey var. Kandil orada duruyor mu, kamplar duruyor mu, dolu mu dolu. Eskiden karakola 600 kişi sevk ediyordu, şimdi 50 kişi sevk ediyor. Ama yine eylem yapmaya devam ediyor. Velev ki böyle zannedilsin, ne olacak sonunda. PKK bitecek mi? PKK'nın kamplarına gidemiyorsanız, bulunduğu topraklarda hakimiyet kuramıyorsanız. PKK'nın insan kaynağında sorun yok. 2-3 kanton PKK'ya ait. Savaşçı kadrolarının sayısı kesinlikle Kuzey Irak'ta bize dönük kamplardan fazla. O zaman kantonları bitirin."

        "Cemil Bayık yıllardır güney saha koordinatörüdür. Bağdat Başika'da ne arıyor Türk askeri diyor. Barzani'nin bulunduğu bölge kime ait? Sen hükümetsen orada niye etkinliğin yok? Bu yapılmalıydı, yapılması da lazım. Her hafta bir gazeteci Kandil'e gidiyor. Siyasi bir tavır koymadan olmaz. Lafla olmaz. Fiil diye bir şey var. Karar vereceksin, eyleme geçeceksin. Yapmak zorundasınız.

        SÜLEYMAN DEMİREL İLE ARASINDA GEÇEN DİYALOG

        "11 Haziran 2011 seçimlerinden sonra Demirel'den randevu istedim. Ben size Türkiye Cumhuriyeti devletinde 50 yıldır ne oluyor, ne bitiyor ağzınızdan dinlemek istiyorum bazı sorular soracağım dedim. Paşam geldiğiniz çok isabet oldu, benim içimde bir ukde var. Ben size soracağım dedi. Bir sürü övgülü laflar söyledi. Türk ordusu ile ilgili olumsuz bir şeye karar verdiğimi kimse söyleyemez. Ben Başbakan'lıktan Cumhurbaşkanlığına olan safhada şu PKK meselesini lütfen dedi. Bu iş başladığı zaman bana geldi generaller. Biz bunu silahla halledeceğiz dediler. Benden ne istiyorsanız vereyim dedim. Para mı, yasa mı, siyasi destek mi. Tamam efendim dediler. Aradan belli yıllar geçti. Bu defa başkaları geldi. Efendim biz bu işin nasıl olup olmayacağı konusunda rapor hazırladık dediler. 3 klasör masama bıraktılar. Fırsat bulursanız okuyun dedi. Aradan zaman geçti tekrar generaller geldi, efendim bu işin silahla yapılması zor dediler. Paşam bu ne demek dedi. Efendim birinciler bunu yapabileceklerine inanmışlar, ama nasıl olup olmayacağını bilmeyen insanlar. İkincilerin yüzü tutmadığı için klasör bıraktılar. Üçüncüler de işin içinden çıkamadıkları için bu iş silahla olmaz dediler. Bizde tank var, top var, uçak var, teknoloji var nasıl olmuyor dedi. Bunu anlayamadım. İstihbarat, savaş örgütlenmesi yenilik istiyor, değişim istiyor. Fark istiyor, öngörü istiyor. Klasik eğitim alanlar bu savaşa hazır değildir."

        "TÜRKİYE'Yİ SIKIŞTIRACAKLAR"

        "Güneydoğu bölgesini ele geçirmek için her yolu deneyecekler. NATO'nun dostu şeklen biziz. Türkiye'nin işi zor. Çok değişik bir şeye geçmemiz lazım. Birlik ve beraberlik lafı var ya. Söylem olarak mana değil, gerçek olması lazım. Demir yumruk haline gelmesi lazım. Hem politika, askeri ve ekonomik güçle yapacaklar. Türkiye'yi sıkıştıracaklar. Asla bırakmayacaklar."

        "ASKERİ, POLİTİK STRATEJİLERE İHTİYAÇ VAR"

        "Rusya meselesine iyi bakılması gerekiyor. Çanakkale'de İhtilaf Devleti ile çarpışıyorduk. İstanbul'da Alman Büyükelçisi vardı. Büyükelçi Moskova'da kendi meslektaşıyla boğazları konuşuyordu. Askeri stratejik, politik stratejik manevralara ve bunu yapacak insanlara ihtiyaç var. Teslim olmayacağız, boyun eğmeyeceğiz laflarını kullanıyorsa zihin ve ruhta endişe var demektir. Bunu söylediğim zaman endişelerim var demektir. Onlar da görüyor."

        "Üçüncü Dünya Savaşı lafı kullanılıyor. Şu bizim altımızda cereyan ediyor. Halep şöyle olsun, Rakka böyle olsun, Musul'u ele geçirelim büyük savaşın öncüleri gibi. Akdeniz'in doğusunda su görünmeyecek, herkesin donanması oraya geldi. Ne olacağını bekliyorlar? 2011 Mayıs'ında bir makale yayınladım. Ortadoğu yanacak makalenin adı. Bu belliydi. Ortada bir şey yoktu. Şimdi geldik 2016'ya. Gene ufuk hattı belli. Ulusal bağımsızlık mükemmel şey. Gerisi lafta kalır. Olaylar aşama aşama kademe kademe dalga gibi gelir kıyılara vurur."

        "ATATÜRK'ÜN YAPTIĞI GİBİ BÜTÜN GÜCÜ ANADOLU'YA ÇEKECEKSİNİZ"

        "Başika'da eğitim veriliyor. Kuzey Irak'ta bir sürü askeri varlığımız var. IŞİD'e karşı güya savaşacaklar. Mustafa Kemal Atatürk'ün yaptığı gibi bütün gücünüzü Anadolu'ya çekeceksiniz. ABD ile anlaşacaksınız. Bu iş böyle bitmiyor diyeceksiniz. Bir sürü üsleriniz var bizde. Boşanma gibi düşünün. Gitmiyor bu birliktelik. Nedir bu olup bitenler. Rusya ile yakınlaşmak Türkiye için psikolojik avantaj"

        "Hükümet illa Fetullah Gülen'i alacağını söylüyor. Vereceğini mi zannediyorsunuz? Verirse ne olur? Bugünkü koşullarda ortadoğuda mezhepler meselesi, siyasi olaylar din ağırlıklı dönerken böyle bir adamı verir mi? Diyelim ki gönderdi. Onlar takır takır konuşursa ne olacak? Kaldı ki konuşturulabilir. En kötü onu yine kendisinin de etkisi olan bir ülkeye yollayacak. Alenen her şey ortadayken öldüremezler"

        "İRAN İLE ANLAŞMANIZ LAZIM"

        "Kandil'e gidebilmeniz için İran ile anlaşmanız lazım. Silah gömme lafı yanlış bir laf. Zamanı gelince çıkartmak demektir. Bu savaş terminalojisini doğru kullanmak lazım. PKK silahı bırakacak. Kandil'deki kadro teslim olmaz. Çok doğal. Bu adamlar 30 yıl o dağlarda çarpıştılar mı? Az, fazla, kötü, iyi. Bunlardan bir anda teslim olmasını bekleyemezsiniz. PKK siyasi bir örgüt. Adı Kürdistan İşçi Partisi. Gel dedin, git dedinle yapmazlar. Yapmayacaklar. PKK'yı değişik şekilde politik manevralarla o kadroyu alır, başka yere götürürler."

        HABERTURK.COM

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ