Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Fiskos ‘Tarkan bu ülkede tek’

        Yaz geldi, Tarkan günleri başladı! Megastar’ın yeni albümü ‘10’dan şarkıları ilk kez seslendirdiği Harbiye Açıkhava konserleriyle ilgili ne söyleyeceksiniz? Tarkan’ın bunca sevilmesinin sırrı nedir?

        KADİR KAYMAKÇI: Tarkan’ın sevilmesinin sırrı öncelikle yaptığı işte çok iyi olması. Bir sanatçıya insanlar durduk yere Megastar demez. Megastar zorlamayla olunmaz, halk Tarkan’ın büyüklüğünü kabul etmiş zaten... Ama bu paye Tarkan’ın omuzlarına büyük yük getiriyor. Kendisini bu kadar seven insanları hayal kırıklığına uğratmaması gerek! ‘10’ albümünde çıtayı bir parça düşürmüş gibi... İnanıyorum bir sonraki albümde yine hedefi 12’den vuracaktır.

        REKLAM

        İPEK DURKAL: Tarkan müzikal başarısının yanında duruşuyla da hayranlık uyandırıyor ve bu öyle boş bir hayranlık değil, içinde çok güçlü bir saygı da barındırıyor. Göz önünde olmayışı, kimseyle polemiğe girmemesi, ölçülü samimiyeti, her koşulda dimdik duruşu ve toplumsal konulardaki duyarlılığı yıllar içinde onu çok başka bir yere taşıdı. Ayrıca öyle güçlü bir aurası var ki etki altında kalmamak mümkün değil.

        OBEN BUDAK: Aynı özelliklere sahip başka bir starımızın olmayışı önemli bir faktör tabii. Yıllardır bir tane bile rakip gelmedi Tarkan’a, bu gidişle gelmeyecek de. Bir albüm üzerinde yedi sene çalışırken 3 ay çalışarak her yaz albüm çıkaranlarla bir tutulacak hali yok.

        ESİN ÖVET: Tarkan’ı çok eleştirdim, çok didikledim. Yok sislerle çıkıyor, yok hep aynı dans, yok bilmem ne. Ama geçelim bunları. Adam dünya starı. Ve bu ülkede tek. O yüzden sahip çıkmamız ve didiklemememiz gerekiyor. Biz toplum olarak başarılı insanları aşağı çekmeyi çok severiz. Desteklemeyiz. İnsanları kaçırırız. Ama Tarkan kaçmamak için direniyor farkındaysanız. Herkese müthiş duygular yaşatıyor. O yüzden sahip çıkmamız gerek.

        REŞAT BALCIOĞLU: Tarkan çok seviliyor, dinleniyor. Tarkan’ın bu denli ilgi görmesinin nedeni sadece yaptığı müzikler, söylediği şarkılar değil. Bir duruşu, bir çizgisi, sanat camiasında onu diğerlerinden ayıran bir yaşam tarzı var. Yılda bir kereye mahsus konser düzenliyor, 8 ya da 10 gün sahne alıyor. Diğer sahneleri tamamen özel geceler... Tarkan bu denli ilgi görüyor ama sadece şarkılarını dinleyenler ve onu yere göğe sığdıramayanlar tarafından. Keşke biraz da müziği ile ilgilenmeyen kesimlerden de ilgi ve takdir görseydi. Biraz daha ortaya çıksa, bir maça gitse, bir toplumsal olayda duyarlılık gösterse, hayvan hakları için yürüse, LGBT eylemine destek verse vs. O zaman sadece müziği için değil Tarkan olduğu için ayakta alkışlanır her daim.

        REKLAM

        BÜLENT İPEK: Tarkan hem en çok sevilip hem de en çok eleştirilen stardı. Ancak gittikçe daha çok sevilip daha az eleştiriliyor. Bunun nedeni eleştirilecek şeyinin kalmaması değil. Tarkan’dan başka herkese hep bir ağızdan aynı şarkıları söyletip aynı dansı yaptırabilen pek kimse kalmamasından. Şarkıcı ötesi, star ötesi bir misyon yükledik ona. Sahneye çıktığında her kesimi büyüleyerek bir araya getirdiği için pamuklara sarıp koruyup kollama isteğimiz daha da artıyor. Yoksa 40 derece sıcakta ceketle çıktığı sahnede bir de alev patlatmasından başlayıp playback yapmasına kadar eleştirecek çok şey bulunabilir.

        ‘Allah Kerem’i Serenay’a bağışlamış’

        Mavi tura çıkan Serenay Sarıkaya-Kerem Bürsin çifti bu hafta magazin gündeminin baş köşesindeydi. Bürsin’in tekneden balıklama atlayıp başını kuma çarpması, sevgilisi Sarıkaya’yı telaşlandırdı. Benzer kazalarda yılda 500 boyun kırığı yaşanırken Bürsin’in hastaneye gitmeyi reddetmesi tedbirsizlik değil mi?

        K.K.: Çok yanlış hem de! Kerem Bürsin’i Allah korumuş. Onun yaşadığı bu kaza herkese ders olsun, dibini görmedikleri sığ sularda balıklama atlamasınlar...

        İ.D.: Sahil boyunca ‘Atlamayın’ uyarılarını görüyoruz: Çünkü bizim insanımız suyu gördüğü yerde illa atlayacak! Bırakın denizi, şehir içindeki süs havuzlarına bile atlıyor bazı insanlar. Kerem Bürsin çok büyük tehlike atlatmış. Boynu kırılabilirdi, felç kalabilirdi. Bu işin şakası yok.

        REKLAM

        O.B.: Hastaneye gitmediğine göre yansıtıldığı kadar sert bir dalış değildi belki de. Herkesin başına gelebilecek kötü bir kaza. Aslında bilmediğiniz yerlerde direkt balıklama atlamamak gerekiyor.

        E.Ö.: Nazar diyorum. Yabancı insanlar bunu böyle yorumlamaz ama bizim ülkemizde insanların gözleri maalesef bilinir. “Çok severim” derken içinden “Ölse de kurtulsak” diyen insanlar tanıyorum ben. Bu çift geçen hafta çok konuşuldu biliyorsunuz. Allah korumuş.

        R.B.: Serenay öpmüştür, geçmiştir. Ne gerek var öyle hastane kontrol falan, o Türkiye’nin en yakışıklı jönü ona bir şey olmaz ki. Allah korusun daha kötüsü de olabilirdi. Çok geçmiş olsun..

        B.İ.: Çok ciddi bir felç tehlikesi atlatmış. Yılda 500 kişinin balıklama atlarken sakat kaldığı ülkemizde sporu yaşam biçimi olarak addeden Kerem Bürsin’in bu hatayı nasıl yaptığını bilmiyorum. Geçmiş olsun. Allah onu Serenay’a bağışlamış.

        ‘HT Magazin yazdı, Uzerli doğruladı’

        REKLAM

        Meryem Uzerli, kızının babası Can Ateş tarafından dolandırıldığını mahkemede kabul ederek HT Magazin’in iki yıl önce yaptığı haberi doğruladı. Uzerli, Ateş’ten toplam 500 bin Euro alacağını araya iki kişi sokarak ve baskı yaparak geri alabildiğini açıkladı. Aşktan yana yüzü bir türlü gülmeyen Uzerli, Can Ateş’ten ucuz kurtulmuş diyebilir miyiz? Uzerli bu hataları tekrarlamamak için yeterli önlem alabiliyor mu sizce?

        K.K.: Gerçeklerin bir gün ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu var! Beyefendi bizim haber yüzünden dava açmıştı, Meryem Hanım bizi doğrulayarak cevabı verdi ona! Kızının babasının 500 bin Euro’sunu vermediğini, güç bela geri aldığını anlattı... Uzerli şanslıymış, parasını kurtarmış. Allah kurtaramayanlara sabır versin, ne diyeyim. Kızının annesine bunu yapan başkalarına hiç acımaz; dikkat!

        İ.D.: Kavun olsa koklayıp alıyorsun da insanda böyle bir şansın yok. Pek tabii ucuz kurtuldu ve bundan sonra ilişkilerinde en azından para konusunda daha dikkatli olacaktır.

        O.B.: Aşk mevzuunda önlem almak pek işe yaramıyor. En fazla kendinizi telkin edebilir, karşınızdakini iyice tanıyana kadar teslim olmamaya çalışabilirsiniz. Artık ilişkiler borsa gibi, insanlar bir iki ay yükseklerde takılıp sonra aniden düşüyor.

        REKLAM

        E.Ö.: Klasik. Önce yazarız, haber yaparız, sonra yalanlanır. HT Magazin her zaman doğru haberlere imza atıyor, bunu bir kez daha kanıtlamış oldu ama Meryem Uzerli dua etsin gerçekten, ucuz kurtulmuş.

        R.B.: Meryem Hanım, Meryem Hanım... Sırılsıklam âşıktınız Can Bey’e, hani aşk her şeyden üstündü? 500 bin Euro’nun lafı mı olur? Hem kızınızın babası değil mi? Şimdi mi aklınız başınıza geldi?

        B.İ.: İyi ki Habertürk var, kamuoyu gerçekleri öğrenebildi böylece. Can Ateş’in dolandırıcılık iddialarını, sahip çıkması gereken çocuğunu, işini gücünü bırakıp Meryem Uzerli’nin parasını alıp kaçtığı yolundaki haberimize dava açmıştı. Mahkemeye giden Uzerli tanık olarak bu bilgiyi teyit etti. Parasını ancak araya soktuğu iki kişiyle baskı yaptırarak 7 ay sonra alabilmiş. Meryem de hatalarından ders alıyordur.

        ‘Nebahat Çehre’nin askerleriyiz’

        73 yaşındaki Nebahat Çehre bikinili görüntülendi ve fiziğiyle yine herkesi şaşırttı. Çehre’nin fotoğrafları için ne söylersiniz? Yeni neslin Çehre’den öğreneceği neler var?

        REKLAM

        K.K.: Ne söyleyeyim helal olsun Nebahat Hanım’a... Yeni neslin ondan öğrenmesi gereken bir şey yok bence, herkes nasıl mutluysa öyle olsun, vücut şeklinin, yaşın önemi yok...

        İ.D.: Öğrenebileceğimiz tek şey, genlerin iyiyse sen de iyisin. Yıllara meydan okumak sadece sporla, beslenmeyle ve estetikle olmuyor. Her şeyden önce geninin iyi olması lazım.

        O.B.: Yeni nesil bir tuhaf, hemen hepsi magazincilerin peşinden koştuğunu zannediyor. Paparazilerin olduğu yerler belli sonuçta, orada denize girersen yakalanırsın. Ama aile evinde bile triplenip, yakalanırım korkusu yaşayanlar var. Bu ne saçma bir egodur anlayamıyorum.

        E.Ö.: Biz Nebahat Çehre’nin askerleriyiz. Bir keresinde bana bazı tüyolar vermişti. Sık sık da köşede yazıyorum. Biraz kendimi bıraktığım, fazla yemek yediğim zaman inanın Nebahat Çehre, Ajda Pekkan, Billur Kalkavan ve Ayşegül Aldinç geliyor aklıma hemen toparlıyorum kendimi. Acayip saygı duyuyorum bu kadınlara.

        R.B.: Nebahat Çehre, Türk sineması için, sanat dünyası için duayen bir isimdir. Tartışılmaz oyunculuğuna eklediği modern Atatürkçü Türk kadını imajıyla gelecek nesillere parmakla gösterilecek bir insandır. Sanatı sadece para kazanmak için yapmayan, zirvede kalabilmek için suni göndermelere ve polemiklere hiç girmeyen, bikinisini de sadece denize girmek için giyen bir sanatçıdır.

        REKLAM

        B.İ.: Nebahat Çehre, Ömür Sabuncuoğlu’na verdiği röportajda gençlik sırrını, kese yaptırmak, bol su içmek ve düzenli uyku olarak açıklamıştı. Yaşına göre genç görünen insanlarla ilgili kitaplar dolusu şey söylenebilir. Bence ruhunu genç tutmayı başaramazsan hiç biri işe yaramaz. Ruhu genç derler ya, işte Nebahat Çehre gibi ruhunu genç tutabilen insanlar, genç kalamasa bile güzel yaşlanıyor. Asıl ‘yaş 70 iş bitmiş’ dediğin an bitersin.

        ‘İhalenin Eser’e kalması çok saçma’

        Evinde verdiği partiyle günlerce magazin gündemini meşgul eden Eser Yenenler, artık parti işlerine veda ettiğini açıkladı. Murat Boz ve Aslı Enver’in barışmasının ardından bu skandalın tek kaybedeninin Eser Yenenler olmasına ne diyorsunuz? Yenenler’in imajını toparlaması mümkün olabilecek mi?

        K.K.: Eser Yenenler’in bir imajı var mı ki toparlasın? Biz onu oyuncu biliyoruz, filmi mi var milyonların izlediği? Dizisi mi var reyting rekoru kıran? Oğuzhan albüm yapıyor, İbrahim’in filmi var, Eser’in nesi var? Destek tekeri olmadan gitmeyen bisiklet gibi, hep yanında birileri var. Alt liglerin ‘büyük’ oyuncusu... Başta dediğim gibi imajını toplamak için uğraşmasın, ortada toplanacak bir imaj yok! Zaten tek başına beceremez de en az iki kişi lazım yanına!

        REKLAM

        İ.D.: Vallahi olan Eser Yenenler’e oldu. O zaman da söylemiştim şimdi de söylüyorum, o mu Murat Boz’a “Yolla kızları” diye bağırdı. Murat’ı zorla kolundan tutup evine mi götürdü? İhalenin Eser’e kalması çok saçma değil mi?

        O.B.: Ben öyle düşünmüyorum şahsen, ne yani Murat, Aslı Enver’i yeniden kandırarak ilişkisine devam ediyor diye olaydan sıyrıldı mı, sanmıyorum. Yeni klip çekti, ilgi gördü mü, hayır! Uzun vadedeki getirilerini göreceğiz, özellikle de filmleri vizyona çıktığı zaman.

        E.Ö.: Eser Yenenler’in imajı mı vardı? Yani varsa da toparlamasın zaten, uğraşmasın. Eser hakkında o kadar kötü ve sevimsiz şeyler duyuyorum ki. Bir insanın bu kadar mı seveni olmaz? Bence biraz kendiyle baş başa kalıp nereden geldiğini, nereye gittiğini ve kimleri kırdığını bir düşünsün.

        R.B.: Huylu huyundan vazgeçmez... Parti vermez de arka bahçede toplar arkadaşlarını. Adam bir eğlence düzenledi kabak başına patladı. Ben onun yerinde olsam Murat’la Aslı’nın menajerliğini alırım. Üzüm yiyen onlar, dayak yiyen Eser oldu.

        B.İ.: Yeteneğiyle arkadaşlarının arasından sıyrılıp kendini gösterebilmiş Eser Yenenler’in yerinde saymaya başladığını ve şöhreti hazmetmeye çalıştığını görüyoruz. Bu zoru başarırsa kalıcı olur. Genç komedyenlerin her hareketinin çok güzel hareketler olmasını da beklemiyoruz ama halkın açtığı krediyi bu kadar çabuk ve ucuz harcamalarına üzülmemek elde değil. Okan Bayülgen’in ve Beyaz’ın olmadığı dönemde Türkiye’yi sallamaları beklenen adamlar partileri sallamayı tercih ediyor. Bence imajını toparlamaya çalışıyor. Uyarıları ciddiye aldıklarını düşünüyorum.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ