‘Sonunda milli oldum’

Gizem Sevinç SELVİ / HT CUMARTESİ

Siz onu hâlâ Tarkan’ın eski avukat sevgilisi olarak mı hatırlıyorsunuz? Haksızlık ediyorsunuz. Bilge Öztürk, artık dünya dereceleri olan milli bir kiteboardcu. Bahsederken gözlerinin içi güldüğü kız kardeşleriyle bir rock grupları var. Birlikte çok eğlendikleri belli. Ayrıca itiraf edeyim, beklediğimden çok daha samimi. Öztürk’le Türkiye’yi temsil edeceği Kiteboard Avrupa Şampiyonası’nın da düzenleneceği Mercedes-Benz Go Bozcaada Festivali öncesinde buluştuk, dünya güzeli köpeği Junior da bize katıldı.

Çok çeşitli işler yapıyorsunuz ve hep gündemdesiniz, ama kimdir Bilge?

Yaşamdan zevk alan, hayatta yapmak istediklerini mutlaka yapmaya çalışan biri. Küçükken de mesela ellerimi belime koyup “Ben avukat olacağım” diye tutturmuşum. Başka hiçbir meslek yoktu aklımda. Bir de küçüklüğümüzden beri kardeşlerimin de benim de hayatımızda spor vardı. İlkokulu bitirdiğimde hentbol oynamaya başladım, 7 yıl lisanslı olmak üzere 11 yıl devam ettim. Genç milli takım seviyesine geliyorken bıraktım. O zamandan beri içimde ukdedir, olimpiyatları izler, milli sporcu olduğumu hayal ederdim. Su sporlarına yöneldim; su kayağı, wakeboard... Atletizm ve aikido da yaptım. Ama hepsini çok severek yapmama rağmen kendimi tam olarak bulduğum bir spor çıkmamıştı, ta ki kiteboard’a kadar.

Kiteboard muymuş aradığınız?

Kiteboard sadece spor değil, bir yaşam biçimi benim için. Hawaii’de tatildeyim bir gün, yolda arabayla giderken gökyüzünde rengârenk, kocaman kelebekler gördüm. “Dur, dur bir dakika, n’oluyoruz!” diye arabayı durdurup bir koşuşum var, inanamazsınız. Kiteboard hayatım bu merakla başladı. Hemen orada ders almaya başladım. Türkiye’ye döndükten sonra da geliştirdim. İlk kez 2011’de Türkiye Şampiyonası’na katıldım, orada derece aldıktan sonra Dünya Şampiyonası’na gittim ve profesyonel hayatım başladı.

Sonunda kaç yaşında milli olabildiniz?

33 yaşımda! (Kahkahalar.)

Yaşı yok demek ki bu işlerin.

Evet, kesinlikle.

Bozcaada’da neler olacak?

Akyaka ve Bozcaada kiteboard denince akla ilk gelen yerler. Bozcaada’da bu spor için inanılmaz bir alan var. Şimdi Bozcaada Festivali’yle Kiteboard Avrupa Şampiyonası birleşiyor, Türkiye açısından bu organizasyona ev sahipliği yapmanın önemi çok büyük. Tüm dünyadan en az 120 yarışçı geliyor ve biz onlara sadece bir yarış değil, festival de sunuyoruz. Konserler, aktiviteler, gösteriler... Benim yarıştığım kısma ise “formula yarışları” deniyor. Malzemeler milimle ölçülüyor ve asla modifikasyon yapamıyorsunuz. Malzemenin belli bir standardı olmak zorunda. Zaman zaman parkur uzunluğu 20 kilometreyi buluyor. Bu parkuru en iyi taktikle en çabuk bitiren olmak bizim hedefimiz. İzleyenler için de aynı anda 20 tane uçurtmayı havada düşünün, bir anda start noktasından başlayıp birbirlerini takip ediyorlar. Görsel bir şov aynı zamanda.

Tekne yarışlarından farkı ne?

Çok daha hızlıyız, arada çok büyük fark var. 40-50 kilometre hıza ulaştığımız oluyor.

‘Tarkan gurur duyulacak biri’

Avukatlıktan sıkılıp mı bu kadar renk arayışına girdiniz?

En başından beri hepsi içimde var galiba. Hayatı bir mottoya indirecek olsam “Özgürlük” derdim. Tam bir Kova burcuyum zaten.

Adliye koridorları mı, board mu daha tatmin edici?

İkisi çok farklı şeyler, birini tercih edemem ama her zaman mesleğimi yaptım. Avukatlık çok göz önünde olmamı sağlayan bir meslek olmadığı için, insanlar devam ettiğini görmüyor. Hiçbir zaman mesleğimi terk etmedim. Hepsi aynı anda gitti.

Ama göz önünde olmayı da seviyorsunuz galiba?

Yaptığım şeylerle hak ediyorsam neden olmasın. Şu anda ülkemi uluslararası alanlarda temsil edebildiğim için çok gurur duyuyorum. Bunlarla göz önündeysem ne güzel.

Bu kadar iş yaparken hâlâ “Tarkan’ın eski sevgilisi” denmesine kızıyor musunuz?

Aslında yeni bir mevzu da değil o, üzerinden epey zaman geçti. İnsanlar her şeyi daha rahat hatırlayabilecekleri şekilde kodladıkları için şaşırmıyorum. Zaten gurur duyulacak bir insan olduğu için de çok takılmıyorum. İş çevrem beni avukat kimliğimle tanıyor, spor çevresi de sporcu olarak. Arkadaşlarımlayken ise sadece Bilge’yim.

‘Kız kardeşlerimle rock grubumuz var’

Sizin kız kardeşlerinizle de çok iyi ilişkileriniz var.

Onlar benim en yakın arkadaşlarım.

Büyük şans.

Kesinlikle öyle, onlar benim en büyük şanslarım. Sadece kardeş olduğumuz için değil, birbirimizle olmayı tercih ettiğimiz için birlikteyiz. Okul zamanı da hep birlikte çeşitli aktivitelerde bulunurduk, hep çok sosyaldim. Nerede bir konser organize edilecek, hemen fırlardım. Tiyatro yapıyorduk, kendimiz yazıp oynuyorduk.

Bir de rock grubunuz varmış.

Yıllar içinde çeşitli versiyonlarımız oldu. Belda çok iyi bas gitar çalar, Berna yıllardır hem çalar hem söyler, ben -bunu söylemek haddim değil amabiraz gitar çalarım. Berna’nın davul çaldığı bir dönem de oldu, ama yaşı bize göre biraz küçük olduğu için genelde Belda’yla kombinasyonlara gittik. Müzisyen arkadaşlarımız da var. Her yıl doğum günlerimde canlı müzik yapıyoruz.

Sahneye çıkıyor musunuz?

Eskiden çıkıyorduk ama artık pek çıkmıyoruz. Yine de çoğu müzisyen arkadaşımız, o yüzden birini dinlemeye gittiğimizde mutlaka sahneye çağırırlar.

Mercedes-Benz Otomobil Pazarlama ve Satış Türkiye Müdürü Şükrü Bekdikhan:

Kiteboard’u destekliyoruz

Mercedes-Benz Türk olarak yıllardır futbol, basketbol ve golfe verdiğimiz spor desteğini bu yıl Mercedes-Benz Go Bozcaada Festivali ve kiteboard faaliyetlerimizle bir adım öne taşıyoruz. Milli kiteboard sporcusu Bilge Öztürk desteklerimizle bu şampiyonada ülkemiz için yarışacak. Ayrıca 2015 yaz sezonu boyunca deneyimli eğitmenler eşliğinde hizmet verecek ‘Mercedes-Benz Kite Lounge’ ile kiteboard desteğimizi güçlendiriyoruz.