Seren Şirince: "Kısasın diyenlere sadece gülüyorum"

HT MAGAZİN / Arif HÜR

Fotoğraflar: Bilal ÇELİK

SHOW TV’NİN ilgiyle izlenen dizisi ‘İlişki Durumu: Karışık’ta Ayşegül karakterini canlandıran, yeni dönemin dikkat çeken oyuncularından Seren Şirince ile çekimlerin yapıldığı Şile’nin Ulupelit Köyü’nde bir araya geldik. Genç oyuncuyla, diziyi, kendisi hakkında bilinmeyenleri ve merak edilenleri konuştuk.

‘İlişki Durumu: Karışık’ insanların kısa sürede bağlandığı bir dizi haline geldi. Bu başarıyı nasıl yakaladınız?

Ne yalan söyleyeyim bekliyordum. Ekip olarak bu işi hepimiz senaryo önümüze geldiği andan itibaren ciddiye aldık. Karakterleri ve oyuncuların kim olacağını da gördükten sonra iyi bir şeylerin altına imza atacağımızı hissettim. Doğru dizide, doğru zamanda başrol oynadığımı düşünüyorum. Bundan önce de belli bir aşamaya gelen dizi projelerim olmuştu ama ben seçici davrandığım için kabul etmemiştim.

Dizide canlandırdığınız Ayşegül karakterinin üzerinize yapışmasından korkuyor musunuz?

Üstüme yapışmasından hiç korkmuyorum. Bir oyuncu için böyle bir korkunun yersiz olduğunu düşünüyorum. Bu yapımdan sonra ileride yine bir şirin kız rolünde olabilirim belki ama orada ister istemez farklılıklar olacaktır. Şimdi insanlar beni gelecekte böyle kötü bir rolde hayal edemiyor olabilirler ama ben inşallah böyle bir rol gelir ve canlandırırım diyorum. Sınırlarımı aşabileceğim, kariyerime olumlu yönde etki edecek rollerin gelmesini isterim. Rol seçerken şımarıklık falan yapmam. Bu arada hiç öyle kırmızı çizgilerim de yok. n Bu karakter sizin hangi yönünüzü ortaya çıkardı? Dizinin ikinci bölümünde evlilik sahnesinde attığım göbeğin bir benzerini bugüne kadar hiçbir düğünde atmamıştım. Kimsenin karşısına geçip göbek atmamıştım. Bu işi tutkuyla yapıyorum, atmosferin etkisiyle de rahatça oynadım.

‘ŞU AN SEVGİLİM YOK’

Siz tutkuyla yaptığınızı söylüyorsunuz ama insanlar sizin boyunuza takılmış durumda.

Evet. İnsanlar en çok boyum hakkında spekülasyon yapıyor. Ben bunlara sizin aracılığınızla son noktayı koymak istiyorum. Boyum sosyal platformlarda yazıldığı gibi 1.69 değil 1.55. Kilom da 45. İnsanlar bana sürekli kısasın diyorlar, evet gerçekten kısayım!

Peki insanlar neden bu denli yükleniyorlar?

Toplum olarak çok küçük yaşlardan beri insanların dış görünüşleriyle dalga geçilmesi öğretilerek büyüyoruz. Anaokulunda bile, “Sen şişmansın, benim babam senin babandan daha güçlü...” minvalinde konuşmaların yaşandığını biliyoruz. İnsanların dış görünüşleriyle dalga geçmek çok hoşumuza gidiyor. Ben de hakkımda yapılan bu yorumlara gülüyorum, eğleniyorum. Boyumun kısa olmasından ötürü herhangi bir kompleks duymuyorum. İnsanların, kişilerin dış özelliklerine bakmadan yaptıkları işe baktıkları bir Türkiye diliyorum.

‘İlişki Durumu: Karışık’la haftalardır evlerimize konuk oluyorsunuz ama hâlâ kapalı kutusunuz. Biraz kendinizden bahseder misiniz?

Konserlere ve tiyatrolara gitmeyi, tek başıma film izlemeyi çok seviyorum. Yalnız kalmaktan hoşlanıyorum. İnsanın kendisiyle vakit geçirebilmeyi öğrenmesini düşünenlerdenim. Bu cümlelere bakarak melankolik olduğum sonucu çıkabilir ama bir dönem melankoliyle yaşadığım için bunun çok zor olduğunu gördüm. Melankoli bir yere kadar... Şu an hayatımda biri olmadığını da belirtmek isterim. Bunların dışında fırsat buldukça paten kayıyorum. Ama henüz durmayı öğrenemedim. Karşıma çıkan insanlara ‘Durun ben geliyorum’ diye bağırıyorum. Beni patenle görürseniz, derhal önümden uzaklaşın. (Gülüyor)

‘Moda’dan dışarı çıkmıyorum’

Nerede kaydığınızı söyleyin de bari insanlar ona göre pozisyon alsın.

Uyanır uyanmaz pilatese gittikten sonra evden patenlerimi alıp oturduğum semt olan Moda’da kaymaya başlıyorum . Bu arada Moda’dan dışarı hiç çıkmıyorum . İstanbul’da kendimi rahat ve huzurlu hissettiğim tek yer. Karşı tarafa etkinlik olduğunda veya arkadaşlarımla buluşmam icap ettiğinde geçiyorum .

Yıldızınız bir anda parladı. Gece yatağa kafanızı koyduğunuzda ne düşünüyorsunuz?

Dizi sektöründe insanlar “Aman canım alt tarafı bir dizi, iki oyna çık” diye bakıyor. Ama ben böyle yaklaşmayıp bütün enerjimi vermeye çalışıyorum. Hal böyle olunca kafamı yastığa koyunca çektiğim sahneler içime sinmiş oluyor. Hakkımda güzel şeyler de okuduğum zaman emeğimin karşılığını almış olduğum hissiyatı oluşuyor.

Takıntılar ınız var m? Kendimle ilgili aşmam gereken konuları sürekli sorguluyor um. Derinde, gizli kalan problemler imi çözmeye çalışıyorum . Sürekli kendimle çeliştiğimi söyleyebili rim. Bugün herhangi bir şeye güzel diyorsam yarın kötü diyebiliyoru m. Anı yaşamaya gayret ediyorum.

Hayallerin iz neler?

Sinema filminde oynamak en büyük hayallerimd en biri. Sınırlarımı aşabilmeye yardımcı olacak bir filmde oynamak isterim. Diğer bir hayalim de kendimi tanımak. Şu an kendimi tanıma sürecindey im. Burada canlandırdığım karakter de bu süreci hızlandırıyor. Saygı duyulan, namuslu, dürüst işler yapıp iyi bir oyuncu olmak istiyorum.

Sinemada kimlerle çalışmak istersiniz?

Fatih Akın, Nuri Bilge Ceylan, Seren Yüce, Reha Erdem... Bu saydığım isimlerin ruhumun farklı noktalarına dokunabile ceklerini düşünüyorum. Evrensel ve başarılı yönetmenler.