Haberler Sağlık Sağlıklı Beslenme Karatay: 'Pidenin arasına basın tereyağını', tereyağının faydaları, Karatay ezber bozdu, Canan Karatay'dan Ramazan önerileri, Canan Karatay, Ramazan , sağlıklı Ramazan önerileri
Karatay Ramazan önerisiyle de ezber bozdu
Prof. Dr. Canan Karatay: Pidenin arasına basın tereyağını!
Giriş: 04.07.2014 - 10:54 Güncelleme: 04.07.2014 - 10:54
Prof. Dr. Canan Karatay, oruç tutarken nasıl beslenilmesi gerektiğini anlatırken, orjinal tereyağlarının Ramazan'da da rahatlıkla yenebileceğini söyledi.
Katıldığı programda Ramazan beslenmesini anlatırken ezber bozan Karatay, orjinal tereyağlarının Ramazan'da da rahatlıkla yenebileceğini söyledi.
TEREYAĞI TIME'A KAPAK OLMUŞTU
TIME dergisinde yayımlanan makale, Prof. Dr. Canan Karatay'ın tereyağı konusundaki sözlerini onaylar nitelikteydi. ABD'deki kilo problemlerini düşük yağlı diyetlerin artırdığı belirtilen makalede, "Tereyağı yiyin" önerisi yer almıştı.
3'üncü öğün hastalıktır! Canan Karatay'dan beslenme ipuçları...
'KÖY TEREYAĞI SAĞLIKLI' - - Tam yağlı, doğal olan her şey tüketilmeli. Saf köy tereyağı, katkısız Trabzon, Urfa ya da Malatya gibi yörelerimizin tereyağı kullanılabilir. Hatta kadınlarımız tıpkı yoğurt gibi evde tereyağını kendileri yapabilirler. Zeytin dahi evde yapılabilir.
'Karatay Mutfağı'nda bunların tarifini verdim. Katkısız ve çocuklara en faydalı biçimde kendi besininizi hazırlayabilirsiniz. Tereyağı, yayık ayranı aslında yarım saatlik bir iş.
Neneler ya da ev kadınları, evde oturduklarında sürekli televizyon izlemek yerine bunu kolaylıkla yapabilirler. Saf köy tereyağı, en sağlıklısıdır, buzdolabında bile katı değildir ve istenildiği kadar kullanılabilir. Saf köy tereyağı ve soğuk sızma zeytinyağı her gün gereği kadar vücudumuza girmelidir."
'YEMEKTE TEREYAĞ VE ZEYTİNYAĞI KULLANILMALI' - - - "Zararlı dediğimiz yağlar, trans yağlardır.
Trans yağlar, kızartmalarla meydana gelen yağlardır, işlenmiş her gıdanın içindeki trans yağlar zararlı ve kanserojendir.
Artık halkımız, şekere ve trans yağlara dikkat etmeli, zaten dikkat edilirse hastalık da kalmaz. Mısırözü ve ayçiçeği yağı, çiğ olarak kullanılabilir. Ama ikisi de ısındığı veya kızardığı zaman aşırı miktarda trans yağ oluşur. Margarin haline gelince de, katı ya da sıvı olsun, içi trans yağ doludur.
Yemek yaparken tereyağı, zeytinyağı veya fındıkyağı kullanmak gerekir, çünkü bunlar ısıya dayanaklıdır ve hemen bozulmazlar.
Bunlardan asla korkmayacağız, bu yağlar yanmadıkça, trans yağ oluşmaz. Isınınca bozulan mısırözü ve ayçiçeği yağıdır.
'Kelleyi, paçayı, işkembeyi rahatlıkla yiyebilirsiniz' - - "Yağlardan en sağlıklısı, serbest dolaşan hayvanların etindeki hayvansal yağlardır. Kuzu eti yediğiniz zaman yağıyla birlikte yemelisiniz. Kuzu etini kaynatıp et suyu çıkardığınız zaman da çok sağlıklı olur.
Sevdiğiniz kelleyi, paçayı veya işkembeyi rahatlıkla yiyebilirsiniz.
Sakatatlardan hepsini yiyebilirsiniz. Karaciğer de buna dâhil. Şişman hanımlar, 'Dizlerimde kıkırdak kalmadı' diyor. Sen protein yemezsen tabii ki dizin gider, sağlıklı protein, sağlıklı yağ, yumurta, tereyağı, saf zeytinyağı yemezsen kilo veremezsin.
Paça çorbası, diz eklemleriyle ilgili sorunlara birebirdir. Ben haftada 2 kez paçamı, işkembe çorbamı içerim.
Beni eleştirenler, '10 yıl sonra ne olacak?' diyorlar.
Oysa ben bunları yeni söylemiyorum ki. Yıllardır bunları anlatıyorum. 1987 yılında, ABD'ye gittim. Oraya gidinceye kadar İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde Koruyucu Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı'ydım. Tüm bu söylediklerim yeni ifadeler değil. O zamandan beri takip ettiğim hastalar, şimdi 80-90 yaşlarında ve sağlıklılar."
'KIZARTMA HİÇ YOK' - - "Kızartma bitti, hiç yapılmayacak, Çünkü kızartma trans yağ demektir.
Balık ızgara, fırın, buğulama şeklinde yenilebilir. En sağlıklısı bunlardır.
Ama Trabzon ya da Ordu'da yapıldığı gibi hamsiyi una bulayıp kızartırsanız o tehlikelidir! Kanserojendir! Aslında yiyecekleri biz pişirirken ya da tüketirken tehlikeli hale getiriyoruz.
İdeal bir öğlen yemeği, biftek veya bonfile ile güzel bir salatadan oluşur. Bütün bir balık yiyebilirsiniz. Izgara yapılmış sebze, döner yiyebilirsiniz. Ama dönerin yanında pilav, patates, pide yok!
Bir iki kaşık tam buğday veya bulgur pilavı, cacık, yoğurt, ayran olabilir. Doyuncaya kadar yiyebilirsiniz, sakın az yiyip de aç kalmayın,
Sonra halsizleşir doğru dürüst iş yapamazsınız. Kilo almayacağım diye yalnız salatayla öğün geçirmek bu nedenle doğru değildir!"
'Türk milleti 8-12 öğün besleniyor, enine büyüyor' - - "İbn-i Sina, Ortaçağ'ın en önemli bilimadamı, tıp hekimidir. Onun yazdığı tıp kitapları Ortaçağ'da bütün tıp okullarında okutuluyordu. İbn-i Sina, 'İki öğün sağlıktır, üçüncü öğün hastalıktır' der.
Sabah zaten çok kuvvetli yiyince doğal olarak iki öğüne iniyorsunuz. Akşam yemeği de erken yemeli. Hz. Muhammed'in tavsiyesi de bu doğrultudadır. Kuvvetli bir kahvaltı yaptıktan sonra zaten acıkmıyorsunuz.
Ama Türk milleti maşallah 8-12 öğün besleniyor, öyle alıştırıldı, öyle programlandı. Bu nedenle de Türk milleti enine büyümeye başladı! -
'YAŞ İLERLEDİKÇE HAREKET ARTACAK' - - 50 yaşından sonra 6-7 öğün yemek tamamen sağlıksızdır. İbn-i Sina diyor ki, 'Yaş ilerledikçe, hareket artacak'.
Oysa biz yaşlandıkça köşemize çekiliyoruz, bu çok yanlış.
Türk toplumu eğer şişmansa, hastaysa, göbeği varsa, şeker veya kalp hastasıysa, kiloluysa, depresyon hastasıysa, kanseri varsa, Alzheimer'ı varsa şeker, tatlı tüketmeyecek.
Benim gibi 60-70 yaşındaysanız, oturup 3 öğün ekmek, şeker yiyemezsiniz. Şekerli içecek içemezsiniz.
Çünkü harcamıyorsunuz, ihtiyacınız da kalmıyor. Metabolizma yavaşlamış oluyor, hormonlar gitmiş. Vücutta hormon kalmamış. Ben buna dikkat çekmek istiyorum."
'Diyet yiyeceklere dikkat!' - - "Light ürünlere, diyet olan tüm yiyecek ve içeceğe karşıyım. Çünkü diyet denilen besinler, içindeki doğal yağların, doğal vitaminlerin, doğal minerallerin alınmış olan kısmıdır.
Diyet yiyecekler, en sağlıklı kısmı alınan ve en pahalı satılan ürünlerdir. Hazır gıdalar da öyle. Hazır gıdalardan da uzak duracaksınız. Doğal gıdaları kendiniz hazırlayıp yiyeceksiniz. O zaman hastalanmazsınız, verdiğiniz kiloları da almazsınız."
'Yapay gıdalar kısırlık ve kanseri artıyor' - - "Yanlış beslenme ve yapay gıdalar sonucunda kısırlık artıyor. Sadece kısırlık değil, kanser, kalp hastalığı, şeker hastalıklarında da artış görülüyor.
Hepsinin temelindeyse obezite yatıyor. - Obez, karaciğer yağlanması olan yani insülin yüksekliği olan kişilerde östrojen hormonu da yükseliyor, polikistik over gelişiyor, kadınlarda üreme duruyor, erkeklerde memeler büyüyor ve spermin kalitesi ve sayısı azılıyor.
Bir de GDO'lu gıdalar var. Bunlar ve trans yağların aşırı tüketilmesi üreme dahil vücuttaki her şeyi bozuyor." -
'Hareket etme şartıyla istediğin kadar ye' - - "Kaç gün diye bir şey yok, doyuncaya kadar her şeyi yiyeceksiniz. Karatay Mutfağı'nda 'kaç kalori' hesabı yok. Ben başka bir şey söylemiyorum.
Hareket etmek ve sağlıklı yiyecekler olması şartıyla istediğiniz kadar yiyebilirsiniz.
Bilgisayar ya da televizyon karşısında saatlerce oturursanız olmaz!
Hareket etmeden hiç kimse kilo veremez.
Ama gençsiniz, atletsiniz, saatlerce spor yapıyorsanız ya da hamileyseniz o zaman tabii ki yiyecekseniz. Her gün 5 kilometre koşun ya da yürüyün.
O zaman sağlıklı yiyeceklerden istediğinizi, doyuncaya kadar, bakın bir kez daha vurguluyorum doyuncaya kadar yiyebilirsiniz.
Örneğin pastırmalı kuru fasulye, mercimek, piyaz gibi yemekleri doyana kadar yemelisiniz. Ama ekmeksiz olarak! Tabii ki kuru soğanla... Neden? Çünkü biz de bir söz vardır biliyorsunuz: 'Aç ayı oynamaz!' deriz. Pirinç yerine de bulgur tüketilmeli.
Tam buğday ve bulguru yiyebilirsiniz."
'Yemekte içilen su hazımsızlık yapar' - - "Su 24 saat içilmelidir.
Ancak yemek sırasında içilmemeli. Çünkü mide asidini sulandırır, hazımsızlığa neden olur.
Her gün azar azar yudum yudum 2.5 litre su tüketilecek. En önemli kriter, idrar rengi, açık limonata renginde olacak. Öyle değilse vücuda yeterli su girmiyordur.
İşte bu sebeple Türkiye'nin en büyük sorunlarından biri de kabızlıktır. Kabızlık ise, metabolizmanın bozulduğunun en basit ve en önemli göstergesidir, belirtisidir. Ciddi bir sağlık sorunudur. "Bu nedenle de bağırsaklar çalışmıyor.
Türk halkını şişmanlatan hatalar
SON kitabı "Karatay Diyeti'yle Obezite ve Diyabete Çözüm Var" ile sağlıklı beslenmeyle ilgili tüm sorularımızı yanıtlayan İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay, saat saat sağlıklı yaşam önerilerini sıralıyor, diyabet hastalarının neler yapması gerektiğine ışık tutuyor. Karatay, kişide D vitamini ve demir eksikliği varsa kilo verilemeyeceğinin altını çizerken, Türk halkını şişmanlatan hataları da sıralıyor. İşte Karatay'dan öneriler...
'DİYABET HASTALARI EKMEK, BÖREK, KEK, PİLAV YEMEMELİ' - - "Eğer obezseniz, diyabet ya da gizli şeker hastasıysanız, mutlaka sık yeme ihtiyacınız oluyordur.
Diyabetlilerin öncelikle hedefi bunu kırmak olmalıdır. Diyabet, yanlış beslenme ve yaşam biçimi sonucu gelişen metabolizma bozukluğu hastalığıdır.
Bu sebeple sağlıklı beslenme ile gerileyebilir.
Diyabetlilerin vücuduna sağlıklı yağ (Köy tereyağı, soğuk sıkım sızma zeytinyağı, omega 3),
Sağlıklı protein (özgür tavuk yumurtası, normal yağlı peynir, et, balık, pastırma, evde yapılmış sucuk ve yoğurt),
Sağlıklı karbonhidrat (baklagiller grubu yani fasulye, mercimek, barbunya, börülce veya kuruyemiş grubundan fındık, fıstık, ceviz ve badem)
girdiği zaman ensülin direnci yavaş yavaş kırılmakta ve kan değerleri yavaş yavaş normale dönmektedir.
Sağlıksız karbonhidrat grubundaki yiyecekler (ekmek, börek, kek, beyaz pirinç pilavı, patates, fazla meyve, taze ve endüstriyel meyve suyu, asitli ve şekerli içecekler, alkol) tamamen kesilmelidir."
"Diyabet hastalarının tatlı ihtiyacı, kuruyemişler (fındık, fıstık, ceviz, badem) ve kuru meyvelerle (kuru kayısı, kuru erik, kuru incir) karşılanabilir.
Diyabetliler, bal, pekmez (keçiboynuzu dahil) ve her türlü reçelden (diyet dahil) de uzak durmalılar."
'DOĞAL YAĞLAR VE KIRMIZI ET OBEZLER İÇİN SAĞLIKLIDIR' - - "Doğal yağla yapılan yemekler kolesterolün ve ensülinin sağlıklı, normal değerlere gelmesini sağlıyor. Bu sebeple doğal yağlar ve kırmızı et obezler ve diyabet hastaları için sağlıklıdır, zararlı değildir!"
'Düşük enerji, aşırı egzersiz yanlış' - - "OBEZLERDE karaciğer yağlanmasının oluşması sonucu, göbek etrafında araba tekerleği şeklinde yağların birikmesinin nedeni de budur.
Fizik aktivitemizi artırarak, ensülin direncinin gelişmesini önlemek elimizdedir.
Günlük karbonhidrat tüketimimizi azaltıp sağlıklı yağları ve proteinleri tüketiyorken, aynı zamanda fizik aktivitemizi de artırırsak, kan şekerimizi normal düzeylere indirmek mümkün olmaktadır.
Düşük kalorili diyet ve fizik aktivitenin artırılmasının kilo verdirmediği, aksine kişileri bunalıma düşürdüğü yapılan çalışmalarla gösterilmiştir.
Yani günlük enerjinizi azaltacaksınız, düşük enerji alıyorken her gün 1 saat koşacaksınız!
İşte yapılan en önemli yanlışın bu öneriler olduğu bilimsel olarak gösterilmiştir.
Bu şekilde 'kilo verme' ise, kilo almanın en güçlü nedenidir.
Düşük enerji, aşırı egzersiz kilo aldırır, verdirmez!
'Türk halkı hareketsiz ve unlu gıdaları çok tüketiyor' - - "Türk halkındaki en büyük problem, hareketsizlik! Türk halkı maalesef çok fazla ekmek, tatlı ve unlu gıdalar tüketiyor."
"Özellikle gençlerimiz fast food kültürüyle yetiştiriliyor. Hamburger, pizza, tost, sandviç, cips gibi yiyeceklerle karınlarını doyurmaya çalışıyor."
"Ayrıca halkımızın büyük bir kısmı sağlıklı sanarak, her gün neredeyse 2-3 kilogram taze meyve yiyor, ama kuruyemişten kilo aldırır diye uzak duruyor!"
"Kuruyemiş tüketenler de, çiğ yemek yerine kavrulmuş ve tuzlanmış şekilde yiyerek büyük hata yapıyor!"
"Türk halkı az az, sık sık yiyerek zayıflamaya çalışıyor."
"Oysa sık sık yemek, sürekli ensülin hormonu salgılanmasına sebep oluyor ve farkında olmadan yağları eriten leptin hormonunun salgılanmasına engel olunuyor!"
"Halkımızın yaptığı bir diğer yanlış da sağlıklı yağlarla sağlıksız yağları aynı kefeye koymak."
Vücudumuza sağlıklı yağ (doğal tereyağı, doğal sızma zeytinyağı) girmediği sürece birikmiş zararlı yağlarımızdan kurtulamayız!
"Diyet yapanlar, yalnızca kalori hesabına takılıyor. Yiyeceklerin ne protein içeriğine, ne de sağlıklı yağ içeriğine bakılıyor."
Hastalıklar - - Gizli şeker, diyabet ve tüm kronik hastalıkların nedenleri - - * Kötü beslenme - * Kronik stres - * Mikroplar - * Toksinler - * Alerjenler
'D vitamini ve demir eksikliği kilo vermeyi engeller!' - - "BANA gelip 'Ne yaparsam yapayım, kilo veremiyorum' ya da 'Çok yavaş kilo veriyorum' diyenlerin gizli alerjileri, bilinmeyen değişik sağlık sorunları ve hormonal dengesizlikleri olabilir. D vitamini eksikliği de, kilo vermeyi engeller!
Vücudumuzun ürettiği doğal ve en güçlü antioksidan özelliği olan D vitamininin eksikliğinde hücrelerimiz normal çalışmadığı için her türlü alerjik hastalık ve enfeksiyon hastalığı meydana gelmektedir.
D vitaminin iki kaynağı vardır: Birincisi güneşin UVB ışınları etkisiyle derimizde üretilmektedir.
İkincisi, gıdalarla alınabilmektedir. En önemli besin kaynağı balık, yürek ve karaciğerdir."
'Karaciğer, yürek ve dalak demir açısından zengin gıdalardır' - - "DEMİR eksikliği varsa, yine kilo verilemez! Yemekten hemen sonra çay içme âdeti de, gıdalarda bulunan az miktardaki demirin emilimini önlemektedir.
Karaciğer, yürek, dalak gibi sakatatlar, kırmızı et, baklagiller, kuru üzüm ve yumurta sarısı demir açısından zengin gıdalardır."
'MUTLAKA YOĞURT TÜKETİN' - - "Yoğurt, bir mutfağın olmazsa olmazlarındandır. Önemli bir probiyotik gıdadır, sindirim enzimlerinin düzenli çalışması ve bağırsaklardaki faydalı mikropların üremesi adına çok etkilidir."
"Yani buzdolabınızdan eksik olmamalıdır. Evde yoğurt yapmak için açık süt, mandıralardan veya günlük taze süt satan şarküterilerden alınabilir. Eğer bulunmazsa günlük pastörize süt (cam şişede) kullanılabilir."
'6-7 DİLİM EKMEK SAKINCALI' - "Günde 100 gram karbonhidrat yeterlidir. Çünkü vücudumuzu aşırı çalışmaya zorlar."
"Bu nedenle kilolu, karaciğer yağlanması oluşmuş, göbek çevresi genişlemiş olan obezlere ve diyabet hastalarına günde 6-7 dilim ekmek tüketmenin önerilmesi son derece sakıncalıdır."
Yemeklerin yanında tercih edilen yiyecekler - - -Et ve balık yemekleri ile birlikte bol mevsim salatası, soğan yenebilir. - - -Yemeklerle birlikte cacık, sızma zeytinyağı, bol sarmısak ve nane eklenerek içilebilir.
-Turşu, evde geleneksel usulle (bol sirkeli ve az tuzlu) hazırlanarak rahatlıkla tüketilebilir.
Saat saat öneriler
06:00 - Kahvaltıda köy tereyağında yumurta (arzu edilirse pastırmalı olarak), yanında 8-10 adet zeytin, bir avuç içi kadar beyaz peynir, bir çay bardağı ceviz içi, arzu edildiği kadar domates, biber, salatalık, turp, maydanoz, nane, roka, tere ve limonlu çay.
08:00 - 09:00 - Herhangi bir ekmek, simit, poğaça yenmeyecek.
10:00 - Ara öğün şart değil! Acıkma hissi oluşanlara şekersiz bitki çayı ve birlikte avuç içi kadar ceviz içi yeter de artar.
11:00 - Her gün bir antioksidan vitamin ile birlikte mutlaka 2-3 gram katkısız omega 3 tüketmenizde fayda var.
12:00 - 13:00 - Öğle yemeği, bir tabak zeytinyağlı yeşil fasulye, 3-4 adet ızgara köfte, bir kâse yoğurt, turp ve havuç ile hazırlanmış salata ile bir tatlı kaşığı keten tohumu olabilir. Tüm salatalara doğal sirke konabilir. Çünkü sirke, mide hazmını ve midenin boşaltılmasını yavaşlatır. Bu nedenle faydalıdır.
14:00 - Öğle yemeği sonrası işe başlamadan önce 15-20 dakika yürümek, siz çalışırken yağlarınızın yakılmasını, göbeğinizin erimesini ve selülitlerinizin yok olmasını kolaylaştırır.
15:00 - Ara öğün şart değil! Yine de acıkanlar bir elma, bir avuç tuzsuz yer fıstığı ile taze limon eklenmiş su ya da şekersiz çay tüketebilir.
16:00 - Her gün 2-3 litre sıvı almaya dikkat etmeli. Öğünler arasında bol limonlu su, şekersiz çay ve ayran içilebilir.
17:00 - Üzerinde diyet yazsa dahi kurabiye, bisküvi, çikolata, şeker yenilmeyecek, gazlı içecekler içilmeyecek.
18:00 - 19:00 - Akşam yemeğinde 3-4 kalem kuzu pirzolası, mevsim salatası, zeytinyağlı enginar yenebilir.
20:00 - Bu saatten sonra meyve dahil her şey yasak! Şekersiz bitki çayı ile limonlu suya izin var.
21:00 - 22:00 - Sakın bir şeyler atıştırmayın! Ensülini yükseltmeyin.
23:00 - Yatmadan önce 20 dakikalık yürüyüş harika olur.
24:00 - 01:00 - Uyku önemlidir. Siz uykunun derinliklerine dalarken, zayıflatan hormon leptin uyanıyor ve en yüksek düzeyde salgılanmaya başlanıyor.
02:00 - Leptin hormonunun salgılanmasına fırsat verdiğimiz zaman kilolarımızı rahatlıkla verebiliriz. Böylece organizmada birikmiş ve depo edilmiş yağlarımızın, ara öğün olarak kullanılmasını sağlıyoruz. Güçlü ve dinç kalıyoruz. -
YARIN: Yemekler nasıl pişirilmeli? Besinleri mevsiminde tüketmenin önemi
Yazı Boyutu
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
REKLAM advertisement3ndparty