Ünlüler, yaptırdığı estetikte aşırılığa mı kaçıyor?

Sedef ŞENKAL DEMİR / AHT

Hergün medyanın önünde olan ünlüler, yüzlerinin şeklini beğenmeyip estetik operasyon ya da botoks için bıçak altına yatıyor. Ancak başlayan operasyon süreci yenilerini de doğuruyor. Art arda operasyonlarla kimileri tanınmayacak hale gelirken, estetik harikaları da ortaya çıkıyor. Bir dönemin seksi yıldızı Serpil Çakmaklı da estetikle şaşırtan ünlülerden biri... Yeni yüzüyle bir gazeteye röportaj veren Çakmaklı'nın ilk bakışta tanınmayacak kadar değiştiği dikkat çekti. Uzmanlara özellikle ünlülerin estetik ya da botoksta aşırıya kaçıp kaçmadıklarını sorduk. İşte yanıtlar...

'Sanki, ölümsüzlük hezeyanı içindeler'

Kerem Doksat (Psikiyatr):

Estetik çılgınlığına girenler, yaşlanmanın ve ölmenin, tükettiğimiz ömrün sadece en tabii iki süreci olduğunu inkar ederek, bir nev'î ölümsüzlük hezeyanı içerisinde hareket ediyorlar. Eğer gerçekten gerek varsa bunlar tabii ki yapılmalı. Ama hiç gereği yokken orasını burasını gerdirten, botoks vs. ile palyaço suratlı, mimiklerini kaybetmiş, ürkütücü görünüşlü hâle gelen ve hemen hepsi de birbirine benzeyen bu "ünlüler" alenen gerçeklik hislerini ve içgörülerini kaybediyorlar. Bu acayip görüntülerinin de esasında ürkütücü, korkutucu, hâttâ tiksindirici olabileceğini maalesef göremiyorlar

'Aynada bütünü göremiyorlar'

Tuğba Ekinci (Şarkıcı):

Aynada kendilerini bütün olarak göremiyorlar. Yalnızca belli bir bölgeye bakıyorlar. Böyle olunca da doktora giderken takıntısıyla yola çıkıyor. Kendini bütünüyle, göz, burun, çene yapısıyla değerlendirmiyor. Belli bölgeyi kafasına takarak onu düzelttirmek istiyor. 'Ondan istiyorum.' diyor. Onu yaparsa ne olur diye düşünmüyor. Dokuyu çok fazla söndürmemek için dikkat etmek lazım. Estetik herkese gidebilir ama her suratın ayrı bir formu var. İyi estetisyenlerin fikrine saygı duylumlalı. Estetisyenin önerisi yerine 'Ben Ayşe'ye benzeyeceğim' diye eline bir fotoğraf alıp giderse, ortaya başka bir şey çıkar.

'Pazarın etkisi altında kalınıyor'

Umut Akyürek(Şarkıcı):

Her kadın daha iyi görünmek, daha sağlıklı bir hale gelmek ister. Bu çok normal bir istektir. Ancak bu işin acaip bir pazarı var. Estetik konusu pazar oldu nerdeyse. Önüne gelen bu sektöre giriyor. Oradaki insanlar ticarethane işletmesi mantığıyla düşünürse, kadınları da her türlü yanlış yönlendirebiliyorlar. Daha çok estetik, daha sık estetik daha iyiymiş gibi algı oluşuyor. Estetik de bana göre yakışmak diye bir şey yok. Yani 'Şöyle bir cilt, böyle bir burun yakışır, hemen yaptırayım.' gibi bir düşünce olmamalı. Güvenilir uzmanlara danışılmalı.

'İnsanların fiziklerine dikkat etmesi doğru'

Dr. Mustafa Tercan (Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı):

Estetik anlayışı toplumlarda, sosyal sınıflarda, farklı zaman dilimlerinde, yaş gruplarında, erkek ve kadınlar arasında farklılık göstermektedir. Ünlüler arasındaki estetik talebinin, normal toplum ortalamasından çok da fazla olduğunu düşünmüyorum. Sürekli göz önünde olan insanların fizik görünümlerine dikkat etmelerini doğal olarak karşılıyorum. Bunu onların topluma karşı gösterdikleri bir saygı şekli olarak da alabiliriz. Mimiklerle sanat icra eden tiyatro ya da sinema sanatçısı değilseniz, her insan gibi daha iyi görünmek normal olarak kabul edilmelidir. Estetik uygulamalar kişilerdeki gizli kalmış güzellikleri ortaya çıkarmayı hedeflemeli. Yaş, çevresel faktörler, yer çekimi gibi etkilerle deforme olmuş yapıları mümkün olduğu kadar eski haline getirmeyi amaçlamalıdır. Ünlülerde aşırı estetik talebi olduğunun düşünülmesi, belki bazı ünlülerin bunu dikkat çekme, gündeme gelme aracı olarak kullanması, belki de magazin basınında haber niteliği taşımasına bağlanabilir.

'Doktorlar abartılı isteği reddetmeli'

Dr. Özgür Evren Ersoy (Medikal Estetik Hekimi):

Estetik olayı, sadece ünlülerin ve sanatçılar için değil, tüm insanlar için gerekli olan ve kendisiyle barışık olmasını sağlayan bir olay. Makyaj yaptırmaktan ve saç boyatmaktan hiçbir farkı yok. Burada doktorun estetik bakış açısıyla, hastanın ya da uygulatacak kişilerin arzularının aynı paralelde buluşması lazım. O zaman sonuç mükemmel olur. Eğer doktor hastanın abartılı isteklerine karşın gaza gelirse, o zaman iş kontrolden çıkar ve robot gibi insanlar oluşur. Her kişinin ister yüz olsun ister vücut olsun, anatomisi ve yaratılışı birbirinden farklıdır. Hangi kişiye ne yapılması gerektiğini doktorun çok iyi tespit etmesi lazım. Bu tespit doğrultusunda uygulatmak isteyen kişilerin de istekleri aynı paralelde buluşturulursa mükemmel olur. Bu aşamalardan bir tanesi şaşarsa, o zaman sonuç fecaat olur.