Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Genel Sağlık Ağrı Bilimi İş kaybettiren hastalıklar!

        GAZETE HABERTÜRK / CEYDA ERENOĞLU

        cerenoglu@htgazete.com.tr

        Eklemlerinizde tutukluk ve şişlik hissediyorsanız, parmaklarınızı rahatça açıp kapatamıyorsanız, uzun süredir bel ağrısı çekiyorsanız, sabahları vücudunuzdaki katılık yataktan kalkmanıza izin vermiyorsa, iltihaplı romatizmal bir hastalığınız olabilir.

        Romatizmal hastalıklarla ilgilenen bilim dalına ‘Romatoloji’ adı veriliyor. Tanımlanmış 100’den fazla romatizmal hastalık bulunuyor. Bu hastalıklar vücudun hareket ve destek sistemini oluşturan yapıların (eklemler, kemikler, kaslar, bağlar, vb.) iltihaplanması, dejenere olması ve fonksiyonlarını kaybetmesi anlamına geliyor. Bazı romatizmal hastalıklar iç organları da etkileyebiliyor. Bu hastalıklar içinde en önemli yeri eklem romatizmaları ile iltihaplı eklem romatizmaları tutuyor. Bunlar; oynak yerleri ile mafsalların yanında sistemik belirtileri olan akciğer, böbrek ve farklı iç organlarda da tutulum yapıyor.

        GEÇMEYEN ŞİŞLİK İHMALE GELMEZ

        Romatizmal hastalıklarda en sık görülen yakınmanın; ağrı, şişlik ve eklem tutukluğu olduğu belirtiliyor. Hastalığın çok erken evrelerinde doktora başvuran ve erken tanı konulan hastaların başarılı şekilde tedavi edilebildiklerine dikkat çekiliyor. Hastalığa göre değişmekle birlikte 1 veya daha fazla ekleminde şişlik olan, 3 aydan uzun süreli bel ağrısı çeken ve bu ağrısı dinlenerek geçmeyen hastaların; zaman kaybetmeden ilgili uzman hekime başvurmaları gerekiyor.

        Bu alanda en sık görülen hastalığın, eklem kireçlenmesi olarak bilinen, ‘Osteoartrit’ olduğu görülüyor. İltihaplı romatizmal hastalıklardan bahsediliyorsa halk arasında iltihaplı eklem romatizması olarak bilinen ‘Romatoid Artrit’in (RA) ve omurga romatizması olarak bilinen ‘Ankilozan Spondilitin’in (AS) en sık karşılaşılan romatizmal hastalıklar olduğu belirtiliyor.

        BEL AĞRISI ELE VERİYOR

        AS’nin en önemli belirtisinin bel ağrısı olduğuna dikkat çekiliyor. Bel fıtıklarında da temel belirti bel ve bacak ağrısı olduğu için hastalığa doğru tanı konulması gerekiyor. Aksi halde AS’de 8-10 yıla varan tanı gecikmeleri olabiliyor. Prof. Dr. Ömer Kuru, “Bel ağrısı erişkin popülasyonda yaygın görülen bir tablodur. Mekanik bel ağrılarındaki tedavi yöntemiyle AS’deki tedavi yöntemi tamamen farklıdır” diyor. AS ve RA genetik faktörlerin de rol oynadığı hastalıklar olarak tanımlanıyor.

        RA’da hastalığa yatkınlıkta genetik faktörlerin rolü yüzde 60’ken, AS’de bu oranın yüzde 90 olduğu belirtiliyor. Prof. Dr. Kuru, “Buradaki genetik faktörler, hastalığın başlamasında ve kötü seyretmesinde etkili olabiliyor. Ancak bu hastalıkların oluşmasında genetik faktörlerin yanında çevresel faktörler de rol alıyor” diye konuşuyor.

        DÜĞMELERİNİ İLİKLEYEMEYEN VAR

        RA: En sık tutulan eklemler el ve ayak eklemleri olduğu için, buralarda şekil bozuklukları gelişiyor. Bu hastalar; ellerini kullanmakta, çatal bıçak tutmakta, düğmelerini iliklemekte zorluk yaşıyor ve ayak deformitelerine deniy le ayakkabı giymekte zorlanıyor.

        AS: Omurgayı tuttuğu için sırt ve boyun bölgesinde öne doğru bükülmeler oluşuyor. Bu durumda hasta omurga esnekliğini ve hareket yeteneğini kaybettiği için öne, yana ve arkaya eğilmekte zorluk çekiyor. Başını çevirip arkaya doğru bakamıyor.

        NASIL TEŞHİS KONULUYOR?

        RA: Hastalık genellikle el ve ayakların küçük eklemlerini tutuyor. Bu eklemlerde şişlik ve ağrıyla beraber sabah tutukluğu da varsa; doktor, tetkikleri de isteyerek tanı koyuyor.

        Laboratuvarda romatoid faktörün (+) ve iltihap parametrelerinin yüksek olması tanıyı destekliyor. Ancak laboratuvar sonuçları hastaların yüzde 30’unda negatif olabiliyor. Dolayısıyla teşhis, hekimin gözlemine ve hastadan alınan öyküye göre şekilleniyor. Hastalık sistemik özellik gösterdiği için hasta kendini bitkin hissedebiliyor.

        1 saati aşan sabah katılığı hastalığın en önemli belirtileri arasında. Ellerin yumruk yapmakta ve açılıp kapanmakta zorlanması da bu hastalara özgü belirtiler arasında değerlendiriliyor. Doktor, şiş olan eklemin üzerine dokunduğunda üzerinin sıcak olduğu görülüyor. Bu, iltihap anlamını taşıyor.

        AS: Temel belirtisi istirahatle geçmeyen, egzersizle azalan bel ağrısı. Bel bölgesindeki sakroiliak eklemlerin MR’la görüntülenmesi tanı için önemli. Hastanın 3 aydan uzun süren ve yavaş yavaş gelişen bel ağrısı varsa; AS akla geliyor.

        HASTALIKLARIN İLERLEME HIZLARI

        RA: Hastaların yüzde 15’inde iyileşme oluyor ve şikâyetler düzeliyor. Kalan gruptaysa ilerleme gerçekleşiyor. Vakaların yüzde 75’inin 20 yıl içinde özürlü hale geldiği ve hastalığın ölüm riskinin normal popülasyona göre 2 - 2.5 kat fazla olduğu belirtiliyor. En sık görülen ölüm nedeninin kalp-damar hastalıklarından kaynaklandığına ve beklenen yaşam süresinde 5-7 yıllık bir azalma gerçekleştiğine dikkat çekiliyor.

        AS: Hastaların yüzde 20’sinde ilerleme olmuyor. Yüzde 25’lik grupta hızlı, kalanındaysa yavaş ilerliyor. Hastaların yüzde 27’sinde kalça ekleminde tutulma bildiriliyor ve bunların bir bölümüne erken yaşta protez gerekiyor.

        OMURGA ROMATİZMASI ERKEKLERDE DAHA FAZLA

        RA: Kadınlarda daha sık görülüyor. Hastalığın, genetik olarak yatkın bireylerde araya tetikleyici bir faktörün girmesi sonucu başladığı düşünülüyor.

        AS: Erkeklerde daha sık görülüyor. HLAB27 denilen insan lökosit antijenini taşıyan bireylerde bu hastalığa daha sık ratlanıyor. Kesin nedeni bilinmiyor. HLA-B27 antijenini taşıyan bireylerde araya tetikleyici bir faktörün girmesi sonucu başladığı kabul ediliyor.

        İŞ KAYBETTİREN HASTALIKLAR

        RA: Bu hastalarda iş özürlülüğü oranı yüksek oluyor. 5 yıl içinde hastaların yüzde 20’si iş göremez hale geliyor. İşsizliğin, RA hastalarında kontrol grupları a göre yüzde 25 oranında daha fazla olması dikkat çekiyor. Ayrıca RA hastalarının boşama oranlarının normal popülasyona göre daha yüksek ve boşananların tekrar evlenme oranının daha düşük olduğu belirtiliyor. Depresyon oranlarının tüm kronik hastalıklarda olduğu gibi RA 'lılarda da yüksek olduğuna dikkat çekiliyor. Yapılan çalışmalar RA’ lı bir hastanın topluma maliyetinin yıllık 15 bin-25 bin Eu o arasında olduğunu gözler önüne seriyor.

        AS: AS’ li hastalar erken yaşta hastalandıkları için, bu kişilerde işlerini kaybetme oranı normal popülasyona göre daha yüksek oluyor.

        YARIN: YAŞAM KALİTENİZİ ARTIRMAK İÇİN DÜZENLİ EGZERSİZ YAPIN

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ