Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol 1. Lig Gençlerbirliği Fenerbahçe-Gençlerbirliği maçı yazar yorumları - Futbol Haberleri

        FAİK ÇETİNER

        ÖP VOLKAN DEMİREL'İN ELİNİ

        İlk yarı bitiyor Fenerbahçe’nin etkili, organize tek atağı yok. Tribünler tam homurdanmaya başlarken imdada yine Sow yetişiyor. Lens sağdan topu getiriyor, kale sahasına gönderiyor. Sow da akıllıca dokunuyor ve Fenerbahçe öne geçiyor. Halbuki o dakikaya kadar sahada daha iyi pas yapan, daha akıllı oynayan ve de pozisyon bulan taraf Gençlerbirliği. Öyle ki yakaladıkları üç net fırsattan faydalanamıyorlar. Advocaat’ın hamleye ihtiyaç duyacağı maçta sakat Van Persie’yi sahaya sürmesi de anlaşılır gibi değil. Sahada, topa ayağını sürmeden 10 dakika kalabilen Hollandalı golcü, yerini Sow’a bırakırken belki de takımı adına en hayırlı işi yapmış oluyordu. Advocaat maça neden Sow’la değil de sakat Van Persie’yle başladı, tartışılır. Büyük hoca ya, vardır bir bildiği! Aslında Fenerbahçe’nin oynadığı oyunu anlamak mümkün değil. Kjaer ve Skrtel iyi kesiciler ama topu oyuna sokamıyorlar. Mehmet Topal ve Josef, defans-ofans derken abandone oluyorlar. Volkan Şen ve Alper Potuk sanki sahada faul almak için varlar. Zaten goller de kazanılan bu duran toplardan bekleniyor. Takımın orta alanında işi ele alacak bir beyin, bir lider yok. Lens önemli bir oyuncu. Arada sırada parlaması, patlaması bile yeterli. Tabii ki ille de Sow. İlk bölümde futbol olarak geride olan Fenerbahçe, soyunma odasına skor olarak önde gitti. Bu moralle ikinci bölümde daha iyi bir Fenerbahçe seyrederiz diye düşündük. Ama oyun başladı, sahneyi yine Gençlerbirliği aldı. Maçın kontrolünü tamamen ele alan Başkent ekibi, net 5-6 gol pozisyonuna girdi. ‘Neden golü bulamadı?’ derseniz de ‘Volkan Demirel’ deriz. Khalili’nin, Serdar Gürler’in, İrfan Can’ın gollük vuruşlarını köşelerden çıkartarak maçın en önemli adamı oldu. Şampiyonluk hesapları yapan bir takımın kendi evinde ve seyircisi önünde bu kadar mahkum oynamasının cevabını Advocaat versin. Hollandalı hoca maçta hamle yapmak için ya sakatlık bekliyor ya da takımın gol yemesini! Son bölümde defans tedbirlerini hiç hesaba katmayan Gençlerbirliği’nin yediği diğer goller de sürpriz olmadı. Bugüne kadar rakiplerine hiçbir maçta vermediği pozisyonu Gençlerbirliği karşısında veren Fenerbahçe’nin aldığı galibiyet, zirveden kopmama adına çok önemli. Maça gelmeyip skora bakanlar, Fenerbahçe’nin müthiş bir galibiyet aldığını sanmasınlar. Bu galibiyet için işin özeti ‘Öp Volkan Demirel’in ellerini!’dir.

        TRANSFERİN GÖZDELERİ

        Transfer ayının gözdeleri, dün gördük ki yine Gençlerbirliği takımından olacak. Serdar Gürler, Ahmet Çalık, İrfan Can Kahveci, Aydın Karabulut bütün takımların kadrolarına dahil etmek isteyeceği isimler olurlar.

        SEYİRCİ MAÇ SEÇİYOR

        Fenerbahçe seyircisi, takımının oynadığı oyundan memnun olmadığı için Kadıköy’deki her maça rağbet etmiyor. Sarı-Lacivertli taraftarların favori maçları, belli ki derbiler ve Avrupa kupaları.

        SERDAR ALİ ÇELİKLER

        ATAN VE TUTAN

        Fenerbahçe, G.Saray maçından bu yana kötü oynuyor. Futbolu düşüşte ki, ilk yarı sonu için son derece normal. Üstelik set oyununu beceremeyen, dikine oyuna mecbur takımsanız bir yerde kondisyon da azalıyor. Dün de oyuna yüksek tempo yaparak başlayıp erken gol bulmayı umdular. Ama karşılarında savunmayı önde kuran, canlı ve diri bir Gençlerbirliği buldular. Özat’ı tebrik ederim. Bu sahada bunca yıldır bu kadar cesur oynayan takım çok görülmüş şey değil. Savunmayı epey önde kurup RvP’yi pasifize etmek istediler. Ama RvP henüz 10. dakika dolarken çıkıp Sow girince savunma arkasına “batıcı” koşu atma imkanı bulundu. Zaten ilk yarıdaki ilk ve tek ‘mantıklı’ atakta ki o da kontrataktı, Lens şahane ortaladı, Sow içeri tipledi. Tek yapabildiği buydu F.Bahçe’nin ilk 45’4e.

        46’dan itibaren Gençler Fener’in yarı sahasına yerleşti. 57’den sonra Özat’ın 4 hareketli forvetli (Serdar Gürler - Aydın - İrfan ve sonrasında da Matei) sıfır santrforlu hücum hattı, Fenerbahçe’ye kabus yaşattı. 13 korner attılar, Fener ceza sahasına en çok giren takım oldular. Bu dönemde bu sene ilk kez F.Bahçe’yi kalecisi kurtardı. 3’ü net 5 kurtarışla 1-0’ı tuttu Volkan. Fernandao’nun girmesi ile biraz daha top tutabilen Fenerbahçe rakibin tamamen risk aldığı anlarda çıktığı 2. doğru düzgün kontrada 2’yi bulup rahatladı. Sow’un son golü skordu sadece.

        Dün F.Bahçe belki de kötü oynayarak kazandığı ilk maçı oynadı. Geçtiğimiz hafta Antalya’da Cüneyt Çakır olmasa orada da kötü oynayıp kazanacaklardı ama bu hafta iyi bir maç yöneten hakem olunca kötü de oynasalar kazandılar. Dün oyun olarak rakibine yenilen F.Bahçe, tutanı ve atanlarının kalite farkı ile maçı kazanmayı bildi.

        Beşiktaş ve G.Saray’ın puan kaybettiği haftada alınan bu 3 puan ümitleri sıcak tutacaktır. Ama haftaya Trabzon, Ocak 15’te de Adana maçları kazanılsa da 17 hafta sonunda puan 34 olacak. Şampiyonluk için ise 2. yarıda 40 puan lazım. Bu takım kalitesi ile çok daha zorlu geçmesi kesin olan ligin 2. yarısında 40 puan zor.

        Taraftar da bu gerçeği biliyor ki 2 derbi ve ManU maçından sonra yine sezon başı görüntüsüne döndü. Ama ne olursa olsun F.Bahçe taraftarı, adaletli ve tecrübeli bir hoca ile kaliteleri ne olursa olsun hemen hepsi özveriyle oynayan bu oyuncu grubunu sevdi.

        VOLKAN DEMİREL

        İlk defa bir maç kurtardı. Mükemmel oynadı, Skrtel ile birlikte savunmada ayakta kalan tek adamdı.

        VOLKAN ŞEN

        Finishing, bitiricilik sıfır. Her anlamda. Bu konuda kendini geliştiremezse 1 sene sonra kiralık gider.

        BÜLENT YAVUZ

        AFERİN FIRAT AYDINUS

        Ülker Stadı’nda sahanın yıldızı Volkan Demirel’di. Bir başka başarılı isim de hakem Fırat Aydınus’tu. İlk defa Fırat’ı bu kadar iyi gördüm. Oyuncularla konuşmaması, kararlarını izah etmemesi, yardımcı hakemlerini ekip içinde görmesi ve maçı devamlı kontrolünde tutması çok başarılıydı. Fırat, eski günlerine büyük adımlarla geri dönüyor. Türk hakemliği Fırat’sız olmaz. Fırat’ın da bunu bilmesi gerekir. Dün akşam yönettiği maç, gelecek maçları için bir gösterge olsun. Ahmet Çalık-Sow mücadelesinde penaltı itirazları vardı. Ancak devam kararı doğruydu. Maçın geri kalan bölümlerinde hakemin dürüst ve eşitlik prensibi ortaya çıkınca oyuncular hakeme zorluk çıkarmadı. Yardımcı hakem Hakan Yemişken ofsayt tespitlerinde zaman zaman hatalar yaptı. Fırat’a bir ağabey nasihati: Sen, sen ol; dün akşamki performansını sezon sonuna kadar muhafaza et. Biz seni böyle görmek istiyoruz.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ