Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem "Bundan sonra savunma yapmayacağım"

        İnternet Andıcı davası kapsamında, ‘Terör örgütü yöneticisi olmak ve hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek’ suçlarından tutuklu yargılanan eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ dün ilk kez hâkim karşısına çıktı. Başbuğ salona girince, aralarında oğlu Murat ile kızı Feride Başbuğ, eski MGK Genel Sekreteri emekli Orgeneral Tuncer Kılınç’ın da bulunduğu izleyiciler ayağa kalkarak alkışlamaya başladı.

        Kimlik tespitinin ardından söz alan Başbuğ’un avukatı İlkay Sezer, görevsizlik ve yetkisizlik talebinde bulundu. Sezer, anayasada yapılan değişikliği hatırlatarak, kamu görevlilerinin görevleriyle ilgili işledikleri suçların yargılamasının Yüce Divan’da yapılması gerektiğini savundu. Duruşma savcısı Mehmet Ali Pekgüzel ise talebin reddedilmesini istedi. Mahkeme heyeti de, “isnat edilen suçların terör suçu kapsamında olduğu, askeri suç olarak kabul edilemeyeceği ve Yargıtay’ın daha önce bu talebe ilişkin başvuruyu reddettiği” gerekçeleriyle talebi reddetti.

        BAŞBUĞ KISA BİR SAVUNMA YAPTI

        Bugünkü duruşmada bir kaç cümlelik savunma yapan Genelkurmay Eski Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ şunları söyledi:''Bu iddianameye hiç bir itibarım yoktur. Genelkurmay Başkanını böyle bir iddianame ile suçlamak yetersizliğin bir komedisidir. Demokrasiye olan bağlılığım ortadadır. Suçlama siyaseten devlete de yöneltilen ağır bir ithamdır.

        Bana terör örgütü yöneticisi diyenlere şaşarım. Bu suçlama hiçbir zaman, kişisel suçlama olarak kabul edilemez. Hayatımda hiçbir zaman hukuksuz davranmadım. İnternet Andıcı'nda herhangi bir suç unsuru görseydim, tereddütsüz soruşturma emri vereceğimizi bilmiyorlar mı? TSK personelinin masumiyet karinesi hiçe sayılarak medyaya haksız ithamlarla yıpratılmasına ve irtibatsızlaştırılmasına sessiz mi kalmalıydım. Bu iddialar ve suçlamalar yersizdir. Bundan sonra savunma yapmayacağım ve hiçbir soruya cevap vermeyeceğim.Benim yargılanmam gereken Yüce Divan'dır.''

        5 DAKİKA SÜRDÜ

        Genelkurmay Eski Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ, yargılama yerinin Yüce Divan olduğunu belirterek kendisini yargılamakta görevli mahkemenin 13. Ağır Ceza Mahkemesi olmadığını söyledi. Başbuğ'un savunması yaklaşık 5 dakika sürdü.

        "NEREDE O ESKİ GENELKURMAY BAŞKANLARI?"

        Saat 11.00'de duruşmaya kısa bir ara verildi. Bu sırada izleyiciler sanık bölümüne, ön sıralarda bulunan İlker Başbuğ'un da aralarında bulunduğu tutuklu sanıklar ise sanık bölümünün son sıralarına doğru yaklaşarak birbirleriyle sohbet etti.

        Bu sırada sanık İlker Başbuğ'un eşi Sevim Başbuğ'un, "Koskoca Genelkurmay Başkanını sanık sandalyesine oturtuyorlar iftiralarla. Hiç kimse de bir şey demiyor, ayıp diye bir şey var." şeklinde sitem ettiği görüldü. Başbuğ'un da, "Nerede o eski genelkurmay başkanları. Hiçbiri burada yok. Onların başına gelse biz koşar gelirdik buralara. Daha durun, anlatacak çok şeyim olacak. Zamanı gelince daha konuşacağız." dediği gözlendi.

        ''GENELKURMAY KARARGAHI'NA HİÇ KİMSE TERÖRİST DİYEMEZ. BU KARA BİR LEKE"

        İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmanın öğleden sonraki bölümü başlamadan önce basın mensuplarının bulunduğu bölüme doğru gelen Başbuğ, şu açıklamayı yaptı: ''Burada, 4 korgeneral, Genelkurmay 2. Başkanı ve Genelkurmay Başkanı tutukluysa, Genelkurmay Karargahı'na terörist diyorsunuz demektir. Genelkurmay Karargahı'na hiç kimse terörist diyemez. Bu kara bir leke. Bunun izahı yok. Silahlı Kuvvetler'e kimse terörist diyemez.'' Başbuğ'un bu sözleri, duruşma salonunda yerini alan izleyiciler tarafından alkışlandı.

        BAŞBUĞ SALONU TERK ETTİ

        İlker Başbuğ, ikinci ''Ergenekon'' davasının tutuklu sanıklarından İbrahim Şahin ve Fatma Cengiz arasındaki telefon görüşmelerine ilişkin kayıtlarının dinletilmesine tepki göstererek yargılandığı duruşmada salonu terk etti. Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde Başbuğ'a, mahkeme heyeti tarafından ikinci ''Ergenekon'' davasının tutuklu sanıklarından eski Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin ile Fatma Cengiz arasında geçen telefon kayıtları dinletildi.

        Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, bu kayıtlarda Başbuğ'dan bahsedildiğini belirterek, ''Bunları tanıyor musunuz?'' diye sordu. Başbuğ da tanımadığını söyledi.

        Başkan Özese, ardından Şahin ile Cengiz arasında geçen ve duruşmayı izleyenler arasında gülüşmelere neden olan telefon kayıtlarını dinletti. Özese, ''Burada malzemelerden söz ediliyor. İkide bir şarj edildiğini söylüyor'' dedi. Başbuğ da bu kayıtlara ilişkin sorulara yanıt vermeyerek, ''Burası ciddi bir mahkeme. Yalnız magazinleşti. Bu Türk adaletine şaibedir. İbrahim Şahin ile Fatma Cengiz'i benden daha iyi tanıyorsunuz'' diye tepki gösterdi.

        Başbuğ'un bu sözleri salondaki izleyiciler alkışlayınca Başkan Özese uyarı yaparak, ''Burası ciddi bir mahkeme. Yargılama yapıyoruz. Dışarı çıkartırım'' dedi. Başbuğ ise ''Bu mu ciddi oturum? Lütfen çıkartın Başkan. Yalnız konuşmada ismi geçenleri de buraya çağırın'' diye konuştu. Mahkeme heyeti, tekrar aynı kişiler arasındaki başka bir telefon ses kaydını dinletince de Başbuğ buna tepki göstererek duruşma salonunu terk etti.

        Salonda tekrar alkışlar olunca Başkan Özese duruşmaya ara vererek, alkışlayanların tespit edilmesini istedi.

        BAŞBUĞ SORULARA CEVAP VERMEDİ

        Duruşmaya verilen kısa aranın ardındandan Başbuğ tekrar duruşma salonuna geldi ve sanık bölümüne geçerek avukatlarıyla ve Hasan Iğsız bir süre sohbet etti.

        Duruşmanın başlamasından sonra da Mahkeme Başkanı Özese, sanık Başbuğ'un izinsiz olarak duruşma salonunu terkettiğini ve duruşma disiplini konusunda kendisinin uyarıldığını tutanaklara geçirdi. Duruşmanın başlamasının ardından Mahkeme Başkanı Özese, Başbuğ'a tekrar sorular sordu. Başbuğ ise, "Sorularınıza cevap vermiyorum" dedi.

        İlker Başbuğ'un kendisine sorulan soruları cevaplamaması üzerine bu durum mahkeme kayıtlarına "Sanık susma hakkını kullandı" not edildi. Duruşma 29 Mart'a ertelendi.

        AJANSLAR

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ