Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Polemik Yaşam Selimiye, Bozburun ve Kilitbahir'e çivi bile çakılamayacak

        Bülent GÜNAL/AHT

        Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, büyük bölümü otel olan kıyılardaki kaçak yapıların yıkımına başlarken, Marmaris’in gözde tatil beldeleri Selimiye ve Bozburun ile Çanakkale Kilitbahir’e kıyı istisnası tanıma kararı aldı. Bakanlık, Kıyı Kanunu’na göre bu 3 tatil beldesinin de kaçak olduğunu saptadı. Ancak bu bölgelerin tarihi ve kültürel niteliği bulunduğunu dikkate alarak yeni bir karara imza attı. Kısa süre içinde TBMM’ye sevkedilmesi gündemde olan düzenlemeye göre, bu köylerdeki denize sıfır yapılara, hiçbir yeni bina yapılmaması şartıylaruhsat verilecek. Peki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın bu 3 tatil beldesi için ayrıcalık tanıması ve denize sıfır yapılara da ruhsat vermesi doğru mu?

        'Tabiatla artık oynamayalım'

        TURSAB Başkanı Başaran ULUSOY:

        Tabiatla artık oynamayalım. Çünkü tabiat öcünü alır. Dünyada korunabilir alan yüzde 12.9; Türkiye’de bu rakamyüzde 3.8. Yazıktır, günahtır. 400’ü aşkın kuş çeşidi bu toprakları terk etti, Manyas Kuş Cenneti ölüyor, Kaz Dağları ölüyor. Sahil kıyılarında bir tane bile otel yapılmasına izin verilmemeli. Kıyılar doldu artık. Otel yapılacaksa içerlere yapılsın. O sahiller 76 milyona ait. Kıyılar taş yığını haline gelmiş. Afrika ülkeleri safari parklarını koruyor, biz cennet köşelerimizi koruyamıyoruz.

        'Bu karar bir imar affıdır'

        Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp MUHCU:

        Hukuk ve planlama süreçlerini tamamen devre dışı bırakan yaklaşım, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından bu şekilde gündeme getirilmekte. Yıllardır, mutlak yapı yasağı olan kıyı bantları, sit alanları, meralar, orman arazileri, göller, içme suyu havzaları, ören yerleri yapılaşmaya açıldı. Tüm bunlar da hukuka aykırı şekilde yapıldı. Şimdi bakanlık son açıklamasıyla üç belde için imar affı getiriyor ve her imar affında dile getirilen bilindik söylemi kullanarak 'Bundan sonra bu bölgelere çivi dahi çakılamayacak’ diyor. 1983’te dönemin iktidarı da imar affı çıkarırken benzer cümleleri sarf etmişti ama olanlar ortada. Bütün kıyı bantları betonlaşmaya kurban edildi. Bu nedenle, adı geçen Selimiye, Bozburun ve Kilitbahir’in geleceği için endişelenmek gerekir. İmar affı sonrası bu köylerin tarihi güzellikleri, doğal yapısı tamamen yokolma riskiyle karşı karşıya kalabilir.

        'Uygulamayı bekleyip görmemiz lazım'

        Bozburun Belediye Başkanı Cemil ŞENER:

        Bu karar için bekleyip görmemiz lazım. Çünkü buna benzer kararların daha önce de alınacağı söylendi ama uygulamaya geçilmedi. Bozburun’da yaşayan halk sıkıntı içinde. Çocuğu evleniyor, ev yok. Burada kimse kirada oturmaz. İş lazım, işletme açamıyor. Köylünün kıyıda arazisi var, kullanamıyor. Yapmaya kalksa biz yerel yöneticiler olarak ceza yağdırmak zorunda kalıyoruz. Bu sefer vatandaşla yerel yöneticiler karşı karşıya geliyor. Peki kaçak yapılaşma önleniyor mu? Hayır. Bozburun 22 yıldır belediye ile yönetiliyor ve bugüne kadar 590 kaçak yapı inşa edildi. Eğer ihtiyaçlar göz önünde bulundurularak bir düzenleme yapılırsa, söylenildiği gibi kıyı istisnası tanınırsa memnun oluruz.

        'Kaçak yapılaşmanın önüne geçilir'

        Selimiye Köyü MuhtarıOsman COŞKUN

        Köyümüzün sahil kenarındaki evlerinin birçoğu eski yapılardır. Yeni yapılar da zaman zaman ilave edildi. Bunların da çoğunluğu turizm işletmelerine ait yapılar. Bakanlığın kararını olumlu buluyorum. Bugüne kadarki yapılara ruhsat verilecek ama bundan sonra herhangi bir yapı kıyılarda yükselemeyecek. Bu da kaçak yapılaşmaya karşı alınan önemli ve yerinde bir karar.

        'Köyümüzün betonlaşmasını istemiyoruz'

        Kilitbahir Köyü MuhtarıŞinasi TINAZ:

        Köyümüz çok nadide birköydür. Tarihi Milli Park içinde 1. derece sit alanı üzerine kurulmuştur. Köyümüzün betonlaşmasını, doğal halini kaybetmesini istemiyoruz. Ama bir şeyleri yaparken,başka şeyleri de yıkmamak lazım. Kilitbahir’de köylümüz zor şartlarda evlerini barklarını yapmış. Bugüne kadar yapılanlara ruhsat verilsin, ama bundan sonrası için de yapım izni verilmesin.

        'Bugünkü kanunlara göre Boğaziçi yalıları yapılamazdı'

        Mimar Tülin HADİ:

        Kıyı Kanunu’nun tanımına göre bugün inşa edilse kaçak sayılacak fakat yapıldığı dönem ve yaşayışın özelliklerini aktaran çok önemli eserler var. Örneğin, bugünkü kanunlara göre Boğaziçi yalıları inşa edilemezdi ancak geçmişin önemli birer belgesi olan bu yapılar kanun değiştiği için de yıkılamaz. Adı geçen beldelerde, ‘kültürel ve tarihi nitelik’ sebebiyle bu kararın alındığı, bir dokunun korunacağı belirtiliyor. Acaba bu doku ayrıcalık tanınacak kadar istisnai mi? Bu gibi alanlarda, katı bir yaklaşımla sadece korunmaya değer yapıları ayakta tutup yalnızlaştırmak da, ruhsat verip niteliksiz yapıları diğerleri ile beraber korumak da yanlış.

        'Kararın sadece bu üç belde için geçerli olması çifte standart'

        Marmaris Çevrecileri Derneği Başkanı Ahmet KUTENGİN:

        Bugüne kadar söz konusu yerleşim yerleri dahil birçok beldeye öyle tesisler inşa edilmiş ki, bugün için o otellerin yıkılması imkânsız. Ama en azından bundan sonra bu tür yapılara izin verilemeyecek olmasını olumlu karşılıyorum. Ancak bu istisnanın sadece Marmaris’te Bozburun ve Selimiye için geçerli olması çifte standart. Gökova’da 1. derece sit alanı üzerine yapılan villalar var; Yalancı Boğaz’da iskeleler yapılmaya, deniz doldurulmaya devam ediliyor. Örnekleri çoğaltmak mümkün. Bu nedenle kıyı istisnası iki-üçbeldeyi kapsamamalı.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ