'Yeminle evde kendimi popstar hissetmiyorum'

Hadise, turne maratonu ve iş yoğunluğundan yazın çıkardığı “Tavsiye” albümünün tanıtımını yapamamıştı.”Prenses” adlı klibi televizyonda yayınlanmaya başladığı gün buluştuk. O gün çok heyecanlı ve enerjikti, bense bir o kadar moralsiz. Ona rağmen enerjimiz uyuştu ve keyifli bir söyleşi çıktı. Hayranlarının neler düşündüğünü önemseyen, söylediklerine dikkat eden, temkinli ama bir yandan da samimi biri Hadise. Konuyu her ne kadar aşka getirmeye çalışsam da ser verdi, sır vermedi. Ben de konuyu değiştirdim. Albümünden modaya uzanan sorularla karşınızda Hadise.

■ ‘Prenses’ klibin bugün yayınlandı. Hayırlı olsun. Tepkiler nasıl? İnternete giremediğim an deliriyorum. Fan’larım ne yazıyor merak ediyorum. Böyle günlerde heyecanlı oluyorum. Acaba sevecekler mi, ne kadar ‘tık’lanacak gibi şeylere takılıyorum. Çok sevilmiş, o yüzden şu an çok mutluyum.

■ “Tavsiye” adlı parçada “Kopsa fırtına geri dönme, dağlar yerinden ayrılmaz düne dönme, ateş suya dönmez...” diyorsun. Ayakları yere basan, güçlü bir kadın imajı var. Şarkının sözleri beni etkilemişti. Bazen ilişkide öyle şeyler yaşarsın ki, en iyisi geri dönmemek, arkana bakmamaktır. Ben de bugüne kadar gereksiz yere bazı insanları takmışımdır. Aslında ne istediğimizin farkına varabilmek için bir şeyler yaşamak zorundayız. Bu şarkı onu anlatıyor.

■ Müzikal olarak yapmak istediklerini bu albümde gerçekleştirdin mi? Okumak istediğim farklı şarkılar var daha. Ama yavaş gitmek en iyisi. Aslında bu benim full Türkçe şarkılardan oluşan üçüncü albümüm. Bana göre yolun başındayım. Hayalimdeki albüm için 3 yıl bekledim. O süreç bana her anlamda çok şey kattı. Şarkı seçme tarzıma bile yansımıştır. Çoğu kararı kendim verdim. Albümü ablamla beraber yaptım. Bizim için büyük sorumluluktu.

■ “Yolumun Işığı” şarkısının sözlerini beğendim. Senin favorin hangisi? Yaşasın, çok sevindim. Çünkü underground bir şarkı. Aslında bu şarkı favorilerimden biri. Stüdyoda kayıt aşamasındayken albüme dahil ettim bu şarkıyı, 15 dakikada okudum. Duru bir şarkı, akustik ve derin.

■ Bir de “Prenses” isimli şarkın var. Her kadın aslında anne evinde ‘prenses’ değil mi? Küçükken kendimi babamın prensesi gibi hissediyordum. Kadınlar erkeklerin kendilerine kötü davranmasına izin vermemeli. Sen baba evinde prenses gibisin, hayatına sonradan giren bir erkeğe neden müsaade ediyorsun ki?

■ Başka nasıl kendini prenses gibi hissedersin? Bir davete katıldığında birinin sana müthiş şeyler söyleyip kendini dünyanın en iyi kadınıymışsın gibi hissettirmesi de olabilir bu, arabanın kapısını açması da... Böyle küçük şeylerle prenses gibi hissedebiliyorum. İlla büyük bir taş (yüzük) şart değil. Kadınlar davranışlara âşık oluyor. Çok yakışıklı ama ilgisiz ve hiç çiçek yollamayan birini mi, daha az yakışıklı ama her anlamda ruhunu okşayan birini mi tercih edersin? Valla ben ikinciyiisterim. İlgiyi seven bir insanım. Aynı ilgiyi, aldığım andan itibaren karşı tarafa veririm.

■ Şimdi âşık mısın? Ben hep âşığım. Aşk sadece kadın erkek ilişkisi değil. Ablamla ve annemle de aşk yaşayabiliyorum. Kalbim hep aşkla dolu.

■ Anlaşıldı, direkt soracağım, sevgilin var mı Hadise? (Gülüyor.) Sen var ya sen! Şu an hayatımda çok yorum yapacak bir şeyim yok açıkçası.

■ Bir erkek seni nasıl tavlar? Davranış önemli. Erkeğin ne iş yaptığı ya da kullandığı araba beni etkilemez.

■ Hiç bilgi alamadım, o zaman havadan sudan konuşalım. İstanbul’u güzel yaşayanlardan mısın? Hayır, daha rahat gezmek isterdim açıkçası. Çok yer gezdim ama İstanbul’u tek geçerim. Geceleri arabayla İstanbul’u turlamayı, Boğaz’a bakmayı severim. Geceleri bambaşka oluyor şehir. Biraz daha yeşillik olsa çok sevinirdim.

■ İstanbul’un en güzel sesi ne sence? Ezan sesi. Benim için çok özel. Hiçbir yerde bu kadar güzel gelmiyor.

■ İstanbul’da dostun var mı? Dost demek için yıllar gerekiyor. Arkadaşım tabii ki var. Acını paylaşan, arkandan kötü konuşmayan kişi dostundur. Gerçek anlamda 2-3 kişi var ama sanat dünyasından değiller.

■ Çok temkinlisin... Evet, çok temkinliyim. Etrafımı küçük tutmayı tercih ediyorum. Artık herkes gazeteci olduğu için bazen “Bunu hiçbir yerde söylemedim. Peki

rim. Birilerini takip edeyim, binalardan atlayayım, birilerini yere sereyim istiyorum. Drama da olabilir. Enerjik, gülmeyi seven biri olduğum için farklı şeyler yapmayı isterim. ‘Aksiyon da olur, drama da’ ‘Alışverişe delice para harcamam’

■ Modayla aran nasıl? Ayakkabı ve ceket ile kıyafetini başka bir havaya sokabiliyorsun. Alışverişe delice para harcamam. İşimle ilgili alışveriş yapmayı seviyorum.

■ Eski kıyafetlerini ne yaparsın? Birkaç gün önce dolabımı temizledim. Bunu yaparken ruhum temizleniyor. Hatta fotoğraf çekip anneme gönderdim “Oy kuzum helal olsun sana” dedi. O huyumu annemden aldım bence. Giymediğim kıyafetleri ihtiyacı olan insanlara vermeyi seviyorum. Şu an hepsini ayırdım, yollayacağım.

■ Kardeşin Derya, aynı zamanda stilistin. Sana ne gibi tavsiyelerde bulunur? Derya vücudumu iyi bildiği için neyin yakışacağını da çok iyi biliyor. Kalem etekleri severim. Üst tarafım ince olduğu için dar şeyler giyerim. Bu şekilde dengeliyorum. Ben hatlı bir kadınım, Latin tarzı. Kalem etekler de o kıvrımlar güzel duruyor. Derya bana sürekli yeni şeyler denettirir. Yeniliğe açığım ama beğenmediklerimi giymem.

■ Bazen sade bir imajın oluyor, bazen çok seksi. Çünkü ben öyle bir insanım. Her ikisini de taşıyabiliyorum. Sürekli aynı şeyleri giyersem sıkılırım. Dar etek üzerine dik yakalı bir kazağı da seksi buluyorum.

‘Seçimimi Hadise’den yana kullanırdım’

■ Sen yarışmaya Belçika’dan katılsan Hadise de yine jüri koltuğunda olsa, kimi seçerdin? Aaa, ilk kez böyle bir soru geldi. Kendimi seçerdim bence. Yarışmacı olarak samimi duran bir jüri üyesiyle çalışmak isterdim. “Diğerleri öyle değil” demiyorum yanlış anlaşılmasın ama yarışmacılarla yakından ilgilendiğimi bildiğim için seçimimi Hadise’den yana kullanırdım.

■ Bazen durgun oluyorsun. Enerjin ekrana yansıyor. Regli dönemlerinden etkileniyorum. Çekimlerin ilk gününe denk gelince zorlanıyorum. Bunu açıkça yanımdaki arkadaşlara da söylerim. Gördüğün şey, o güne denk gelmiş olabilir. Neticede moralsiz, halsiz olabiliyorsun.

■ Kıskandığın yarışmacılar var mı? Çıkıyor. Kıskandığım derken “Yok artık”, “Off bu ne” dediğim çok oluyor. Zaten hepimiz dönüyoruz ve çıldırıyoruz. O zaman gerçek savaş başlıyor.

■ Yarışmalara katılanlara ses tonuna uygun şarkı seçmek dışında ne tavsiye edersin? Herkesin hayali var. Her şey sadece müthiş bir sesle, iyi şarkıyla olmuyor. Kader de önemli. Bazen de iyi bir ses duyuyoruz ama sesi daha oturmamış oluyor. O zaman “Biraz daha çalış ama mutlaka gel” diyoruz. Kimseyi kırmıyoruz ama yalandan ümit vermek istemiyoruz.

■ Annene “Hadise çocuğumun sesine de baksa” diyorlar mı? Evet, anneme öyle şeyler geliyor. Katılmak isteyenleri motive ediyorum.

■ Yarışmada elenenleri genelde sen yolcu ediyorsun... Herkes veda konuşması yapamıyor. Bazen Gökhan’a “Sen konuş” diyorum. O da “Ne olur bana bırakma” diyor. Mazhar Ağabey de çok tercih etmiyor.

■ Yabancı parçalarda sesini daha iyi kullanıyorsun sanki... İngilizce şarkı söylemeyi seviyorum ve şarkıyı uzatabiliyorsun. Türkçe’de yapamazsın. İngilizce bir parçanın bir bölümünü uzatsam kimse “Sen bu parçayı böyle okuyamazsın” diyemez. Ama Türkçe de diyebilir. R&B parçayı caz formunda da söylersin.

■ Şarkıcı olmaktan büyük zevk alıyorsun... Çok seviyorum ve bunun için doğduğumu hissediyorum.

‘AİLENİN ORTANCA KIZI HADİSE’YİM’

■ Aile içinde popstar mısın yoksa evin ortanca kızı Hadise mi? Ailenin ortanca kızı Hadise’yim. Yemin ediyorum eve girince kendimi hiç popstar hissetmiyorum. Sanatçılığımı işimde, egomu sahnede yaşamayı seviyorum. Bence sahnede özgüvenli olmak bile egonu güzel kullanmak demek. Annemin yanında normal bir kızım, dizi izliyoruz, dizine yatıyorum, ona çay demliyorum.

■ Evde kapıya bakar mısın mesela ya da telefona çıkar mısın? Evet, bazen komşular şaşırıyor. Hoşuma gidiyor onların şaşırması da.

■ Nasıl yaşıyor Hadise? Güzel uyuyup iyi kahvaltı yapıp kardeşimle SPA’ya gitmeye bayılırım. Bazı günlerde pijamamı çıkarmadan oturur televizyon izler, internette dolaşır ya da kitap okurum. Bazen de süslenip dışarı çıkarım. Her genç kadın gibi alışveriş yapmayı seviyorum.