Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Yaşam HT Pazar Diana Vishneva, balerin, Ekin Türkantos, saç bakımı, balerin saçı, keraste modeli balerin

        Ekin Türkantos / HT PAZAR

        Anneannem Türkiye’nin ilk balerinlerinden... Dolayısıyla çocukluğum kulislerde balerinlerin heyecanına ortak olmakla geçti. Saçlarını tarayışları, makyaj yapışları ve sahne öncesi heyecanlarını dizginleme taktikleri hayatımda önemli yer edindi. Mesleğin ilk yıllarında önemli röportajlar öncesinde heyecanımı bastırmak için onların taktiklerini az kullanmadım. Dünyanın en önemli balerinden Diana Vishneva ile röportaj yapacağımı duyunca ilk röportajım gibi heyecanlandım, ansızın çocukluğuma geri döndüm. Vishneva, 1976 Rusya doğumlu. Eski adı Kirov Balesi olan ünlü Mariinsky Tiyatrosu’nun kadrosuna 1995’te katıldı, ertesi yıl başdansçı oldu. “Prix Benois De La Danse” ödülünü kazandıktan sonra 2003’te de Amerikan Ballet Theatre’da sahne almaya başladı. Bugün hem Mariinsky hem de Amerikan Ballet Theatre’ın baş dansçısı. Şimdi de 50. yılını kutlayan Kérastase’ın yeni marka yüzü olarak seçilen başarılı dansçıyla kariyerini ve saçlarını konuştuk.

        ■ Herkesin hayalini kurduğu bir kariyeriniz var ama siz benim gibi ailesinin mesleğini devam ettirmeyenlerdensiniz.

        Ailem bilimle uğraşıyordu. Ve ben çocukluğunu sahne arkalarında geçiren, tütü giyme hayali kuran bir çocuk değildim. Spor ve matematikle daha ilgiliydim. Her şey baleye bayılan annemin, beni Vaganiva Bale Akademisi’ne götürmesi ve ardından okula kabul edilmemle değişti. Bale virüsüne anında yakalandım ve bu virüs yıllar geçtikçe içimde daha da büyüdü.

        ■ Sadece balemi oldu daha sonra hayatınızda?

        Sahne sanatları bir derya... Öğrenciyken gün boyunca çalışır, akşam da performans izlemek için tiyatroya giderdik. Yani bir bakıma akademi ile Mariinsky Tiyatrosu arasında mekik dokurduk. Piyano, yabancı dil ve normal bir okulda öğretilen tüm o derslere çalışmamızdan bahsetmiyorum bile... Bugün bile, tüm projelerim bale ya da modern dans üzerine kurulu. Annemle babam beni her zaman çok destekledi. Zaten onlar da Diana Vishneva Vakfı için çalışıyor.

        ‘BİR BALERİN İÇİN BEYNİ HER ŞEYDEN ÖNEMLİ’

        ■ İyi bir balerin olmanın püf noktası çok çalışmak ve disiplin. Başka olmazsa olmazlarınız nedir?

        Hocalarım ve profesyonel hayatım boyunca tanıştığım insanlar... Benim büyümemi, yaratıcılığımı serbest bırakmamı, yeni şeyler öğrenmemi, yeni rollere bürünmemi, yeni dans stilleri bulmamı sağladılar. İlginç roller için beklemem gerekmedi, şanslıydım. Hiçbir zaman durağan bir hayatım olmadı. Bir balerini iyi yapan şeylerin öncelikle bacakları ve ayakları olduğunu söylerler. Bence beyin her şeyden önemli. Çünkü balerinsen bacaklarını nasıl yöneteceğini bilmelisin. Ve tabii teknik. Balerin olarak amacım basit bir dansçı değil, anlamlı ve güçlü etkisi olan hareketler yapabilen bir sanatçı olmak.

        ■ Sahnede neyin peşindesiniz?

        Hayatta olduğu gibi sahnede de uyum arıyorum. Bir dansçı olarak teknik, sanat ve güzelliği harmanlayarak mükemmeliyete ulaşmaya çalışıyorum. Buna yaklaşabildiğimde ise çok mutlu oluyorum. Performanstan sonra izleyenlerin dansım hakkında düşündüklerini duymak ve etkilendiklerini görmek fazlasıyla ilham verici.

        ■ Şimdi bir marka yüzüsünüz. Sanatçı olarak bir markaya ‘Evet’ demenizin en önemli sebebi neydi?

        Bunun sadece saçlarımla ilgili olmadığını, yeni serinin ismiyle de ilgili olduğunu anladım, ‘Discipline’. Bale, disiplinin çok önemli rol oynadığı nadir alanlardan biri. Ayrıca İnanmadığım hiçbir markanın kampanyasında yer almam.

        ■ Balede daha çok saçlarınızı topuz olarak kullanıyorsunuz. Saçlarınız açık dans etmek size nasıl hissettiriyor?

        Balede saç stilleri çok farklı olabilir. ‘Manon’ ve ‘Anna Karenina’da yaratıcı detaylar kullanılsa da, klasik balede topuz, titizlikle ve sıkıca toplanır. Maurice Béjart’ın Bolero’su gibi modern projelerde yer aldığımda, saçımı at kuyruğu yapıyor ya da açık kullanıyorum. Modern dansta açık saç, bedenin bir uzantısı gibi algılanır ve koreografinin ayrılmaz bir parçası haline gelir.

        ■ Balerinseniz saçlarınız uzun olmalı değil mi? Kısa saç özlemi duyuyor musunuz?

        ‘Carmen’de beni kısa saçla, yani perukla gören izleyiciler, bu değişimi beğendi. Ama gerçek hayatta böyle bir planım yok. Uzun saçlarımı kesinlikle tercih ederim. Kesmeye kıyamayacağım kadar güzeller. Ayrıca John Neumeier ya da Pina Bausch gibi dans kuruluşları için uzun saç zorunlu çünkü koreografileri bunu gerektiriyor.

        ■ Saç bakım rutininiz nedir? Bakım ritüelleriniz var mı?

        Saç bakım rutinim tamamen performans programıma bağlı. Saçlarımı kontrol etmek güç olduğundan, performanstan bir ya da iki gün önce bakım yaptırıyorum. Performans sonrası yaptığım buhar banyosu ise saçlarımın kendine gelmesini sağlıyor. Prova ve performans sırasında yaşadığı stresten sonra dinlensin diye evde olduğum zamanlar saçlarımı açık bırakıyorum. ‘Dansta saç, bedenin uzantısı’

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ