Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yeni Ekonomik Program’da açıklanan yıl sonu % 12’lik enflasyon gerçekleşme tahminine göre Merkez Bankası politika faizini 24 Ekim’de 2 puan daha indirebilir. 12 Aralık'ta daha düşük oranlı indirimle politika faizleri yılı yüzde 14’ün altına inerek bitirebilir.

        Yeni Ekonomik Program büyüme, istihdam, daha düşük enflasyon ve biraz daha yüksek bütçe açığı vadediyor. Büyümenin yüzde 3.5’tan yüzde 5.0’e çıkarılması sürpriz değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan daha önce açıklamıştı. Ancak bu yıl yüzde yarım ile pozitif tamamlayacağımızı söylememişti.

        SON ÇEYREKTE YÜKSEK BÜYÜME

        -Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan Program’da büyüme yüzde 0.5 olarak alındı, gelecek yıl ise yüzde 5.0 hedeflendi. Demek ki, içine girdiğimiz son çeyrekte yüksek oranlı bir pozitif büyüme bekleniyor ki, yılın ilk yarısındaki daralmayı telafi etsin.

        -Mümkün mü? Evet, çünkü ekonomide yılın ikinci yarısında canlanma işaretleri başladı. Seçimlerin geride kalması, Haziran sonunda yapılan G-20 Zirvesi’nde Başkan Trump’ın net desteği ile ABD’nin Türkiye’ye yaptırıma yanaşmayacağının anlaşılması ilk tetikleyiciler oldu.

        -Üzerine enflasyon düşüşüne paralel güçlü faiz indirimleri geldi. Bu faiz indirimlerinin de konut ve otomotiv gibi tüketim içindeki ağırlığı yüksek alanlarda olması büyümeye desteğini güçlendirebilir.

        -Bu üç faktörün yanında yılın son çeyreğinde ise geçen yılın aynı dönemindeki yüzde -3.0’lük daralmanın üzerine yüksek bir oranı yakalamak kolaylaşıyor.

        2020’DE % 5 NASIL BÜYÜYECEĞİZ?

        -Gelecek yılki yüzde 5 büyümeyi yakalamak da imkansız değil, mümkün ama nasıl? İç talep yüzde 5 büyümeyi sağlayacak şekilde canlanacaksa hem enflasyon hem cari fazla hedeflerinden şaşabilir.

        -İhracata ağırlık verilecekse bunun işaretleri yok. İhracat artışı 8.6 milyar dolar alınmış ve ancak 190 milyar dolara çıkarılmış ki, gerçekçi bir yaklaşım. Çünkü en büyük ihracat pazarımız olan Avrupa ekonomisinde büyüme oranı yaklaşık yarı yarıya indirilerek yüzde 1.1’e indirildi ve gelecek yıl da pek canlanma beklenmiyor.

        -İhracat artışı için geriye tek umut olarak ABD ile ticareti artırmak kalıyor. Ancak burada da her şeyden önce siyasi ilişkilerin daha da düzeltilmesini gerekiyor. Son gezide ise bu konuda somut bir gelişme gözlemleyemedik.

        DÖVİZDE FAZLADAN AÇIĞA DÖNÜŞ

        -Dolayısıyla ihracat tarafını artmasına artacak da büyümeyi yüzde 5’e sıçratacak kadar artması çok zor. İç talebe yüklenerek büyüdüğümüzde ise daha yüksek bir cari açığı ve enflasyonu göze almamız lazım.

        -Büyümenin yüzde 5’e çıkmasa bile yeniden normale dönmesi ve pozitif olması istihdamı artırır. Nitekim program bu yıl için 463 bin istihdam kaybını öngörürken gelecek yıl 1 milyon 52 istihdam artışı tahmin ediyor. Buna bağlı olarak işsizlik oranı da yüzde 12.9’dan yüzde 11.8’e inecek.

        -Cari denge ise bu yıl 1 milyar dolarla 2001 krizi sonrasında ilk kez fazla verecek. Gelecek yıl ise 9 milyar dolarlık açığa dönecek ve GSYH’nın 1.2’si kadar cari açık vereceğiz. Yüzde 5’lik büyümeye göre hayli iddialı bir cari açık hedefi.

        İHRACATTA ZORLANABİLİRİZ

        -İhracatla büyürsek pekala mümkün de, bunun alt yapısı ve hazırlığı henüz yok. 2020 yılı ihracat artışı 8.6 milyar dolar alındı ve 190 milyar dolara çıkıldı.

        -Zaten hesaba katılan döviz kuru da, Avrupa hazarındaki durgunluk da ihracatçıya pek yardımcı olamayacak.

        Bu yılın ortalama kuru 5.70 olarak alınırken gelecek yılın ortalama dolar kuru 6.0 TL olarak tahmin edildi.

        -Buradaki yıllık artış oranı yüzde 5.2 ile enflasyonun altında kalacak. Buna göre TL hafif değerlenecek gibi. Rekabetçi kurun ayak izleri yok ve bu kur düzeyi ile ihracatçı zorlanacağa benziyor.

        ENFLASYON TAHMİNLERİN DE ALTINA İNECEK

        -Program bu yıl için enflasyon gerçekleşmesini yüzde 12.0, gelecek yıl için yüzde 8.5 aldı. Gelecek yılki enflasyon hedefini tartışmayı daha sonraya bırakalım. -Öncelikle fiyatlaması yapılacak olan bu yılki enflasyon gerçekleşmesi. Program tahmini yüzde 15.9 idi. TCMB’nin son Enflasyon Raporu’nda yıl sonu tahmini yüzde 13.9’a indirildi. Bizim beklentimiz yüzde 13 civarı bir gerçekleşmeydi. YEP ile son olarak yüzde 12’ye düşürüldü.

        -Eylül ayı enflasyon gerçekleşmesini muhtemelen ekonomi yönetimi tahmin etmiştir. Burada tek haneye inilebilir. Ekim de tek hanede devam edebilir. Kasım ve aralıkta kamusal ürünlere ne kadar zam yapılacağını en iyi yine programı hazırlayanlar bilir. Dolayısıyla onlar yıl sonu için yüzde 12 rakamını yazıyorsa doğru çıkabilir diye almak lazım.

        FAİZ İLK TOPLANTIDA 2 PUAN İNEBİLİR

        -Enflasyon yıl sonu yüzde 12’ye düşecekse Merkez Bankası politika faizini de rahatlıkla yüzde 15’in altına düşürülebilir. Banka’nın ilk faiz toplantısı 24 Ekim’de. Elbette o tarihe kadar başka bazı gelişmeler olabilir ve faiz kararını etkileyebilir, ama bugünden ve beklenen enflasyon açısından değerlendirildiğinde, 2 puanlık faiz indirimi yapabilir. Yüzde 16.5 politika faizini yüzde 14.5’a indirebilir.

        -Yılın son faiz karı ise 12 Aralık’ta verilecek. Oraya da daha küçük oranlı indirim marjı kalabilir ve yılı yüzde 14’ün altına inmiş bir faizle kapatabiliriz.

        FAİZLERE YANİ AYAR

        -Enflasyonun ardından Merkez Bankası’nın politika faizlerini düşürmesi, bütün faiz oranlarında bir tur daha düşüşü gündeme getirmeye adaydır.

        -Buna en düşük oranlara inmiş konut kredisi faizleri de dahildir. Çünkü bankaların en düşük sorunlu alacak yaşadıkları alan burasıdır. Bu nedenle konut kredisi vermeye iştahlılar. Konut kredi faizi yüzde 13.02 ve burada yeni bir indirim söz konusu olabilir.

        -Kaldı ki kredi vermek de artık zorunlu hale geldi. Vermeyen pazar payı kaybedecek ve küçülme sürecine girecek.

        -Mevduattaki faiz indirimleri en düşük düzeyde kalmaya adaydır. Çünkü mevduat faizleri bütün vadelerde zaten yüzde 14’lü düzeye indi. 20 Eylül itibariyle ortalaması yüzde 14.71 ve bunun neti yüzde 12.8 faize gelir. Yani mevduatta faiz ayarlaması büyük ölçüde yapılmış bile.

        -TL ticari kredi faizleri yüzde 17.78 düzeyine indi ve son bir yılda yarı yarıya düştü. Daha da düşürülebilir. Tüketici kredisi faizlerinin ortalaması yüzde 19.59 ile en yüksekte olan faiz türü. İçinde batak oranı daha yüksek. Ama burada da indirim beklenebilir.

        Diğer Yazılar