Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Kadir Kaymakçı '3 Cisim Problemi'nin problemi ne?

        ‘3 Cisim Problemi’ni (3 Body Problem) izleyen bir arkadaşım, “İnsanlar her şeyin altında bir anlam bulmak istiyorlar. Neden bu dünyadayız? Kıyamet nasıl kopacak? Biz kimiz?" Gibi gibi… Bu yüzden de işte sosyal medyada spritüal terapistleri (?) takip ediyorlar, bilinçaltı temizlik uzmanlarına (?) çuvalla para ödüyorlar, yok enerji terapisti, yok duygusal yeniden yaşantılama (bunu da sosyal medyada görmüş), beyin formatlama yaptırıyorlar. E dizi, kitap sektörü de yıllar önce keşfettiği bu konu üzerine içerik üstüne içerik üretiyor…” diye döküldü bir çırpıda! Okulda tek bir havuz problemi çözememiş ben, buraya bir kısmını yazdığım, arkadaşımın uzayıp giden tiradının gazıyla Netflix’in yeni global fenomeni ‘3 Cisim Problemi’ için kumandanın ‘oynat’ tuşuna bastım... Diziyle ilgili kendi fikrime söylemeden önce biraz dizinin yapım öyküsünü anlatayım... Buyurun...

        KİTABIN HAYRANLARINDAN BİRİ DE BARACK OBAMA

        Dizi, eski bir enerji santrali mühendisi olan, Çinli yazar Liu Cixin’in 2008 yılında yayınlanan ‘Dünyanın Geçmişi’ üçlemesinin ilk kitabı ‘3 Cisim Problemi’nde uyarlanmış. Kitap bizde İthaki Yayınları tarafından Zeynep Özmeral’in çevirisiyle 2016’da yayınlanıyor. Dizinin konusunu birkaç cümleyle şu şekilde özetleyebiliriz sanırım: “Çinde çok gizli bir askeri proje kapsamında uzaylılarla iletişime geçmek için uzaya bir sinyal gönderilir. Evrenin bir ucundan bu sinyale bir cevap gelir. Yok olmak üzere olan gizemli bir uygarlığın üyesi uzaylılar kendilerine Dünya’yı yeni yuva yapmak için yola çıkar...” Evet konu kabaca böyle ama Dünya’da aniden intihar etmeye başlayan bilim insanları, insanları gerçek bir ‘oyunun’ içine sokan garip bir başlık, bir kıyamet tarikatı, ve tüm bunları çözmeye çalışan bıkkın bir dedektif... Konuyu bilsek de ayrıntılar her zaman ilgi çeker değil mi!..

        Liu Cixin’in üçlemesi tüm dünyada 20 milyondan fazla satılarak Çin’den dünya pazarına çıkan tüm kitapların toplam satışını geride bırakır. Hugo dahil birçok edebiyat ödülü kazanmanın yanı sıra ‘Game of Thrones’un (GoT) yazarı George R.R. Martin gibi yazarlardan da büyük övgüler alır: “Olağanüstü bir kitap! Bilimsel ve felsefi tartışmaların eşsiz bir karışımı…” Kitabın hayranlarından biri de ABD eski başkanı Barack Obama!

        "BU KİTAP DİZİ YA DA SİNEMA FİLMİNE UYARLANAMAZ"

        E bu kadar konuşulan bir kitabın Hollywood’un dikkatini çekmeyeceğini düşünemeyiz tabi! “Bilim var, felsefe var, uzaylı var, uygarlığın sonu var ne duruyorsun film-dizi yapsana” diyerek birçok yapımcı, senarist işe koyulur. Ancak üçleme karmaşık ve de görsel olarak fantastik birçok konuya temas ettiği için yavaş yavaş “Bu kitap film-dizi yapılamaz” diye konuşulmaya başlanır. İşte tam da bu noktada devreye “Film-dizi yapılamaz” diye düşünülen bir başka kitabı ‘Game of Thrones’u TV’ye uyarlayan ve dünya çapında bir fenomene dönüşen ikili David Benioff ve D.B. Weiss bir adımı öne çıkıp kitabı beyazcamda izleyiciyle buluşturmak için kolları sıvar. İşin içine Brad Pitt, Rosamund Pike gibi başarılı oyuncular, Rian Johnson gibi Hollywood’un son dönemdeki en yaratıcı yönetmenlerinden biri de yapımcı olarak dahil olunca işte arkadaşımın coşkuyla anlattığı dizinin tohumları böylece atılmış olur.

        "İNSANLAR EN BÜYÜK BELİRSİZLİĞİN NE OLDUĞUNU FARK ETSİN"

        2020 yılında GoT’un yayınlandığı HBO’dan yeni projeler yaratmak için 200 milyon dolara Netflix’e transfer olan David Benioff ve D.B. Weiss, Alexandre Woo’yla birlikte yazdıkları dizi için, “Fiziği (bilim olan fizik bu:) seksi göstermek istedik” diyorlar… Tam bu noktada fizikte ‘3 Cisim Problemi’nin ne olduğuna bakmak gerek sanırım. Ancak Newton’dan beri bilinen ve birçok farklı çözümü olan (bir yerde 12 binden fazla çözüm var deniyordu) bu problemi yukarıda da söylediğim gibi ‘havuz problemi’ çözemeyen benim anlamlı iki cümlede anlatmam çok mümkün değil! Ancak dizideki açıklamanın yanı sıra birkaç farklı kaynaktan okumamam rağmen ancak şu şekilde anlayabildim, fizikçiler kusuruma bakmasın umarım doğrudur: “Dünya, Ay ve Güneş gibi üç gökcismi arasındaki etkileşim 3 cisim problemidir!”

        Biliyorum hiçbir şey anlamadınız, haklısınız ben de!

        Diziyi ‘seksi’ yapan da bu zaten anlamaktan ziyade anlamadığımız bu problemi kafamızda canlandırıp “Ya bütün bunlar gerçekse diye düşünmemiz sanırım…” Ne yani dünyamızı ele geçirmek için bilmem kaç milyon ışık yılı uzaktan yola çıkmış ve 400 yıl sonra buraya varacak uzaylılar olamaz mı?

        Kitabın yazarı Liu Cixin de bu seksiliğin farkında: “İnsanların, insanlığın karşı karşıya olduğu en büyük belirsizliğin ne olduğunun farkına varmalarını istiyorum. İnsanlar önümüzdeki 10 bin yıl boyunca gerçekleşmeyebilecek veya yarın sabah gerçekleşebilecek tek şeyin ve bu gerçekleştiğinde dünyamız ve hayatlarımız tamamen değişeceğinin farkına varsınlar. Umarım ‘3 Beden Problemi’ dizisi, insanların bir an da olsa yoğun ve sıradan hayatlarından yıldızlı gökyüzüne bakmalarını sağlar.”

        "BU KİTAPTA ANLATILAN EVREN BAMBAŞKA BİR EVREN"

        Bırakın görselleştirmeyi, anlaşılması bile neredeyse imkansız kavramlarla dolu bir kitabı ekrana taşımanın zorluğunu anlatırken gülüyor David Benioff: “Kaotik bir yörüngede üç güneş tarafından aydınlatılan bir manzara! Görüntü yönetmenimiz, üç güneşi gezegeni nasıl aydınlatacağını bulmaya çalışırken kelimenin tam anlamıyla saçlarını yoluyordu!”

        Şu anda onlarca platformda yayınlanan yüzlerce dizinin birbirinin benzeri olduğunu belirtiyor Benioff: “Bir başka gerilim, hukuk dizisi gibi diziler hep biri diğerini hatırlatıyor. Ama bu kitapta anlatılan evren farklı bir evren...”

        Dizinin farklı bir evren olduğuna bir itirazım yok! Nasıl olsun ki ‘görselleştirilemez’ denilen bir dünyayı gözlerimizin önüne getirmesi kendi başına bir başarı zaten. Ancak “Yeni Game of Thrones”, “Yeni Lost” gibi tanımlara ne gerek var bilmiyorum!

        Diziyi izleyenlerden biri “Çabuk söyleyin ikinci sezon ne zaman başlayacak” diye yazmış... Bir diğeri “Of çok düz ve sıkıcı!..” diyor.

        Çin’de geçen, kahramanları Çinli olan bir kitabı ‘Amerikanlaştırdığı’ için kızanlar da çok ancak yapımcıların bu konuda bir açıklaması var: “Kitabın Çin’de yayınlanan 30 bölümlük bir dizisi var. Ancak bizimki bir adaptasyon! Biz diziyi küresel hale getirdik. Çinliler var, Çin’de doğmuş Amerikalılar var, Latin Amerikalılar var... Bu kapsamı genişletmek bizim için anlamlıydı. Yapmak istediğimiz değişiklikleri Liu Cixin’le de paylaştık ve o bu değişikliklerin gerekliliğini anladı...”

        BAZI SAHNELER 400 YIL SÜRDÜ GİBİ GELDİ BANA

        “400 yıl içinde dünyanın uzaylılar tarafından istila edileceğini ve insanlığın yok olacağını bilseydim ne yapardım?” David Benioff ve D.B. Weiss’in bahsettiği ‘seksi’lik burada sanırım!

        Doğrusu Borges’in “Ya bütün bu yaşadıklarımız ormanda avlanmaya giden bir kaplanın zihninden geçenlerse?” sorusu daha seksi benim için.

        Dizinin sorusunu sorduğum bir arkadaşım "400 yıl sonra yaşanacak bir şeyden bana ne! Hiçbir şey yapamam kimse benden bir şey beklemesin" dedi... Ben kestirip atmak istemiyorum ancak 'havuz problemi' konusundaki beceriksizliği mi de bir kez daha hatırlatmak isterim...

        Bunun dışında diziyi ilgiyle izlediğimi kabul ediyorum. Görsel olarak etkileyici sahnelere diyeceğim yok. ‘Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç’ misali Araya serpiştirilmiş uzaylılar dünyaya doğru yoldayken yaşanan ‘karşılıksız aşk’, pişmanlıklar, hırslar, intikam duyguları, fedakarlıklar...

        Hafta sonu ekran karşısına geçip ‘bir oturuşta bitirilecek’ bir iş mi ‘3 Body Problem’ pek emin değilim. Yer yer dünyaya doğru gelen uzaylılardan bile ‘yavaş’ akan sahneler var. “Acaba diğer sahneye 400 yıl sonra mı geçeceğiz” diye düşünmeden edemedim doğrusu. Ha uzaylılar gelir mi bilmiyorum ama endişe edecek bir durum yok dizinin 8 bölümü bir şekilde bitiyor.

        Evet bitiyor bitmesine de bu gizemli dizi formülleri konusunda ‘şerbetlendik’ artık diye düşünüyorum. İki yaratıcısının “Bu evren farklı bir evren” dediğine bakmayın biz buna benzer ‘evren’leri komşu kapısı yaptık... Kendi adıma beni şaşırtan pek bir şey göremedim.

        Seveni çok olacaktır ancak bir bu dünyada mı öteki dünyada mı olduğu belli olmayan bir adada geçen ‘Lost’ gibi global bir fenomene dönüşür mü sanmıyorum!

        Ama merak etmeyin ikinci sezon için 400 yıl beklemeyeceksiniz... Yapımcılar çoktan ikinci sezon için yapımcılar kolları sıvamıştır...