Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Fenerbahçe Gençlerbirliği - Fenerbahçe maçının yazar yorumları - Fenerbahçe Haberleri

        SERDAR ALİ ÇELİKLER | PEREİRA İLE BİR SIFIR!

        Fenerbahçe'ninher deplasman maçında kritiklerimiz hep aynı oluyor. Fener çok az üretebilen; rakiplere akan oyunda hiç pozisyon vermeyen, ancak duran toptan ya da kişilel hatalar dışında gol yemeyen; en az 4 kişiyi kendi sahasında bekleten bir format. Ayrıca rakip alana yerleştiğinde de çok yavaş oynadığı için kapalı rakibi açamayan, bireysel yetenek sonucu poziyon bulup 1-0 ile yetinen bir düşünce yapısı... Vitor Pereira bunu seviyor. Adeta “Vitor Pereira ile bir sıfır” programı gibi.

        Dün de böyleydi. Rakip alana yerleştiği zaman hızlı top çeviremediği için poziyon bulamıyor. Zaten Diego ile hızlı top çevrilmesi mümkün değil. Bu durumda dış şut (Nani-Başakşehir maçı) veya dripling ile üretim olabilir. Dün Lazar driplingle sıfıra indi; Fernandao’nun kafasına topu attı. 60-70 arası net 2 fırsatın değerlendirilememesi dışında üretim yapılamadı. Haftaya kazanırsa devreyi 40 puanla bitirecek olan Fenerbahçe adına bu puantaj da gayet yeterli bir toplam olur.

        Ama devre arasında yönetimin bir hücum oyuncusu ile RvP’yi yeniden transfer etmesi lazım! Bir de Vitor’a biraz daha özgüvenli olması telkin edilmeli.

        UĞUR ÇİFTÇİ (!)

        En az 3 kez kırmızı kart görmesi gerekirken maçı bitirdi, tebrik ederim! Onun bu başarısının (!) sırrı da eyyamın içinde boğulan Türk hakemliğinin yeni temsilcisi Mete Kalkavan’dı.

        F.BAHÇE KONDİSYONU

        Çok değil daha 5 hafta önce 60’tan sonra nefes dahi alamayan Fenerbahçe; özellikle son 3 maçtır iyi görüntü veriyor. Kondisyonun yükselişi için teknik ekibi kutlamak lazım.

        İLHAN CAVCAV

        “Çok iyi transfer yapar” efsanesi en az 5 yıl önce biten; kadrosu ve transfer kalitesi her yıl eriyen; son 4 yıldır sezonda en az 5 hoca yiyen; kulüp için en büyük sorunun kendisi olduğunu bilen ama itiraf edemeyen; en az 3 yıl önce yapması gerekeni yapamayan başkanın kulübü giderek küçülüyor.

        AZİZ YILDIRIM

        Terraneo’yu görevden alıp kendisini sportif direktör olarak atayan Aziz Yıldırım, Fernandao’nun ‘tribal enfeksiyonunu’ ve RvP’nin haklı bırakmışlığını henüz çözememiş.

        FAİK ÇETİNER | İŞLER ŞİMDİLİK TIKIRINDA

        Başkanı sıkıldıkça teknik direktör değiştiren, eski seyircisini kaybetmiş, ligin dibine doğru yönelmiş, emanetçi bir hoca ile moralsiz bir takım G.Birliği...

        Bir eli yağda bir eli balda futbolcular, gözde yıldızlar, geniş kadro (bakmayın siz Pereira’ya) her yerde taraftarı yanında moralli bir F.Bahçe...

        Bu şartlarda maça 10 dakika bakmak bile sonuç için size hemen fikir veriyor. Dün gece G.Birliği’ni seyrettikten sonra puan cetvelindeki yerini hiç yadırgamadım. Bir takım defansif futbolu becerir ya da ofansif... Başkent ekibi adeta futbolu unutmuş sahada ne yaptığı belli değil. Böyle bir rakip karşısında F.Bahçe, elini kolunu sallayarak maç kazanmalıydı öyle de oldu. Ancak ilk 45 dakika bittiğinde akıllarda Fernandao’nun bir kafası, bir şutu, bir de golü kalmıştı. Çünkü F.Bahçe’nin de belirli bir oyun planı yok. İki bek kanatlardan bindiriyor (Gökhan-Hasan Ali) becerili ayaklar (Markovic, Fernandao, Diego, Nani) zaman zaman patlıyor... İşte hepsi bu. Nani sahada sinir harbi yapıyor. Souza var mı desem yok mu desem! F.Bahçe’nin şansı üzerine gelmeye bile çekinen korkan bir rakiple oynaması. Yoksa geride geniş alanlar bırakarak savunma tedbirlerini hiçe saymalarını başka bir rakip affetmezdi. İlk yarı bittiğinde ev sahibi takımın topla oynama oranı %30’du. İkinci yarı yenilgiden kurtulmak için G.Birliği’nin biraz daha hareketleneceğini düşündük yine yanıldık. F.Bahçe’de de durum farklı değildi. Takım yine pozisyon sıkıntısı çekmeyi, Pereira’ya da hamle yapmamayı sürdürdü. Bitime 15 dakika kala Portekizli hocadan beklediğimiz hamleler geldi. Diego çıktı, Ozan, Markovic çıktı Volkan Şen girdi. Son 10 dakikada da Van Persie oyuna dahil oldu. Son bölümde de futbol görüntüsü değişmedi. Oyuna yeni girenler ısınamadan maç bitti. F.Bahçe kazandığına göre Pereira’ya hamleleri neden geç yaptığını Volkan ve Ozan’ın 15’er dakikalık Van Persie’nin 10 dakikalık mı oyuncu olduğunu sormayacağız. Düşünün F.Bahçe, maç boyunca kendi evinde oynamasına rağmen tek net gol pozisyonuna rağmen giremeyen bir takımı tek golle geçti. İşler şimdilik tıkırında. Taraftar ve camia futbol olarak olmasa da sonuçlar olarak mutlu. Bu mutluluk uzun sürer mi? Bekleyelim, görelim.

        NANİ TATİLE Mİ?

        Sarı kart sınırında olan Luis Nani, dün gece adeta cezalı duruma düşmek için çırpındı. Sonunda da kartı gördü. Haftaya oynamayacak. Bakalım Nani, yıl sonu tatiline erken mi gidecek, göreceğiz!

        NE YAZIYOR!

        Haftalardır dikkatimi çekiyor; F.Bahçe Teknik Direktörü maç oynanırken, sürekli not alıyor. Gerçekten merak ediyorum. Portekizli hoca ne yazıyor. Çünkü takımın futbolu hep aynı.

        BÜLENT YAVUZ | İYİ YÖNETTİ, UĞUR'U ATLADI

        Ankara’nın soğuk gecesinde sert bir mücadeleye sahne olan güzel bir maç seyrettik. Geçen haftanın flaş hakemi Mete Kalkavan, Ankara’da zorlanmasına rağmen maçın üstesinden gelmeyi başardı. Hakemlikte dün yoktur, bugün vardır. Kimse geriye dönüp, yönettiğiniz güzel ve görkemli maçlara bakmaz. En son yönetilen maç akılda kalandır. Öncelikle maçı çok sakin bir biçimde yönetmeye çalıştı. Bu tabii ki çok önemliydi. Ancak zaman zaman bu sakinlikten enerjik müdahaleye geçişte geç kaldı. Uğur Çiftçi-Nani mücadelesinde Gençler’li Uğur’a zamanında sarı kart çıksa, oyun belki de bu kadar sertleşmezdi. Bence bu da hakemin müsabakadaki tek kusuruydu. Maçın diğer bölümlerinde son derece başarılı bir yönetim tarzı vardı. Özellikle çıkardığı bütün kartlar doğruydu. Mete Kalkavan artık bir stil oluşturdu. Bundan da dönüş yok.

        NOTUM: 8.3 / İYİ

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ