Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        MERKEZ BANKASI FAİZ İNDİRİMLERİNİN DEVAM ETMESİ BORSAYA YARAR

        Koşulların uygun olmasıyla yükselişine devam edecek olan endeks dolar bazında 5 sent civarında tavan yapabilir. Bu da rahatlıkla 100 bin endeksin geçilmesi demektir.

        Hemen hemen her genel seçim enflasyonun ve faizlerin düşük, tüketimin ve büyümenin yüksek, finansal piyasaların da pozitif olduğu bir atmosferde yapılır. 2015’in ilk ayında yine geçmiş seçim öncelerini andıran bir atmosferin varlığını gözlemliyoruz. Faizler düşüyor ama bu hükümet için yeterli değil. Dün yine Cumhurbaşkanı Erdoğan Merkez Bankası’nı eleştirdi.

        Sadece faiz değil hükümetler seçim öncesinde borsanın da yükselmesini istiyor. 2007 ve 2011 seçim öncelerinde bu ifade edildi. Son olarak bu isteği Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç dile getirmişti. 19 Nisan 2014’te Bülent Arınç endeksin 72 binli düzeyine dikkat çekerek “Yükselme sürüyor. Şimdi peki, bu 90 binleri bulacak mı? Bulacak. Belki de aşacak, ümidimiz var. Ne zaman? Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra” demişti. Arınç’ın bu dileği dün gerçek oldu. Borsa endeksi 22 Mayıs 2013’ten sonra ilk kez 90 bin puanı geçti.

        ■ Ancak sadece hükümet istedi diye değil, enflasyon aralıktan başlayarak düşüş eğilimine girdi ve bu durum sürecek gibi.

        ■ Merkez Bankası’nın politika faizini düşürmeye başlamasıyla faizlerdeki düşüş ivme kazanabilir. Yarım puanlık indirimlerin önümüzdeki iki ayda devam etmesi enflasyon görünümüne bağlı. Enflasyonun seyri de büyük ölçüde döviz kurlarına bağlı. Kurların seyrinde en önemli rolü de sermaye hareketleri oynuyor.

        Eğer siyasiler faiz indirme olayını iyice karıştırmaz ve bunun sonucunda kurlar artmazsa, sermaye hareketleri de devam ederse önümüzdeki iki ayda Merkez Bankası’nın faizi yarımşar puan düşürme ihtimali yüksek. Faizler aşağı çekildikçe bankaların kârlarını artırması beklenir. Banka portföylerinde 250 milyar liralık TL faizli bono-tahvil var.

        ■ Bankaların artacak kârlarının ilk yansıyacağı yer de borsa. Çünkü borsa endeksi ağırlıklı olarak bankalardan oluşuyor. Nitekim son günlerde faiz indirimlerine paralel olarak BİST 100 Endeksi yükseliyor. Hatta bu yükselişinde diğer gelişmekte olan piyasalardan pozitif ayrışarak Mayıs 2013 sonrasının en yüksek düzeyine çıktı.

        ■ 22 Mayıs 2013’teki 93.398 puanlık rekor düzeyin geçilmesine birkaç bin puan kaldı. 1.5 yıl öncesine ait bu zirvenin geçilmesi önemli ama asıl önemlisi, borsanın yıllarca rüyası haline gelen 100 bin endeksin geçilmesi. Bunun için de 10 bin puan ve yüzde 10’dan fazla artış gerekiyor.

        ■ İçeride siyasette güçlü türbülanslar çıkmaz, Merkez Bankası’na yönelik hareketler eleştiri boyutunda kalır ve sermaye hareketleri de sürerse önümüzdeki aylarda endeksin 100 bini geçmesi pekâlâ mümkün olabilir. Çünkü enflasyon düşecek, faizler düşecek, banka kârları artacak, hatta iç tüketim kısmen canlanacak. Geçen yıl boyunca ertelenmiş olan talep, fiyatları taban düzeyinde bulunca fırsatı kaçırmayacaktır.

        Pozitif koşullar altında 100 bin geçilmesine geçilebilir de, ne kadar geçilir? Buradaki tavan düzeyinin, borsa endeksinin daha önce gördüğü en yüksek seviyeler tarafından belirlenmesi muhtemeldir. Koşulların uygun olmasıyla yükselişine devam edecek olan endeks, dolar bazında 5 sent civarında tavan yapabilir. Yani yükselişini buraya kadar sürdürebilir. Elbette devamında düşüşler olacaktır ve endeks orada kalıcı olmayacaktır. Bunun için bitişikte yer alan grafiğe ve geçmişe bakmak yeterlidir.

        ■ Dün itibarıyla dolar bazlı endeksin geldiği düzey 3.84 senttir. Eğer koşulların da uygun olmasıyla geçmişte ulaşılan tavan değerlere doğru gidilecekse yaklaşık 1 sentlik daha yükseliş marjı bulunuyor. Son iki büyük yükselişin 5 sentin hemen üzerinde sonlandığı dikkate alınırsa bu kez oraya yaklaşmadan dahi satışlar etkili olabilir. Bu senaryo, küresel finansal piyasalarda pozitif eğiliminin yılın ilk çeyreği itibarıyla korunması halinde geçerlidir.

        ■ İhtimali oldukça düşük olmakla birlikte eğer bazı gelişmeler ABD’deki ilk faiz artırımını ötelerse ve 2016 yılına bırakırsa küresel likidite ve risk alma iştahı yüksek kalmaya devam edebilir. Bu durumda borsanın yükselebileceği tavan seviyeyi revize etmek ve daha yukarılara çekmek gerekebilir.

        SONUÇ: “İstek sadece kendi fırsatlarını yaratmaz, kendi becerilerini ve yeteneklerini de yaratır.” Eric Hoffer

        Diğer Yazılar