Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Federal Soruşturma Bürosu FBI, Amerikan seçimleri üzerine tüy dikti. 28 Ekim’de Demokratlar’ın adayı Clinton’ın Dışişleri Bakanlığı dönemindeki e-mail’lerine yeni soruşturma başlatan FBI hem ABD piyasalarını hem de küresel piyasaları bir bu tarafa bir bu tarafa savurdu.

        * Anketlerde önde giden Clinton’ın hızını kesen ikinci soruşturma 10 gün sonra tamamlandı. Hafta sonu FBI soruşturmaya gerek olmadığına karar verdi. Seçim öncesinde soruşturmanın ikinci kez açılması, anketlerde önde giden adayın hızını kesti. Buna göre de piyasalar Trump’ın kazanabileceği endişesine kapıldı ve 10 gün bu durum fiyatlandı.

        * Dolar, riskli varlıklar olarak hisse senetleri, emtia, altın değer kaybetti, ABD faizleri de düştü. Çünkü korumacı politikalar izleyeceğini açıklayan Trump’ın kazanması halinde küresel risk iştahı ciddi bir yara alacaktı.

        * Böyle bir fiyatlamanın ardından soruşturmaya gerek olmadığının açıklanmasıyla seçimler ile piyasalar üzerindeki baskı da kalktı. Toparlanma ile piyasalar verdiği kayıpların bir kısmını geri aldı. Seçim günü olan bugün de muhtemelen fiyatlamanın devamı gelebilir.

        * Ancak piyasaların seçim sonucunu görmeden, sandıktan Clinton çıkmadan 28 Ekim öncesi düzeyine bugün dönmesi zor. Bunun için de fazla beklemeyecek, Çarşamba günü Demokratlar’ın adayı Clinton başkanlık koltuğuna oturacaksa küresel piyasalar 28 Ekim’in üzerine de çıkar. Ne de olsa önemli bir kavşak noktasını hasarsız atlatmış olacak, Trump korkusundan veya kâbusundan kurtulunacak. FBI şokundan FBI rallisine giden yol açılacak.

        * Ancak seçim sandığı bu, sürprizler her zaman olabilir. Clinton değil de sandıktan Trump başkan olarak çıkarsa, bu kez küresel piyasalar tam bir şok yaşayacak. Çünkü Trump faktörü çok az fiyatlandı. Yani tam bir kırılma aşaması piyasaları bekliyor.

        * Eğer negatif yönlü bir kırılma olacaksa, bu yılın geriye kalan kısmından bir şey beklenemez. Bir toparlanma olacaksa yeni yıla kalacak. Çünkü negatif şoku beraberinde getirecek olan Trump’ın seçilmesi olacak ki, bu küresel iştahının kapanmasını tetikleyecek. Zaten yılın sonuna geldik. Kasım ayı küresel fonların hesap kesim ayı. Kâr realizasyonunun takvimsel gerekliliği ABD seçimleriyle birleşerek satışları katmerleştirecek. Sonrasını ise toparlamaya zaman kalmayacak. Bu durumda satışların ve piyasalarda meydana gelecek düzeltmenin oldukça büyük boyutlu olacağı tahmin ediliyor.

        * Clinton’ın başkan seçilmesi durumunda ise yaşanacak pozitif eğilimin daha sınırlı kalma olasılığı var. Çünkü bu seçenek zaten beklenendi ve daha çok fiyatlandı.

        * Ayrıca, bu seçenekte FED’in aralıkta faiz artırımına gitmesi çok yüksek olasılık.

        * Kaldı ki, Clinton seçeneğinde yeni diye bir şey yok, mevcut yapının aynen korunması bekleniyor.

        Turistler durmuş ama otel inşaatları durmamış

        Turizmde bu yıl üçte birlik kayıp yaşanıyor. Böylesi büyük ve uzun süren bir kriz de sektörde ilk kez yaşanıyor. Şimdiden gelecek yıl için bir tahminde bulunmak erken. Ama özellikle güvenlik konularında bir ilerleme sağlanamazsa gelecek yıldan da umutlu olmamak lazım. Çünkü güvenliği olmayan bir yere turist kolay kolay gelmez. Bu konuda da zaman geçiyor çünkü gelecek yılın rezervasyonları bu yıldan yapılıyor, büyük turizm acenteleri kararlarını önceden veriyor.

        * Turizmde en büyük darbeyi de en önde giden iki il yedi. Biri kültür ve iş seyahatinin başkenti İstanbul, diğeri de kum, deniz ve güneş turizminin başkenti Antalya. Rusya ile ilişkilerin düzeltilmesinden dolayı Antalya belki 2017’de daha iyi bir turizm sezonu yaşayabilir. Ruslar kısmen geri döndü ve gelecek yıl tüm sezonda gelmeye devam edebilirler.

        * Ancak İstanbul’da durum farklı. Geçen yıldan yapılan bazı anlaşmalar çerçevesinde kongre turizmi 2016’da azalmakla birlikte devam etti. Fakat yeni anlaşmalar iyice azaldı. Çünkü İstanbul şimdiye kadar terörün daha çok hedefi haline geldi. Güvenlik kaygısı eğer öne çıkacaksa bu açıdan İstanbul’un 2017’de şansı daha az.

        * Bütün bunların ötesinde otellerde yüzde 35 doluluk oranı varken, İstanbul’un otel yatırımları yüzde 25 artıyor. 186 bin yatak kapasitesi olan İstanbul’a toplam 1.3 milyar dolar tutarında 47 bin yatak daha geliyor. Turistlerin gelişi durdu ama otel inşaatları hızla devam ediyor.

        SONUÇ: “Aç gözlüde kulak olmaz; işine geleni duyar, gelmeyeni duymaz.” Türk atasözü

        Diğer Yazılar