Yaz gelmeden göbeğinizi eritmek için...
İşte yaza fit girmenin yolları!
Giriş: 27.04.2013 - 01:36 Güncelleme: 27.04.2013 - 01:36
Hayalini kurduğunuz görüntüye sahip olmak için harekete geçin!
Kavun, karpuz, dut ve üzüme dikkat!
"YEMEKLER DÜŞÜK ISIDA, UZUN SÜRE PİŞİRİLMELİ" - - "Yemekler, çok yüksek ısıda pişirilmemeli, ayrıca unla terbiye yapılarak hazırlanmamalı! Yemekler düşük ısıda, uzun süre pişirilmeli. Malzemeler çiğden hep birlikte tencere veya tepsiye konup, ocakta ya da fırında pişirilmeli, yağda soğan veya biber öldürme gibi yöntemler uygulanmamalı."
"Özellikle güveç yaparken önce tencerede kavurma, sonra fırında pişirme gibi iki farklı pişirme şeklinin bir arada olmaması gerekiyor! Ya tencere ya da fırın tercih edilmelidir! Pişirme süresi çok fazla uzayıp, ısıya maruz kalma şekli değişip, ısı derecesi arttıkça yemekteki faydalı vitamin ve mineraller ölüyor."
"PİŞİRMEDE ALÜMİNYUM FOLYO VE TEFLONLARDAN UZAK DURULMALI" - - "Yemekler cam, çelik veya emaye kaplı dökme demir tencerede, tepside pişirilmeli. Alüminyum ve teflonlardan, mikro dalga fırınlardan uzak durulmalı. Pişirme sırasında alüminyum folyo, yanmaz pişirme poşeti ya da yağlı kağıt gibi ürünler asla kullanılmamalı!"
"YEMEKLERDE BLENDER VEYA MİKSER KULLANILMAMALI" - - "Yemeklerde blender (karıştırıcı) veya mikser (çırpıcı) gibi elektrikli aletler kullanılmamalıdır. Çünkü yemeği işlenmiş hale getiriyor ve lifleri yok edip, sağlıksız hale dönüştürüyor. Bu da hazım sisteminin bozulmasına sebep oluyor."
"KIZGIN YAĞDA KIZARTMA YOK" - - "Kızgın yağda kızartma yapılmamalı! Balık ya da etler, sos veya una bulandırılarak yağda kızartılmamalıdır. Eğer illa kızartma yapmak isteniyorsa kısık ateşte, az zeytinyağı veya tereyağı ile sade pişirme yapılabilir."
"BESİNLERİ MEVSİMİNDE TÜKETMELİ" - - "Bugünün çocukları hem hareketli sokak oyunlarından, hem güneşten mahrumlar, hem de çilek, muz, salatalık, domates, biber gibi yiyeceklerin maalesef dört mevsim boyunca yetiştiğini sanıyorlar. Asıl üzücü olan ise, anne ve babaların bu durumu doğal karşılaması!"
"Tıpkı sebze ve meyveler gibi, ülkemizde yetişen deniz balıklarının (çiftlik değil!), dağda bayırda yetişen yabani otların (serada değil), orman meyvelerinin (hormonlu, yapay üretim değil) de mevsimleri, zamanları var. Öncelikle mevsiminde yetişen yiyecekleri tüketmemiz gerekiyor."
"BUĞULAMA, EN SAĞLIKLI PİŞİRME YÖNTEMİ" - - "Izgara yapılabilir, ancak yiyecekler yakılmadan ve yüksek ateşe, kömür ve odun alevine, dumanına maruz kalmadan pişirilmeli. Ayrıca buğulama en sağlıklı pişirme yöntemlerinden biridir.
"AYNI YEMEĞİ DEFALARCA ISITMAK TEHLİKELİDİR" - - "Yemekleri pişirirken çok az su konmalı. Böylece hem besin değerleri korunuyor, hem de daha lezzetli oluyor. Tazelik ve besin değerleri açısından yemekler günlük olarak pişirilmeli. Birkaç günlük yemek yapıp, aynı yemeği defalarca dolaba koyup çıkartmak, her seferinde ısıtmak tehlikelidir, kesinlikle yapılmamalıdır."
"KONSERVE BALIKLAR TERCİH EDİLMEMELİ" - - "Taze balığın her türlüsü sağlıklı. Ancak teneke kutudaki ve poşetlerdeki konserve balıklar, ambalajlarındaki kanserojen maddelerden dolayı riskli hale dönüşür. Bu yüzden fabrikasyon konserve balıklar da tercih edilmemelidir."
RAFİNE ŞEKER VE TATLI (AŞIRI KARBONHİDRAT) TÜKETİMİNİN ZARARLARI - - . Tüm hücresel fonksiyonlarımız yavaş yavaş bozulmaya başlar. Organizmadaki birçok sistem normal çalışamaz hale gelir. - - . Protein emilimini engeller.
. Vücudun mineral dengesini bozar. Krom ve bakır eksikliğine neden olur. - - . Kalsiyum ve magnezyum emilimini bozar. - - . Vücutta su tutulmasını arttırır.
. Dokuların esnekliğini ve işlevini bozar. - - . DNA yapısında zarara yol açar. - - . Bağımlılık yapıcı bir maddedir.
. Vücudun bağışıklık sistemini yıkar ve zayıflatır. - - . Beyinde delta, alfa ve tetra dalgalarını bozar. Dikkatsizliğe, baş ağrısı ve migrene, depresyona neden olur. Şeker ve tatlı alımı azaltıldığında duygusal kararlılık artar.
. Alzheimer hastalığına neden olur. - - . Derimizdeki kolajen yapısını bozar. Ciltte kırışıklıklara, erken yaşlanmaya sebep olur. - - . Çocuk felci riskini arttırır.
. Böbreği büyütür, böbrek taşlarına sebep olur. - - . Her türlü kanser hücresini besler, mide kanseri riskini arttırır.
"TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK SORUNU, KABIZLIK" - - "Türkiye'nin en büyük sorunu kabızlıktır. Kabızlık ülkemizde hiçbir zaman hastalık olarak görülmez. Eğer siz her gün muntazam bir şekilde büyük abdeste çıkamıyorsanız, vücudunuz iyi çalışmıyor demektir. Bu, en önemli sinyal.
Örneğin bana gelip, 'Ben çocukluğumdan beri kabızım' diyen hastalar var. Bu demektir ki vücutta hiçbir şey doğru dürüst çalışmıyor.
Türkiye'de hekimler, bunu sormaya utanıyor, hastalar da sorunca 'Kusura bakmayın' diyorlar. Her gün düzenli olarak tuvalete çıkabiliyorsanız vücudunuz saat gibi çalışıyor demektir. Çıkamıyorsanız bir bozukluk var demektir.
Hareket etmezseniz, su içmezseniz vücudunuz çalışmaz. Tabi ki yiyecekler de bunu etkiliyor.
Kabızlığın en büyük nedeni aşırı şekerdir. Şeker ve şekere dönüşen unlu ve nişastalı gıdalar bağırsak florasını bozar. Şekerli yiyecekler yediğiniz sürece gazınız ve kabızlığınız artar.
Onun için bağırsaklarda 4 binden fazla birlikte yaşadığımız mikrop vardır. Bunlar iyidir veya kötüdür. Şeker, kötü olanları arttırır.
Çok tatlı yiyen ve çok unlu gıdalar yiyenlerde bağırsak problemleri, kronik bağırsak hastalıkları başlıyor."
"MARKETTE SATILAN LİMON SULARI ZARARLI" - - "Limon faydalı bir meyvedir. Ancak organik olmasına ve dış kabuğu kimyasallarla mumlanmış ve boyanmış olmamalı. Limon her zaman taze sıkılmış olarak kullanılmalı."
"Çoğu markette limon suyu olarak satılan sarı suların limonla yakından uzaktan alakası olmadığı gibi son derece zararlıdır."
YÜKSEK ORANDA DOĞAL OMEGA3 İÇEREN GIDALAR - - . Somon, Norveç uskumrusu, palamut, hamsi, sardalye gibi soğuk deniz balıkları
. Çayır ve çimenlerde serbest dolaşıp beslenen kuzu ve oğlak gibi hayvanların eti - - . Çayırlarda serbest dolaşıp beslenen tavukların yumurtaları - - . Keten tohumu - - . Semizotu - - . Kabak ve ayçiçeği çekirdekleri - - . Fındık, fıstık, ceviz ve badem
OMEGA 3 YAĞLARININ FAYDALARI - - . Omega 3 yağları, sağlıklı doğmamıza, büyümemize, ürememize ve yaşamamıza yardımcı olur. - - . Kilo alma ve obeziteyi önler, kilo vermeyi hızlandırır.
. Kalp yetersizliğini önler.
. Eklemlerde meydana gelen ağrı, şişlik ve sertlikleri, ileri yaşlarda sıklıkla görülen vücut ağrılarını önler.
. Kan yağlarımızı düzenler, normal düzeylere getirir. - - . Aspirin gibi kanı sulandırır, aspirinden farklı olarak mide ve bağırsak kanamalarına neden olmaz.
. Damar sertliği, hipertansiyon, kalp- damar tıkanıklıkları, kalp krizi ve felç hastalıklarını önler. - - . Polikistik over sendromu denilen yumurtalık hastalığını önler.
Ve işte önerilen Karatay menüleri!
Az pişmiş iki yumurta.
Yumurta yemekten bıkanlar, kuzey ülkelerinde olduğu gibi soğuk balık yiyebilir.
Bir avuç içi kadar az tuzlu peynir.
Az yağlı, light ya da krem peynir olmayacak!
Ekmek yerine bir ince belli çay bardağı ceviz içi,
fındık,
fıstık,
badem,
yer fıstığı.
Az tuzlu 8-10 zeytin.
Mevsimine göre domates,
biber,
salatalık,
turp,
maydanoz,
nane,
roka.
Limonlu çay
ya da süt içilebilir.
Etli sebze yemekleri,
zeytinyağlı sebze yemekleri
3-5 kalem pirzola,
biftek,
bonfile,
kuzu kapama.
Yanında pilav, patates yenmeyecek.
Balık.
Döner,
kebap türleri
Yanında pide, pilav yenmeyecek.
Her türlü mercimek yemeği (Sarı, kırmızı veya yeşil olabilir.)
Semizotu
Enginar,
kereviz,
lahana,
karnabahar,
pırasa yemeği
Karnıyarık, imambayıldı,
patlıcan kebabı,
içli köfte,
yaprak sarması,
her türlü dolma.
Dolma bulgurla yapılmalı!
Pastırmalı ya da kıymalı kuru fasulye,
bakla,
nohut.
Evde pişirilmiş her türlü çorba, domates, tarhana, paça, işkembe vs.
Öğle yemeğine benzer yiyecekler yenilebilir.
Öğle yemeğine benzer yiyecekler yenilebilir.
Ancak 19.00-20.00 saatlerinden sonra yatıncaya dek hiçbir şey yenmemesi ve şekerli içecek içilmemesi şart.
Akşam yemeğinden sonra su, ayran, şekersiz ve tatlandırıcısız limonlu çay, yeşil çay, tarçın ve karanfil çayları içilebilir.
3'üncü öğün hastalıktır! Canan Karatay'dan beslenme ipuçları...
'KÖY TEREYAĞI SAĞLIKLI' - - Tam yağlı, doğal olan her şey tüketilmeli. Saf köy tereyağı, katkısız Trabzon, Urfa ya da Malatya gibi yörelerimizin tereyağı kullanılabilir. Hatta kadınlarımız tıpkı yoğurt gibi evde tereyağını kendileri yapabilirler. Zeytin dahi evde yapılabilir.
'Karatay Mutfağı'nda bunların tarifini verdim. Katkısız ve çocuklara en faydalı biçimde kendi besininizi hazırlayabilirsiniz. Tereyağı, yayık ayranı aslında yarım saatlik bir iş.
Neneler ya da ev kadınları, evde oturduklarında sürekli televizyon izlemek yerine bunu kolaylıkla yapabilirler. Saf köy tereyağı, en sağlıklısıdır, buzdolabında bile katı değildir ve istenildiği kadar kullanılabilir. Saf köy tereyağı ve soğuk sızma zeytinyağı her gün gereği kadar vücudumuza girmelidir."
'YEMEKTE TEREYAĞ VE ZEYTİNYAĞI KULLANILMALI' - - - "Zararlı dediğimiz yağlar, trans yağlardır.
Trans yağlar, kızartmalarla meydana gelen yağlardır, işlenmiş her gıdanın içindeki trans yağlar zararlı ve kanserojendir.
Artık halkımız, şekere ve trans yağlara dikkat etmeli, zaten dikkat edilirse hastalık da kalmaz. Mısırözü ve ayçiçeği yağı, çiğ olarak kullanılabilir. Ama ikisi de ısındığı veya kızardığı zaman aşırı miktarda trans yağ oluşur. Margarin haline gelince de, katı ya da sıvı olsun, içi trans yağ doludur.
Yemek yaparken tereyağı, zeytinyağı veya fındıkyağı kullanmak gerekir, çünkü bunlar ısıya dayanaklıdır ve hemen bozulmazlar.
Bunlardan asla korkmayacağız, bu yağlar yanmadıkça, trans yağ oluşmaz. Isınınca bozulan mısırözü ve ayçiçeği yağıdır.
'Kelleyi, paçayı, işkembeyi rahatlıkla yiyebilirsiniz' - - "Yağlardan en sağlıklısı, serbest dolaşan hayvanların etindeki hayvansal yağlardır. Kuzu eti yediğiniz zaman yağıyla birlikte yemelisiniz. Kuzu etini kaynatıp et suyu çıkardığınız zaman da çok sağlıklı olur.
Sevdiğiniz kelleyi, paçayı veya işkembeyi rahatlıkla yiyebilirsiniz.
Sakatatlardan hepsini yiyebilirsiniz. Karaciğer de buna dâhil. Şişman hanımlar, 'Dizlerimde kıkırdak kalmadı' diyor. Sen protein yemezsen tabii ki dizin gider, sağlıklı protein, sağlıklı yağ, yumurta, tereyağı, saf zeytinyağı yemezsen kilo veremezsin.
Paça çorbası, diz eklemleriyle ilgili sorunlara birebirdir. Ben haftada 2 kez paçamı, işkembe çorbamı içerim.
Beni eleştirenler, '10 yıl sonra ne olacak?' diyorlar.
Oysa ben bunları yeni söylemiyorum ki. Yıllardır bunları anlatıyorum. 1987 yılında, ABD'ye gittim. Oraya gidinceye kadar İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde Koruyucu Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı'ydım. Tüm bu söylediklerim yeni ifadeler değil. O zamandan beri takip ettiğim hastalar, şimdi 80-90 yaşlarında ve sağlıklılar."
'KIZARTMA HİÇ YOK' - - "Kızartma bitti, hiç yapılmayacak, Çünkü kızartma trans yağ demektir.
Balık ızgara, fırın, buğulama şeklinde yenilebilir. En sağlıklısı bunlardır.
Ama Trabzon ya da Ordu'da yapıldığı gibi hamsiyi una bulayıp kızartırsanız o tehlikelidir! Kanserojendir! Aslında yiyecekleri biz pişirirken ya da tüketirken tehlikeli hale getiriyoruz.
İdeal bir öğlen yemeği, biftek veya bonfile ile güzel bir salatadan oluşur. Bütün bir balık yiyebilirsiniz. Izgara yapılmış sebze, döner yiyebilirsiniz. Ama dönerin yanında pilav, patates, pide yok!
Bir iki kaşık tam buğday veya bulgur pilavı, cacık, yoğurt, ayran olabilir. Doyuncaya kadar yiyebilirsiniz, sakın az yiyip de aç kalmayın,
Sonra halsizleşir doğru dürüst iş yapamazsınız. Kilo almayacağım diye yalnız salatayla öğün geçirmek bu nedenle doğru değildir!"
'Türk milleti 8-12 öğün besleniyor, enine büyüyor' - - "İbn-i Sina, Ortaçağ'ın en önemli bilimadamı, tıp hekimidir. Onun yazdığı tıp kitapları Ortaçağ'da bütün tıp okullarında okutuluyordu. İbn-i Sina, 'İki öğün sağlıktır, üçüncü öğün hastalıktır' der.
Sabah zaten çok kuvvetli yiyince doğal olarak iki öğüne iniyorsunuz. Akşam yemeği de erken yemeli. Hz. Muhammed'in tavsiyesi de bu doğrultudadır. Kuvvetli bir kahvaltı yaptıktan sonra zaten acıkmıyorsunuz.
Ama Türk milleti maşallah 8-12 öğün besleniyor, öyle alıştırıldı, öyle programlandı. Bu nedenle de Türk milleti enine büyümeye başladı! -
'YAŞ İLERLEDİKÇE HAREKET ARTACAK' - - 50 yaşından sonra 6-7 öğün yemek tamamen sağlıksızdır. İbn-i Sina diyor ki, 'Yaş ilerledikçe, hareket artacak'.
Oysa biz yaşlandıkça köşemize çekiliyoruz, bu çok yanlış.
Türk toplumu eğer şişmansa, hastaysa, göbeği varsa, şeker veya kalp hastasıysa, kiloluysa, depresyon hastasıysa, kanseri varsa, Alzheimer'ı varsa şeker, tatlı tüketmeyecek.
Benim gibi 60-70 yaşındaysanız, oturup 3 öğün ekmek, şeker yiyemezsiniz. Şekerli içecek içemezsiniz.
Çünkü harcamıyorsunuz, ihtiyacınız da kalmıyor. Metabolizma yavaşlamış oluyor, hormonlar gitmiş. Vücutta hormon kalmamış. Ben buna dikkat çekmek istiyorum."
'Diyet yiyeceklere dikkat!' - - "Light ürünlere, diyet olan tüm yiyecek ve içeceğe karşıyım. Çünkü diyet denilen besinler, içindeki doğal yağların, doğal vitaminlerin, doğal minerallerin alınmış olan kısmıdır.
Diyet yiyecekler, en sağlıklı kısmı alınan ve en pahalı satılan ürünlerdir. Hazır gıdalar da öyle. Hazır gıdalardan da uzak duracaksınız. Doğal gıdaları kendiniz hazırlayıp yiyeceksiniz. O zaman hastalanmazsınız, verdiğiniz kiloları da almazsınız."
'Yapay gıdalar kısırlık ve kanseri artıyor' - - "Yanlış beslenme ve yapay gıdalar sonucunda kısırlık artıyor. Sadece kısırlık değil, kanser, kalp hastalığı, şeker hastalıklarında da artış görülüyor.
Hepsinin temelindeyse obezite yatıyor. - Obez, karaciğer yağlanması olan yani insülin yüksekliği olan kişilerde östrojen hormonu da yükseliyor, polikistik over gelişiyor, kadınlarda üreme duruyor, erkeklerde memeler büyüyor ve spermin kalitesi ve sayısı azılıyor.
Bir de GDO'lu gıdalar var. Bunlar ve trans yağların aşırı tüketilmesi üreme dahil vücuttaki her şeyi bozuyor." -
'Hareket etme şartıyla istediğin kadar ye' - - "Kaç gün diye bir şey yok, doyuncaya kadar her şeyi yiyeceksiniz. Karatay Mutfağı'nda 'kaç kalori' hesabı yok. Ben başka bir şey söylemiyorum.
Hareket etmek ve sağlıklı yiyecekler olması şartıyla istediğiniz kadar yiyebilirsiniz.
Bilgisayar ya da televizyon karşısında saatlerce oturursanız olmaz!
Hareket etmeden hiç kimse kilo veremez.
Ama gençsiniz, atletsiniz, saatlerce spor yapıyorsanız ya da hamileyseniz o zaman tabii ki yiyecekseniz. Her gün 5 kilometre koşun ya da yürüyün.
O zaman sağlıklı yiyeceklerden istediğinizi, doyuncaya kadar, bakın bir kez daha vurguluyorum doyuncaya kadar yiyebilirsiniz.
Örneğin pastırmalı kuru fasulye, mercimek, piyaz gibi yemekleri doyana kadar yemelisiniz. Ama ekmeksiz olarak! Tabii ki kuru soğanla... Neden? Çünkü biz de bir söz vardır biliyorsunuz: 'Aç ayı oynamaz!' deriz. Pirinç yerine de bulgur tüketilmeli.
Tam buğday ve bulguru yiyebilirsiniz."
'Yemekte içilen su hazımsızlık yapar' - - "Su 24 saat içilmelidir.
Ancak yemek sırasında içilmemeli. Çünkü mide asidini sulandırır, hazımsızlığa neden olur.
Her gün azar azar yudum yudum 2.5 litre su tüketilecek. En önemli kriter, idrar rengi, açık limonata renginde olacak. Öyle değilse vücuda yeterli su girmiyordur.
İşte bu sebeple Türkiye'nin en büyük sorunlarından biri de kabızlıktır. Kabızlık ise, metabolizmanın bozulduğunun en basit ve en önemli göstergesidir, belirtisidir. Ciddi bir sağlık sorunudur. "Bu nedenle de bağırsaklar çalışmıyor.
Taze sıkılmış tehlike!
"Nar suyunun şekerli sudan farkı yok, narı bütünüyle yemeli" - "Son günlerde bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için her yerde nar suyu tavsiye ediliyor. Ancak nar suyu şekerdir. Nar en yüksek antioksidanı olan meyvelerdendir ama bütünüyle yenilmelidir. Narın suyu sıkıldığı zaman, yani su haline geldiği zaman bunun içindeki lifler parçalanır. Bunun artık şekerli sudan farkı yoktur içinde C vitamini vardır, ama C vitaminin fazlası üstten girer, alttan çıkar. Eğer günde bir meyve yiyecekseniz, bunu portakal gibi soyacaksınız, beyazıyla yiyecekseniz. Esas C vitamini beyazındadır. Geri kalanı fruktozdur, glikozdur ve de tehlikelidir."
"Taze sıkılmış meyve suyu bile yağlanmaya neden olur' - "Taze sıkılmış meyve suyu kan şekerini ve insülini yükseltir ve yağlanmaya başlarsınız. Meyve suları karaciğeri yağlandırır. Meyve sularında fruktoz (meyve şekeri) ve glikoz vardır. Alkol alanlarda nasıl bira göbeği oluşuyorsa, fruktoz da vücuda girince karaciğerde yağ olarak depolanır. Meyve suyu ve şekerli içeceklerden dolayı ve hareket etmemeleri nedeniyle çocukların da göbeği yağlanır. Bugün 12-13 yaşındaki erkek çocuklarının göbeği, memeleri, kalçaları büyüyor. Plajda denize girmeye utanıyorlar. Ama kabahat onların değil, ana babalarının. Çünkü sürekli şekerli içecek içmeye özendiriliyorlar. Bu çok yanlış! Çocuklar ayran, su ve şekersiz çay içmeli. Çocuklarımızı nasıl beslersek, neyle beslersek, o şekilde gelişirler, o biçimde büyürler unutmayalım. Ne ekersek onu biçeriz!"
"Şekerli içecekler ABD'de her yıl 25 bin kişiyi öldürüyor" - "Harvard Üniversitesi'nde bir çalışma yapıldı. Amerika'daki şekerli içecekler her sene 25 bin ölüme sebep oluyor. Amerika'da şekerli içecek tüketimi çok fazla, ama Türkiye de ikinci ülke olarak bildirildi. Türkiye'de bunun araştırması yapılmıyor. Çünkü herkes 'Ben şeker yemeden yapamam' diyor. Dilimizde 5 tane tat alma duyusu vardır, bunlar tatlı, acı, ekşi, tuzlu ve imami'dir. İmami özellikle çocuklarda yapay, suni yiyeceklere alışkanlıktır. Çocuklar, bu suni tatlara alışır ve onu aramaya başlar. Siz bebeklere şeker vermeye başladığınız zaman o çocukların diğer tat alma duyusunu köreltiyorsunuz. Onun için 'Tatlısız yapamam', 'Adetimin bilmem ne gününde şekere saldırırım' diyorsunuz. Bu yanlış beslenmenin belirtisidir."
'Çocuklara kesinlikle asitli içecekler içirilmemeli' - "Şekerli ve asitli içeceklerin reklamına bile tahammül edemiyorum. Bilhassa Ramazan ayında iftar sofrasına asitli bir içeceğin konulması... Çok ayıp ve günah! Ayran varken, su varken, çay varken bunları tüketmek çok tehlikeli. Onu gören çocuklar, 'Annem, dedem de bunu içiyor' diye düşünüyor. Bu asitli içecekler kesinlikle eve alınmamalı, çocuklara içirilmemeli."
"Dedeler çikolatayla torunlarını zehirlemesinler" - "Çocuklara ayran içme, fındık, fıstık, ceviz, incir, kayısı yeme alışkanlığı kazandırılmalı. Dedeler, babalar, nineler eve gelirken çikolata ya da şekerli bir şey alıp gelmesinler. Çocuklarını veya torunlarını zehirlemesinler.
'Mısır gevreği en tehlikeli yiyeceklerdendir' - "Çocuklara yedirilen bir başka yiyecek de, mısır gevreği. Mısır gevreği fabrikada üretilmiş undur, en tehlikeli yiyeceklerdendir. İşlenmiş tüm gıdalardan uzak duracaksınız. Bir de bunların 'zayıflatıyor' diye tanıtılanları var. Kullananlar, zayıflayamıyor bile, içi trans yağ dolu. Hakiki yiyecek değil, suni yiyecek bunlar. Pakete girmiş hemen her şey tehlikelidir!"
'Kansızlara pekmez veriyorlar, pekmezde kansızlığı giderecek hiçbir şey yok' - "Bal yüzde 60 fruktoz, yüzde 40 glikozdur. Fruktozun karaciğeri ve vücut yağlanmasını başlattığını söyledik, pekmez de öyle. Hurma da şeker bakımından çok tehlikelidir. Keçiboynuzu sağlıklı, ama şekeri çok yüksektir. Kansızlara pekmez veriyorlar. Pekmezde kansızlığı giderecek hiçbir şey yok. Demir mi var, yok. Kansızlığı gideren demir, kırmızı et, karaciğer, yürek, böbrek gibi sakatatlarda, fındık ve fıstıkta var. Bunların içinde doğal protein, selenyum, demir de var. Cevizde de bunlar dolu. Ayrıca beyin için gerekli Omega-3 var."
"Çiğ köfte sağlıklıdır" - "Çiğ köfte en sağlıklı yiyeceklerdendir. Tabii güvenilir, sağlıklı bir kırmızı etle yapılırsa... İçinde hem bulgur, hem et var, bunun için sağlıklı. İçli köfte de öyle. Rahatlıkla tüketilebilir."
"Acıktığınız zaman önce su için" - "Kişi sağlıklı su içerse acıkmaz. Neden, çünkü beynimizde acıkma merkeziyle susama merkezi çok yakındır ve birbiriyle örtüşür. Vücut susadığı zaman, açlık da hissederiz, onun için optimum su içerseniz, acıkmanız da olmaz. Acıktığınız zaman önce su için, açlık hissiniz kaybolabilir! Açlık hissiniz kaybolmaz ise yemeğinizi sağlıklı bir şekilde yemelisiniz."
"Saat 20.00'den sonra yemek yememeli" - "Saat 20.00'den sonra bir şey yenmeyecek. Çay veya ayran içebilir. Çaylar şekersiz olmak şartıyla sağlıklıdır, ama kaynatılmayacak, demlenecek."
"Hazır çorba, ketçap, mayonez, çiftlik tavukları mutfağa sokulmamalı" - "Bazı yiyecekler kesinlikle mutfağa sokulmamalı. Her türlü ekmek, simit, pasta, her tür tost, pirinç pilavı, patates, mısır, her tür galeta ve her cins bisküvi, makarna, börek, poğaça, açma, şeker, çikolata, reçeller, şuruplar, bal ve pekmezler, bütün suni tatlandırıcılar, hazır ve taze sıkılmış meyve suyu, gazlı içecekler, enerji içecekleri, her türlü kızartma, bütün hazır çorbalar, sucuk, salam, sosis gibi işlem görmüş et ürünleri, tütsülenmiş etler, süt tozu, krema, mayonez, ketçap, hazır soslar, marketlerde sunulan kapalı çiftlik tavukları, karpuz ve kavun gibi doğal da olsa fazla miktarda şeker içeren, glisemik indeksi yüksek meyvelerden uzak durulmalı."
"Çok tatlı ve unlu gıdalar yiyenlerde bağırsak problemleri başlıyor" - "Vücudumuzun verdiği sinyaller, kişiye göre değişkenlik gösterebilir. Örneğin kabızlık, Türkiye'de hiçbir zaman hastalık olarak görülmez. Ama siz her gün büyük abdeste çıkmıyorsanız, vücudunuz yeteri kadar çalışmıyor demektir. Türkiye'de hekimler bunu sormaya utanıyor, hastalar da söylemeye utanıyor. Günde bir ya da 2 kere çıkıyorsanız, vücudunuz saat gibi çalışıyor demektir. Hareket etmezseniz, su içmezseniz bağırsaklar çalışmaz. Aşırı şeker ve şekere dönüşen unlu ve nişastalı gıdalar, bağırsak florasını bozar. Şekerli yiyecekler yediğiniz sürece kabızlığınız artar. Çok tatlı ve unlu gıda yiyenlerde 'kronik bağırsak hastalıkları' gibi problemler başlıyor."
"Sabahtan akşama vitaminin kıymeti yok" - "Doğal her şeyi yediğiniz zaman her türlü vitamin vücuda girer. Vücudun eksikliği varsa elbette takviye vitamin alınmalı. Ama sabahtan akşama herkese bol vitamin vermenin kıymeti yok!"
"Hastalanmamak elimizde" - "Hastalanmamak elimizde. Bütün bunları yaparsak hastalıklar önlenebiliyor. Bunu önlemek kendi elimizde. Bu bilimsel olarak gösterildi. Hücresel düzeyde bozuklukları önlersek, ileri yaşlarda ortaya çıkan tansiyon yüksekliği, göbek çevresi genişliği, felç, karaciğer yağlanması, kanser, enfarktüs gibi sorunların önlenebildiği, gerileyebildiği gösterilmiştir. Sağlıklı ve doğal beslenerek, sağlıklı yaşayarak hastalıklar önlenebilir. Yüksek tansiyonu ve kan şekerini düşürmek için de sağlıklı beslenmek, kilo vermek, hareket etmek yeterli olabilir. Bol su içilecek, uzun uzun yürünecek. Toksik karbonhidrat ve şekerlerden, organizmaya hemen tüketilen boş kalori sağladıklarından dolayı uzak durulacak!"
"100 kiloluk bir kadının bir saat koşmasına imkan yok" - "Hipokrat, 'Uzun yol yürüyen, uzun yaşar' diyor. Harvard Üniversitesi'nin son sağlık piramidinde en altta, hareket ve spor var. Ama aşırı spor da tehlikeli! 100 kiloluk bir kadının veya erkeğin kalkıp bir saat koşmasına imkan yok, en aşağı 10-15-20 dakika her gün açık havada yürümeli. Bunun için rahat bir yürüyüş ayakkabısı yeterli."
Hangi içecek kaç kalori?
Şekersiz Çay: 1 kalori
Domates Suyu: 22 Kalori
Elma Suyu: 47 Kalori
Greyfurt Suyu: 40 Kalori
Havuç Suyu: 27 Kalori
Normal inek sütü: 64 kalori
Şekersiz Kahve büyük fincanda: 1 Kalori
Kola: 40 Kalori
Maden Suyu: 0 Kalori
Limon Suyu: 35 Kalori
Yarım yağlı inek sütü: 45 kalori
Hangi hareket kaç kalori?
Aerobik (düşük tempoda) - 30 dak - 180 kalori - Aerobik (yüksek tempoda) - 30 dak - 240 kalori
Aerobik (suda) - 30 dak - 150 kalori
Ağaç dikmek - 30 dak - 150 kalori
Ağırlık çalışmak - 30 dak - 135 kalori
Alışveriş yapmak - 30 dak - 120 kalori
Araba kullanmak - 15 dak - 37.5 kalori
At biniciliği - 30 dak - 150 kalori
Merdiven çıkmak - 15 dak - 18 kalori
Uyumak - 15 dak - 21 kalori
Ayakta yapılan işler - 30 dak - 105 kalori
Badminton oynamak - 30 dak - 150 kalori
Bahçe işleri - 30 dak - 150 kalori -
Yemek yapmak - 1 saat - 180 kalori -
Oturarak okumak - 1 saat - 60 kalori
Basketbol oynamak - 30 dak - 261 kalori
Bilardo oynamak - 30 dak - 90 kalori
Gün içinde 10 defa gülmek 50 kalori
Bilgisayar kullanmak - 30 dak - 45 kalori
Binicilik - 1 saat - 360 kalori
Bisiklete binmek - 30 dak - 315 kalori
Boks yapmak - 1 saat - 600 kalori
Bowling oynamak - 20 dak - 117 kalori
Bulaşık yıkamak - 15 dak - 6 kalori
Buz pateni - 30 dak - 240 kalori
Çim biçmek - 30 dak - 180 kalori
Çimleri tırmıklamak - 30 dak - 150 kalori
Dağcılık (çıkış) - 30 dak - 390 kalori - Dağcılık (iniş) - 30 dak - 240 kalori
Dalış yapmak - 30 dak - 240 kalori
Dans etmek (disko) - 30 dak - 180 kalori - Dans etmek (seri bale tvist) - 30 dak - 210 kalori - Dans etmek (slow vals) - 30 dak - 90 kalori -
Duş almak - 15 dak - 37.5 kalori
Eskrim - 30 dak - 210 kalori
Eşya taşımak - 15 dak - 120 kalori
Ev boyamak - 30 dak - 150 kalori
Frisbee - 30 dak - 90 kalori
Futbol oynamak - 45 dak - 360 kalori
Golf oynamak - 1 saat - 318 kalori
Hentbol - 30 dak - 420 kalori
Hokey (çim & buz) - 30 dak - 270 kalori
İp atlamak - 15 dak - 26 kalori
Jimnastik yapmak (düşük tempoda) - 30 dak - 150 kalori - Jimnastik yapmak (yüksek tempoda) - 30 dak - 270 kalori
Judo, karate, kickboks - 30 dak - 330 kalori
Jumping - 30 dak - 330 kalori
Kayak yapmak (iniş) - 30 dak - 210 kalori - Kayak yapmak (kros) - 30 dak - 270 kalori
Kazı yapmak - 30 dak - 180 kalori
Koşu yapmak (105 km/saat) - 30 dak - 390 kalori - Koşu yapmak (12 km/saat) - 30 dak - 420 kalori - Koşu yapmak (14 km/saat) - 30 dak - 510 kalori - Koşu yapmak (16 km/saat) - 30 dak - 570 kalori - Koşu yapmak (8 km/saat) - 30 dak - 270 kalori - Koşu yapmak (85 km/saat) - 30 dak - 300 kalori - Koşu yapmak (95 km/saat) - 30 dak - 330 kalori
Koşu yapmak (kros) - 30 dak - 300 kalori
Koşu yapmak (maraton) - 30 dak - 270 kalori -
Kürek çekmek (kuvvetli) - 30 dak - 300 kalori - Kürek çekmek (yavaş) - 30 dak - 240 kalori -
Mutfak işleri - 30 dak - 75 kalori
Odun kırmak - 30 dak - 210 kalori
Okçuluk (avlanma dışı) - 30 dak - 120 kalori
Oto tamiri - 30 dak - 90 kalori
Paten yapmak - 15 dak - 18 kalori -
Pedal çevirmek (ılımlı) - 30 dak - 240 kalori - Pedal çevirmek (kuvvetli) - 30 dak - 360 kalori
Piyano çalmak - 30 dak - 14 kalori
Rollerblade Paten - 30 dak - 240 kalori
Skateboard - 30 dak - 180 kalori
Step yapmak (düşük tempoda) - 20 dak - 160 kalori - Step yapmak (yüksek tempoda) - 20 dak - 220 kalori -
Su kayağı - 20 dak - 140 kalori - - Su voleybolu - 30 dak - 90 kalori
Televizyon seyretmek - 15 dak - 21 kalori
Temizlik yapmak - 15 dak - 52.5 kalori
Tenis oynamak - 30 dak - 117 kalori -
Voleybol oynamak - 1 saat - 186 kalori
Yürüyüş yapmak - 20 dak - 72 kalori
Yüzmek (ayaklar yere dik kuvvetli) - 30 dak - 330 kalori - Yüzmek (crawl) - 30 dak - 390 kalori - Yüzmek (genel) - 30 dak - 210 kalori - Yüzmek (kuvvetli) - 30 dak - 330 kalori
Yüzmek (kurbağalama) - 30 dak - 330 kalori - Yüzmek (kelebek) - 30 dak - 390 kalori - Yüzmek (sırtüstü) - 30 dak - 270 kalori
Hangi yiyecek kaç kalori?
Tahıllar
1 dilim beyaz ekmek 28 gr - 90 cal
1 dilim kepekli ekmek 28 gr - 60 cal
1 dilim kızarmış ekmek 15 gr - 35 cal
1 adet kruasan 200 gr - 200 cal
Bisküvi 100 gr - 470 cal
Mercime(kuru) 100 gr - 314 cal
Bulgur (kuru) 100 gr - 371 cal
Kuskus (kuru) 100 gr - 367 cal
Mısır (kuru) 100 gr - 342 cal
Buğday (kuru) 100 gr - 364
Susam 100 gr- 589 cal
Pirinç (kuru) 100 gr - 357 - Pirinç(haşlanmış)100 gr - 125
Süt ve Yumurta Ürünleri
Yoğurt(yağlı) 100 gr - 95 cal - Yoğurt(yağlı,meyveli) - 100 gr - 125 cal
Süt(yağlı) 100 gr- 68 cal
Beyaz peynir(yağlı) 100 gr - 275 cal
Kaşar peyniri(yağlı) 100 gr - 413 cal
Parmesan peyniri (yağlı) - 100 gr - 440 cal
Yumurta 1 adet - 80 cal - Yumurta akı 1 adet - 15 cal - Yumurta sarısı - 1 adet - 65 cal
Yağlar
Tereyağ 28 gr - 206 cal
Margarin 28 gr - 204 cal
Sıvı yağ 28 gr - 130 cal
Etler - - Biftek(ızgara) 100 gr - 278 cal
Tavuk (ızgara) 100 gr - 132 cal - Tavuk göğsü(haşlanmış) - 100 gr - 150 cal
Kuzu (yağlı, ızgara) 100 gr - 282 cal - Kuzu ciğeri(yağda) - 100 gr - 232 cal
Pastırma - 100 gr - 250 cal
Salam 100 gr - 446 cal
Sosis 100 gr - 295 cal
Sucuk 100 gr - 452 cal
Deniz Ürünleri
Alabalık 1 adet - 168 cal
Karides 1 adet - 144 cal
Levrek 1 adet - 93 cal
Palamut 1 adet - 168 cal
Somon füme 100 gr - 171
Midye 1 adet - 9 cal
Kalkan 100 gr - 193 cal
Ton balığı 100 gr - 121 cal
Sebzeler ve baklagiller
Bakla 100 gr - 72 cal
Bamya 100 gr - 36 cal
Bezelye 100 gr - 84 cal
Börülce 100 gr - 127 cal
Asma yaprağı 100 gr - 97 cal
Taze biber 100 gr - 22 cal
Domates 1 adet - 14 cal
Enginar 1 adet - 10 cal
Patlıcan 1 adet - 28 cal
Taze fasulye 100 gr - 90
Brokoli 100 gr - 35
Kabak 100 gr - 25 cal
Havuç 100 gr - 35 cal
Karnabahar 100 gr - 32 cal
Kereviz 100 gr - 18 cal
Salatalık 1 adet - 11 cal
Marul 100 gr - 15 cal
Mantar 100 gr - 14 cal
Soğan 100 gr - 35 cal
Patates(haşlama) 100 gr - 100 cal
Ispanak 100 gr - 26 cal
Lahana 100 gr - 20 cal
Kuruyemişler
Badem 100 gr - 600 cal
Hindistancevizi 100 gr - 603 cal
Fındık 100 gr - 650 cal
Fıstık 100 gr - 560 cal
Çam fıstığı 100 gr - 600 cal
Ceviz 100 gr - 549 cal
Patlamış mısır 100 gr - 478 cal
Kabak çekirdeği 100 gr - 571
Ay çekirdeği 100 gr 578 cal
Meyveler
Elma 1 adet - 60 cal
Kayısı 1 adet - 8 cal
muz 1 adet - 100 cal
Kiraz 100 gr - 40 cal
Hurma 1 adet - 15 cal
İncir 100 gr - 41 cal - İncir (kuru) 100 gr - 59 cal
Greyfurt 1 adet - 60 cal
Portakal 1 adet - 50 cal
Kivi 1 adet - 34 cal
Mandalina 1 adet - 50 cal
Karpuz 100 gr - 19 cal
Kavun 100 gr 18
Şeftali 1 adet 60
Armut 1 adet - 70 cal
Erik 1 adet - 8 cal
Üzüm 100 gr - 57 cal
Çilek 100 gr - 26 cal
Yeme zaaflarınızı öğrenin!
Her zaman tek oturuşta yediğiniz porsiyonu ve yeme sıklığınızı besin adının karşısına yazın.
Sonra da azaltılmış porsiyon ve azaltılmış yeme sıklığını karşılarına not alın.
Bu besinleri yemek/içmek gerektikçe, tutarlılıkla ve kararlılıkla bu küçültülmüş porsiyonları tercih edin.
Küçük bir de el defteri tutun. Başarılarınızı buraya kaydedin çünkü beyniniz, yazılan ve tekrar edilen davranışları daha hızlı alışkanlığa dönüştürecektir.
Bunları şifreyle açılan kişisel bilgisayarınızda da takip edebilirsiniz.
Yeme davranışınızı değiştirmenin üzerinde tıpkı bir proje gibi çalıştığınızda, büyük yarar sağlayacaksınız.
Bu yöntemi, Benjamin Franklin kullanmış ve sadece 39 haftada tepeden tırnağa yepyeni bir birey olduğunu itiraf etmiştir.
Yaklaşık 5-6 gibi bir sürede hatalı yeme alışkanlığının ortadan kalkacaktır.
Böylece hatalı yeme davranışlarınızı değiştirirseniz ortalama 5-6 ay gibi bir sürede (toplam süre, listenizin uzunluğuna da bağlıdır) siz de tepeden tırnağa değiştirebilirsiniz.
Daha da önemlisi, her kış kilo almak, yaz yaklaşınca panikleyip şok diyetler yapmak, detoks adı altında şok diyet kamplarına girmeye ihtiyaç duymayacaksınız.
Göbek eritmek isteyenler dikkat!
1. Kilo vermek ilk önce göbek çevresinde başlar - DOĞRU
2. Göbek yağlanması ile iç organ - yağlanması beraber olur - DOĞRU
3. Mekik çekmek göbeği eritir - - YANLIŞ
4. Göbek çevresi ölçümü şeker ve kalp hastalığı riskine işaret eder - DOĞRU
5. Zayıf kişilerde de göbekte yağlanma olabilir - DOĞRU
6. Göbek yağlanması ereksiyon bozukluğu yapabilir - DOĞRU
KRAMP GİRERSE - Günlük yaşam, spor veya istirahat sırasında kaslara kramp girebilir. Kendi başınıza - yapabilecekleriniz şunlardır:
1. Kramp girmesine neden olan aktiviteye, harekete hemen - ara verin.
2. Yavaş ve hafifçe kramp giren adaleyi germeye başlayın ve kramp geçene kadar bu şekilde tutun.
3. Ardından aynı kaslara hafif - bir masaj uygulayın
4. Eğer kramp giren kaslar sert ve gerginse sıcak uygulayın. Hassas ve ağrılı ise soğuk - uygulayın.
KUSURSUZ BİR VÜCUT İÇİN... - - Yaz geliyor... Kışın aldığınız fazla kilolardan kurtulmak ve fit bir vücuda sahip olmak için her gün bu hareketleri tekrar edin...
Yaklaşık 1 ay sonrasında bu çalışmaların karşılığını aldığınızı fark edeceksiniz...
İşte altın değerindeki o egzersizler...
Zorlu antenmanlar öncesi evde hafif egzersizlerle vücudunuzu rahatlatın. Bu sizi fit bir vücuda götüren yolun henüz başı...
İşte evde egzersiz yapmanın püf noktaları:
-Egzersiz öncesi vücudunuzu iyice ısındırın
-Isınma sonrası streching yapın
-Hızlı kilo kaybından kaçının. Haftada 0.5-1.0 kg. olacak şekilde yavaş kilo verme hedeflenmeli ve diyette karbonhidrat değil yağ sınırlandırılmalıdır. Çünkü hızlı kilo verilirse yağ yerine su ve kas kaybı meydana gelir.
-Yemekten iki saat sonra egzersize başlayın.
-Egzersiz sırasında sıvı tüketimine dikkat edin. Yaklaşık olarak 750ml ile 1500ml arasında su tüketin.
-Günlük hayatta alacağımız su miktarı ise ortalama olarak kilomuzu 36'ya bölerek bulabilirsiniz. Örneğin 82 kilo olan biri günlük su tüketimi 2,280ml olmalı.
-Egzersizlerden sonra kaslarda karbonhidrat azalır bu yüzden egzersiz sonrası ilk iki saat içinde 70 gram karbonhidrat içeren yiyecek ve içecek tüketin. (10 tane kuru meyve, 5-6 tane bisküvi, 2-3 adet muz yenilebilecek yiyeceklerden bazıları.)
-Eğer yoğun egzersiz yapıyorsanız karbonhidrat alımınızı arttırın.
-Egzersizler cinsiyete ve yaşa bağlı olarak süre ve miktar bakımından farklılıklar gösterebilir. Evde egzersiz öncesinde 8 dakika ip atlayın veya 4 dakika step yapın...
-Esneme hareketlerini egzersiz öncesinde ve sonrasında yapın...
Aşağıdaki egzersizleri ardarda bir tur yapın. Sonrasında 60-90 saniye dinlenin ve turu tekrarlayın. 15 dakika devam edin...
Kalçanızı hafifçe dışarı çıkarırken dizlerinizi de aynı şekilde hafifçe kırın. Şimdi sol ayağınızı yerden kaldırın ve sağ ayağınızdan güç alarak sol tarafa doğru zıplayın, Ardından yere sol ayağınızın üzerinde inin, bir saniye duraklayın ve hareketi diğer yöne de zıplayarak tekrarlayın. Otuz saniye boyunca bu harekete devam edin.
Göğsünüzün önünde dik olarak iki elinizle bir dumbbell tutun. Karın kaslarınızı sıkın ve squat hareketi yaparak vücudunuzu yere yaklaştırın. Bu pozisyondayken dumbbell'ı kollarınız gergin olana kadar göğsünüzün önünde ileri uzatın. Tekrar göğsünüze yaklaştırın ve başlangıç pozisyonuna dönün.
Klasik şınav pozisyonu alın. Vücudunuzu aşağı indirirken sağ ayağınızı kaldırın ve sağ dizinizle sağ dirseğinize değmeye çalışın. Başlangıç pozisyonuna dönün ve aynısını sol ayağınızla tekrarlayın. Her iki tarafa beş-altı tekrar yapın.
Yere koyduğunuz bir havlunun üzerine ayaklarınızı yerleştirerek plank pozisyonu alın. Karın kaslarınızı ve kalçanızı sıkın ve kollarınızın ön bölümünü kullanarak kendinizi geri itin. Bu sırada ayaklarınız da havlunun üzerinde geriye doğru kaymalı. Daha sonra başlangıç pozisyonuna dönün.Toplam 8-10 tekrar yapın.
Bu egzersizlere kendinizi alıştırdıktan sonra sırada 3 hareketle 300 kasınızı çalıştıran egzersize geçebilirsiniz...
Ayaklarınızı omuz genişliğinde açarak ayakta durun. Üst bacaklarınız yere paralel gelene kadar squat hareketi yapın. Bir saniye duraklayın ve başlangıç pozisyonuna dönün.
Klasik sınav pozisyonundayken ayaklarınızı biraz öne alın ve belinizi havaya kaldırın. Dirseklerinizi kırarak çenenizi yere yaklaştırabildiğiniz kadar yaklaştırın, belinizi indirerek omuzlarınızı ve başınızı şekildeki gibi havaya kaldırın. Bir saniye bekleyin ve hareketi tersten yaparak başlangıç pozisyonuna dönün.
Bacaklarınız gergin, kollarınız yanlarda olacak şekilde yere sırtüstü yatın. Gövdenizi kaldırırken sola doğru döndürün ve sol dizinizi sağ dirseğinize değdirin. Aynı esnada sağ dirseğinizi de geriye doğru savurun. Başlangıç pozisyonuna dönün ve hareketi diğer tarafa doğru yapın. Bu bir tekrar demek.
Eğer vücudunuz egzersizlere alışıksa baklavaları nasıl çıkaracağınız konusunda birkaç önemli ipucu verelim:
Yıllardır doğru diye bildiğiniz bilgiler baklavalarınızla aranızda en büyük engel olabilir...
Karın kaslarınızı fazla tekrarlı egzersizler büyütür...
Kaç tekrar olursa olsun, sürekli aynı hareketi yapmak gelişiminizi yavaşlatır...
Karın kaslarınızı doğru çalıştırmak demek, çok tekrar yapmanız anlamına gelmez...
Karın kaslarınızı geliştirmek için çalışmalarınızı zamanla zorlaştırmalısınız... -
Bunun için ağırlıklarla çalışabilir ya da daha zor egzersiz versiyonlarına geçebilirsiniz. Mesela antrenman programınıza triple plank kombinasyonunu ekleyin...
Front, left-side ve right side plank egzersizlerini bir tur halinde yaparak karın kaslarınızı uzun süre zorlayabilir ve daha iyi sonuçlar elde edebilirsiniz...
Her plank egzersizini onbeş saniye yaparak işe başlayın ve zamanla bu süreyi bir dakikaya kadar çıkarmayı hedefleyin...
Bunu başardıktan sonra set sayılarını artırın ve dinlenme sürelerini kısaltın...
Karın egzersizleri oldukça fazla hareket etmeyi gerektirir...
Sabit durmayı gerektiren egzersizler en iyileridir...
Mekik türü egzersizlerde özellikle bel bölgeniz için sakatlık riski oldukça fazladır...
Öte yandan zaten bu egzersizlerde sanılanın aksine karın kaslarınızı en iyi çalıştıran egzersizler değildir. Çünkü bu egzersizlerlerle bel bölgenizdeki diskleri sürekli zorlarsınız, böylece karın kaslarınıza binen yük bu yüzden plank gibi de sabit tuttuğunuz egzersiz; merkez bölgeniz için daha faydalıdır...
Bu egzersizle bütün işi yapan karın kaslarınızdır. Ayrıca sırtınızdan ve belinizden sakatlanma ihtimali de düşüktür...
Üstelik bu tür durmaya dayalı egzersiz merkez bölgenizin yan taraflarında bulunan kaslar da etkili bir şekilde çalıştırmanızı sağlar. Bu da sizin hem genel performansınızı hem de squat-deadlift gibi hareketlerde gösterdiğiniz performansı üst seviyeye taşımanıza yardım eder... -
Oblik kaslarını geliştirmek için en iyi egzersizler gövdeyi döndürdüğünüz egzersizlerdir...
Bu egzersizler oblik kasları için çok da faydalı değildir ve omuriliğinize zarar verme ihtimali vardır...
Oblik kasları karın kaslarınızı çevreler ve gövdenizi hızlı döndürdüğünüz anlarda sizi sakatlıklardan korur...
Özenilen kol kaslarına sahip olmak aslında bu kadar kolay...
Kol kaslarınızı çalıştırmak için dambıl kullanarak son derece formda ve güçlü kollara sahip olabilirsiniz...
Kol kaslarınızı çalıştırırken iki yöntem çok önemlidir; ön kol ve arka kol kaslarınızı çalıştırmak...
Ön kol kaslarınızı çalıştırmak için dambılı kavramada en doğru yöntem avuç içleriniz yukarıya bakacak şekilde ve çok sıkmadan tutuştur... -
Baş parmaklarınız dambılın dışında kalmamalı diğer parmaklarınızın üzerine koymalısınız...
Duruş şeklinize çok dikkat etmeniz gerekir...
Omurganız dik olacak şekilde kamburunuzu çıkarmadan ve aynı zamanda başınızıda dik tutarak harekete başlayabilirsiniz...
Nefes ayarınızı iyi yapmanız hem tempolu çalışmanız için önemlidir... Bu yöntem çalışmayı da daha aktif hale getirir... -
Dambılları yukarı kaldırdığınızda nefes alıp, yarım saniye gibi bir süre tutup tekrar indirebilirsiniz...
İndirme sırasında nefes vererek kollarınızı ve vücudunuzu mutlaka rahatlatın...
Bu hareketi günde iki kere en az 10 tekrar yaptığınızda kollarınızdaki sertleşmenin farkına varacaksınız...
Belirli bir zaman sonra adetleri artırmanız kollarınızda gelişim için etkili olacaktır...
Arka kol kası çalıştırmada ise yöntem biraz daha farklı...
Kolunuzu yukarı doğru dik bir şekilde kaldırdığınızda dambıl karşıya bakacak şekilde, kolunuzu bükerek başınızın arkasından ensenize kadar indirin ve kaldırın...
Bu hareketi de her kol için 10 kez tekrar yaptığınızda kaslarınızda etkili bir geri dönüş alacaksınız...
Hareketlerin arasında mutlaka dinleme sürenizi ayarlamalısınız...
Minumum 40 saniye maksimum 60 saniye çalışmalarınızın arasında dinlenme süresi olmalı...
Bu çalışmalardan sonra sağlıklı bir çalışmayla daha kaslı ve şekilli bir kola sahip olabilirsiniz...
Meyve suyunu aç karnına içince bakın ne oluyor!
Cilt bakımcılar taze sebze ve meyvenin cildi sudan daha fazla nemlendirerek genç görünmesini sağladığını savunuyor. Buna ek olarak her gün taze meyve suyu içmeye çalışın.
Meyve suyunuzu aç karnına için. Böylece metabolizmanız yaşam için önemli vitaminleri, mineralleri ve diğer antioksidanları daha kolay emecektir.
Hücrelerin yağ dengesini korumak için iyi yağlar tüketmelisiniz. Bu, hücrelerinizin nem dengesini sağlamaya da yardımcı olacaktır.
Her gün yoğurt, yulaf ezmesi veya salatanızın içinde öğütülmüş keten tohumu tüketin.
Öğün aralarında ise ayçekirdeği ya da kabak çekirdeği atıştırmayı tercih edin. İçerdikleri çinko ve E vitamini ile cildinize güç ve esneklik kazandıracaktır.
Mutlu bir karaciğer daha temiz bir cilt, parlak gözler ve daha çok enerji demektir. Özellikle mevsiminde ıspanak, brokoli, kuşkonmaz ve tere tüketerek karaciğerinizi mutlu edebilirsiniz.
Yumurta içerdiği kolesterol nedeniyle haksızlığa uğramış protein deposu bir besindir.
Üreme hormonları ve stresle baş edebilmek için gereken hormonları üretebilmemiz için bir miktar kolesterole ihtiyacımız vardır.
Trans yağlardan arınmış bir diyetle, bağırsaklarınızı tıkayan, kendinizi halsiz hissetmenize ve şişkinliğe neden olan yararsız yiyeceklerden kurtulmuş olacaksınız.
Hidrojene nebati yağ olarak geçen trans yağlardan yapılan margarin, kek, turta, bisküvi, bazı bitkisel yağlar ve hazır gıdalar, dondurma ve diğer şekerlemelerden kurtulmak uzun vadede yüksek kolesterolün de önünü alacaktır.
HANGİ VİTAMİN HANGİ BESİNLERDE BULUNUR?Bu vitaminleri ilaç olarak değil, doğal yollardan alabilirsiniz. İşte o liste! -
D VİTAMİNİ - Süt, tereyağı, peynir, yumurta sarısı, karaciğer, balık yağı, balıkta bulunur. Gözlere ve cilde çok faydalıdır.
K VİTAMİNİ - Yeşil yapraklı sebzelerde, özellikle ıspanak ve lahanada bulunur. Hemofoili hastaları bolca ıspanak yemelidir.
B3 VİTAMİNİ - Protein, yağ ve karbonhidrat metabolizması için gereklidir. Sığır eti, brokoli, karnabahar, havuç, peynir, mısır unu, yumurta, balık, süt, patates ve domateste bulunur.
E VİTAMİNİ - Tahıllar, lahana, ıspanak, pırasa, marul gibi yeşil sebzeler, tereyağı, zeytinyağı, yumurta, fasulye, kırmızı et, fındık, ceviz, beyaz et , domates ve patateste bol miktarda bulunur.
A vitamini - Balık, karaciğer, süt ve süt yağı, yumurta sarısı, sebze (havuç, kabak, biber, brokoli) ve meyvelerde(kayısı,kuşkonmaz,maydanoz,ıspanak, havuç, kereviz, marul, portakal, erik, domates) bulunur.
A vitamini - Balık, karaciğer, süt ve süt yağı, yumurta sarısı, sebze (havuç, kabak, biber, brokoli) ve meyvelerde(kayısı,kuşkonmaz,maydanoz,ıspanak, havuç,kereviz, marul, portakal, erik, domates) bulunur.
H Vitamini - Ciğer, et, yumurta, süt, yer fıstığı ve çikolatada bulunur.
B2 Vitamini - Yeşil yapraklı sebzeler, badem, peynir, tavuk, sığır eti, böbrek, buğdayda bulunur. Deri ve gözleri korur, bÜyüme ve gelişmede yardımcıdır.
B12 Vitamini - Ciğer, et, süt ve balıkta bulunur, anemi ve sinir hastalıklarının iyileşmesinde yardımcıdır.
C Vitamini - Yeşil sebzelerde, narenciye (limon, portakal, greyfurt), çilek, domates, kivi, lahana, biber ve kavunda bol miktarda bulunur, hücrelerin korunmasında, grip ve nezleden korunmada yardımcıdır.
B5 Vitamini - Yumurta sarısı, yeşil sebze, karaciğer, bira mayası ve kuru sebzede bulunur, organların, dokuların hücrelerini besler
Yazı Boyutu
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
REKLAM advertisement3ndparty