Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Cumartesi Fazıl Say 9 ve 10 Kasım’da ENKA İbrahim BetilOditoryumu’nda

        Ece ULUSUM / HT CUMARTESİ

        Çaldığı da dediği de olay Fazıl Say’ın. Hep böyle olmuş! Gece boyunca gazete arşivi karıştırmam bitince şöyle not düşüyorum küçük not defterime: “Birikimli, kesinlikle fevri ve yetenekli...” Şöyle ki bazen sorularımı uzun uzun yanıtlıyor bazen de ya cevapsız bırakıyor ya da takıldığı yerleri düzeltiyor. Uzunca Say’ı anlatmaya gerek yok, yıllardır hakkında yazılıyor çiziliyor. Bu sefer katıksız müzik hakkında konuşuyor.

        ■ Birçok klasik müzik festivaliyle isminiz özdeşleşti, ENKA da onlardan biri. Bu organizasyonun sizdeki yeri nedir?

        ENKA, kültür sanat hayatımıza yıllardır büyük katkı sağlıyor. Hem yazın açık hava tiyatrosunda özel projeler bazında, müzik, tiyatro ve pek çok sanat türünde gösterileri İstanbullu sanatseverlerle buluşturduğu için, hem kış sezonunda kapalı salonda bu ilginç faaliyetlere devam ettiği için. Kapalı salonun açılışını yıllar önce ben yapmıştım. 1999 yılıydı. Elbette ki yeri özel, düşünün, bir salonun açılışını yapmış olmak ve 16 yıldır düzenli o salonda çalmak ne güzel bir his. Kültürel işbirliğimiz, destek verdikleri İlk Şarkılar, Beethoven, Say Plays Say, Yeni Şarkılar albümlerinde de devam etti. Şimdi 6 CD’lik Mozart albümünde de devam edecek.

        ‘BAŞIM HAYLİ DERDE GİRİYOR...’

        ■ En sevdiğiniz ve sevmediğiniz ses nedir?

        Bu konulara girince başım hayli derde giriyor her seferinde. Beynimi uyuşturan bazı müzikler olduğu, bunları hiç sevmediğim ve içsel olarak reddettiğim doğrudur. Bu her insanda değişen bir durumdur zaten. “Ses” derken, doğadaki seslerin hiçbiri beni rahatsız etmiyor...

        ■ Sizin için hangi anda eserlerinizden birinin çalınması önemli olurdu?

        Bir besteci için eserleri çocukları gibidir. 65 kapsamlı eserim oluştu yıllar içinde. Bunlar 65 şarkı değil. Kimisi 45 dakikalık senfoni, kimisi 80 dakikalık oratoryo, kimisi 35 dakikalık piyano konçertosu...

        ■ Müzikal açıdan daha söyleyecek çok şeyiniz var mı? Planlarınız neler?

        Çok var. Türk bestecilerinin eserlerini kaydedeceğim çok geniş ve yoğun bir kayıt projesini başlatıyorum. 10-15 albüm yapacağımı düşünüyorum bu proje kapsamında. Müthiş bir arşiv olacak. Ayrıca 2016’da da Debussy, Chopin ve Eric Satie gibi bestecilerin eserlerini kaydedeceğim.

        ■ Geriye bakınca kariyeriniz hakkında duyduğunuz his nedir?

        İnsan hep daha iyisini yapmak ister. Daha çok üretmek, çalışmak ister. Benim felsefem de bu. Ne kadar çok kalıcı ve güzel şey bırakırsam o kadar iyi diye düşünüyorum. Bir müzisyen kendi kayıtlarını zor dinler. Hata arar kendinde. Hep “Daha iyi olmalıydı” diye düşünür çünkü.

        ‘ÇOCUKLUĞUMDAN BERİ BÖYLE ÇALIŞIRIM’

        ■ Eserlerinizin bu kadar beğenilmesini sağlayan ‘o şey’ sizce nedir?

        Bilmem. Eserleri dinleyenlere soralım.

        ■ Bir TV programında nota defterinizi göstermiştiniz. Rengârenkti, insan duvarına asmak isteyebilir. Hâlâ aynı şekilde mi çalışıyorsunuz?

        Evet. Renkli kalemlerle çalışırım. Notlarımı, uyarılarımı, hatırlamam gerekenleri renkli kalemlerle yazarım. Müzik danslı, şarkılı, renkli ve ahenkli olmalıdır benim için. Çocukluğumdan beri böyle çalışırım; renklerle.

        ■ Klasik müzik hakkında festivaller ve etkinliklerin günbegün arttığı söyleniyor. Bunda müziksever işadamlarının desteği büyük. Şimdilik bu artış yeterli olmayabilir ama ileride daha iyi olabilme ihtimali var mı?

        Tabii ki! Sağ olsunlar, kültür sanat olaylarının hep desteğe ihtiyacı var.

        ■ Son 6 yıldır yayımlanmış röportajlarınızı ve hakkınızda yazılanları okudum da bir istatistik çıkardım. Size sorulan yaklaşık 3 sorudan 1’i müzik dışında. Bunun yaptığınız işe gölge düşürdüğünü düşünüyor musunuz?

        Hayır. Fazıl Say bir bütündür, yorumcu olarak, besteci olarak... Besteleriyle ve düşünceleriyle... Düşünce olmayan bir sanatçı hayatı olamaz. Bu konuda bir sanatçı ifade özgürlüğü içinde düşündüklerini söylemeli.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ